Kuzey ve Doğu Suriye Su Çalıştayı: Türkiye suyu silah olarak kullanıyor

img
HESEKÊ - Kuzey ve Doğu Suriye'de düzenlenen Uluslararası Su Çalıştayı'nda, Türkiye'nin bölgeye yönelik askeri, siyasi baskının yanı sıra su ambargosuyla savaş yürüttüğü belirtildi.
 
Türkiye'nin Kuzey ve Doğu Suriye'ye akan Fırat Nehri'nin suyunu antlaşma gereği olan 500 metreküpten 200 metreküpe dönüştürmesi üzerine, bölgede elektrik, içme ve sulama alanlarında sıkıntılar yaşanmaya başladı. Bu çerçevede Kuzey ve Doğu Suriye’de çalışan uluslararası örgütler, çevreyle ilişkili hukuk platformu, Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetim heyeti Hesekê’de Serdem Kültür Salonu’nda su çalıştayı düzenledi.
 
Cizre Bölgesi Yerel Yönetimler ve Çevre Komitesi, Rojava Üniversitesi, Fırat Araştırma Merkezi’nin katılımıyla düzenlenen “Kuzey ve Doğu Suriye Uluslararası Su Çalıştayı” bölgedeki suyun durumunu ve devletlerin su kaynaklarını kontrol etmesini tatışılıyor.
 
2 gün sürecek çalıştayda 5 oturum yapılacak. Her oturumda 4 temel konu su işleri uzmanları ve temsilciler tarafından ele alınacak. Kuzey ve Doğu Suriye Uluslararası Su Çalıştayı, Özerk Yönetim ile uluslararası ve yerel insani yardım kuruluşlarından oluşan 300'den fazla delege ve katılıcıyla gerçekleşiyor. 
 
GÖZETLEME KOMİTESİ KURULACAK
 
Çalıştayın başlangıcında Yerel Yönetimler ve Çevre Komitesi Eş Başkanı Silêman Ereb, “Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi, iklim değişikliğiyle beraber çevre ve yaşam üzerindeki etkileri, artan nüfus sayısı, Suriye içinden artan göç hareketi, su kaynaklarının yetersizliği nedeniyle tehlikeyle karşı karşıya kaldı” dedi. Silêman Ereb, Türkiye ve desteklediği örgütlerinin saldırısından kaynaklı su sistemleri ve şebekelerinin olumsuz etkilediğini belirtti.
 
Uluslararası Su Çalıştayı’nın amacına değinen Ereb, “Çalıştay imkan yaratmak, su krizini engellemek, var olan ve gelecekte karşılaşılacak sorunlara çözüm bulmak, bölgede su dengesini oluşturmak, ekonomi ve siyasi çelişkilerde su politikasının ön plana çıkarılmasıyla uluslararası güçlerin su konulu anlaşmalarına dikkat çekmek amaçlı düzenlendi” dedi. 
 
Silêman Ereb, çalıştayın amaç ve perspektiflerinin takip edilmesi için bir Gözetleme Komitesi’nin kurulacağını belirtti.
 
Kuzey ve Doğu Suriye Uluslararası Su Çalıştayı, Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi Bölgesi Yürütme Meclisi Eş Başkanı Bêrîvan Xalid ve Ebid Hamid El-Mihbaş’ın konuşmalarıyla devam etti.
 
5 MİLYON İNSAN ETKİLENİYOR
 
Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi Yürütme Meclisi Eş Başkanları Bêrîvan Xalid ve Ebid Hamid El-Mihbaş, Türkiye’nin suyu savaş aracı olarak kullandığını kaydetti. Eş başkanlar, Türkiye ve desteklediği grupların, Fırat ve Dicle nehirlerinin yanı sıra Hesekê'nin içme suyunu karşılayan Elok Su İstasyonunu kapatarak, bölgede sistematik şekilde su krizi yarattığını ifade etti. Bölge halklarının Suriye devriminde birçok kazanım elde ettiğini belirten eş başkanlar, 2014 yılında kurulan Özerk Yönetim’in bu kazanımların ürünü olduğunu, bütün dış müdahalelere, baskı ve krize rağmen direnişin devam ettiğine dile getirdi.
 
Özerk Yönetim’in bütün bu engellemelere rağmen krizleri aştığını, şu anda Türkiye’nin suyu bölge halkına karşı savaş aracı kullanmasından dolayı bir krizle karşı karşıya olunduğunu ifade etti. Eş başkanlar, uluslararası toplumun Türkiye’nin su kesintisine sessiz kaldığını söyledi. Türkiye’nin uygulamalarından kaynaklı halk sağlığının etkilendiğini belirten eş başkanlar, çalıştayda bölge halkının bütün sorunlarına çözüm bulunması ve Türkiye’nin politikalarına karşı durulması gerektiğini söyledi. 
 
Eş başkanlar, Türkiye’nin Fırat Nehri suyunun paylaşılması üzerine yapılan bütün anlaşmalara uymadığını ve bunun başta Kuzey ve Doğu Suriye olmak üzere bütün Suriye’yi olumsuz etkilediğine dikkati çekerek, bölge halkının tarımla geçimini sağladığını hatırlattı. Eş başkanlar, Türkiye’nin yürüttüğü su savaşının Kuzey ve Doğu Suriye’deki 5 milyon insanı etkilediğini ve bunun sorumlusu olduğunu vurguladı. Eş başkanlar, konuşmasının sonunda Birleşmiş Milletler (BM), Uluslararası Koalisyon ve insan hakları örgütlerine Türkiye’ye baskı kurması çağrısı yaptı.
 
SU SAVAŞI YÜRÜTÜLÜYOR
 
 
Uluslararası Su Konferansı'na katılan Fransa Dışişleri eski Bakanı Bernard Kouchner'in de aralarında bulunduğu katılımcılar, Türkiye'nin suyu siyasi bir silah olarak kullandığını kaydetti. Kouchner’in yanı sıra Fransız yazar ve Kürt sorunu üzerine uzmanı Patrice Franceschi de çalıştaya katılanlar arasında yer aldı. 
 
Bernard Kouchner ve Patrice Franceschi, çalıştaya katılımlarının amacının Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye'de yarattığı krizi yakından takip etmek ve bölgede olası bir insani felaketi önlemeye yönelik çözümleri tartışmak olduğunu dile getirdi. Fransız katılımcılar, Kuzey ve Doğu Suriye Bölgesi’nde askeri, siyasi, ideolojik, bilimsel ve sosyal birçok savaş yönteminin bulunduğunu ve Suriye halklarına karşı su savaşı yürütüldüğüne vurgu yaptı. Türkiye’nin bölgedeki su kaynaklarını Kürtlere ve Kuzey ve Doğu Suriye halklarına karşı siyasi bir silah olarak kullandığına işaret eden Fransız katılımcılar, su savaşının topluma karşı en tehlikeli savaş biçimi olduğunu, toplumu aç ve susuz bırakarak yok etmek ve kendi siyasi çıkarlarını uygulamak amaçlı olduğunu söyledi. Fransız katılımcılar, su savaşını durdurmak için siyasi yollara başvurulması, bölge için gerekli su kaynaklarının bulunması ve geçmiş tecrübelerin kullanılması gerektiğini dile getirdi.