Kuzey ve Doğu Suriye’nin kadın ekonomisi dünyaya örnek 2021-05-31 09:02:03 URFA - Kuzey ve Doğu Suriye’de sadece askeri değil siyasi ve ekonomi alanında da bir devrim yaşandığını belirten Kadın Ekonomi Komitesi üyesi Armanc Mihemed, ördükleri sistemin dünya çapında incelendiğini ifade ederek “Amacımız kadınların kendini yönettiği bir dünya” dedi.  Suriye iç savaşında Kürtler öncülüğünde, DAİŞ, El Kaide gibi gruplara aynı zamanda Beşşar Esad rejimine karşı 19 Temmuz 2012 tarihinde başlatılan direniş, Kobanê’de halkların kendi kaderlerini tayin ettiği “Rojava Devrimi”ne dönüştü. Ortadoğu ve dünyada büyük yankı uyandıran devrim 9’uncu yılına girerken, bölgeye yıllardır uygulanan siyasi ve ekonomik ambargoya rağmen “üçüncü yol” siyaseti geliştirildi.    Dünyaya meydan okuyan bu alternatif yaşam modelinin en güçlü ayağı ise kapitalist eril sisteme karşı kadınların öncülük ettiği yeni inşa oldu. Tek merkezli sistemlere karşı alternatif modeller üreten kadınlar, rejim döneminde tamamen dışlandıkları istihdam alanındaki varlıklarını güçlendirmek için 2015 yılında Kadın Ekonomi Komitesi oluşturdu. Bölgedeki kadınların çatı örgütlenmesi olan Kongra Star bünyesinde oluşturulan komite, Kuzey ve Doğu Suriye’nin tüm bölgelerinde kooperatif ve komünler örgütledi. Komitenin kurucuları arasında 9 Ekim 2019’da Türkiye'ye bağlı paramiliter gruplar tarafından katledilen Hevrîn Xelef de yer alıyordu.   23 KADIN KOOPERATİFİ    Kuzey ve Doğu Suriye’de, kadınların kurduğu 23 kadın kooperatifi bulunuyor. Kooperatiflerin üye sayısı 10 ila 75 arasında değişiyor ve gelirler eşit şekilde üyeler arasında pay ediliyor. En örgütlü oldukları alan tarım olurken, 12 bin dekar arazi üzerinde üretimin önemli bir kısmını kadınlar karşılıyor. Üretimin doğrudan tüketiciye ucuz ve sağlıklı ulaştırılması amacıyla Kadın Ekonomi Komitesi tarafından açılan onlarca pazar alanı, 3 fırın ve 5 tandır bulunuyor. Yanı sıra komitenin, tekstil-giyim üretim atölyeleri, mobilya fabrikası ve okul kantinleri gibi projeleri de bulunuyor. Komitenin amacı her köyde en az 3 üyeli kooperatifler oluşturarak, tandır ve fırın sayılarını arttırmak.    Kuzey ve Doğu Suriye Kadın Ekonomi Komitesi üyesi Armanc Mihemed, kadınların geldiği aşamayı ve ileriye dönük projelerini Mezopotamya Ajansı’na (MA) değerlendirdi.    KADINLAR EKONOMİDEN DIŞLANDI   5 bin yıl önce tarım ve ekonominin kadınların eliyle şekillendiğini ancak devletlerin gelişmesiyle ellerinden alındığını belirten Mihemed, “Erkekler kadınların elinden ekonomiyi alarak onu ev içine hapsetti. Rojava Devrimi olmadan önce Kuzey ve Doğu Suriye’de de kadınlar, eve hapis edilmiş durumdaydı. Kadınlar BAAS rejimi tarafından köle olarak görülüyordu. Kadınlar evden çıkamayacak duruma getirilmişti. Devrimle birlikte kadınlar yaşamın her alanında yer almaya başladı” dedi.    EKONOMİDE ÖNE ÇIKTILAR   Devrimle birlikte kadınların askeri, siyasi, ekonomi, kültür, sanat ve akademi gibi komitelerde yerlerini aldıklarını anımsatan Mihemed, kadınların daha çok ekonomide ön plana çıktıklarını söyledi. Kadınların 5 bin yıl önce ellerinden alınan hünerlerini gün yüzüne çıkardıklarının altını çizen Mihemed, “Kadınlar her ne kadar zor süreçlerden geçseler de konu emek, kültür, tarım, ürün, hüner olunca yeniden ön plan çıktılar. Kadınlar Özerk Yönetim içinde her alanda kendilerine yer bulabildiler ve demokratik modernite fikriyatı ile bütün projelerini gerçekleştirdiler. Rojava Devrimi askeri olduğu kadar bir kadın ekonomi devrimidir. Kadınlar hem askeri hem de ekonomi alanında yerlerini aldılar. Devrim ile birlikte kurulan 9 komite de kadınlar yer aldı. Bağımsız, özgür bir ekonomi için daha çok tarım alanında kendilerini örgütlediler. Kendi ekonomilerini oluşturmak için uzun uğraşlar verdiler.. Yıllar önce kadının elinden alınan emeği yeniden inşa etmeye çalışıyoruz. Bunu yaparken de en fazla kadın kooperatiflerini oluşturmaya önem gösteriyoruz” diye belirtti.    ‘ÖCALAN’IN FİKRİYATI’   Bu bağlamda 2015 yılında kurulan Kadın Ekonomi Komitesi’nin önemli olduğuna dikkati çeken Mihemed, kadın kooperatiflerinin PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın ekonomi konusunda önem verdiği oluşumların başında geldiğini sözlerine ekledi. Kadınların Öcalan’ın fikriyatı çerçevesinde bir araya gelerek, kooperatifler oluşturduğuna değinen Mihemed, “İlk kooperatifleri oluşturduğumuzda biraz zorlandık, kadınlar mesafeliydi. Ancak her alanda onları destekledik ve kadınlar bir birlerinden güç almaya başladı. Şimdi kendi başlarına kooperatifler kurabiliyorlar” dedi.    HEDEF KADIN KAZANIMLARI    Komite olarak önlerinde bir dizi proje olduğuna işaret eden Mihemed, bu projelerle ilgili şunları söyledi: “Tarım alanında, 9 yeni kooperatif, 8 de yeni tandır kurmak istiyoruz. Kooperatiflerde onlarca kadın istihdam edilecek. Seraların sayısını arttıracağız, kadınların çalıştığı fabrikaların sayısını arttıracağız. Serêkaniyê, Girê Spî ve Efrîn’de kooperatiflerimiz vardı, yüzlerce kadın çalışıyordu. Sadece Serêkanîye’de 43 bin, Girêspî’de 30 bin dekar tarım alanımız vardı. Türkiye ve desteklediği çetelerin saldırıları aynı zamanda kadın kazanımlarına dönük bir saldırıydı. Serêkaniyê, Girêspî ve Efrîn’den göç eden kadınlara ekonomik olarak yardımcı olmaya çalışıyoruz. Komite olarak ırk, dil, din ayrımı yapmadan bütün kadınların yanındayız.”    SU AMBARGOSUNA ALTERNATİFLER    Türkiye ve desteklediği grupların saldırılarına karşı kadınların hep direndiğini söyleyen Mihemed, Fırat Nehri’nin Ocak ayından bu yansa su seviyesinin azaltmasının da bu saldırıların bir devamı olduğunu sözlerine ekledi. Fırat Nehri’nde su seviyesinin tarihteki en düşük seviyeye indiğine dikkati çeken Mihemed, “Buna karşı uluslararası insan hakları örgütleri sessiz. Bütün saldırılara karşı direndiğimiz gibi suyun seviyesinin azaltılmasına karşıda direneceğiz. Su sorununa karşı kuyular kazıyoruz, halkı susuz ve tarımsız bırakmayacağız” ifadelerini kullandı.    KADINLARIN YÖNETTİĞİ BİR DÜNYA    Kuzey ve Doğu Suriye’deki kazanımların tüm kadınların kazanımları olduğunu vurgulayan Mihemed, “Kuzey ve Doğu Suriye’nin dışından gelenler, kadın kazanımlarını yerinden gözlemlediklerinde hayrete düşüyorlar. Bunu nasıl başardığımızı, kooperatifleri oluşturma aşamalarını, kaç kadınla bu projeleri gerçekleştirdiğimizi soruyorlar. Yakın zamanda bu projeler fotoğraflanarak, incelendi. Gittikleri ülkelerde bunları hayata geçireceklerini söylediler. Bu bizim için bir kazanımdır. Bu kazanım sadece bizim değil mücadele eden, direnen bütün kadınların kazanımıdır” diye belirtti.    Mihemed, devamında şunları söyledi: “Biz Kuzey ve Doğu Suriye’de kadın devrimi gerçekleştirdik ama hala Ortadoğu’da binlerce kadın köle olarak görülüyor. Bizim amacımız bütün kadınların kendi bağımsız, özgür ekonomilerini oluşturmalarıdır. Hiçbir kadın, erkeklerin karşısında elini açarak para istememeli. Bizim amacımız kadınların kendini yönettiği bir dünya.”     MA / Emrullah Acar