TTB: Kadın sağlığı tehdit altında 2017-10-17 11:59:11 HABER MERKEZİ - TTB, “vajinal sülük uygulaması kursu”nun  tıp camiasında büyük bir kaygıyla karşılandığını belirterek, "Kadın sağlığı tehdit altında" dedi.  Türk Tabipler Birliği (TTB) Merkez Konseyi,  yaptığı açıklamada, 13 Ekim 2017 tarihinde sosyal medya üzerinden duyurulan “vajinal sülük uygulaması kursu”nun  tıp camiasında büyük bir kaygıyla karşılandığını belirtti. Kadın sağlığının tehdit altında olduğu uyarısında bulunan TTB,  şunlar kaydedildi:   "Geleneksel olduğu ve hastalıklara iyi geldiği söylemleriyle meşrulaştırılan ve bir günlük kurslarla herkes tarafından uygulanır ve ulaşılır hale getirilerek yaygınlaştırılan sülük ve hacamat tedavisi gibi uygulamalar, halkın sağlığını tehdit etmektedir. Kadın cinsiyet organları, dış ortama açılmaları ve karın boşluğuna komşu olmaları nedeniyle özel hijyenik koşulları, hijyenik muayeneyi ve tedaviyi gerektiren organlardır. Öte yandan özel bilgi, beceri ve teknik donanım gerektiren asepsi, antisepsi, dezenfeksiyon (mikropsuzlaştırma) gibi uygulamalar, tüm dünyada hem insan ölümlerini hem de cinsiyet organı hastalıklarını, doğum, düşük gibi durumlarda kadın ölümlerini azaltan çağdaş tıp uygulamaları olarak kullanılmaktadır. Kadın genital organları ve hastalıklarına ilişkin bilgilerin artması, koruyucu önlemlerle birlikte tanı ve tedavi yöntemlerinin geliştirilmesi sonucunda, günümüzde kadın üreme sisteminde hastalığa yol açan patolojilerin hemen tümü teşhis ve tedavi edilebilir olmuştur. Kadın genital sistemi hastalıklarına ilişkin tıbbın geldiği aşama böyleyken ve üstelik üreme dönemindeki kadınların büyük bir oranında kansızlık olduğu biliniyorken, kan emen sülüklerle tedavi ya da hacamat gibi kanın akıtılmasına dayalı uygulamaların kadınlardaki kansızlığı derinleştireceği, var olan hastalıkların teşhis ve tedavisini geciktireceği, kanayan bir organa hijyenik kurallar ve koşullar sağlanmaksızın herkes tarafından yapılabilen girişimlerin kanda mikroorganizmaların artışına neden olarak kadınların ölümüne yol açabileceği ortadadır."   'İNSAN BEDENİNİN MAHREMİYETİNİ İHLAL EDİYOR'    "Kadın bedeni, muhafazakâr politikaların yaşama geçirilmesinin bir aracı işlevini görmektedir" denilen açıklamada,  "Kadın cinselliğini yok sayan, hekimler arasında kadın doktor erkek doktor ayrımı yaparak kadınların erkek doktora muayene olmasını engelleyen, geleneksel değerler adı altında kadınlara dayatılan erkek egemen yaklaşım nedeniyle çok sayıda kadın, cinsiyet organlarına dair şikayetlerini ayıplanma korkusuyla dile getirememekte, muayenelerini  yaptıramamaktadır. Bunun bir sonucu olarak, birçok kadın, cinsiyet organlarıyla ilgili kanamalı hastalıkların teşhis ve tedavisine ulaşamamakta ya da geç ulaşmakta; hâkim politikalar doğrultusunda kendilerine seçenek olarak sunulan bilim dışı yöntemlere başvurmak dışında bir çare bulamamaktadır. Bu duruma bağlı olarak, çağdaş tıp yöntemleriyle erken teşhisi ve tedavisi mümkün hastalığı olan kadınlar, tedavide gecikme ve bunun sonucunda ortaya çıkan ciddi sağlık sorunları nedeniyle kaybedilebilmektedir. Öte yandan, yazılı ve görsel basında yer alan haberlerde, geleneksel değerlere uygun olduğu için başvurulan bu tür uygulamalarda, uygulayıcıların kişinin özelde de kadının bedenini istismar ettiğine ilişkin örneklere sık olarak rastlanmaktadır. Hayatın kaybına kadar giden riskler taşıyan, aynı zamanda da insan bedeninin mahremiyetini ihlal eden bu tür uygulamalar asla kabul edilemez" ifadelerine yer verildi.    'NİTELİKLİ SAĞLIK HİZMETLERİ VERİLMELİ'   Açıklamada, son olarak şunlar belirtildi: "Başta kadınlar olmak üzere toplum sağlığını tehdit eden uygulamaları desteklemekten vazgeçilmesi; hacamat, sülük gibi geleneksel adı altında kabul edilen uygulamalara yönelik olarak denetim görevinin yerine getirilmesi; bu konuda yapılan kampanyaların, duyuruların, kursların yasaklanması, kurs ve tedavi veren merkezlerin kapatılması, uygulayıcılar ve sorumlular hakkında gerekli yasal işlemlerin yapılması; bu yöntemlere başvuruya olanak sağlamayacak nitelikli sağlık hizmet sunumunu içeren bir sağlık politikasının acilen  oluşturulması öncelikli talebimizdir."