Apê Musa'nın kızı: İzinde yürüyen gazeteciler hayallerini gerçekleştiriyor

img
İZMİR - Ömrü boyunca hakikatin peşinden koşan babasının tek amacının Kürt halkının yaşadıklarını dünyaya duyurmak olduğunu belirten Rahşan Anter, “Babamın mirasına sahip çıkıp izinde yürüyenler onur veriyor” dedi. 
 
Kürt bilgesi, Özgür Gündem yazarı Musa Anter’in (Apê Musa) katledilişinin üzerinden 29 yıl geçti. 20 Eylül 1992 tarihinde Diyarbakır’ın Seyrantepe Semti Cumhuriyet Mahallesi’nde JİTEM tarafından katledilen Anter, bu yılda ailesi, meslektaşları ve sevenleri tarafından gerçekleştirilecek törenlerle anılacak. Faili belli cinayete kurban giden Anter, önce Diyarbakır’da katledildiği sokakta ardından Mardin'in Nusaybin ilçesine bağlı Sitîlîlê (Akarsu) köyünde bulunan mezarı başında anılacak. 
 
Öte yandan Anter anısına her yıl düzenlenen "Musa Anter ve Özgür Basın Şehitleri Gazetecilik Yarışması"nın kazananları da belli oldu. Ödüller yarın İstanbul Şişli Belediyesi Cemil Candaş Kent Kültür Merkezi'nde saat 18.00'da düzenlenecek törenle sahiplerine verilecek. İzmir'de yaşayan kızı Rahşan Anter ile katledilişinin 29'uncu yılı ve babasının izinden yürüyen gazetecileri konuştuk. 
 
HAKİKAT ARAYIŞÇISI: APÊ MUSA
 
Apê Musa’nın gazetecilik yaptığı dönemin zorluklarını anımsatan kızı Anter, “Babam politikacı değildi, yazar, aydın, bilge bir insandı. Hakikat arayışından asla vazgeçmeyen biriydi. Ülkede yaşanan birçok askeri darbeden sonra cezaevine girdi. Yaşamının 11 yılı cezaevinde geçti. Birçok defa kendisine işkence yapıldı. Devlet sürekli gazetecilik yapmaması için çocukları üzerinde tehdit etti. Ama babam hiçbir zaman değerlerinden ödün vermedi. Kürt halkı için hep mücadele etti” diye belirtti. 
 
BİNLER İZİNDE YÜRÜYOR
 
Özgür basının bugünlere kolay gelmediğini dile getiren Anter, şuanda özgür basın mücadelesi verenlerin babasının izinden yürüdüğünü ve bu durumun kendisini çok mutlu ettiğini söyleyerek, şunları söyledi: “Özgür basın çalışanları Apê Musa’ın evlatlarıdır. Babam çocuklarıyla çok zaman geçirmezdi. Generalleri olan basındaki çocuklarla daha çok zaman geçirirdi. Bütün amacı Kürt halkına bir şeyler vermekti. Hep ‘Kürt Halkına Mesuliyetim var’ derdi. Bütün yaşamı boyunca hakikate ulaşmak için çabaladı. Hayatını halkına adamıştı. Babam katledildi ama bugün binlerce gazeteci yılmadan onun mücadelesini, verdiği hakikat arayışını sürdürüyor. Onları gördükçe çok mutlu oluyorum. Babamın da halkına olan inancı vardı, zafere olan inancı Mezopotamya halklarına olan sevgisi çok fazlaydı. Babam bu faşist devlet içerisinde, emek vererek aydın insanlar yaratmak istiyordu. Babamın isteklerini ve hayallerini şuanda izinde yürüyen gazeteciler başarıyor.” 
 
YAŞANANLARI DUYURMAK İSTİYORDU 
 
Babasının en büyük amacının Kürtlere yaşatılan zulmü dünyaya duyurmak olduğuna dikkati çeken Anter, “Babam halkını çok severdi. Kürtlerin yaşadığı katliamlar, acılar, faili meçhul cinayetleri herkese anlatmak duyurmak istiyordu. Bugün özgür basın çalışanları hakikatin izinde yürüyorlar. Babam isteseydi Türkiye’den çıkar giderdi ama gitmedi. Ülkesinde kalarak halkıyla birlikte mücadele etmek istedi. Babamın özgür basına vasiyeti; Kürt halkının yaşadığı zorlukları dünyaya duyurmasıydı. Babamın mirasına sahip çıkıp izinde yürüyenler onur veriyor" ifadelerini kullandı. 
 
MA / Hakan Yalçın