Kimyasal silah bulguları uluslararası kurumlara gönderildi

img
DUHOK - Türkiye’nin kimyasal silah kullanımına dair HPG'lilerin cenazeleri ve olay yerlerinden elde edilen bulgu ve belgeler, uluslararası sivil toplum örgütleri, ABD ile AB üyesi ülkelere gönderildi.
 
Türkiye'nin Federe Kürdistan Bölgesi’nin Metîna, Avaşîn ve Zap bölgelerine yönelik 24 Nisan’da başlattığı askeri operasyon, 200’üncü gününde yoğun saldırılarla sürüyor. Havadan ve karadan bombardımanlara rağmen operasyonda ilerleme sağlayamayan Türkiye, savaş suçu olarak kabul edilen kimyasal silah kullanımına başvurdu. Fırat Haber Ajansı’nda (ANF) yer alan Halk Savunma Güçleri’nin (HPG) operasyona dair 6 aylık bilançosuna göre, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) 323 kez kimyasal silah kullandı. HPG açıklamasında, kimyasal silah kullanımı nedeniyle şimdiye kadar 33 üyelerinin yaşamını yitirdiğini açıkladı.
 
KDP’NİN GİZLEME ÇABASI 
 
Türkiye’nin kimyasal silah saldırılarından sivil yerleşim alanları da etkileniyor. Saldırılar sonucunda Behdînan bölgesinde 548 kişi kimyasal silahtan etkilendiği şikayetiyle Duhok ve çevresindeki hastanelere başvurdu. Hastanelerdeki kayıtları açıklamayan KDP, bölge halkının tepkilerine rağmen sessizliğini koruyor. Türkiye’nin saldırılarına dahil olan KDP, bir yandan sessizliğiyle, diğer yandan sivil toplum örgütlerinin ve gazetecilerin bölgeye gidişini engelleyerek kimyasal silah kullanımını gizlemeye çalışıyor. 
 
EZÎZ WEYSÎ’NİN ELİNDEKİ BULGULAR 
 
KDP’ye bağlı Zerewanî, Gulan ve Roj Peşmergeleri'nin sorumlularından Ezîz Weysî’nin elinde, Türkiye’nin kimyasal silah kullanımına dair birçok bulgunun olduğu iddia edildi. Ancak Weysî, yapılan çağrılara rağmen bu bulguları kamuoyuna açıklamadı. Weysî’nin, Roj Peşmergeleri, Gulan ve Zerewanî özel güçlerinden oluşturduğu bir birimle TSK’ye yol açmak için mayın temizliği ile HPG güçlerinin noktaları ve güzergahları konusunda TSK’ye istihbarati bilgi sağladığı ileri sürüldü. 
 
HEWLÊR VE BAĞDAT’IN SESSİZLİĞİ 
 
Türkiye, ilk olarak operasyonun 10’uncu günü olan 3 Mayıs’ta KDP’nin verdiği istihbari bilgiler doğrultusunda Avaşîn bölgesinde bulunan savaş tünellerinde kimyasal gaz kullandı. Türkiye’nin bu kimyasal silah saldırısı sonucunda 3 HPG’linin yaşamını yitirdiği açıklandı. Bulgu ve belgelere rağmen Hewlêr ve Bağdat yönetiminin sessizliğinden güç alan Türkiye, kimyasal silah saldırılarını sürdürmeye devam etti.
 
ULUSLARARASI ÇAĞRILAR
 
Kürdistan Topluluklar Birliği (Koma Civakên Kurdistan-KCK) ve HPG ile birlikte aydın, yazar, milletvekili, gazeteci, üniversite öğretim üyesinin de bulunduğu 153 isim, 44 Iraklı ile 65 kadın aktivist, Türkiye’nin kimyasal silah kullanımının araştırılması için Birleşmiş Milletler (BM) Silahsızlanma İşleri Ofisi ve Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü (OPCW) Yürütme Komitesi’ne gönderdiği mektupla çağrıda bulundu. Avrupa’da bulunan Kürtler de kimyasal silah kullanımına karşı Lahey Adalet Divanı’ndan OPCW’ye gerçekleştirdikleri yürüyüşle, Federe Kürdistan Bölgesi’ne heyet gönderilmesi talebinde bulundu. 
 
KİMYASAL SİLAH KULLANIMI  RAPORLAŞTIRILDI
 
Tüm bu çağrılara rağmen uluslararası kurumların sessizliği sürerken, Federe Kürdistan Bölgesi’ndeki sivil toplum örgütleri ve Kürt şahsiyetler, kimyasal silah saldırısı sonucu yaşamını yitiren HPG'lilerin cenazeleri ve olay yerinden birçok belge ve bulguyu rapor haline getirdi. Tamamlanan rapor, 28 uluslararası sivil toplum örgütü ile Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ve Avrupa Birliği üyesi ülkelerinin de yer aldığı birçok uluslararası kuruma gönderildi. 
 
MA / Erdoğan Altan