İSTANBUL - HDK'nin "Halklar Kendini Anlatıyor" panel serisinin 7’ncisinde Lazlar, dil ve kültürlerini anlattı.
Halkların Demokratik Kongresi'nin (HDK) Halklar ve İnançlar Komisyonu tarafından organize edilen "Halklar Kendini Anlatıyor" başlıklı panelin 7'ncisinin konukları Lazlar oldu. HDK Genel Merkez Konferans Salonu'nda gerçekleşen panele daha önce Aleviler, Arap Aleviler (Nusayriler), Süryaniler, Hemşinliler, Çerkesler ve Ermeniler katıldı. Bugün düzenlenen panel serisine katılan Lazlar, dil ve kültürlerini anlattı. Panele Araştırmacı yazarlar İrfan Çağatay, Mehmadali Barış Beşli, İsmail Güney Yılmaz ve birçok kişi katıldı.
'LAZLAR GÜNEY KAFKASYA HALKLARINDANDIR'
Panelde ilk olarak konuşan Araştırmacı İrfan Çağatay, Türkiye'deki Lazların dilleri ve tarihleri arasındaki süreci anlattı. Lazların Güney Kafkasya halklarından olduğunu belirten Çağtay, "Romaya bağlı Bazika krallığında Lazlar vardı. Görevleri Kafkasyanın kuzeyinden gelen akınları önlemekti. Lazlar bölgedeki varlıklarını Arapların yükselişine kadar devam ettirdiler. Lazlar Ortodoks dinine mensup iken, Fatih'in İstanbul'u almasıyla Müslümanlaştılar. 1650'lere doğru bölge tamamen Müslümanlaştı. Derebeylik sisteminin gelişmesiyle asimile olma süreci gecikti" dedi.
'LAZCA TÜRKÇE'DEN FARKLIDIR'
Lazca dil yapısına da değinen Çağatay, Lazcanın Megrece ile akraba dil olduğunu söyledi. Lazcanın Türkçeden farklı olduğunun altını çizen Çağatay, "Lazcada 35 tane ses var. Önden ve sondan ekmeli dildir" diye belirtti.
'TÜRK SOLU LAZLARI ASİMİLE ETTİ'
Ardından konuşan yazar Mehmadali Barış Beşli ise Türkiye'deki Laz hareketleri üzerinde durdu. Beşli, Türk solunun Lazları türkü ve saz çalmayla asimile ettiğini vurguladı. Lazlar için mücadele edenlerin sürgünlerle ortadan kaldırıldığını belirten Beşli, Komün Dergisi'nde yayınlanan Lazların Tarihe Bakış açısı yazısını hatırlatarak, "1990'larda bir grup Laz genci olarak bu iş böyle gitmez diyoruz. Ve başlıyoruz horon oynamaya. Sanki horon bizim için ibadettir. Horon oynayarak mevzi elde edebiliriz ama mevzimizi genişletemeyiz" diye konuştu. Çayın Lazlar üzerinde ekonomik ve ekolojik yıkım yarattığını ifade eden Beşli, dereler aktığı sürece, Lazların Lazca konuşabileceğini söyledi.
'LAZİSTAN'DA SOKAK 1975'E KADAR SAĞIN ELİNDEYDİ'
Panelde son olarak konuşan yazar İsmail Güney Yılmaz da, Lazlar ve siyaset konusunda söz aldı. Karadeniz deyince insanların aklına milliyetçiliğin geldiğini belirten Yılmaz, "Lazistan'da sokak 1975'e kadar sağın elindeydi. Lazistan'da 1975'e kadar sadece TKP ve TİP örgütlüydü. Ardından 'Halkın Birliği' gibi gruplar sokaklara hakim oldu. Sağdan sola doğru bir eğilimin kaydığı görülüyor. Devrimci hareketlerin Türkiye'de bastırılması ile bu Karadeniz'de de hissedildi" diye belirtti.