Milli Park'ta dinamit patlatılıyor: Ekosistem yok ediliyor 2022-05-26 09:03:11 MUĞLA - Marmaris Kızılbük’te Milli Park’ın içinde dinamitlerin patlatılmasıyla ekosistemin yok olacağını belirten Marmaris Kent Konseyi üyesi Halime Şaman, “Alanın 5’te 4’ünü hala kurtarabiliriz. Ya birlik olacağız ya da birlikte yok olacağız” dedi. Muğla Marmaris ilçesi Kızılbük‘te Marmaris Milli Parkı içinde Sinpaş Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı (GYO) A.Ş. ve Kızılbük GYO A.Ş. tarafından yapılan otel ve devre mülk projesinin yapımına devam ediliyor. Marmaris Kent Konseyi sanal medya hesabından paylaştığı görüntülere göre Milli Park içinde dinamitler patlatılıyor, deniz, orman ve ekosistem yok ediliyor.   Paylaşılan videoda kullanılan “Doğanın imdat çığlığı bu, canlılarla birlikte anılarımız da yok oluyor. Projenin beşte biri canımızı bu kadar acıtırken kalanını kurtarabiliriz. İçmeler’deki doğa yıkımına birlikte dur diyelim” ifadelerinin ardından sanal medyada binlerce tepki yükseldi.   DAVALAR DEVAM EDİYOR   Muğla Valiliği’nin 13 Ağustos 2021’de ‘Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) Gerekli Değil‘ kararı sonrası Marmaris Belediyesi de projeye ruhsat vermesiyle, projenin inşaatına hemen başlandı. Marmaris Kent Konseyi öncülüğünde bölge halkı hem ‘ÇED Gerekli Değil’ kararının hem de belediyenin verdiği ruhsatın iptali içen 2 ayrı dava açmıştı. ÇED iptal kararı için açılan davada çıkan bilirkişi raporunda, valiliğin kararının yasalara aykırı olduğu; projenin kıyıya, denize, bölgedeki endemik türlere ve ekolojik bütünlüğe zarar verdiği tespit edildi. Raporda yine bölgede dinamit kullanılamayacağı belirtilmesine rağmen dinamit patlatılmaya devam ediliyor.   Marmaris Kent Konseyi Çevre Komitesi üyesi Halime Şaman, Kızılbük’te devam eden inşaata dair son durumu değerlendirdi.   GENELGE ERTELENDİ   ÇED iptal davasında bilirkişi raporunun lehlerine geldiğini fakat mahkemenin ek rapor istediğini belirten Şaman, “Mahkeme 22 Temmuz’daki adli tatilden önce duruşma günü verip karara bağlamayı planladığını söyledi. Yine ruhsat iptali davasında da yürütmeyi durdurma talebimiz devam ediyor. Ek sürüler verilmişti onlar tamamlandı. Bu sürenin sonucuna mahkemenin vereceği kararı bekliyoruz. Davalar devam ederken bir yandan da inşaat devam ediyor. Kültür ve Turizm Bakanlığının Genelgesine göre 15 Mayıs’ta inşaat yasağı başlamıştı. Ancak son anda Kültür Müdürlüğü’nden bir değişikliğe gidildi ve o tarih 17 Haziran’a ertelendi. Genelge yayınlanmasına rağmen bu kararlarından nedeni ne olduğunu bilmediğimiz şekilde vazgeçtiler. O yüzden inşaat faaliyeti devam ediyor” dedi.   ‘BEDELİNİ AĞIR ÖDEYECEĞİZ’   Yakın zamana kadar tek bir koyda yaşanan tahribatın ikinci bir koyda da başladığını aktaran Şaman, orada da büyük iş makinalarıyla ağır bir doğa tahribatı yapıldığını kaydetti. Bu yıkımın etkilerinin geri döndürülemez olduğunu vurgulayan Şaman, “Biz yaşam alanlarımızı savunuyoruz. Ticari kaygılar herkesin hakkının olduğu milli park içerisinde betonlaşmanın arttırıldığı, kuşlardan böceklere herkesin yaşam alanlarının tahrip edildiği bir süreç yaşıyoruz. Ne yazık ki bu ağır ekolojik yıkım Marmaris’te etkili, yetkili herkesin gözünün önünde oldu. O yüzden tüm Türkiye’ye imdat çığlığı gönderdik. Çünkü artık ya birlikte olacağız ya da birlikte yok olacağız. Kaybediyoruz ve bedelini çok ağır ödeyeceğiz” diye belirtti.   5’TE 4’Ü KURTARILABİLİR   Şaman, şöyle devam etti: “İnsanlar oradaki büyük inşaatı görüp geriye bir şey kalmamış diye yılgınlığa düşüyorlardı. Oysa bu daha projenin yaklaşık 5’te 1’i. Biz 5’te 4’ünü kurtarabiliriz. Umuyorum ki bu yıkımı birlikte durdurma şansını yakalayacağız.”   DESTEK ÇAĞRISI   Bundan sonraki süreç için mahkeme kararlarına göre yeniden değerlendirme yapacaklarını dile getiren Şaman, tek başına ruhsat iptalinin bile başka bir tablo yaratacağını söyledi. Proje tamamen iptal olana kadar mücadeleye devam edeceklerini ifade eden Şaman, “Her şeyin bambaşka değerlendirileceği ve yıkımdan sorumlu olanların kusurlarının da görüleceği bir sürece gireceğiz. Alanın çok önemli bölümünü hala kurtarabiliriz. Yangınlarda çok şey kaybettik. Burası da yangınların kısmen etkilediği bir alan. Orayı korumamız, kurtarmamız mümkün. Onun için herkesten sesimize ses katmalarını istiyoruz” diye konuştu.   MA / Tolga Güney