Sancar: Bu ülkeyi demokratik anayasaya kavuşturacağız

KARS- HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, partisinin Anayasa tartışmalarına açık olduğunu belirterek, “İktidar başka bir gündem yaratma peşindedir. Emek ve Özgürlük İttifakı bu ülkeyi demokratik anayasaya kavuşturacaktır” dedi. 
 
 
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, Kars’ta ziyaretlerinin ikinci gününde kentteki gazetecilerle bir araya geldi. Kars’ta iki gündür hem kentin hem de ülkenin sorunlarını konuştuklarını söyleyen Sancar, Meclis’te tartışılan ‘Sansür Yasası’na ilişkin konuştu. Sancar, “Öncelikle yerel ve ulusal basının temsilcileriyle burada bir araya gelmişken, en yakıcı sorunun sizler ve bizler açısından özgürlük olduğunun altını çizmemiz lazım. Basın, ancak özgür şartlarda görevini yapabilir. Özgür şartların olmadığı koşullarda ne basın görevini yapabilir ne de toplum bilgi alma hakkını kullanabilir. Böyle ortamlarda baskıcı yöntemler çok daha kolay devreye sokulabilir. Korku iklimi zaten bu ülkede bu iktidarın en temel yöntemidir, yönetme tekniğidir. İktidar, korku iklimini hakim kılıyor, fakat korku duvarının kırılabileceği yerlerde de yasaklarla polisiye tedbirlerle bu açıkları bu gedikleri kapatmaya çalışıyor. Basına sansür yasası tam da bu amaçla hazırlanmıştır” dedi. 
 
‘İLETİŞİM BAŞKANLIĞI DEZENFORMASYON MERKEZİDİR’
 
Sancar, şunları söyledi: “Genel basın üzerindeki baskılar yetersiz kaldığı yerde, şimdi de internet basınını tam bir kontrol altına almayı hedefliyorlar. Basına gerçek anlamda bir kuşatma operasyonudur yeni kanun teklifi. Yoksa dezenformasyonu önleme yasası değildir. Dezenformasyonun, yani yanlış ve yönlendirici bilgi ve haberin kaynağı esasen bu iktidardır. İktidarın İletişim Başkanlığı, ülkede dezenformasyon merkezi haline gelmiştir. Gerçekleri çarpıtma ve üzerini örtme göreviyle iş başındadır. Şimdi de bu yetmiyor, basının tamamını internet basını başta olmak üzere tam bir kontrol altına tutmayı hedefliyorlar. Toplumu susturmak kendine güvenmeyen, halkına güvenmeyen iktidarların başvurduğu en önemli yöntemdir. Bunu dünyadaki örneklerden biliyoruz. 
 
İKTİDAR KAYBETTİKÇE YASAKLARA BAŞVURUYOR
 
Kaybetmekte olan iktidarlar hırçınlaşır ve rızayı üretmedikleri yerde korkuyu büyütmeye çalışırlar. Halkın kendilerine rızası azaldıkça, korkuyla ayakta kalmaya çalışıyorlar. Bu iktidar bir korku imparatorluğu inşa etmek istiyor. Bu iktidar aynı zamanda toplumu suskunlaştırarak, sessizleştirerek varlığını sürdürmeyi hedefliyor. Çoğu konuşmamada bu rejimin temelinin bu iktidarın dayandığı en önemli sütunun yalan olduğunu söylemiştim. Evet, yaşam üzerine kurulu iktidarın en büyük korkusu hakikatin yayılmasıdır. Hakikat yayıldıkça bu yalan mekanizmaları da iş göremez hale gelir. Bizler Sansür Yasasına karşı etkili bir muhalefet yürütüyoruz. Ama sadece Meclis’te gösterdiğimiz direnç yeterli değil. Aynı zamanda bütün demokrasi güçleriyle birlikte bu yasa teklifine etkili bir tepki göstermemiz ve bunun uygulamasına karşı da etkili bir dayanışma ortaya koymamız gerekiyor. 
 
ASIL BEKA SORUNU BU İKTİDARDIR
 
Seçimlere yaklaştıkça iktidarın benzer manevralarının artacağını görüyoruz. Biraz önce saydığım bu sorunların temelinde, demokrasi yokluğu yatıyor. Demokrasiye inanmayan, demokrasiyle hiçbir şekilde barışık olmayan bir zihniyet topluma güvenmez, toplumu da baskı altında tutarak bir şekilde yönetebileceğini düşünür. Korkuyu kaygıyı yaygınlaştırdıkça, insanların otoriteye sığınabileceği gibi bir hesap yapar. Bu hesap yanlıştır, bu hesap tutmayacaktır. Bu hesap halktan dönecektir. Seçimler yaklaşıyor. Seçimler bu iktidar için gerçek anlamda beka sorunudur. Başka alanlarda sürekli beka sorununu dile getiren iktidarın, gerçek olmayan sorunlar ve meseleler yaratma çabasına kimse aldanmasın. Asıl beka sorunu iktidarın kendisidir. Bu iktidar topumu ayrıştırmaktadır, toplumda şiddetin her alana yayılmasının zeminin hazırlamaktadır. Bu iktidar toplumsal, kültürel hayatı çökertmekte ve çoraklaştırmaktadır. 
 
TARIM BİTME NOKTASINA GETİRİLDİ
 
Öte yandan ekonomideki gidişatı hepimiz her gün hayatımızda tecrübe ediyoruz. Ekonomide de büyük bir çöküş yaşanıyor ve bunun faturası da yoksul halka çıkıyor. Bu politikaların çöküşe yol açan politikaların elbette nemacıları da vardır. Bu politikaların en büyük nemacıları bir avuç sermaye kesimi ve yandaşlardır. Türkiye’de tarım neredeyse bitme noktasına gelmiştir. Hayvancılık yok olmaktadır. Verimli toprakları ve hayvancılık için çok elverişli şartları olan şehirlerimiz neredeyse bu imkanların tamamını kaybetmekle karşı karşıyadır. Kars bu örneklerin en çarpıcı olan şehridir. Kars’ta hayvancılık en önemli geçim kaynağı idi. Oysa uygulanan ekonomi politikalar ve kurda yaşanan artış enflasyondaki yükseliş hayvancılığın da Kars’ta bitme noktasına gelmesine yol açmıştır. Kars'ta girdi maliyetlerinin çok yüksek olduğunu görüştüğümüz herkes iletti. Zaten bildiğimiz bir durum. Makro veriler de bunun ortaya koyuyor. Kars için bunun hayati önemi vardır. Girdi maliyetleri arttıkça hayvancılıkla geçinen, hayvancılık alanında üretim yapan insanlar da artık bunun devam ettiremez duruma geliyorlar. 
 
KARS, MİLLİ GELİRDEN EN AZ PAYI ALIYOR
 
Şu anda süt üretiminin, süt rekoltesinin Kars’ta çok vahim düzeylere düştüğünü görüyoruz. Oysa süt üretimi Kars için o kadar önemli bir kaynaktır ki en başta peynir üreticileri ve diğer bütün alanları temelde etkilemektedir. Yoksulluk Kars’ta almış başını gidiyor. Türkiye’nin tamamında olduğu gibi burada da yoksulluk temel sorundur. İşsizlik temel sorunlardan biridir. Kars bugün Türkiye’de milli gelirden en az pay alan şehirlerin başında gelmektedir. Aynı zamanda işsizlik oranının da en yüksek olduğu bir şehirdir Kars, bu kadar verimli toprakları ve üretici insanları varken Kars’ın bu duruma düşürülmesi, bir kader ve tesadüf olamaz. Tam tersine iktidarın ranta, sömürüye, inşaata dayalı politikalarının yarattığı vahim bir sonuçtur. Bunun en önemli yansımalarından biri Kars’ın sürekli göç veren bir şehir haline gelmiş olmasıdır. 
 
SAĞLIK ALANINDA YAŞANAN SIKINTILAR
 
Sokaklarda gezerken, esnafla konuşurken, STK temsilcileriyle konuşurken karşılaştığımız bu olgu, Kars’ta durumun ne kadar kötü olduğunu çıplak bir şekilde ortaya koymaktadır. Gençler şehri terk etmektedir. Şuan resmi verilere göre bile en çok göç veren şehirlerin başında Kars gelmektedir. Sadece üretimdeki başta tarım olmak üzere diğer üretim sektörlerindeki kötüye gidiş değildir bu gidişatın nedeni. Asıl neden burada geçim imkanlarının kalmamış olmamasıdır. Bir diğer neden de hizmetlerle erişimde Kars halkının büyük bir yoksunlukla karşı karşıya kalmasıdır. Burada üniversite hastanesi var ama doktor yok, pek çok alanda uzman doktorlar yok. Bunu arkadaşlar somut verilerle bize aktardılar. İnsanlar hastalarını yakın şehirlere götürmek zorunda kalıyorlar. Erzurum başta olmak üzere Iğdır ve Ardahan’a hastalar gidiyor. 
 
SAĞLIK TİCARET ALANINA DÖNÜŞTÜRÜLDÜ
 
Biliyorsunuz, hekimlerin sağlık emekçilerinin aylardır süren direnişi ve itirazları var. Buna karşı cumhurbaşkanı ve AKP genel başkanının söylediği sözler aklımızdan ve hafızalarımızdan silinmeyecektir. ‘İsteyen istediği yere gidebilir’ demişti. Yani yurtdışına gitmek istiyorsanız, buyurun gidin demişti. Oysa sağlık emekçilerinin haklarını gasp eden onların şartlarını ağırlaştıran bu sistemin kendisidir. Bunun somut örneğini Kars’ta yaşıyoruz. Pek çok alanda sağlık emekçisi eksikliği ve yokluğu yaşanıyor. Sağlık en temel ihtiyaçlardandır, ücretsiz ve kamusal bir şekilde sağlanması gereken bir hizmettir ama maalesef bu iktidar sağlığı bir kamu hizmeti olmaktan çıkarmış bir ticaret alanına dönüştürmüştür. Bunun sonuçlarını da toplum olarak ağır bir şekilde yaşamaktayız.
 
SÖMÜRÜ DÜZENİNİN SÜRMESİNİ ENGELLEYECEĞİZ
 
Öte yandan da eğitimde aynı sorunlar var, pek çok okulda öğretmen yok. Eğitim emekçilerinin sağlık emekçilerinin haklarını alamamalarının yarattığı bir durumdur. İzlenen politikalar halk için değildir, halka hizmet amaçlı bir anlayış bu iktidarda yoktur. Tam tersine büyüme adı altında sermayenin şişirilmesi, sermayeye daha fazla kaynak aktarılması, halkın cebinden bir avuç zengine transfer yapılmasıdır. Halk yoksullaşıyor, büyüyen ise sermaye ve sarayın kendisidir. İşte bu adaletsiz ekonomik düzenin mutlaka değişmesi gerekiyor. Esnafın bize aktardığı sorunları burada tek tek anlatmaya gerek yok. Esnafın yaşadığı zorluk ve sıkıntılar, burada fazlasıyla mevcut bunları değiştirmek için halk bir umut arıyor. Bu gidişatı durdurmak için bir çıkış arıyor. Gerçek bir alternatif arıyor. Biz de kendilerine diyoruz ki gerçek alternatif biziz. HDP ve ittifakı bu sömürü düzeninin sürmesini engelleyecek ve yeni bir başlangıç yapacak temel aktördür. Kimse umutsuzluğa kapılmasın, kimse bu şartlara teslim olmasın, tam tersine alternatifsiz değiliz, çaresiz değiliz. Bu iktidarın her türlü baskı ve sömürü uygulamasına karşı gerçek alternatifi her alanda üretmeye kararlıyız. HDP ve ortakları ittifak güçleri daha da büyüyerek gerçek alternatifi bu topluma sunmaya kararlıdır.  
 
ADALET SEFERBERLİĞİ BAŞLATIYORUZ
 
Şuan Türkiye’nin gündeminde yaşanan sorunlara baktığımızda her alanda baskı ve zulmün derinleştiğini görebiliriz. Adaletsizlik şuan Türkiye’de en temel olgu haline gelmiştir. Bu iktidar her alanda bir adaletsizlik seferberliği başlatmıştır. Adaletsizlik yargı alanındadır, halkın iradesini yok sayma konusundadır, halkın ekmeğini gasp etme alanındadır. Adaletsizlik gençlerin bugününü ve yarınını ipotek altına alma politikalarındadır. Adaletsizlik seferberliğine karşı yapmamız gereken, bir adalet seferberliği oluşturmak ve bunu büyütmektir. Bizler ittifak politikalarımızı da bir adalet seferberliğini başlatmayı hedefliyoruz. Başlattık yola çıktık şimdi amacımız adalet seferberliğini büyütmek ve çözüm gücü haline getirmektir. Çözümün bizde olduğunu, çözüm gücünün halkların bir arada mücadelesinde olduğunu her fırsatta söylüyoruz. Söylemeye devam edeceğiz. Adalet alanında yaşanan bu büyük kriz yani adaletsizlik seferberliği toplumu adeta bir şiddet sarmalına sürüklemiştir. Artık şiddet günlük hayatın her alanındadır. 
 
GÜVENLİKÇİ ANLAYIŞTA ISRAR VAR 
 
Bizler bu ülkede Kürt sorunu başta olmak üzere bütün meselelerde barışçıl, siyasal çözümü savunan bir partiyiz. Şiddetin sadece belirli bir konuda ortaya çıktığını ve yoğunlaştığını iktidarın askeri siyasi politikalarının ibaret olmadığının da altını çizeyim. Bu iktidar Kürt sorununda şiddeti ve güvenlikçi anlayışı ısrarla sürdürmekte ve belki de şu an en üst noktasına çıkarmış bulunmaktadır. Fakat adalet krizi adaletsizlik seferberliği insanların güvencesiz, hayatlarının tehlike altında olduğu bir toplumsal iklim yaratmıştır. 
 
ONUR ŞEN CİNAYETİ
 
Onur Şener cinayeti bir tesadüf değildir. Her gün okuduğumuz şiddet haberleri tesadüf değildir. Kendisini iktidara yakın sayan veya bizzat iktidara yakın, içinde olan irili ufaklı pek çok çevre şiddeti kendisine hak görmektedir. Başkalarını sindirmeyi kendisine hak görmektedir. Çünkü kendilerinin dokunulmayacağını inanmaktadırlar. Kendilerine herhangi bir ceza gelemeyeceği inancıyla hareket etmektedir. Bütün bunlar toplumun içine sürüklendiği krizlerin nasıl çok boyutlu ve derin olduğunu göstermektedir. 
 
YOLSUZLUK TEŞVİK EDİLİYOR 
 
Ekonomik kriz, siyasi kriz, demokrasi ve özgürlük yokluğunda somutlaşmaktadır. Ve ahlaki çöküş de yine bu iktidarın yarattığı en önemli sonuçlardan biridir. Yolsuzluklar mubah görülmekte, üstü örtülmekte iktidara yakın olanların her alanda talan uygulamalarına ortak olmaları adeta normalleşmektedir. Yolsuzluk ve hırsızlık gibi şiddet de günlük hayatın normali haline getirilmiştir. Yoksullukların üstünü gitmek yerine, yolsuzluk yapanlarla ilgili iddialar örtülmekte ve yolsuzluk, hırsızlık teşvik edilmektedir. Yolsuzluk hırsızlık halkın cebinden ekmeğini kuruşunu çalmadır. Halkı daha fazla yoksulluğa mahkum etmektir. Yandaşı semirtirken halkın sofrası kurutulmaktır. 
 
KAYYIM HALKIN İRADESİNE SAYGISIZLIKTIR
 
Burada yaşadığımız sorunların ülkenin tamamında derinleştirmek olduğunu tekrar edeyim. Dokunulmazlık zırhı olması gereken yerde değil, tam tersi alanlardadır. Dokunulmazlık ifade özgürlüğü için olmalıdır, halkın siyasi temsilcileri, halkın iradesi için olmalıdır. Oysa bu iktidar halkın iradesini gasp etmektedir. Burada kayyım rejimin de olduğu gibi. Kayyım rejimi halkın iradesine en büyük saygısızlıktır. Halkın iradesini gasp etmektir. Ama bununla sınırlı kalmıyor, bunun başka etkileri ve sonuçları vardır. Kayyım rejimi aynı zamanda rant, yandaş yolsuzluk ve sömürü mekanizmalarını yerellere iyice yerleştirme programının önemi bir parçasıdır. Kayyım rejimi halk iradesinin gaspıdır. Aynı zamanda soygun ve sömürü, yandaş ve sermaye düzeninin de en önemli unsurlarındandır. Kayyum atanan yerlerde yapılan uygulamalara bakıldığında bunu görebilirsiniz. Memleketim Mardin’e çok benzeyen özel olarak, ayrıca bu nedenle de çok sevdiğim Kars şehri bu uygulamaların örneklerini yaşamaktadır. 
 
BUNUN ADI ÇÖKÜŞ İKTİDARIDIR
 
Yine adaletsizliğin bu kadar yaygınlaştırılması çeteleşmeyi de teşvik etmektedir. Bugün çeteler, mafyalar adeta ülkenin meşru yönetim odakları haline getirmişlerdir. Bir mafya çete zihniyeti yönetimde ve hayatın her alanında yaygınlaştırılmıştır. Bunun adı çöküş iktidarıdır bunun adı toplumu en değerlerden mahrum etme operasyonudur. Buna karşı yapmamız gereken şey güçlerimizi birleştirmektir. Bizler HDP olarak kurduğumuz Emek ve Özgürlük İttifakı ile birlikte her yerde halkın sesine kulak vermek için her türlü çabayı harcıyoruz. Yolumuzu masa başında, parti merkezlerinde belirlemiyoruz. Politikalarımızı halkla istişare ederek halkı dinleyerek onlarla sürekli etkileşim içinde kalarak oluşturuyoruz. Bundan sonra da bütün temel konularda aynı politikaları izlemeye devam edeceğiz. Emek ve Özgürlük ittifakı büyüyecektir. Önümüzdeki hedef bu ittifakı en geniş kesimlere, ezilenlerin, yok sayılanların tümünü kapsayacak bir genişliğe ulaştırmaktır. Bu amacımıza ulaşmamız için de çok daha fazla çalışmamız gerektiğinin farkındayız. Halkımız bilsin ki bir alternatif vardır. 
 
İKİ KUTBADA MECBUR DEĞİLİZ
 
Emekten yana sömürüye karşı adaletsizliği ortadan kaldıracak adaleti savunan bu baskılara karşı duran, özgürlüğü savunan yalan iktidarına karşı hakikatin peşini bırakmayan bir alternatifi mutlaka inşa edeceğiz. Sadece seçimler için seçimlerden sonra da yeni bir başlangıç demokratik ve özgürlükçü, emekten yana bir değişimin dinamik, motor gücü haline geleceğiz. Şimdi yaptığımız şey bütün bu adaletsizliklere karşı en geniş kesimlerin mücadele ortaklığını sağlamaktır. Eğer bunu başarırsak ki başarmamak için bir neden yok başarmamak gibi bir lüksümüz yok, bunu başarırsak bu iktidarı, bu rejimi durdururuz. Bu rejimi değiştiririz, iktidarı değiştiririz. Halk gerçek bir alternatif ve hakiki bir umut arıyor. Gerçek alternatif bizleriz, umut bizlerdedir. Çözüm biziz buna halkımız inansın. İki kutba mahkum değiliz, mevcut rejimin bu talana, yalana, soyguna, sömürüye dayanan rejimine mahkum değiliz. Ama bu rejimi küçük rötuşlarla başka kadrolarla devam edecek projeleri de kabul etmiyoruz. Bunlara mahkum olmadığımızı bütün halkımız bilsin. 
 
ÖZGÜRLÜKÇÜ DEMOKRATİK ANAYASA
 
Bizler Türkiye’de gerçek ve kalıcı barışın herkese eşit ve özgür bir yaşam sağlamaktan geçtiğine inanıyoruz. Anayasa tartışmaları da dahil olmak üzere her türlü tartışmaya bu çerçevede açığız. Eğer eşit yurttaşlık temelinde demokrasiyi yerele yayarak güçlendirecek bir yol açılacaksa biz bu yolda bütün gücümüzle katkıya, öncülüğe hazırız. Biliyoruz ki iktidar şimdi anayasa tartışmalarını ortaya atmakla başka bir gündem de yaratma peşindedir. Ama istediği amaç ve saikle hareket etsin fark etmez, bu ülke şimdi hemen bu mümkün değilse, yarın özgürlükçü demokratik bir anayasaya kavuşacaktır. Bunu gerçekleştirecek güç de bizler, Emek Özgürlük İttifakı ve bunun yaratacağı büyük demokrasi bloğudur. Bu ülkeye gerçek anlamda inançların eşit, halkların özgür yaşayacağı bir geleceği mutlaka armağan edeceğiz.” 
 

Diğer başlıklar

18:01 DEM Parti’den Hezo ve Heskîf uyarısı
17:57 AKP’li Gültak’ın ‘bayrak’ videosuna jet hızıyla erişim engeli
17:55 HDP’li Silopiya Belediyesi 2 projeyi daha hayata geçirdi
17:50 ‘Dargeçit’ belgeseli İstanbul Film Festivali’nde yarışacak
17:41 AKP adayından itiraf: Baykan 10 yıldır geride kaldı
17:35 Pinyanişi Gençliği: DEM Parti irademizdir
17:18 Kocaeli’nin sorunlarını sıralayan adaylar, çözüm adresini gösterdi
17:17 Tempoyu arttıran DEM Parti adaylarından seçim güvenliği çağrısı
17:10 DEM Parti'den Bedlîs’te coşkulu mitingler
17:05 Hatimoğulları'ndan 'sandık güvenliği' uyarısı
17:04 Cinsel taciz faili müftü tahliye edildi
16:35 Akdeniz Belediyesi'nin etrafına polis bariyerleri yerleştirdi
16:29 Leyla Zana: Şirnex direniştir kimseye vermeyeceğiz
16:12 Adalet Nöbeti: Abdullah Öcalan özgür değilse, kimse özgür değil
16:03 Sivas’taki Surp Garabet Kilisesi satılığa çıkarıldı
15:59 'Sandık başında göçü, yıkımı, hasta tutsakları unutmayalım'
15:51 AKP’li Beyoğlu giderayak personele imar ve ruhsat mesaisi yaptırıyor
15:47 Bayındır: Bu seçim Kürt halkının referandumudur
15:35 DEM Parti Gençlik Meclisi’nden yeni video
15:29 Bakırhan: Kürt sorununun muhatabı Abdullah Öcalan’dır
15:22 AKP’li başkan, oğlunu kayyım yönetimindeki belediyede işe soktu
15:06 İzmir’den hareketli seçmen yola çıktı: Rekor kırmaya gidiyoruz
14:59 Tokat Cezaevi'ndeki avukat görüşmelerinde ses ve görüntü kaydı alınıyor
14:22 Oy kullanmak için yola çıktıkları Yenikapı sahili otobüs terminaline dönüştü
13:46 Uluslararası heyetler Amed’de: Seçimleri gözlemleyip raporlaştıracağız
13:44 DEM Parti seçimleri iki merkezden takip edecek
13:35 Hatimoğulları: 31 Mart'ta mührü DEM ağacının altına vuralım
13:29 Îdir'da taşımalı asker ve polisler için okullar tatil edildi
13:24 Onbinler Wan'daki final mitinginde
13:17 Amed Emek ve Demokrasi Platformu: Herkes sandığa sahip çıkmalı
13:15 Kadir İnanır'ın sağlık durumu iyiye gidiyor
13:03 DEM Parti’den Adana açıklaması: Seçime hazırız, zaferle çıkacağız
12:24 MKM konserine getirilen yasak kararı iptal edildi
12:03 Leyla Zana, Orhan Doğan’ın mezarını ziyaret etti
12:02 Muğla'da hareketli seçmen yola çıktı: Kazanmak için gidiyoruz
12:01 ABD'li heyet Kalın, Güler ve Akar'la görüşecek
12:00 AKP Cizîr’de para dağıtarak oy istiyor: Parayı alın oyunuzu vermeyin!
11:49 Çadırkentte kadınları fuhuşa zorlayan Debe AKP'den aday
11:27 Ailelerden İmralı başvurusu
11:13 İsrail ordusu Halep'i vurdu
10:54 Yunanistan'da deprem
10:50 Riha'da sahura kadar seçim çalışması
10:33 Sanatçılar: DEM Parti için sandığa gidelim
10:21 Kuzey ve Doğu Suriye'de yerel seçim tarihi belli oldu
09:43 3 kentte kadın cinayeti
09:40 Gazeteci Süleyman Ahmet'ten 157 gündür haber yok
09:36 Taybet İnan'ın kızı: Bizi katledenlere oy vermeyin
09:26 Giresun’da KYK yurdundan asansör düştü
09:25 Dilovası’nda gençlerin gözü seçimde: Neden bahar açmasın ki?
09:24 Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü için 124 gündür grevdeler
09:16 Kürkçü: Kurdistan’da her hafta, her ay Kızıldereler yaşanıyor
09:09 Mezarlığa konteyner kuran anneye verilen cezanın gerekçesi: Örgüt mezarlığı!
09:08 Gazeteci Aykol'a gönderilen mektup 4 yıl sonra ulaştı
09:07 Amed'de binlerce kişiyle sandıklar korunacak
09:06 Mahkeme ‘hukuki menfaat’ gerekçesiyle Akbıyık’ın iddialarını esas almadı
09:05 Yıldız’ın avukatı: Tutsağa para göndermek yasada suç değil
09:04 Doktor Gül: Bağımsız heyetler İmralı'ya gitmeli
09:00 1 oy neden önemli?
09:00 29 MART 2024 GÜNDEMİ
28/03/2024
23:50 DEM Parti Amed'de gazetecilerle buluştu: Gayrimeşru olanlar gidecek
23:27 Sêwereg'te kaza: 3 ölü, 6 yaralı
23:13 Türk: İrademiz sandıklara yansırsa barışa bir adım daha yaklaşırız
22:40 Öğrenciler ‘deprem riski’ nedeniyle yurttan çıkarılmak istendi
20:53 Akdeniz’de kasıtlı çıkarıldığı belirtilen yangınlarda artış
20:47 HDP'nin eski MYK üyelerinin ‘Ermeni Soykırımı’ açıklamasından yargılandığı davada karar çıktı
20:20 Şenyaşar ailesinin eylemine DEM Partili kadınlar ve avukatlardan ziyaret
19:46 YSK’den ‘iftar’ kararı: Sayım aralıksız yapılacak
19:34 Bakırköy Cezaevi önünde gözaltına alınanlar serbest bırakıldı
19:27 Nijerya'da 3 ayda 202 kişi menenjitten hayatını kaybetti
18:02 Bakırköy Cezaevi’nde tutsaklar görüş sonrası darp edildi
17:50 Genç: Erdoğan Kürt sorununda çözüme yönelmez
17:23 DEM Parti’den bir ilk: Engelliler için yeni bir yaşam mümkün standı
17:16 DBB’ye ait malzemeler askeriye ve emniyet tarafından taşınıyor
16:59 Yargıtay, Ata ve Mızrak davasında polislerin beraatını onadı
16:49 DEM Parti seçim çalışmalarına hız verdi
16:46 MB rezervleri bir haftada 4 milyar 53 milyon dolar azaldı
16:39 DEM Parti: AKP’liler Belçika’daki ırkçı saldırının sözcülüğünü yapıyor
16:30 Hatimoğulları: Savaş için kapı kapı dolaşacağınıza barış için İmralı kapısını açın
16:21 Adalet Nöbeti’nden ‘İmralı kapısını açın’ çağrısı
16:07 Zana Bedlîslilere seslendi: Sandıklarınıza sahip çıkın
16:07 DEM Parti: Antalya'da adaylarımızı geri çekmiyoruz, oylar DEM'e
16:01 Temelli Colemêrg'de: Bu faşist iktidarı yıkacak olan sizin iradenizdir
16:00 Hatice Yıldız’ın tutukluluğu Bakırköy cezaevi önünde protesto edildi
15:47 Roboskî’yle yüzleşme olmadan demokrasi mümkün değil
15:34 Meleyî aşireti DEM Parti’ye desteğini açıkladı
15:17 Bakırhan: Halk onuruna ve iradesine sahip çıkacak
15:15 Pontoslu yazar Haralambidis yaşamını yitirdi
15:05 Êlih kayyımı AKP adayı için 53 milyona koli hazırlattı
15:01 Amed’de okul temizliği yaptırılan 15 öğrenci zehirlendi
14:55 Tutsaklardan siyasi partilere mektup: Açlık grevleri konusunda rol üstlenin
14:37 Mart ayı katliamlarıyla yüzleşme çağrısı
14:18 Okullar 1 Nisan'da tatil
14:16 Bayındır Bazîd’den seslendi: 1 Nisan’da başarımızı birlikte kutlayalım
14:01 Yargıtay Başkanı onuncu turda da seçilemedi
13:08 Açlık Grevi İzleme Koordinasyonu: Tutsakların talepleri karşılanmalı
12:55 DEM Parti’den 3 merkezde miting
12:48 Mûş'ta vali, kaymakam ve komutandan seçim çalışması
12:22 Esenyurt'ta 5 katlı binada yangın çıktı
12:21 Kütahya ve İstanbul’da erkek şiddeti
11:57 AKP'li belediyenin taş ocağına 'ÇED gerekli değil' kararı
11:42 ÖHD’den iki bakanlığa başvuru: Sağlık hakkı ihlaline sebep olan uygulamalar son bulsun
11:33 Abdullah Öcalan’ın avukatlarından yeni görüşme başvurusu
11:06 Zafer işareti gerekçesiyle seçim görevi iptal edildi
10:42 Kantinden para ile satın aldıkları eşyalara el konuldu
10:41 Agrobay işçileri ilk kazanımlarını elde etti
10:29 Cisim patlaması raporu: Dayan ailesi mağdur edildi
10:23 Ertak: Şirnex'te 2004 ruhuyla sandık başına gidelim
09:37 DEM Parti'ye destek yürüyüşü
09:13 Gazeteci Ahmet’in akıbetine dair 156 gündür açıklama yok
09:12 Tutsaklar 123 gündür açlık grevinde
09:11 DEM Parti Cihanbeyli için seferber
09:09 Xinûs eşbaşkan adayları: Herkese eşit hizmet vereceğiz
09:08 Abdullah Öcalan'ın avukatı: CPT güven veren bir kurum olmaktan çıktı
09:07 Wêranşar DEM'den yana
09:06 Ebexliler 2019’un hesabını soracak!
09:04 'Taşıma' hilesine karşı binlerce hareketli seçmen başvurusu
09:02 Tutsak yakınlarından hukuksuzluğa karşı dayanışma çağrısı
09:01 Tuncel: Sandığa gidelim, gasp edileni geri alalım
09:01 28 MART 2024 GÜNDEMİ
08:51 Ahlat T Tipi’nde provakatif saldırı
08:42 Beyaz Saray’dan İsrail’i görüşmeye ikna çabaları
27/03/2024
23:59 Riha’da kitlesel halk buluşmaları: Halka hizmet DEM Parti ile gelecek
23:56 Halk buluşması mitinge dönüştü: Hiçbir kuvvet Êlih’in kafasını karıştıramaz
23:22 Riha’da gözaltına alınan 7 kişi serbest bırakıldı
21:41 Barikat Riha’dan DEM Parti’ye destek yürüyüşü
21:34 Agirî ve Wan'da gençlik şöleninde tecrit vurgusu
21:08 Serüven Kültür Dünya Tiyatro Günü’nde sokakta
20:53 Memurlar AKP çalışmalarına götürülüyor
20:36 Mêrdîn adayları sahada: Sesimiz sandıklardan güçlü çıkmalı
20:30 Tiyatro oyuncularından DEM Parti’ye destek
20:22 Haber Sen: TRT anayasal suç işliyor
20:05 Zana: İmralı kapıları açılsın
19:47 Emine Şenyaşar’ı ziyaret etmek isteyen EMEP’lilere engel
19:43 İzmir'de kadın katliamları protestosu: Örgütlenelim
19:38 Colemêrg’teki final mitingine kitlesel yürüyüşle çağrı yapıldı
19:15 İstanbul’da çok sayıda gözaltı
19:09 KHK eylemi 287’nci haftasında
18:54 Sêrt’te silahlı kavga: 4’ü ağır 8 yaralı
18:28 Bodrum’da kadınlar çocuk istismarını protesto etti
18:04 Erdoğan Êlih’de Ankara ve İstanbul için oy istedi
17:57 İHD Ankara Şube Ekoloji Komisyonu Yıllık Ekoloji Raporu’nu açıkladı
17:02 Türkdoğan TİHV ve İHD’yi ziyaret etti
16:51 DEM Partili adaylar: Adana için yeni bir tarih yazma vakti geldi
16:49 DEM Parti seçim çalışmasında: 1 Nisan'da zaferi kutlayacağız
16:47 Zana'dan Adalet Nöbeti'ne ziyaret: Annelerin mücadelesi olmasa dilimiz yok olurdu
16:38 Eğitim Sen: Cumhur İttifakı adayları okullarda propaganda yapıyor
16:22 Erdoğan Amed'de: Bu kardeşinize yüzde 28,5 oy çıkmışsa durup düşünmemiz lazım
15:50 Hatimoğulları'ndan Erdoğan'a: Çık sen kendini ıspatla
15:47 Emekliler: Sandıkta hesap soracağız
15:40 ÖHD, Marmara Bölgesindeki cezaeevlerine dair raporunu paylaştı