Taybet İnan öldürüldüğü sokakta anıldı: Direnişin sembolü oldu 2017-12-22 14:10:06 HABER MERKEZİ - Silopi'de sokağa çıkma yasakları döneminde öldürülen Taybet İnan, kadınlar tarafından cansız bedeninin 7 gün boyunca bekletildiği sokakta karanfillerle anıldı. DTK Eşbaşkanı Leyla Güven, "Taybet Ana Kürdistan direnişinde bir sembol oldu” dedi.    Özgür Kadın Hareketi (TJA), Şırnak’ın Silopi ilçesinde 14 Aralık 2015 tarihinde ilan edilen sokağa çıkma yasağının 5’inci gününde öldürülen ve cansız bedeni 7 gün boyunca sokak ortasında bekletilen 57 yaşındaki Taybet İnan'ın ölümünün 2’nci yılında anma etkinliği düzenledi.    Anmaya, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Serpil Kemalbay, Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı Leyla Güven, Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eşsözcüsü Gülistan Kılıç Koçyiğit, HDP Şırnak Milletvekili Leyla Birlik, DBP Diyarbakır İl Eşbaşkanı Ruken Akça, Barış Anneleri Meclisi, Diyarbakır, Mardin ve çevre ilçelerden gelen kadınlar, Taybet İnan’ın öldürüldüğü sokakta bir araya geldi. Polisin abluka altına aldığı sokağa zılgıtlarla karanfil bırakan kadınlar, burada açıklama yaptı.    BARIŞ ANNESİ: TAYBET ANA BARIŞ İSTİYORDU    İlk olarak konuşan Barış Annesi Emine Deniz, İnan’ın da kendileri gibi bir barış annesi olduğunu belirterek, "Taybet Ana da bizler gibi barış istiyordu. Elinde ne silah ne de başka bir şey vardı. Ona bu yapılanı kınıyoruz bu yapılanı da sonsuza kadar unutmayacağız" dedi.   KEMALBAY: CENAZESİ 7 GECE SOKAKTA KALDI    HDP Eş Genel Başkanı Serpil Kemalbay’ın konuşması da polislerce engellenmek istendi. Engellemelere rağmen konuşmasına başlayan Kemalbay,  İnan’ın cenazesinin günlerce sokak ortasında bekletilmesini “insanlık krizi” olarak değerlendirdi. Kemalbay, “Halkı sindirmeye yönelik büyük bir müdahaleyle karşılaştık. Burada Taybet Ana evinden komşusuna giderken keskin nişancılar tarafından vuruldu. Kendine yardıma gelen kayınbiraderi katledildi, eşi de yaralandı. Burada onun cenazesi 7 gün 7 gece sokakta kaldı. Bütün dünya bunu gördü ve biliyor. Türkiye halkının da buna gözünü kulağını açması gerek. Bizler bunun hesabını elbet soracağız" diye konuştu.    POLİSTEN MÜDAHALE GİRİŞİMİ    Polis müdahalesine dikkat çekerek konuşmasına devam eden Kemalbay, “Taybet Ana’nın toprakla buluşmasını bile engellediler. Devletin bütün tankları ve silahlarıyla halkı sindirme müdahalesiyle karşılaştık. O müdahalenin en önemli parçalarından biri, Taybet Ana’nın keskin nişancılar tarafından öldürülmesiydi. Kimse katliamın hesabını sormamıza engel olamayacaktır” ifadelerini kullandı. Kemalbay’ın konuşması sırasında kadınlara müdahale etmek isteyen polislerle HDP Şırnak Milletvekili Leyla Birlik arasında tartışmalar yaşandı. Kemalbay’ın yaptığı konuşmalar ardından kadınlar, polisin müdahale girişimini, attığı slogan ve zılgıtlarla protesto etti. Kadınlar, daha sonra, Taybet İnan’ın evine geçti.    GÜVEN: TÜRK DEVLETİNİN AYIBIDIR   Taybet İnan’ın evinde konuşan DTK Eşbaşkanı Leyla Güven, "Taybet Ana Kürdistan direnişinde yaşamını yitirdiğinde bir sembol oldu. Bu bizim değil, Türk devletinin ayıbıdır. Biz buradayız, Silopi'deki direnişi anıyoruz. Taybet Ana şahsında Sevê, Pakize ve Fatma'ları da anıyoruz" dedi.    Heyet, ardından yasak sırasında yaşamını yitiren Heci Melle Hesen ve Silopi’de sokağa çıkma yasağı sırasında yaşamını yitiren Silopi Halk Meclisi Eşbaşkanı Pakize Nayır'ın evini ziyaret etti. Son olarak Cizre’ye geçen heyet, Cizre Halk Meclisi Eşbaşkanı Mehmet Tunç ve 4-12 Eylül 2015 tarihleri arasında ilan edilen sokağa çıkma yasağı sırasında öldürülen 9 yaşındaki Cemile Çağırga’nın ailelerini ziyaret etti.   URFA’DA DA ANILDI    HDP ve DBP Urfa Kadın Meclisi de, İnan için basın toplantısı yaptı.HDP Haliliye İlçe binasında saygı duruşuyla başlayan ve çok sayıda kadının katıldığı toplantıda konuşan DBP Kadın Meclisi’nden Leyla Dağhan, devlet yetkililerinin Taybet İnan’ın ölümüne seyirci kaldıklarını söyledi. Dağhan, “150 metre ötede olan hiçbir evladının gidişine izin verilmedi. Oysa validen, kaymakama herkes aranmıştı. Ama kaymakamı da, valisi de bu sivil savunmasız annenin ölmesine göz yumdu. Taybet Ana ile birlikte bu ülkede adalet bir kez daha katledildi. İnsan hakkı katledildi” dedi.   İZMİR KADIN PLATFORMU TAYBET ANAYI ANDI   İzmir Kadın Platformu da, Taybet İnan'ın (Taybet Ana) ölümünün ikinci yılında açıklama yaptı. Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) 1 Nolu Şubesinde yapılan açıklamaya Barış Anneleri Meclisi üyeleri de katıldı. "Silopi'de yatan Taybet Ana değil, bütün kadınlardır" pankartı açan kadınlar adına Tijda Kılıç konuştu. Taybet Ananın öldürüldüğü günden bu yana kadınlar ve çocukların tekçi zihniyetin baskısı altında olduğunu belirten Kılıç, “Tekçi zihniyet farklı düşünen tüm insanları inkar ve katletmeye devam ediyor. Biz Taybet Anayı katledenleri, Ceylan Önkol’dan, Uğur Kaymaz’dan, Berkin Elvan’dan, Özgecan Aslan’dan, Sevelerden, Ekin Van’dan, Zülal Tütüncü’den, Şengül Karaca’dan, Işık İkizoğlu’ndan ve ismini sayamadığımız öldürülen binlerce kadından tanıyor ve biliyoruz" dedi.    Kılıç, “Taybet Ananın katledilmesinin tek sorumlusu iktidardır. Dün bu kirli zihniyet Taybet Ananın katledilmesinden ne kadar sorumluysa, bugün evinde, sokağında ve yaşamın her alanında baskıya, zulme, tacize ve tecavüze uğrayan bütün kadınlardan da sorumludur. Silopi’de Taybet Anayı katledenler, bugün yargılanmayıp ülkeyi yönetmeye devam ediyor. Biz kadınlar üretilen tüm baskılara ve politikalara rağmen yaşamın her alanında mücadele etmeye devam edeceğimizin sözünü veriyoruz" şeklinde konuştu.