'Hasta tutuklular için acil yasal düzenleme yapılmalı'

VAN - Türkiye’de en ağır hak ihlallerinin yaşandığı alanlardan birinin cezaevleri olduğunu ifade eden İHD Van Şube Başkanı Mehmet Karataş, cezaevlerinde hasta tutuklulara ilişkin acil yasal düzenlemelerin yapılması ve ağır hastaların tahliye edilmesi gerektiğini söyledi.
 
İnsan Hakları Derneği’nin (İHD) son verilerine göre cezaevlerinde 605’i ağır olmak üzere en az bin 604 hasta tutuklu bulunuyor. Hasta tutukluların tedavilerinin yapılmaması ve ağır hasta tutukluların tahliye edilmemesine ilişkin konuşan İHD Van Şube Başkanı Mehmet Karataş, Türkiye’de en yoğun hak ihlallerinin yaşandığı alanların başında cezaevleri geldiğini söyledi. 
BİR YILDA 110 BAŞVURU 
 
Son bir yıl içinde şubelerine yapılan 110 başvurunun 51’inin cezaevlerinde yaşanan hak ihlallerine ilişkin olduğunu kaydeden Karataş, bu ihlallerin temel nedeninin yeteri kadar yasal düzenlemelerin var olmaması, olan yasaların da uygulanmaması olduğunu belirtti.
 
‘YASALAR UYGULANMIYOR’ 
 
Tutukluların sağlık ve tedavi haklarının engellendiğini söyleyen Karataş, “Tutukların hasta olması halinde, sağlık hakkı olan tedavi haklarının karşılanması gerekiyor. Fakat ya tedavi edilmiyorlar ya da gereken tedavinin tamamı karşılanmıyor. Bunun nedenlerinden biri eksik yasa ve var olan yasaların işlenmiyor olması. En büyük örnek de,  ATK’lerin verdiği kararlardır. Yerel hastaneler hasta tutukluların bazılarının cezaevinde kalamayacağına dönük raporlar vermesine rağmen, tutukluların ATK’ye sevk edilmesi gerektiğine dönük yasal düzenlemeler yapılmış. ATK’ye sevk edilen hasta tutuklar da tahliye edilmiyor. Yerel hastanelerin tutukluların ‘cezaevinde kalamaz’ raporlarına karşın ATK’lerin ‘kalabilir’ demesi bu kurumun siyasallaştığını gösteriyor. Günlük ihtiyaçlarını dahi karşılayamayacak durumda olan 80 yaşındaki ağır hasta tutuklu Mehmet Emin Özkan’ın ATK tarafından cezaevinde tutulması bunun en açık göstergesidir” diye belirtti.
 
BİLİME KARŞI EMNİYETİN GÖRÜŞÜ
 
Hasta tutuklulara dönük hukuksuzluğun bir başka boyutunu açıklayan Karataş,“ATK’ler bir tutuklu hakkında ‘cezaevinde kalamaz raporu’ vermesi halinde bu kez cezaevi savcısı, emniyetten ‘kişinin toplum güvenliği açısından görüş bildirmesi’ yönünde bir yazı ister. Bir taraftan bilim insanlarının üretmiş olduğu bir rapor var ama diğer yandan da emniyet tutanağı isteniliyor. Emniyetin olumsuz cevabı halinde bilimsel rapor göz ardı edilerek tutuklular tahliye edilmeyebiliyor” diye konuştu. 
 
İKTİDAR POLİTİKALARI
 
Tutukluların sağlık ve yaşam hakkını hem Türkiye anayasası hem de taraf olduğu uluslararası sözleşmelere güvence altına alındığını söyleyen Karataş, siyasi saikler nedeniyle bu hakların ihlal edildiğini belirtti. Karataş, şöyle devam etti: “Devlet söz konusu ötekiler olduğunda hem dışarıda hem cezaevlerinde tamamen katı refleksini gösterir. Bu anlamda anti projeleri ve politikalarını sürdürür. Bu politikalar ise günümüzde en fazla cezaevinde yaşanıyor. Bu siyasal iktidarın politikalarındır” diye belirtti.
 
KAMUOYU DUYARLILIĞI
 
Cezaevlerinde artan hak ihlalleri ve hasta tutuklara karşı başta sivil toplum örgütleri olmak üzere tüm kamuoyunun duyarlı olması gerektiğini belirten Karataş, hükümetin yasalara uymasını, ATK’lerin ise, bağımsız, tarafsız ve bilimsel davranması gerektiğini söyledi. 
 
Karataş,“Ceza İnfaz Kanunu’nda değişikliklerin yapılması, bağımsız kurullarca verilecek ağır hasta tutukluların tahliyesinin önünün açılması, hasta tutukluların tedavi edilmesi gerekir. Örnek olarak 2 ayı aşkın süredir tutuklu bulunan 80 yaşlarındaki Özer çiftinin infazlarının ertelenmesi ve tahliye edilmesi gerekmektedir. Bu konuda herkesin güçlü bir çağrıda bulunması ve devletin hukuk devleti gereği yasal düzenlemeleri yapması gerekiyor" dedi.