Tutsak annesi: Oğlum kalan tek ayağını da geri atmayacak 2023-11-29 09:11:05   DÎLOK - Yüzde 90 engelli olan ve bir ayağı olmayan hasta tutsak Şaban Kaygusuz'un annesi Durri Kaygusuz, "Oğlumun tek bir ayağı kaldı ama ne yaparlarsa yapsınlar, o ayağını da geri atmayacak" dedi.    Kayseri Bünyan 2 Nolu T Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutulan sağ eli ve sağ bacağı olmayan yüzde 90 engelli hasta tutsak Şaban Kaygusuz'un (27) annesi Durri Kaygusuz (64) ve babası Hamit Kaygusuz (65), hasta tutsakların maruz kaldığı hak ihlallerini ve Türkiye ile Kurdistan’da bulunan cezaevlerindeki politik tutsakların, "Abdullah Öcalan’a özgürlük, Kürt sorununa çözüm" kampanyası kapsamında 27 Kasım tarihinde başlattığı dönüşümlü açlık grevi eylemini değerlendirdi.   Tutsakların, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması ve fiziki özgürlüğünü talep ettiklerini ifade eden anne Durri Kaygusuz, "Uzun yıllardır Kürt halkı ve cezaevinde tutulan tutuklular üzerinde bir tecrit var. Cezaevlerinde sadece tutuklular değil aileleri de tecrit ediliyor” dedi.    ‘TECRİT BİR AN ÖNCE KALDIRILMALI’   En son 6 Kasım 2023 tarihinde oğlunun görüşüne gittiğini dile getiren Kaygusuz, “Durumları iyi desek doğru olmaz. Cezaevlerinde durum iyi olmaz. Baskı altındalar, bu baskı her alanda mevcut. Onlara rahat vermiyorlar. Cezaevlerinin durumu kötü. Sayın Öcalan üzerinde tecrit sürdüğü sürece kendilerinin de tecrit altında olacaklarını söylediler. Sayın Öcalan üzerindeki tecrit ile cezaevlerinde topyekun uygulanan tecridin birbiri ile bağlantılı olduğunu söylediler” diye konuştu. Öcalan üzerindeki tecridin bir an önce kaldırılması gerektiğinin altını çizen Kaygusuz, “Çocuklarımız cezaevinde olmayı hak etmiyor. Benim oğlumun bugün evde olması gerek. Oğluma benim bakmam gerek. Oğlumun eli ve bacağı yok. Cezaevinde yaşayamaz. Ben oğluma el, ayak olurum. Oğlumun bu şartlarda kaldığı yetmiyormuş gibi sürekli fiziki saldırılara maruz kalıyor. Bunu kabul etmedik ve hiç bir zaman kabul etmeyeceğiz. Bunu Allah da kabul etmez. Oğluma verilen müebbet hapis cezasının hukuken bir karşılığı yok. Ben insanım diyen hiç kimsenin bu cezayı kabul etmemesi gerek” ifadelerini kullandı.    ‘ANNELERİN GÖZYAŞI DÖKMEMESİ GEREK’   Oğlu Şaban Kaygusuz’un iki yıl önce Amed’ten Kayseri’ye sürgün edildiğini belirten anne Kaygusuz, “Benim tansiyon, astım, şeker, fıtık gibi kronik hastalıklarım var. Bütün engellemelere karşı, hastalıklarıma rağmen elimden geldiği sürece oğlumu görmeye gidiyorum. Çocuklarıma söz verdim bir gün dahi onların mücadelesini bırakmayacağım. Biz anneyiz, annelerin ciğeri daha fazla yanmasın. Biz elli yıldır bu topraklarda barış için mücadele ediyoruz. Biz hiç kimse ölmesin istiyoruz. Hiç bir annenin gözyaşı dökmesini istemiyoruz” diye konuştu.    ‘OĞLUMUN YAŞADIKLARI DESTAN’   “Oğlumun yaşadıkları bir destan” diyen Kaygusuz, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bir kişi hem eli hem bacağı olmayacak, hem de kötü şartlarda cezaevinde kalacak. Buna rağmen örgütlülüğünden de taviz vermiyor. Bunun dünya halkları için örnek olması gerek. Bütün her şeye rağmen dayatılan pişmanlığı kabul etmedi ve etmeyecek. Oğlumun tek bir ayağı kaldı ama ne yaparlarsa yapsınlar, o ayağını da geri atmayacak. Yaşadığım sürece onun mücadelesine bağlı kalacağım. Ne olursa olsun çocuklarımızı yalnız bırakmayacağız. Oğlumun bir ayağı ve eli yok, yüzde 90 engelli raporu var ama İstanbul ve Kayseri adli tıp kurumları ‘cezaevinde kalabilir’ diyor. Bu hangi vicdana sığar. Adalet nerede? Hak hukuk diyorlar nerede? Benim oğlum nasıl cezaevinde kalabiliyor? Daha oğlum yaralıyken müdahale etselerdi, bugün benim oğlum yürüyor olabilirdi. Ama müdahale etmediler ve oğlumu bu hale soktular.”    ONURLU BİR BARIŞ    Yaşanan bütün sorunların çözümünün İmralı Cezaevi kapısının açılması ile çözüleceğini vurgulayan Kaygusuz, “Biz barış dedikçe tecrit uygulanıyor, biz barış dedikçe çocuklarımız katlediliyor. Biz eşitlik diyoruz ama imha, inkar dayatılıyor. Bu çözüm değil. Çözüm barış ve görüşmek. Sayın Öcalan ile vakit kaybedilmeden görüşme yapılması gerek. Sayın Öcalan üzerindeki tecrit kalkarsa çocuklarımız üzerinde ki tecritte kalkar. Bütün siyasi tutukluların bırakılmasını istiyoruz. Onurlu bir barış sağlanmalı” dedi. Tecrit devam ettiği için açlık grevlerinin yeniden başladığını hatırlatan Kaygusuz, “Tecrit kırılmaz ise güzel günler gelmeyecek. Biz güzel günler, barış, kardeşlik, eşitlik düşlüyoruz. Ama maalesef adalet, eşitlik olmadığı için yine çocuklarımız aç kalacak. 3 hafta önce oğlumun görüşüne gittiğimde 'Artık görüşe gelmeyin, kış ayı geldi hastasın' dedi. Bende bütün zorluklara rağmen geleceğimi söyledim. O zaman 'Açlık grevi başlayacak artık bir birimizi göremeyebiliriz’ dedi. Hiç bir cezaevinden tabut çıkmasını istemiyoruz. Biz kötü değil, güzel haberler bekliyoruz. Biz barışı bekliyoruz” şeklinde konuştu    HUKUKSUZLUKLARI KILAM İLE SESLENDİRDİ   İnsan haklarını savunan herkese çağrıda bulunan Kaygusuz, “Ben insanım diyen herkese çağrım, oğlum için elinizden ne geliyorsa biran önce yapın” diye konuştu. Anne Kaygusuz, görüşme sonundan oğlunun ve ailesinin yaşadıklarını kendisinin bestelediği kilamı seslendirerek, yaşanan hukuksuzlukları dile getirdi.    ADALET VE HAKİKAT   Baba Hamit Kaygusuz ise, hayattaki en güçlü şeyin adalet ve hakikat olduğunu dile getirerek, şunları söyledi: “Bunlardan daha büyük bir şey de yok. Adalet; kafi, baki, eşitliktir. Her kesimin adaletli olması gerek. Biz barış ve adalet istiyoruz. Hasta ve engelli tutukluların bir an önce serbest kalması gerekiyor. Artık onların acı çektiğini görmek istemiyoruz. Biz her zaman ne olursa olsun barışın tarafını tuttuk ve eşitlik istedik.”   ŞABAN KAYGUSUZ KİMDİR?   Sêrt’in Dihê ilçesi Bilgili köyünde 1996 yılında dünyaya gelen Kaygusuz’un ailesi aynı yıl koruculuk dayatmasını kabul etmedikleri için Dîlok’a göç etti. Ailesinin Dîlok’ta maruz kaldığı baskılara karşı 2015 yılında PKK’ye katılan Kaygusuz, 2017 yılında Şirnex’te bir çatışmada yaralandı. Şirnex’ten Wan’a bir hastaneye sevk edilen Kaygusuz, tedavisi tamamlanmadan, yaralı bir şekilde tutuklanarak Siirt Cezaevi’ne konuldu. Buradan Diyarbakır D Tipi Cezaevi’ne götürülen Kaygusuz, 19 Ekim 2021’de “güvenlik” gerekçesiyle Kayseri Bünyan 1 Nolu T Tipi Kapalı Cezaevi’ne sevk edildi. Kayseri Eğitim ve Araştırma Hastanesi, yüzde 90 engelli raporu bulunan, sağ eli ile ayağı olmayan Kaygusuz’a 8 Aralık 2022’de “cezaevinde kalabilir” raporu verdi.    MA / Emrullah Acar