‘Asistan hekimlerin çalışma şartlarını düzeltin’ 2021-10-25 16:05:03   HABER MERKEZİ - Asistan Dr. Rümeysa Berrin Şen’in trafik kazasında yaşamını yitirmesinin, "Kaza değil cinayet" olduğuna dikkat çeken sağlık örgütleri, asistan hekimlerin çalışma şartlarının düzeltilmesini talep etti.    Sağlıkçılar, Ankara Şehir Hastanesi Kadın Doğum Kliniği Asistanı Doktor Rümeysa Berrin Şen'in 36 saat nöbet sonrası geçirdiği trafik kazası sonucu yaşamını yitirmesine ilişkin birçok kentte açıklama yaptı.    URFA   Urfa Tabip Odası Asistan Hekim Komisyonu, 36 saat nöbet sonrası geçirdiği trafik kazası sonucu yaşamını yitiren Ankara Şehir Hastanesi Kadın Doğum Kliniği Asistanı Doktor Rümeysa Berrin Şen için Harran Üniversite Tıp Fakültesi Hastanesi Çocuk Acil Servisi önünde açıklama yaptı. "Kaza değil cinayet" pankartının açıldığı eylem saygı duruşuyla başladı. Urfa Tabip Odası Başkanı Osman Yüksekyayla, "Rümeysa Şen’in gün aşırı tuttuğu yorucu nöbetlerin ardından geçirdiği kaza görüntüleri bize bunun bir kaza değil göz göre göre çalışma şartlarının sebep olduğu bir cinayet olduğunu gösterdi" dedi. Yüksekyayla, asistan hekimlerin çalışma şartlarının düzeltilmesi için kaç meslektaşlarının daha ölmesi gerektiğini sordu.    Yüksekyayla taleplerini şu şekilde sıraladı: "İnsanca çalışma koşullarının sağlanmasını adaletsiz görev dağılımına son verilmesini talep ediyoruz! Yataklı kurumlar yönetmeliğinde değişikliğe gidilerek nöbet ertesi izin hakkının ücret kesintisi olmaksızın ön koşulsuz tanımlanmasını istiyoruz. Hatırlatıyoruz: Köle değil öğrenciyiz. Yorgun hekim, uykusuz hekim, tükenmiş hekim sağlığa zararlıdır."    ADANA    Adana Tabip Odası (ATO) Adana Şehir Hastanesi Başhekimlik önünde açıklama yaptı. Açıklamaya sağlıkçıların yanı sıra CHP Adana Milletvekili Müzeyyen Şevkin, Türk Tabipleri Birliği (TTB) 2. Başkanı Doç. Dr. Ali İhsan Ökten katılırken, açıklama yaşamını yitiren sağlıkçılar adına saygı duruşu ile başladı.    'TAHAMMÜLÜMÜZ YOK'   Şen’in yaşadığını "Bir kaza değil, çalışma şartlarının sebep olduğu bir cinayet olduğunu gösterdi" şeklinde yorumlayan  ATO Başkanı Selahattin Menteş, "İinsanlık dışı çalışma şartları nedeniyle bir arkadaşımızı daha kaybetmeye tahammülümüz yoktur. Uzmanlık eğitimi almak için gelen asistan hekimlere nitelikli eğitim istiyoruz. İnsanca çalışma koşullarının sağlanmasını adaletsiz görev dağılımına son verilmesini talep ediyoruz” dedi.   'SORUNLAR GİDERİLDİN'   Asistan hekimlerin 36 saat aralıksız çalışmalarının insani bir durum olmadığını ifade eden TTB 2. Başkanı Doç. Dr. Ali İhsan Ökten,“Bu çalışma hem insan haklarına aykırı, hem hasta haklarına aykırı hem de hekim haklarına aykırıdır. Tüm hekim ve sağlık çalışanlarının çalışma şartlarının, ekonomik ve özlük haklarının biran önce düzeltilmesi, şiddetin önlenmesi şarttır. TTB olarak ürettiğimiz çözüm önerilerimizi sunmak için Sağlık Bakanı’ndan ısrarla randevu istememize rağmen, randevu verilmemektedir. Sebebini anlamış değiliz. Zor koşulların düzeltilmesi için buradan sesimizi duymalarını istiyoruz” diye konuştu.   CHP Adana Milletvekili Müzeyyen Şevkin, “Sağlık çalışanlarının gördüğü şiddet, çalışma şartlarının iyileştirilmesi konularını meclisimize getireceğiz. Doktorlara yapılan eziyet son bulsun artık!” şeklinde konuştu.    ANKARA    Ankara Tabip Odası (ATO), Asistan Hekim Kolu, ATO Asistan Hekim ve Genç Uzman Komisyonu, Ankara Şehir Hastanesi Kadın Doğum Hastanesi önünde açıklama yaptı. Açıklamada “Dr. Rümeysa Berin Şen isyanımızda yaşıyor” pankartı açılırken sık sık “Asistan hekimler köle değildir”, “Çalışırken ölmek istemiyoruz” sloganları atıldı. Açıklamaya HDP Iğdır milletvekili Habip Eksik, siyasi parti temsilcileri, sağlık örgütleri temsilcileri dışında çok sayıda sağlık emekçileri katıldı.   Açıklamada konuşan ATO geçmiş dönem yönetim kurulu üyesi Dr. Benan Koyuncu, Dr. Rümeysa Berin Şen kaza sonucu değil göz göre göre gelen çalışma şartlarının sebep olduğu bir cinayet olduğunu söyledi.    AĞIR İŞ YÜKÜ   Türkiye geneli sağlık hizmetlerine artan talep karşısında tüm sağlık çalışanlarının yükünün oldukça arttığını belirten Koyuncu, “Sağlık Bakanlığı Hastanelerine yapılan başvuru sayısı, 2001 yılında 64 bin iken, sağlıkta dönüşüm programı sonrası 2019’da 387 bine yükseldi. Hem sağlık hizmetlerinin hastanede verilen hizmetler çerçevesine indirgenmesi hem de pandemi ile mücadelenin hastane kapılarında başlaması ise sağlık emekçilerini özellikle de asistan hekimleri ağır iş yükü altında ezilerek tükenme noktasına getirdi” diye konuştu.   ‘DÜZENİ KABUL ETMİYORUZ’   Kışkırtılmış sağlık talebinin, belirsiz yönetmeliklerin, adaletsiz görev dağılımının yükünü sırtlanmayacaklarını dile getiren Koyuncu, düzenin bu şekilde devam edemeyeceğini ve bu düzeni kabul etmediklerini belirtti. Koyuncu, “Hekimlik yaparken dayatılan insanlık dışı çalışma şartları nedeniyle bir arkadaşımızı daha kaybetmeye tahammülümüz yok.  Uzmanlık eğitimi almak için geldiğimiz kliniklerde asıl görevimizin öğrenmek olduğunu hatırlatıyor, nitelikli eğitim istiyoruz” şeklinde konuştu.   ‘36 SAAT KÖLE KOŞULUDUR’   Ardından söz alan HDP Iğdır Milletvekili Habip Eksik, iktidarın sağlık politikaları ile ilgili yanlışlarının  can almaya devam ettiğini belirterek, Şen’in hayatına mal olan durumun iş kazası olduğunu ifade etti. 6331 sayılı iş kanunu gereğini yapmaları konusunda çağrıda bulunan Eksik, “Gün aşırı nöbetlerle 36 saat çalıştırılması hukuka aykırı, köle koşuludur. Hükümetin ve parlamentodaki vekillerin elini taşın altına koyması gerekir. İktidarın uyguladığı sağlıkta dönüşümün hastayı müşteri olarak algılamasından kaynaklanıyor. Bütçeler oluşturulurken sağlık alanına nasıl önem verildiği ile alakalı bir durum, 2022 bütçesi görüşülüyor ama bütçenin sağlığa bütçe ayrılmıyor, oysaki sağlığa bütçe ayrılsa bugün belki bu sıkıntılarda olmayacaktı. Hekim arkadaşlarımız insanca çalışma koşullarına kavuşsun çağrısı yapıyorum” diye konuştu.   DİYARBAKIR       Amed Sağlık Platformu üyelerinin Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Poliklinikleri önünde gerçekleştirdiği anmada, "Kaza değil cinayet, 36 saat aralıksız nöbet öldürüyor” yazılı pankart açıldı. Anmada konuşan Türk Tabipler Birliği (TTB) Merkez Konseyi Üyesi Halis Yerlikaya, bugün çalışma şartlarının kötülüğü ve zorluğundan dolayı yaşamını yitiren bir meslektaşları için burada olduklarını belirterek, yaşananlara bir an önce çare bulunması gerektiğini kaydetti.     Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Genel Sağlık Sekreteri Gönül Adıbelli, gerekli mesajları gerekli yerlere defalarca kez ilettiklerini, ancak bu konuda herhangi bir adım atılmadığını söyledi.    TALEPLER    Diyarbakır Tabip Odası yöneticisi Mustafa Yaşar ise sağlıkçıların taleplerini şu şekilde sıraladı: “Uzmanlık eğitimi almak için geldiğimiz kliniklerde asıl görevimizin öğrenmek olduğunu hatırlatıyor, nitelikli eğitim istiyoruz. İnsanca çalışma koşullarının sağlanmasını adaletsiz görev dağılımına son verilmesini talep ediyoruz. Yataklı kurumlar yönetmeliğinde değişikliğe gidilerek nöbet ertesi izin hakkının ücret kesintisi olmaksızın ön koşulsuz tanımlanmasını istiyoruz.”