DİYARBAKIR - Avrupa ve Türkiye’de bulunan Kürt sanatçılar, koronavirüsün cezaevindeki tutuklular için büyük bir risk oluşturduğunu belirterek, tutukluların derhal serbest bırakılması çağrısında bulundu.
Sivil toplum örgütleri, tutuklu yakınları ve siyasetçiler, koronavirüs (Kovid-19) salgınının cezaevindeki tutuklular için tehdit olduğunu belirterek, tutukluların tahliye edilmesini talep ediyor. Tutuklu yakınlarının aracılığıyla Avrupa ve Türkiye’de bulunan Kürt sanatçılardan da çağrı geldi. Kısa kısa videolar hazırlayan sanatçılar, devlet yetkililerine çağrıda bulunarak, tutukluların derhal serbest bırakılmasını istedi.
SANATÇILARIN ÇAĞRILARI
Xanemîr: Koronavirüse karşı devletler, sağlıkçılar insanlara evlerinden çıkmama, tedbir alma çağrısında bulunuyor. Tam da bu noktada biz de tutukluların sağlığı için cezaevleri boşaltılmalı diyoruz.
Hozan Kawa: Koronavirüs tüm dünyayı etkisi altına aldı. Türkiye’nin gündeminde olan ceza infazı, af yasasının içerisinde onbinlerce siyasi tutsağın olmasını önemle arz ediyoruz.
TEHLİKE YAYILMADAN…
Ehsan Xelîkan: Dünya ciddi bir sağlık sorunuyla karşı karşıya. Bu yüzden cezaevlerinde bulunan yüz binlerce siyasi tutuklunun bir an önce özgürlüklerine kavuşması gerekiyor.
Bengî Agirî: Tehlike yayılmadan, tutuklulara sahip çıkarak, bir an önce serbest kalmaları için ses çıkarmalıyız.
Şirîn Alma: Maalesef virüs salgını varken tutuklular hala cezaevlerinde. Yetkililere çağrımız tutukluları derhal serbest bırakılsın.
Jiyan Arjîn: Dizilere, belgesellere konu olan Türkiye cezaevlerinin koşullarını herkes biliyor. Biz de tutukluların yanlarında olduğumuzu, seslerini duyurarak onlarında serbest bırakılması gerektiğini herkese duyurmalıyız.
Zahîr Loran: Tutuklular virüste karşı hiçbir savunmaları yok. Cezaevlerinde henüz ölümler yokken tutuklular serbest bırakılmalı.
‘EN SAVUNMASIZ YERLER CEZAEVLERİDİR’
Hozan Berbang: Diğer ülkelerde kononavirüse karşı tutuklular serbest bırakıldı. Derhal Türkiye’de de uygulanması çağrısında bulunuyoruz.
Şêrko Kanîwar: Bu süreçte en savunmasız yerler cezaevleridir. Devlet tutukluların sağlıklarını düşünmesi için adım atmalı.
Yılmaz Güneyli: Tutukluların sağlıklarından, yaşam şartlarından devlet sorumludur. Herhangi bir felaket yaşanmadan devlet sorumluluğu yerine getirsin.
Selhat Gimgim: Virüse karşı hayatlarımızın çoğunu evlerimizle geçiriyoruz. Türkiye ve Kürdistan genelinde zor şartlar altında yaşamakta olan tutukluları unutmayalım. Özgürlüklerine kavuşmaları için bir araya gelip ses çıkaralım.