Erzincan Kadın Kapalı Cezaevi’nde ‘suça göre’ muamele! 2025-11-14 09:44:34   AMED - Erzincan Kadın Kapalı Cezaevi’ndeki iki kadın tutsağa dayatılan kelepçeli muayeneye karşı çıkan doktora, “suçları farklı” diyen jandarma, kelepçenin çıkarılması durumunda tutanak tutulacağı tehdidinde bulundu.   Siyasi tutsaklara yönelik hak ihlalleri son dönemlerde artarken, en çok ihlalin yaşandığı cezaevlerinin başında Erzincan Kadın Kapalı Cezaevi geliyor. Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Amed Şubesi Hapishane Komisyonu üyesi avukatların cezaevine gerçekleştirdiği ziyaretlerde, tutsaklar yaşadığı birçok hak ihlalini aktardı.   Avukat Ferat Köçeroğlu, 2 kadın tutsağa kelepçeli muayene dayatıldığını belirtti. Köçeroğlu, muayene edecek doktorun tutsakların kelepçelerinin çıkarılmasını istediğini fakat jandarmanın bunu kabul etmeyerek, doktorun ısrarı sonucu kelepçelerin çıkarılması durumunda ise tutanak tutulacağını söylediğini aktardı. Doktorun kelepçe çıkarılmadığı sürece tedaviye başlamayacağını ve herhangi bir tutanağa imza atamayacağını belirttiğini sözlerine ekleyen Köçeroğlu, “Bu tartışma esnasında doktor jandarmalara, ‘Sabah getirdiğiniz mahpusların kelepçelerini çıkardınız, bunları niye çıkarmıyorsunuz?’ demiş. Jandarmalar, ‘Bunların suçu farklı’ diyerek, dosyalarını getirip doktora göstermek istemiş. Doktor ise sağlık hakkını suça göre kategorize etmeyeceğini söylemiş. Ancak jandarmalar tutsakların, ‘terör suçlusu’ olduğunu belirtmeye ve doktorun fikrini değiştirmeye çalışmışlar. Netice itibariyle tedaviyi gerçekleştirememişler. Tutsaklar da bu durumu kabul etmemiş ve bunun üzerine jandarmalar tutsakları hapishaneye geri götürmüş” aktarımlarında bulundu.   SAĞLIK HAKKINA ERİŞİM ENGELİ   Bunun yanı sıra tutsakların aktardığı birçok ihlali sıralayan Köçeroğlu, tutsakların bilinçli olarak koğuşlarının değiştirildiğini ve daha kötü koşulları olan koğuşlara yerleştirildiğini belirterek, “Bu aslında tek başına işkence politikası olarak karşımıza çıkıyor” dedi. Tutsakların sağlık hakkına erişiminin engellendiğini sözlerine ekleyen Köçeroğlu, zamanında hastaneye ulaşması gereken tutsakların hastane sevklerinin bilinçli bir şekilde geciktirildiğini kaydetti. Köçeroğlu, “Daha önce ağız içi arama gibi ağır insan hakkı ihlaline sebep veren uygulamalarla hastaneye sevkleri engellenen tutsaklar şimdi de kelepçeli muayeneye zorlanıyor. Kelepçeli muayeneyi kabul etmeyen tutsakları tedavi edilmeden geri hapishaneye götürüp, bir süre hücrede tutuyorlar. Daha sonrasında ise disiplin soruşturmalarıyla cezalandırıyorlar” şeklinde konuştu.   Yine tutsakların telefonda Türkçe dışında bir dille konuşmasının engellendiğini dile getiren Köçeroğlu, “Başka bir dilde konuşulması noktasında idareye dilekçeyle talepte bulunmaları gerektiği söylenmiş. Aksi taktirde haklarında tutanak tutulup, disiplin cezaları verilmekle tehdit ediliyorlar. Tutsakların anadilde konuşma hakkı engelleniyor. Tutsaklar bu yönüyle de tehdit ve baskı altındadır” diye kaydetti.   ‘SAĞLIĞA ERİŞİMİN ENGELLENMESİ KABUL EDİLEMEZ’   Cezaevinde yaşanan bu uygulamaların ağır insan hakkı ihlali olduğuna vurgu yapan Köçeroğlu, “Doğrudan sağlık hakkının engellenmiş olmasının hiçbir hukuki dayanağı yoktur. Politik tutsaklar haricindeki mahpuslara uygulanmayan uygulamaların, politik tutsaklara dayatılması taraflı ve sistematik bir yönelimin sonucudur. Bu yönüyle tutsakların sağlık hakkına erişiminin engellenmesi kabul edilemez. Bu hak ihlallerinin derhal sonlandırılarak, sorumluların tespit edilerek, hukuka aykırı eylemlerinden ötürü yaptırıma tabi tutulması gerekiyor” dedi.    MA / Rukiye Payiz Adıgüzel