Müslim: Türkiye’nin saldırıları 2014’ün devamıdır 2022-04-06 09:16:52 URFA - Türkiye’nin saldırılarla halklar arasında fitne çıkarmak istediğini belirten PYD Eş Başkanlık Konseyi Üyesi Salih Müslim, “Bu saldırılar, 2014’te bölgeye dönük başlatılan saldırıların devamıdır. Biz ne olursa olsun direneceğiz” dedi.   Türkiye ve desteklediği grupların, Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırıları devam ediyor. Nisan ayının ilk 4 gününde Silahlı İnsansız Hava Araçları (SİHA) ile yapılan 4 farklı saldırıda, 1 kişi yaşamını yitirdi, 8 kişi ise yaralandı. Türkiye SİHA’lar ile 1 Nisan’da Süryani, Asuri ve Keldani halkların yeni yıl bayramı olan Ekito Bayramı’na katılmak için yolculuk eden konvoyu hedef aldı. Saldırı sonucu 1 kişi yaşamını yitirirken, şair Ferhadê Merdê ve aynı araçta bulunan iki kişi yaralandı. Saldırıdan bir gün sonra Hesekê’ye bağlı Zirgan ilçesinin 10 köyünün bombalanması sonucu bir yurttaş ağır yaralandı. Aynı gün SİHA ile Süryani Askeri Meclisi Komutanlık üyesi Orm Marukî’nin bulunduğu araç Rusya devriyesi ile birlikte Til Temir’deki elektrik istasyonuna giderken hedef alındı ve Marukî ile yanındaki tercüman yaralandı. 4 Nisan tarihinde ise Zirgan ilçesi SİHA ile, Cizre kantonundaki köyler ise top atışları ile hedef alındı.   Türkiye’nin saldırılarında yurttaşların yaşamını yitirmesi ve yaralanmasına karşı uluslararası insan hakları örgütleri ve devletlerin sessizliği ise sürüyor. Sessizliğe tepki gösteren Demokratik Birlik Partisi (PYD) Eş Başkanlık Konseyi Üyesi Salih Müslim, saldırıların amacı ve yaşananlara ilişkin ajansımıza konuştu. ‘BU BARBARLIK HİÇ DURMADI’   Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye’ye dönük saldırılarının yeni olmadığının altını çizen Müslim, Serêkaniyê ve Girê Spî’nin 2019 yılında Türkiye ve desteklediği grupların denetimine girmesinden sonra saldırıların hiç durmadığını kaydetti. Türkiye’nin Rusya ve ABD ile yaptığı anlaşmalara rağmen insansız hava araçları ve obüsler ile bölgeyi her gün bombaladığını belirten Müslim, “Saldırılar bazen azalıyor, ancak hiç son bulmuyor. Hiçbir şekilde yapılan anlaşmalara, sözleşmelere saygı duymuyorlar. Bunun yanında ahlaki değerlere de riayet edilmiyor. Sivil yerleşim yerleri bombalanıyor. Her gün insanlar öldürülüyor. 9 Kasım 2021 tarihinde saldırı sonucu yurtsever ailelerinden biri olan Gulo ailesi hedef alındı. Saldırı sonucu 82 yaşında olan Yûsif Gulo ve iki torunu öldürüldü. Kobanê’de TEVDEM üyesi gençler hedef alındı. 5 genç yaşamını yitirdi. Her gün farklı yerlerde bombalamalar oluyor. Bu saldırılar Türk faşizminin barbarlığını gösteriyor. Kürt halkı başta olmak üzere halklara soykırım uygulamak istiyorlar. Sadece Kürtleri değil diğer halkları da hedef alıyorlar. 4 Nisan’da Süryani Meclisini hedef aldılar. Bütün insanlar tarafından sevilen sanatçı Ferhadê Merdê, Süryani, Asuri ve Keldani halklarının yeni yıl bayramı olan Ekito Bayramı’na katılmak isterken hedef alındı. Saldırıda bir kişi şehit düştü. Bu barbarlık hiç durmadı” diye konuştu.    ‘AMAÇ BÖLGEYİ BOŞALTMAK’   Saldırıların amacının Kürtler başta olmak üzere halkları yaşadıkları bölgeden göçertmek, Kürtler ve diğer halklar arasında fitne yaratmak olduğunu vurgulayan Müslim, bu amaç doğrultusunda saldırıların yanı sıra bölgede farklı uygulamalar ile saldırıların planlandığını belirterek “Her gün basına yansımayan kimi DAİŞ üyesi yakalama operasyonları oluyor. DAİŞ üyeleri Türkiye’den eğitim, destek aldıklarını söylüyorlar. Bu saldırılar 2014 yılında bölgeye dönük başlatılan saldırıların devamıdır” dedi.    ÇIKAR İLİŞKİLERİ   Saldırılara karşı uluslararası güçlerin sessizliğine tepki gösteren Müslim, “Uluslararası güçler her ne kadar Suriye’deki hesapları için Türkiye’ye ateşkes imzalatmış olsalar da bu saldırılara aldırmıyorlar. Kütler öldürülmüş, katledilmiş umurlarında değil. Tek düşündükleri çıkarları. Hiçbir zaman Kürtleri savunma arayışına girmediler. Türkiye ile hepsinin çıkar ilişkileri var. Türkiye’nin desteklediği gruplar dünyanın birçok yerinde savaşlarda kullanılıyor. Kuzey ve Doğu Suriye’de yaşananlara karşı sessiz kalırken başka bir yerde benzer bir saldırı olduğunda tepki verebiliyor kimi devletler. Burada asıl iş Kürtlere düşüyor. Biz kendimizi nasıl savunabiliriz ve saldırıların amacını boşa çıkartabiliriz? Biz Türkiye ile çıkar ilişkisi olan kişilere sırtımızı yaslayamayız” diye konuştu.    ‘KÜRTLER YOK SAYILIYOR’   Saldırılara Suriye Hükümeti’nin de sessiz kaldığını belirten Müslim, sessizliğin nedenini ise Kürtlerin varlığının kabul edilmemesi olduğunu kaydetti. Kürtlerin topyekun yok sayıldığına vurgu yapan Müslim, sözlerini şöyle sürdürdü: “Rusya, Ukrayna’ya saldırdı, bütün dünya devletleri sesini yükseltti ve uluslararası sözleşmeler hatırlatıldı. O sözleşmeler Kürtler ‘devlet olmadığı’ için onlar için geçerli değil. Sadece bu durum Kuzey ve Doğu Suriye için geçerli değil, Irak’ta da Kürtlere dönük saldırılara sessiz kalınıyor.”    ‘PRATİKTE BİR ADIM ATMIYORLAR’   Kuzey ve Doğur Suriye Özerk Yönetimi’nin yapılan saldırıları raporladığı bilgisini paylaşan Müslim, Özerk Yönetim heyetlerinin yaptıkları resmi görüşmelerde saldırıları gündeme getirdiğini sözlerine ekledi. Yapılan görüşmelerde tarafların Özerk Yönetim heyetlerine “Çok üzgün” olduklarını aktardıklarını belirten Müslim, ancak pratikte bir adım atılmadığını söyledi. Pratikte bir adım atılmamasının nedeninin çıkar ilişkileri olduğunu hatırlatan Müslim, “Kimi kime şikayet edeceğiz. Bu insanlık suçlarını inceleyecek uluslararası kurum ve kuruluşların birçok şartı var. Birçok konuda Türkiye’yi mahkum eden AİHM’e başvuru yapma hakkımız yok. Biz AB’de değiliz ve bizim başvurularımızı kabul etmiyorlar. Türkiye’den yapılan başvurular bile Türkiye’de yargılama bittikten sonra yapılabiliniyor. İç yargılama bitmesi için iki tarafın da yargılanabilmesi gerek, ancak Kuzey ve Doğu Suriye’de yapılan bir bombardımanda bir köylü Türkiye’ye karşı nerede dava açacak? Biz başvuru yapınca ‘Sizin bir statünüz yok’ denilerek hiç işleme alınmıyor. Bu nedenle saldırılar şu an Türkiye’nin yanına kalıyor. Ancak bütün saldırılar kayıt altında, gün geldiğinde Türkiye’den hesabı sorulacak” ifadelerini kullandı.    ‘HALK İNTİKAM İSTİYOR’   Saldırılara karşı halkın öfkesinin her geçen gün arttığını vurgulayan Müslim, devamında şunları söyledi: “Halk yapılan gösterilerde öfkelerini haykırıyor. Halk yapılan saldırılara karşı intikam istiyor. Kimi yerlerde saldırılara karşı güvenlik güçleri cevap veriyor, ancak bu halkın öfkesini azaltmıyor. Halkın tamamı intikam istiyor. Kuzey ve Doğur Suriye’de Kürtlere dönük saldırıları 4 parça Kürdistan’da yapılan saldırılardan ayrı tutamayız. Rojava’da bugün bir proje var ve bu bütün Kürtlerin desteklediği bir proje. Türkiye bundan kaynaklı rahatsız. Rojava’da bütün Kürtlerden intikam almak için saldırıyor. Bu saldırılar Başûr’da Bakûr’da yapılan saldırılar ile bağlantılı. Biz her ne olursa olsun örgütlülüğümüzü güçlendirerek direneceğiz. Bizim önümüzde direnmekten başka yol yok.”     MA / Emrullah Acar