Safitürk’ün ağabeyi: Hakim bizi kandırıp sus pus etti 2021-11-04 08:45:56   MARDİN - Derik Kaymakamı Fatih Safitürk’ün öldürülmesine ilişkin paylaşımlarda bulunan Ali Haydar Safitürk, ismini vermediği bir hakim için “Bizi kandırıp sus pus etti” iddiasında bulundu.    Mardin’in Derik Belediyesi’ne 2016’da kayyım olarak atanan Kaymakam Muhammed Fatih Safitürk, 10 Kasım 2016’da makamına konulan bombanın patlatılması sonucu hayatını kaybetti. Saldırı ile ilgili 15 kişinin yargılandığı davada sadece Kaymakamlık Yazı İşleri Şefi Şerif Mesutoğlu’na müebbet ve 28 yıl hapis cezası verilirken, Safitürk’ün ağabeyi Ali Haydar Safitürk daha önce yaptığı açıklamalarda kaymakamın faillerinin dönemin Derik Emniyet Amiri Mustafa Hakan Kutluay ile dönemin Mardin Valisi Mustafa Yaman olduğunu öne sürmüştü. Ağabey Safitürk, dosyaya ilişkin yeni iddialarda bulundu.    Kaymakam Safitürk’ün bombalı saldırı sonrası yaralı bir şekilde sevk edildiği Antep’te hayatını kaybetmesinin ardından yaşananlara dair sanal medya hesabından paylaşımlarda bulundu. Ağabey Safitürk, Kaymakamın cenazesinin Antep Havalimanı’ndan askeri bir kargo uçağı ile Sakarya’ya götürüldüğü sırada uçağa binen bir hakimin dava sürecinde kendilerini kandırıp, susturduğunu öne sürdü.    ‘BİZİ KANDIRIP SUS PUS ETTİ’   Ağabey Safitürk, ismini vermediği, kendilerini susturup, kandırdığını belirttiği hakim ile ilgili şu paylaşımları yaptı: “Duygusallık insan fıtratının bir gereğidir. Çok önemli bir acı hatıram. Dünyanın zalimliğini anlatmış bana. Rahmetli şehit kaymakam Muhammet Fatih Safitürk, şehit olduğu gün. Naaşını Antep Havaalanı’ndan bir askeri kargo uçağına koyup Sakarya’ya getirirken, birkaç kaymakam arkadaşı, bir tane de hakim arkadaşı, tabut ile beraber kargo uçağına bindik. Tabut çok aşırı sallantılı olan uçakta var gücümle tabutun sallanmasını önlemek için sıkı sıkı tabutu tutuyordum. O hakim kardeş de benim gibi çok canı yanıyor sanki benden daha fazla ağlıyordu. Çok sevmiştim o hakim kardeşi. Hatta yargılama başladığı zaman ondan akıl alıp, bize yardım edecek diye, çok da güç alıyordum kendisinden. Gel zaman git zaman dava şekillendikçe bizim hakim kardeş bizi kandırıp sus pus ettiğini anladım. Bize sahip çıkmadı. Bütün delillerin yok edilip, hükümsüzleştirilmesine o da sevindi. Anladım ki bilhassa beni sen sus, yargı doğru gidiyor. Sonu iyi olacak diye kandırıp durmuş…”   SUÇ DUYURUSUNDA BULUNACAK   Ağabey Safitürk, dönemin Valisi Mustafa Yaman hakkında suç duyurusunda bulunmak için Mardin Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvuracağını belirtti.    DAVA HAKKINDA    Mardin’in Derik Belediyesi'ne kayyım olarak atanan İlçe Kaymakamı Muhammed Fatih Safitürk, 10 Kasım 2016 tarihinde makamına konulan bombanın patlaması sonucu hayatını kaybetmiş, sonrasında olaya ilişkin gözaltına alınan 71 kişiden 15'i tutuklanmıştı. Tutuklular hakkında açılan dava geçtiğimiz yıl Mardin 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi tarafından karara bağlandı ve 14 kişi hakkında beraat kararı verilirken, dönemin Kaymakamlık Yazı İşleri Şefi Şerif Mesutoğlu hakkında 2 kez ağırlaştırılmış müebbet ve 28 yıl hapis cezası verilmişti.   Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi, 8 kişi hakkında verilen kararı bozmuş, Mesutoğlu ve 6 kişi hakkındaki kararı ise “uygun” bulmuştu. Mesutoğlu ve 6 kişi hakkındaki karar daha sonra Yargıtay tarafından onanmıştı. 8 kişi hakkında Bölge Adliye Mahkemesi’nde 3’üncü Ceza Dairesi’nde başlayan yargılamada Safitürk ailesi, mahkemeler tarafından ifadesine başvurulmayan dönemin Derik İlçe Emniyet Amiri Hakan Kutluay’ı işaret ederek, “Bu olayın baş faili emniyet amiridir. Emniyet amiri delilleri yok etmiştir” ifadelerini kullanmıştı. Bu açıklamanın ardından mahkemece dinlenmesine karar verilen Kutluay, üzerine atılı iddiaları reddetmişti. 8 kişi hakkında görülen davada da beraat kararı çıkmış, Yargıtay kararı onamıştı.    SAHTE TANIK   Sonrasında davanın en önemli tanığı olarak gösterilen Mehmet Ali Gezginci’nin engelli ve Türkçe bilmediği ortaya çıktı. Gezginci'nin, kendisine sorulan sorulara sadece Kürtçe “Evet-Hayır” şeklinde cevap verdiği anların görüntüleri kamuoyuna yansımıştı. Mahkeme heyeti verdiği kararında Gezginci’nin tanıklığına itibar edilemeyeceğine hükmetti.   Mahkeme, yine dosyanın tanıkları arasında gösterilen Safitürk’ün koruma polisi Mehmet Kahraman’ın da anlatımlarında gerçekleri sakladığı telefon görüşme kayıtlarıyla tespit edilmişti.   Koruma polisi Kahraman, sanıklardan Vedat Erol’un kendisini olay günü arayıp aramadığı sorusuna “aramadı” şeklinde cevap verirken, telefon görüşme kayıtlarında Kahraman ile Erol arasında 30 saniyelik görüşmenin olduğu tespit edildi.   HERŞEY ‘BOZUK’   PKK’ye ait sığınaktan ele geçirildiği iddia edilip, dava dosyasına eklenen ve el yazısıyla yazılmış olan not kağıdının fotoğrafından çekilen fotokopi üzerinden kriminal inceleme yapıldı ancak orijinaline ulaşılamadı. Safitürk’e ait cep telefonunun içindeki bilgilere de yine “telefonun tahrip olduğu” ve “şifresinin açılamadığı” iddiasıyla ulaşılamadı.    Safitürk'ün öldürülmesinin ardından gözaltına alınan ve daha sonra tanık olarak dosyaya eklenen Mehmet Ali Gezginci ile Devran Aslan hakkında 5 günlük avukat görüş yasağı devam etmesine rağmen ifadelerinin alındığı ortaya çıkmıştı. Gezginci’nin ifadesine giren avukat M.B.'nin Mardin Barosu tarafından görevlendirilmediği ve ailesi tarafından tutulmadığı anlaşıldı.    Davada yargılanan Devran Aslan’ın savcılık ifadesinin görüntüleri de ortaya çıktı. Savcının, elinde kanlı peçeteyle ifade veren Aslan’a sık sık müdahale ettiği görüntülere yansıdı. Safitürk davasına etki edecek olan emniyete ait 155 kayıt sisteminin bulunduğu hard diskin de “bozuk olduğu” öne sürülerek, açılamadığı belirtildi.