Halkların Demokratik Partisi (HDP) Urfa İl Örgütü, PKK Lideri Abdullah Öcalan'a uygulanan tecrit ve bunun kaldırılması talebiyle cezaevlerinde devam eden açlık grevlerini tartışmak amacıyla halk toplantısı düzenledi. İl binasında yapılan toplantıya HDP Milletvekilleri Nusrettin Maçin ile Ayşe Sürücü, Barış Anneleri İnisiyatifi üyeleri, HDP Genel Merkez Hukuk Komisyonu üyesi Avukat Metin Özbadem ve çok sayıda yurttaş katıldı.  

 

Toplantının açılış konuşmasını yapan HDP Urfa İl Eş Başkanı Ziya Çalışkan, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin bütün topluma yayıldığını, Federe Kürdistan Bölgesi'nde devam eden askeri operasyonunun da bunun sonucu olduğunu belirtti. 

 

Çalışkan'ın ardından konuşan Metin Özbadem, PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın tecrit edilmesinin hukuki bir boyutunun olmadığını belirterek, asıl amacın Kürtlerle Öcalan arasındaki bağın koparılması olduğunu söyledi. İnkar ve imha politikalarının sürdürülmesi için böylesi bir tecridin sürdürüldüğünü ifade eden Özbadem, "Mafyalar ile iş tutan iktidar, Kürt halkının iradesi Sayın Öcalan'ın rolünü oynamasını engelliyor. Bunu halklar nefes almasın diye yapıyor. Sayın Öcalan'ın öngörüleri hep yerinde olduğu için artık kimse ile görüşmesini istemiyorlar" dedi. Herkesi gittiği alanda tecridin boyutlarını anlatmaya çağırdı. 

 

'İŞGALE SESSİZ KALMAYALIM'

 

Türkiye'de 2016 yılından bu yana "mafya-devlet-siyaset" üçgeni tarafından savaşın ortaya konduğunu söyleyen HDP Urfa Milletvekili Nusrettin Maçin, tek adam rejiminin her gün suç işlediğini belirterek, “2013 ile 2015 yılları arasında bir umut vardı. Bir yanda savaş makinesi bir yanda barış isteyen ve halkalar cephesinde ciddi karşılığı olan bir önder var. Konuşursa savaş mekanizmaları bozulur. Adına ne derseniz deyin kirli bir savaş var. Devlet olma normları ortadan kalkmıştır. Halklar hesap soracak, bu istikrarsızlık politikalara karşı artık Kürtler dünkü Kürtler değil artık. Güney’de yaşananlara karşı sesiz kalmamamız lazım. Ulusal birliği zedeleyecek her şeyden uzak durmak lazım. 21’inci yüzyıl Kürtlerin yüz yılı olacak.”

 

HALKLAR NEFES ALAMAZ

 

Türkiye'de sosyal, ekonomik ve siyasal bir tıkanmanın yaşandığına dikkat çeken Ayşe Sürücü, "İnsanların umuduna yönelik ciddi saldırılar var. Türkiye’de ki kötü tablonun sebepleri AKP-MHP iktidarıdır. Bu kötü tablodan kurtulmanın yolu Sayın Öcalan ile görüşülmesindir. Bunu daha önce deneyimledik. Ne zaman masa devrildi yine kaos başladı. Bu toplumun bütün kesimlerini etkiliyor. Süreci tıkamak için ellerinden geleni yapıyorlar ve bunu İmralı'da sürdürüyorlar. Buna karşı tutuklular 198 gündür açlık grevinde. Kürt ve Kürtlük adına bir şey bırakmamak için ellerinden geleni yapıyorlar. Biran önce Sayın Öcalan, özgür olmalı. Sayın Öcalan Ortadoğu’da çözümün adresidir ve tecrit sonlanmadan toplum nefes alamaz" dedi. 

 

'SAVAŞ KÜRTLERE KARŞI'

 

Federe Kürdistan Bölgesi'ne yönelik 23 Nisan'da başlatılan operasyonu hatırlatan Sürücü, Kürt halkının karşı karşıya getirilmesinin amaçlandığı ve kazanımlarına saldırı düzenlendiği söyledi. Sürücü, savaşın PKK'ye karşı değil Kürtlere karşı olduğunu söyleyerek KDP'nin bunu görmesi gerektiğini söyledi. 

 

Toplantı, katılımcıların açlık grevlerine ilişkin görüş ve önerilerini sunmasıyla devam etti.