Kırkyama Kadın Dayanışması’nın ilk çalışması 8 Mart oldu 2018-03-04 09:05:09 İSTANBUL – Kırkyama Kadın Dayanışması’nın ilk çalışması 8 Mart hazırlıkları oldu. Dayanışma Üyesi Tuğçe Kesim, tüm kadınları 8 Mart alanlarına davet etti.  “Güçlenerek değiştireceğiz, mücadelemizi büyüteceğiz” şiarıyla kuruluşunu 18 Şubat’ta ilan eden Kırkyama Kadın Dayanışması’nın ilk eylemi 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ne hazırlanmak oldu. Dayanışma içerisinde yer alan kadınlar sokaklara çıkarak tüm kadınları 8 Mart alanlarına çağırıyor. Dayanışmadaki kadınlar, 8 Mart’tan sonra ise güçlü bir çıkışla kadın örgütlülüğüne ve dayanışması için çalışma yürütecek.   Kırkyama Kadın Dayanışma Üyesi Tuğçe Kesim neden böyle bir oluşuma ihtiyaç duyduklarını ve önümüzdeki süreçte yapacakları çalışmalara ilişkin Mezopotamya Ajansı’na (MA) konuştu.   ‘AMACIMIZ ÖRGÜTLÜLÜĞÜ GÜÇLENDİRMEK’   Kadınların yaşamına ve özgürlüğüne çok fazla müdahalelerin gerçekleştiği bir dönemde kuruluşlarını deklare ettiklerini belirten Kesim, kurulmalarındaki amacı da, “Aslında bu dönemsel bir ihtiyaç. Kadına karşı şiddetin, tecavüzün arttığı bir dönemde kadın dayanışması ve örgütlülüğüne ihtiyaç duyduğumuz bir dönem. Temel amacımız dönemsel süreç içerisinde feminizmi çoğaltmak, kadın dayanışması ve örgütlülüğünü güçlendirmek” sözleriyle açıkladı.   ‘KIRKYAMA BİR KADIN ÇATISIDIR’   Neden Kırkyama ismini seçtiklerine dair de Kesim, “Ne isim olsun diye çok düşündük. Kırkyama bir el emeği ürünü ve farklı renklerden, farklı kumaşların oluşturduğu bir bütün. Biz de farklı renklerden kadınların bir araya gelerek oluşturduğu bir kadın çatısı olarak düşünüyoruz Kırkyama’yı. Bu yüzden bu ismi kullandık” diye ifade etti.    HER KESİMDEN VE YAŞTAN KADIN YER ALIYOR   Kırkyama içerisinde yer alan kadınların yelpazesinin çok geniş olduğunu belirten Kesim, yeni bir kadın örgütlenmesine ihtiyaç duyma nedenlerinden birisinin de o yelpazeyi olabildiğince geniş tutmak olduğunu söyledi. Kesim, Kırkyama’nın her yaş aralığından kadınların yer aldığı bir yapılanma olduğunu belirterek, “Dayanışmanın içerisinde üniversite alanından kadınlar var. Plazada çalışan kadınlar da. Çünkü plazada çalışan da tacize ve tecavüze uğrayabiliyor. Her kadın böyle bir şiddete maruz kalıyor. Kırkyama içerisinde yer alan kadınlar 1980 sonrasındaki kadın hareketleri içinde bir şekilde yer almış ve pratikte var olmuş kadınlar. Pratik ve teoriğin de vermiş olduğu deneyimlerle Kırkyama’yı daha güçlü bir kadın dayanışması haline getirerek, ağırlıklı olarak somut bir şeyler ifade etmekten ziyade pratikte kadın örgütlülüğünü sağlamak önceliğimiz. En büyük ihtiyaçlarımızdan birisi kadın örgütlenmesinin güçlenmesiyle birlikte kadınların kendi öz savunma bilinçlerini de açığa çıkararak kendilerini var etmesi” diye belirtti.   ‘ERKEK EGEMEN AKLIN HADDİNE DEĞİL’   Tırmandırılan savaş ve militarizmi de hatırlatan Kesim, bu 8 Mart’ta kadınlar tarafından barışın daha gür bir şekilde dile getirileceğine vurgu yaptı. Kesim devamla, “Birçok meselede sokağa çıkmaktan bu kadar geri adım atılan bir dönemde, savaşın yaşandığı yanı başımızda kadınlar yine sözünü söylemeye devam ediyor” dedi. Erkek devlet şiddetinin gün be gün arttığı bir dönemden geçildiğini ve tüm dünyada çeşitli eylemlerle kadınların isyanı büyüttüklerini de hatırlatan Kesim, “Yaşamımız üzerine çıkış yapmak erkek egemen aklın haddi değildir. Kadınların her coğrafya ve alanda verdiği mücadele çok önemli ve bu aynı zamanda hepimizin motivasyonunu da etkiliyor. Tekrardan bir umut oluyor bizim için. Bir ortaklık söz konusu ve birbirini besliyor diyebiliriz” diye konuştu.   İLK ÇALIŞMALARI 8 MART HAZIRLIKLARI   Kuruldukları 18 Şubat ardından çok yeni olmalarına rağmen ilk çalışmalarının 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ne hazırlanmak olduğunu ifade eden Kesim, “Tüm bölgelerde 8 Mart’ı örgütlemeye çalışarak kadınları sokağa çıkmaya çağırıyoruz. 8 Mart’ta dönemin koşul ve şartları her ne kadar zorlayıcı olsa da kadın bedeni üzerinden saldırıların yaşandığı bir dönemde sokağa çıkıp ses olmak çok önemli. O yüzden bunun örgütlenmesi bizim için öncelik. 8 Mart alanlarında yaratıcı sloganların da olması çok önemli çünkü kadınlara iktidar tarafından biçilen ‘makul ve makbul kadın’ kimliklerinin karşısında duran bir kadın kitlesi var. Bu kitlenin ruhunu da 8 Mart’ta sloganlarla göreceğiz. 8 Mart’ta yaşamımız, bedenimiz, emeğimiz üzerindeki söz hakkı bizimdir demek için tüm kadınları alanlara bekliyoruz” diye belirtti.    MA / Necla Demir