Heso Îbrahim: Şengal'e dönüşler olunca saldırmaya başladılar 2021-07-16 09:02:19   HABER MERKEZİ - Şengal Özerk Meclisi'nden Heso Îbrahim, sınır ötesi operasyonun kendilerine yönelik tehdit olduğunu belirterek, "Geri dönüşler başlayınca saldırılar başladı. Saldırılara örgütlü bir şekilde cevap verip, işgale izin vermeyeceğiz" dedi.     Türkiye'nin Federe Kürdistan Bölgesi'ne yönelik operasyon ve hava saldırıları sürüyor. Avaşîn, Zap ve Metîna bölgelerine yönelik 23 Nisan'da başlatılan askeri operasyon devam ederken, Êzidîlerin kaldığı Şengal ve çevresi de sık sık havadan bombalanıyor. Köylerin boşaltılmasına neden olan operasyon bölgelerine ise, Kürdistan Demokrat Partisi'nin (KDP) onayıyla yeni askeri üs bölgeleri kuruluyor. Hava saldırılarının hedefinde olan Şengal Demokratik Özerk Meclisi (MXDŞ) Eşbaşkan Yardımcısı Heso Îbrahim, hava ve karadan sürdürülen operasyonun etkileri ve amaçlarını değerlendirdi.      İŞGAL   Türkiye'nin operasyonlarına PKK'yi bahane ettiğini söyleyen Îbrahim, operasyonlarla amacın "Kürdistan'ın işgali" olduğunu kaydetti. Îbrahim, "Türkiye yıllardır Güney Kürdistan'da işgal saldırılarını sürdürüyor. 'PKK’yi bitireceğim' bahanesiyle bu saldırıları gerçekleştiriyor. Etrafında bulunan toprakları işgal etmek isteyen biri mutlaka bir bahane bulur. Sadece Güney'i değil, Irak’ın tümünü işgal etmek istiyor. Amaçlar arasında Musul, Kerkük, Şengal ve Telafer var. Bu savaş Kürdistan’a karşı başlatılan bir savaştır" ifadelerini kullandı.    Türkiye'nin operasyon sonrası bölgede kurduğu üslerin kendileri için tehdit olduğunu belirten Îbrahim, "Türkiye, Başika, Zaxo, Amediye ve Hewlêr'de üs kurdu. Êzidî toplumu olarak bunu bir tehdit olarak görüyoruz. Çok yakın bir tarihte Laleş’in etrafında bulunan bölgeler bombalandı. Her an Laleş'e bir saldırı olabilir diye tedirginiz. Geçmişte yapılan saldırıları tekrarlamak istiyorlar" dedi.    DAİŞ TEHDİDİ    Îbrahim, Şengal'e yönelik hava saldırılarına işaret ederek, "Êzidî toplumu olarak hiçbir zaman kendimizi Kürdistan ve Irak coğrafyasından ayrı tutmadık. Güney Kürdistan’a yönelik saldırılar şüphesiz Şengal'e de zarar verecek. Burada Musul’un hedefte olduğu söyleniliyor. Şengal de Musul’a bağlı. Bu saldırıları nasıl tehdit olarak görmeyelim? İnançsal bir tehdit olarak görüyoruz. DAİŞ’i tehlike olarak görüyoruz. Türkiye tarafından eğitilen DAİŞ tehdidi Şengal için de geçerlidir” diye kaydetti.    'ÊZİDÎLER KENDİLERİ KORUR'    Olası bir saldırı karşısında Êzidî toplumunun sessiz kalmayacağını ifade eden Îbrahim, şunları söyledi: "Şengal'e huzur geldiği gibi Türkiye ve KDP'in saldırıları başladı. Geri dönüşler başlayınca Şengal'e yönelimler başladı. Serdeşt Kampı'na yapılan saldırıyla geri dönüşleri engellemeye çalıştılar. Şüphesiz bu saldırılar 9 Ekim'de yapılan sözleşmenin sonucudur. Birçok defa Irak hükümeti bize 'Eğer bizimle işbirliği yapmazsanız, var olan güçleri çıkartmazsanız ve meclisleri dağıtmazsanız, biz orada egemen güç olmazsak Türkiye size saldırır’ şeklinde tehditlerde bulundu. Ama Şengal halkının iradeli bir halk olduğu bilinmeli. Êzidî toplumu artık korkmuyor. Halkımız 2014’teki halk değil. Êzidî toplumu artık örgütlü ve kendini koruyabilecek güçtedir."   IRAK'IN TUTUMU     Irak hükümetinin operasyonlar karşısındaki tutumunu da değerlendiren Îbrahim, "Irak hükümetinin tutumu bir devletin sergileyebileceği bir tutum değildir. Irak hükümeti sadece bir kalıptır. Bu kalıpta ne akıl ne fikir ne ruh var. Irak devletinde sadece hırsızlık ve yolsuzluk var. 10 parçaya bölünmüş. Eğer Irak devleti bir tutum sahibi olsaydı Türkiye bugün Güney Kürdistan’a operasyon başlatmazdı. Irak devletinin gücü sadece fakirlere yetiyor. Ne kanun ne parlamento ne de hukuk var” diye konuştu.     Îbrahim, şöyle devam etti: "Çalışmalarımızda önceliğimiz halkı örgütlemektir. Halkın ittifakını kurmaya çalışıyoruz. Bununla birlikte halkı ikna ederek, Şengal’e geri dönüşleri sağlıyoruz. Bu saldırılara karşı örgütlü bir şekilde hareket edeceğiz ve inandığımız değerlerle cevap vereceğiz. Topraklarımızın işgal edilmesine müsaade etmeyeceğiz.”    MA / Zeynep Durgut