Abdullah Öcalan: Suriye AKP’nin kaderini belirleyecek 2022-11-28 09:16:45   HABER MERKEZİ - PKK Lideri Abdullah Öcalan, Erdoğan’ın Suriye’ye yaklaşımının tehlikeli olduğunu ve savaşın arkasının darbe olduğunu belirterek, “Suriye AKP hükümetinin kaderini belirleyecek” dedi.    Suriye’de başlayan iç savaşın ardından rejim güçlerinden alınan Efrîn ve Cizîrê ile birlikte “Demokratik Özerklik” ilan edilen Kobanê, 15 Eylül 2014’te DAİŞ saldırılarının hedefi oldu. Halkın devrimini boğmak amacıyla üç koldan saldırı başlatılan Kobanê, daha sonra DAİŞ için sonun başlangıcı olacaktı. Saldırıların yoğunlaştığı 22 Eylül’de “Kobanê’nin düşüşü, tüm Kürdistan’ın düşüşüdür” diyen PKK Lideri Abdullah Öcalan, “Herkes bu gerçekliğe göre hareket etmeli” çağrısında bulundu. Bu çağrı üzerine Kürtler yönünü Kobanê sınırına çevirdi.   KOBANÊ SERHİLDANI   Abdullah Öcalan’ın çağrısıyla Kobanê sınırında direniş hattı oluşturan Kürtlerin öfkesi, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 7 Ekim 2014 tarihli “Kobanê düştü düşüyor” açıklamasıyla patladı. Alanlara çıkan Kürtlerin tarihe “Kobanê Serhildanı” olarak geçen direnişi, Uluslararası Koalisyon güçlerini harekete geçirdi. DAİŞ’in kırılmaya uğradığı “Kobanê Serhildanı” ardından 134 gün süren direnişin sonucunda Kobanê 26 Ocak 2015’te özgürleştirildi.   Destansı direnişi dünyada yankılanan Kobanê zaferine AKP iktidarı tahammül edemedi. DAİŞ saldırıları öncesi PKK Lideri Abdullah Öcalan ile 2013 ile 2015 yılları arasında “çözüm” adı altında görüşme gerçekleştiren İmralı Heyeti üyelerinin 2013 yılının Kasım ayında yaptığı görüşmede dönemin Başbakanı Tayyip Erdoğan, “Tek bir kırmızıçizgim var, o da Suriye’dir. Orada Kuzey Irak benzeri bir yapılanmaya asla izin vermeyeceğim” sözlerini sarf etti.   AKP’NİN KOBANÊ İNTİKAMI    “Kobanê Serhildanı” sonrası gerçekleştirilen 30 Ekim 2014 tarihli Milli Güvenlik Kurulu (MGK) toplantısında savaş kararı alan AKP, 6-8 Ekim eylemleri sırasında polis ve askerlerin saldırıları sonucu 46 kişinin yaşamını yitirmesinden Halkların Demokratik Partisi’ni (HDP) sorumlu tuttu. Nitekim HDP eski Eş Genel Başkanları, Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyeleri ve yöneticilerinin de aralarında bulunduğu 108 kişi hakkında dava açıldı. Açılan dava kapsamında 108 kişi hakkında 29 ayrı suçlamayla 38’er kez ağırlaştırılmış müebbet ve 19 bin 680’er yıl hapis cezası isteniyor. “Kobanê Davası” olarak bilinen söz konusu dosya, HDP’nin kapatılmasına da gerekçe yapıldı.   AKP’NİN TAHAMMÜLSÜZLÜĞÜ   DAİŞ’in yenilgiye uğradığı Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik AKP’nin tahammülsüzlüğü bununla sınırlı kalmadı. Suriye Milli Ordusu (SMO) ve Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) adlı paramiliter güçleri sahaya süren AKP, sonuç alamayınca saldırı konseptini devreye koydu.    20 Ocak 2018’de Efrîn’e saldırı başlatan AKP, bir yıl sonra 9 Ekim 2019’da Serêkaniye ve Girê Spî’ye saldırdı.   SALDIRI ZEMİNİ HAZIRLANDI   Savaş konseptine yeniden dönüğü 24 Temmuz 2015 sonrası sık sık, “Bir gece ansızın gelebiliriz” diyerek saldırı tehditlerinde bulunan AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, sürekli Kuzey ve Doğu Suriye’yi hedef gösteren bir siyaset izledi.    Seçimler öncesi iktidarını sürdürme arayışına giren Erdoğan, Federe Kurdistan Bölgesi’ne yönelik saldırılardan sonuç alamayınca Kuzey ve Doğu Suriye’yi hedefe koydu. İstanbul Taksim’de 13 Kasım’da gerçekleştirilen bombalı saldırıyı öne süren AKP, 19 Kasım gece Kobanê başta olmak üzere Kuzey ve Doğu Suriye kentleri bombaladı.    SURİYE KIRMIZI ÇİZGİ!   DAİŞ saldırıları öncesi Erdoğan’ın “Tek bir kırmızıçizgim var, o da Suriye’dir. Orada Kuzey Irak benzeri bir yapılanmaya asla izin vermeyeceğim” tehditlerine karşılık PKK Lideri Abdullah Öcalan, “Biz de merkezi Suriye devleti içinde Kürtleri asla eritmeyeceğiz. Bu da bizim kırmızıçizgimizdir” vurgusunda bulundu.    20 YILLIK SURİYE TECRÜBESİ   20 yıl boyunca kaldığı Kuzey ve Doğu Suriye’de “Kadın özgürlükçü, ekolojik ve demokratik” paradigmayı yaşamsallaştıran PKK Lideri Abdullah Öcalan, 2013 ile 2015 yılları arasında İmralı Heyeti ile yaptığı görüşmede, büyük önem atfettiği Rojava’ya yönelik saldırılara dair değerlendirmeler ve uyarılarda bulundu.    Abdullah Öcalan, “20 yıllık Suriye tecrübem var” dediği 21 Temmuz 2013 tarihli görüşmede, “Türkiye’deki çözüm Suriye’deki, Suriye’deki çözüm Türkiye’deki çözümdür” dedi.    KOBANÊ GERÇEKLİĞİ    PKK Lideri, 9 Kasım 2013 tarihli görüşmede, sık sık DAİŞ’e karşı yürütülen mücadelenin önemine değinerek, Kobanê’nin 21’inci yüzyılın bütün çelişki, çatışma ve imkânlarını bağrında barındırdığını ve bütün sorunların çözüm anahtarı olma vasfını taşıdığının altını çizdi. Abdullah Öcalan, aynı görüşmede şunları söyledi: “Oradaki cesur ve destansı direniş ve bu direnişe sahip çıkan bütün halklarımız tam da bu bilinç ve onurla hareket etmişlerdir. Necat Suphi Ağırnaslı şahsında bu iradeye can veren bütün şehitlerimizi ve ailelerini selamlıyorum. Necat Suphi yoldaşımızın şahsında ortaya çıkan şey, bütün halklarımızın ortak geleceğine olan inanç ve sadakatimizdir.”   SAVAŞIN ARKASI DARBE    Abdullah Öcalan, Kobanê’nin özgürleştirilmesi öncesi 9 Ocak 2015’te gerçekleştirilen görüşmede, şu uyarılarda bulundu: “Kobanê savaşında ısrar olursa, bunun arkası darbedir. Kobanê’de bir darbe mayalanıyor. Bu en son dünkü Paris olayı da müthiş bir darbe hazırlandığını gösteriyor. İşte 6-7 Ekim’de ortaya çıktı. Ben mektup yazmasam darbe olacaktı. Hiçbiriniz bunun farkında değildiniz. Bırakın 40 kişiyi, sınırsız ölümler yaşanacaktı. Darbe çarkı daha amansızca yürütülüyor. Suriye’de IŞİD bitse bile ikinci bir IŞİD hazırlanıyor. Esad’dan da hamle beklemek lazım. Ben en başından beri Misak-ı Milli Komisyonu’nu bunun için önermiştim. Erdoğan’ın Arapçılık yaklaşımı çok tehlikelidir. Katar, Suudi Arabistan üzerinden Efrîn ve Kobanê’yi Araplara bağlamak, Cizirê’yi Güney’e bağlamak istedi. Musul ve benzeri üzerine de çok tehlikeli hesaplar içerisine girdi” dedi.    PKK Lideri, 27 Şubat 2015’te gerçekleştirilen görüşmede, “Suriye meselesi AKP hükümetinin kaderini belirleyecek” diye konuştu.    Abdullah Öcalan, 14 Mart 2015 tarihli görüşmede ise, “Rojava tasfiye olursa, Toroslar da Çukurova da tasfiye olur” uyarısında bulundu.    MA / Özgür Paksoy