Bekir Bozdağ: Zarrab davası Türkiye'ye kumpastır 2017-11-20 14:50:45 ANKARA – AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu sonrası açıklama yapan Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ, ABD’nin İran ambargosunu delmekle suçlanan Rıza Zarrab davasını “Türkiye'ye dönük açık bir kumpastır" olarak adlandırdı.  AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan başkanlığında sarayda yapılan 2 saat 10 dakikalık Bakanlar Kurulu sonrası açıklama yapan Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ, NATO krizi ile ABD’nin İran ambargosunu delmekle suçlanan Türkiye vatandaşı Rıza Zarrab davasına ilişkin konuştu. NATO’ya katkı sunmaya devam edileceğini belirten Bozdağ, “Türkiye NATO’nun saygın bir üyesidir. Bundan sonra da katkılarını sunmaya devam edecektir ama Türk milletine, devletine, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e ve Recep Tayyip Erdoğan’a yapılan saldırıyı, alçaklığı kabul etmesi mümkün değildir” dedi.   ‘BU DAVA KUMPASTIR’   Hükümetin yakından takip ettiği Zarrab davasının ilişkin de konuşan Bozdağ, “Siyasi bir davadır. Delillerin hiçbiri hukuki değil. Türkiye’ye karşı iftiralarda bulunmaya zorluyorlar. Bu delilleri nasıl elde ettiniz. Bunlar oluşturulmuş mu yoksa gerçek mi?” sorularını sordu. Bakanlar Kurulu’nda yeni Kanun Hükmünde Kararname’lerin (KHK) gündeme geldiğini vurgulayan Bozdağ, içeriğini girmeden 2 KHK’nin çıkartılacağını söyledi.    Bozdağ, konuşmasını devamla şöyle sürdürdü: “Rıza Zarrab davası Türkiye’ye dönük açık bir kumpastır. Siyasi bir davadır, hukuki dayanaktan yoksundur. 17-25 Aralık sürecinde FETÖ’nün başaramadığı hukuk darbe teşebbüsünün ABD yargısı eli ile tekrarlanmasından başka bir şey değildir. Hukuki değildir. Zehirli ağacın meyvesi de zehirlidir. Olmayan belgeler üzerinden ellerinde varmış gibi yargılama yapıyorlar. Türkiye ile İran arasındaki ekonomik ilişkilerin tamamı Türkiye’nin ulusal hukukuna uygun olduğu gibi bu konudaki uluslararası hukuka da uygundur. Türkiye bir hukuk devletidir, bütün ticari işlemleri bu çerçevede yürümektedir. Herhangi bir hukuka aykırılığın bulunması söz konusu değildir.   TÜRKİYE ÖRGÜTLERE REHİN EDEMEZ    Türkiye büyük bir devlet. Kendi ulusal güvenliği ile ilgili tedbirleri kendisi alacaktır. Bugünkü ve yarınki menfaatlerini Türkiye başka devletlere veya uluslararası örgütlere rehin edemez. Bizim ülkemizin ve milletimizin güvenliği bazı silahların alınmasını gerektiriyorsa Türkiye bu silahları alır, yapılması gerekiyorsa Türkiye bizzat kendisi yapar. Türkiye, Suriye ve Irak’taki iç çatışmalardan etkileniyor. Bazı ülkeler Türkiye’nin istediği silahları vermeyiz demiyorlar ama paramızla alma hususundaki süreçleri yavaşlatıyorlar. Bir ayda alınacak şey, 6 ayda, 1 yılda alınabiliyor. Siz hava sahanızı korumak için NATO’dan talepte bulunuyorsunuz size vermiyorlar. O zaman kendi göbeğini kendi kesiyor ve kendi kaynakları ile adım atıyor. Bu Türkiye’nin doğal bir hakkıdır. Başkalarından onay almamıza gerek yoktur. Bu üstü örtülü kısıtlamaların Türkiye’nin savunma sanayisine katkı yaptığını da belirtmek isterim.   DUVAR ÖRME ÇALIŞMALARI SÜRÜYOR    Rakka’ya oparasyon ABD tarafından PYD, YPG terör örgütleri kullanılarak gerçekleştirildi. Biz bir terör örgütü ile mücadele için diğer bir terör örgütü ile mücadelenin doğru olmadığını hep söyledik. Burada çatışma oldu da mı duymadık? Haber verdiler de biz mi duymadık? Bir baktık bir televizyon kanalının haberi üzerine PYD, YPG teröristleri güvenli koridor oluşturmuşlar, DEAŞ teröristleri silahları ile beraber güvenlik koridorundan geçiyorlar, o anlaşma gereği güvenli olan bölge neresi ise oraya doğru gidiyorlar. Bu anlaşmanın, işbirliğinin ABD’den habersiz olduğunu kabul etmemizi kimse beklemesin. ABD’nin bilgisi ve onayı olmadan herhangi bir iş yapamazlar. Bu teröristler nereye gitti? Bence bunu Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti sözcüsüne değil de ABD’li yetkililere sormak lazım. Buradaki teröristler nereye gitti? Bundan sonra nereyi bombalayacaklar ona sormak lazım. DEAŞ’lı teröristlerin Türkiye’ye girmemesi için biz her türlü tedbiri aldık. Duvar örme çalışmaları, birçok tedbir geliştirdik ve uyguluyoruz. DEAŞ terör örgütünün hedeflerinden birisi de Türkiye’dir. Türkiye DEAŞ terör örgütüne karşı her türlü mücadeleyi bundan sonra da yürütecektir. PYD ve YPG terör örgütünün nasıl bu işbirliği içinde diğer bir terör örgütü ile kanka olduğunu gösteren de ibret verici bir örnektir aynı zamanda. Biz bugüne kadar böyle bir mücadele olmaz diyorduk, ortaya çıkan sonuç Türkiye’yi haklı gösterdi.”