Bozdağ: Savunmaya ayrılan bütçe ekonomiye büyük yük getirecek 2025-11-26 20:21:04   ANKARA - Savunma ve silaha ayrılan bütçenin yüzde 34 artığını paylaşan DEM Partili Heval Bozdağ, bu durum nedeniyle sağlık, eğitim ve ekonomik alanlarda yapılacak harcamaların azalmasına neden olacağını belirterek, “Zaten kırılgan olan bir ekonomiye büyük bir yük getirecek gibi görünüyor” dedi.   Savunma Bakanlığı ve bağlı kurumların bütçe teklifine ilişkin yapılan Plan ve Bütçe Komisyonun toplantısı sürüyor. Görüşmelerde söz alan Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Amed Milletvekili Mehmet Kamaç, dünyada ve Ortadoğu’da bulunan çatışma alanlarına dikkat çekerek, bu durumun büyük bir güvensizlik yarattığını ve bugüne kadar süren düzeni sarstığını ifade etti. Kamaç, aynı zamanda bu durum nedeniyle çok ciddi bir güvensizlik durumu olduğunu ve dünyadaki kurulu sistemleri çöktürdüğünü ifade ederek, “Birincisi, siyasal sistem çöktü dünyada; ikincisi, ekonomik sistem çöktü dünyada ve bu iki sistemin çöküşüyle birlikte dünya aslında bir güvenlik krizine girdi, dünya şu anda bir güvenlik krizi yaşıyor durumda” dedi.   'DÜNYA DEĞİŞİYOR TÜRKİYE YERİNDE SAYIYOR'   Güvenlik dengesinin bu güne kadar güç dengesi üzerinden şekillendiğini ve bu durumun büyük maliyetler ortaya çıkardığını ifade eden Kamaç, “Biz bu boyutuyla yeni bir güvenlik dengesinin dünyada tartışıldığı bir zeminde bunun hak, hukuk, adalet üzerinden şekillendirilmesi gerektiğini, bu oluşturulurken hiç kimsenin öteki sayılmaması gerektiğini, herkesin hakkına kavuştuğu bir düzlemde herkesin millî güvenliğinin sağlanabileceği gerçeğini burada dile getirmek isterim. 21'inci yüzyıl yeniden kurgulanıyor, 21'inci yüzyıl Orta Doğu'su yeniden kurgulanıyor. 21'inci yüzyıl Orta Doğu'su kurgulanırken özellikle sizin Millî Savunma Bakanı olarak son zamanlarda yaptığınız kimi açıklamalar aslında zihniyetin değişmediğinin, yine, her şeyin güce havale edildiğini gösteriyor. Sonuçta, güce havale edilen bir düzenin adalet ortaya çıkarmayacağını da aslında geçmiş yüzyılda biz tecrübe ettik, gördük. Eğer güce havale edilmeseydi, sistem adalet üzerinden kurgulansaydı Gazze'de insanlar bütün dünyanın gözü önünde katledilmeyecekti” diye konuştu.   'GÜVENLİK SADECE SİLAHLA SAĞLANMAZ'   Kamaç, sözlerini şöyle sürdürdü: “21'inci yüzyıl Orta Doğu'sunu konuşurken özellikle Orta Doğu'da herkesin hakkına ve hukukuna sahip olduğu, kavuştuğu; herkesin hakkının ve hukukunun tanındığı, güçlünün zayıfı inkâr etmediği, yok saymadığı bir düzen Orta Doğu'da bütün halkların kurtuluş reçetesidir. Dolayısıyla, Suriye'yi konuşuyoruz, Irak'ı konuşuyoruz ama en nihayetinde Türkiye'nin güvenliğini konuşuyoruz. Güvenlik sadece silahla sağlanmaz, askerî bir terimdir ‘Silah caydırıcı bir güçtür, kullanıldığında caydırıcılığını da yitirir zaten.’ Bu, askerî bir terimdir Sayın Bakan, siz bu konuyu biz de çok çok daha iyi bilirsiniz.”   'SAĞLIK HARCAMALARININ AZALMASINA NEDEN OLACAK'   DEM Parti Agirî Milletvekili Heval Bozdağ da 2026 yılı bütçesinde savunmaya ayrılan payın 2 trilyon 155 milyar lira olduğuna işaret ederek, geçen yılın bütçesine göre yüzde 34 oranında artırıldığını söyledi. Heval Bozdağ, “NATO ülkelerinde de savunma bütçeleri artıyor, 2035 yılına kadar, hatta on yıl boyunca üye devletlerin savunma harcamalarını, güvenlik altyapısını gayrisafi yurt içi hasılalarının yüzde 5'ine kadar çıkarmaları bekleniyor. Trump tarafından bu, Avrupa ve Batı medeniyeti için büyük bir zafer olarak nitelendirildi. Türkiye açısından baktığımızda, bu karar zaten kırılgan olan bir ekonomiye büyük bir yük getirecek gibi görünüyor. Toplam kamu gelirinin büyük bir bölümü savunmaya ayrılmak zorunda kalacak. Uzmanlar bunun Türkiye'ye ağır bir maliyetinin olacağını söylüyorlar. İktisadi açıdan savunma harcamalarının artması, her zaman için eğitim ve sağlık harcamalarının azalması ve refah payının kısılması olarak değerlendiriliyor” dedi.   'YAŞAMI, BÜYÜMEYİ NASIL ETKİLİYOR?'   Asgari ücrete ve emekli maaşlarına değinen Heval Bozdağ, “İnsanların alım gücü düştü, asgari ücret açlık sınırının neredeyse yarısına kadar gelmiş durumda. ‘Savunma harcamalarının ekonomik büyümeye nasıl bir katkısı var?’ diye de bakmışlar ve diğer kamu yatırımlarının payının azaldığı ortada ve buna dair birçok araştırma yapılmış ve bazı araştırmalar yapılırken beklenen yaşam süresi, teknoloji yoğun malların ihracatı, nüfus ve ekilebilir tarım arazisi miktarları gibi parametreler de göz önüne alınmış ve birçok araştırma savunma harcamalarında meydana gelen artışların büyümede azalışla sonuçlandığını gösteriyor. Yaklaşık olarak yüzde 1 oranında savunma maliyetinin artması yüzde 1-5 oranında büyüme de azalmaya neden olmakta. O yüzden askerî harcamalar ekonomik anlamda verimsiz olarak kabul ediliyor” diye konuştu.   'İKTİDAR VE YAKINLARI SAVAŞI BÜYÜTÜYOR'   Türkiye’de savunma sanayisi firma sayısının 3 bin 500’ü geçtiğini ve yıl içinde 7 milyar dolar civarında bir ihracat gerçekleştiğini paylaşan Heval Bozdağ, “Savaşlar, çatışma süreçleri şirketleri, şirketler ise savaşları besliyor görünüyor” dedi. Bozdağ, bu alandaki şirketlerin büyük bir bölümünün iktidara yakın kesimlerin işlettiğini ve bir bölümünün Cumhurbaşkanlığı’na devredildiğini belirterek, “Savunma sanayisine, savaş endüstrisine bu kadar yatırım yapmak övünülecek bir durum mu gerçekten, kimin yararına, bir avuç şirketin böyle bir döngüden çıkarları için bütün bir toplumun refahını, geleceğini heba etmeye değer mi? Güvenlik kaygısını minimalize etmek için güvenlikçi politikaların dışında bir seçenek yok mu? Küresel anlamda barışa, demokrasiye yatırımların ve sağlığa, eğitime yatırımlar yapılsaydı daha iyi olmaz mıydı?” diye sorarak, tepki gösterdi.   'NATO, BARIŞ DEĞİL SAVAŞ ÜRETİYOR'   Söz alan Emek Partisi (EMEP) dİstanbul Milletvekili İskender Bayhan, “Silahlanma ve savunma politikanız büyük çelişkilerle dolu ve ne yazık ki yoksul, fedakâr, çalışkan emekçi halkımızı kandırmaktan öteye gitmiyor. Yerlilik, millîlik, iç cepheyi tahkim etme söylemleriyle antiemperyalist görünüyorsunuz ama bütün pratiğinizle ABD emperyalizminin ve NATO'nun iş birlikçisi olmakla övünüyorsunuz; bu iki gerçek yan yana durmuyor, duramaz. Sunumunuzda Trump'ın Gazze için yaptığı sömürge valiliği projesinden övgüyle söz etmişsiniz; insan bu yazıları okuyunca dönüp dolaşıp en kısa sürede emperyalist-siyonist ittifakın 3'üncü ortağı olacağınızı düşünüyor. ‘En iyi ihraç malınız ordunuzdur.’ diyenlerle birlikte yürürseniz sonunda onları haklı ve kârlı çıkarırsınız Sayın Bakan. Sunumunuzda tam 7 kez barış için çalıştığınızı söylüyorsunuz. Silah sanayisi çatışmalardan, savaşlardan beslenir; bu, basit bir gerçektir ama siz hem ‘barış’ diyor hem de silah ve savaş sanayisini büyütmekle övünüyorsunuz; bu iki gerçek de yan yana durmaz. Barış için mücadeleden söz edecekseniz işe önce 2026 NATO Zirvesi'nin iptal edip NATO'dan çıkmakla başlayacaksınız. NATO barış değil, savaş üretiyor” dedi.