Büro Emekçileri Sendikası (BES) İzmir Şubesi tarafından, OHAL döneminde iş yerlerinde yaşadıkları hak kayıplarına ilişkin İzmir Vergi Dairesi Başkanlığı’na bağlı kamu çalışanları ile “Çalışan Memnuniyeti Anketi” yapıldı. Anket sonuçları, sendika binasında düzenlenen basın toplantısı ile kamuoyu ile paylaşıldı. Açıklama öncesi salona “Anti depresan çözüm değil, çözüm örgütlü mücadele” pankartı asılması dikkat çekti.

 

Sendika üyelerinin katıldığı toplantıda anket sonuçlarını BES Şube Başkanı Mustafa Güven paylaştı. 

 

‘YOKSULLAŞMA ARTTI, ÇALIŞMA KOŞULLARI AĞIRLAŞTI’

 

Ekonomik büyümeden iş verenlerin 2017 yılında yüzde 7,9 pay alarak daha da büyüdüğünü, kamu emekçilerinin ise, yüzde 3,5 oranında küçüldüğünü belirten Güven, emekçilerin yaşadığı kaybın en önemlisinin “Satış Sözleşmesi” olarak tabir ettikleri Toplu İş Sözleşmesi (TİS) ile yapılan düşük zam oranları olduğunu ifade etti. Yüzde 3,5-4 gibi rakamlarla enflasyon oranı ve temel tüketim maddelerine yapılan zamlar karşısında yoksullaşmanın arttığını dile getiren Güven, çalışma koşullarının da giderek ağırlaştığını kaydetti.

 

Sendika olarak TİS sonrası iş yerlerinde yaşananları anlamak için “Çalışan Memnuniyeti Anketi” yapmaya karar verdiklerini belirten Güven, Kasım-Aralık ayında İzmir Vergi Dairesi Başkanlığı’na bağlı birimlerde toplam 427 çalışanın gönüllü katılımı ile yapılan araştırma sonuçlarını maddeler halinde çıkarttıklarını belirti.

 

‘KURALSIZ ÇALIŞMA OLAĞANLAŞIYOR’

 

Buna göre, emekli olan personelin yerine yenisinin gelmediğini ve işlerin yasal ve olması gerektiği gibi mevzuata uygun bir şekilde yetiştirilmesinin mümkün görünmediğini belirten Güven, “Angarya meşrulaştırılıyor, çalışan çoğu zaman fazla çalışmanın karşılığını alamıyor. Bu aslında 8 saat iş günü hakkının iş yoğunluğu gerekçe gösterilerek yok edilmesidir. 8 saat iş günü yerine performans ve kuralsız çalışmanın olağanlaşması söz konusu. Çalışma düzeni çalışan sağlığına uygun değil, koruyucu tedbirler yetersiz kalıyor. Mobbing ve yoğun çalışmadan dolayı şikayetlerin giderek arttığı, sosyalliğe zaman ayırmanın azaldığı gözlemlenmektedir” dedi. 

 

ÇALIŞANLARIN YÜZDE 65’İ FAZLA MESAİ HAKKINI ALAMIYOR

 

Güven, yapmış oldukları anketin sonuçlarını şöyle paylaştı;

 

“* İş miktarı, personel sayısı ve çalışma süresinin çalışma koşullarına etkisi ile ilgili sorularda; ankete katılanların yüzde 82’si, kişi başı iş yüküne ve toplam iş hacmine göre personel sayısının yetersiz olduğunu belirtti. İşi süresinde yetiştirenlerin oranı sadece yüzde 22, elinde zaman aşımlı iş olanların oranı ise yüzde 38’dir.  Katılımcıların yüzde 31’i fazla mesaiye kaldığını, yine yüzde 31’inin bazen kaldığını buna karşılık, personelin yüzde 59’nun fazla mesaiye gönüllü olarak kalmadıkları, ayrıca yüzde 65’inin yapılan fazla çalışma karşılığını ücret ya da izin olarak kullanamadıkları belirtilmektedir.

 

‘ÇALIŞANLARIN YÜZDE 65’İ MOBBİNGE MARUZ KALIYOR’

 

*  İşini süresinde yetiştirenlerin oranı sadece yüzde 22.

 

* Fiziksel ortamın çalışmaya uygun olmadığını düşünenlerin oranı yüzde 55, çalışma ortamında kendini güvende hissedenlerin oranı yüzde 27, çalışan güvenliğine ilişkin koruyucu tedbirlerin alındığını düşünenlerin oranı ise yüzde 18’dir.

 

* Mobbinge maruz kaldığını belirtenlerin oranı toplam yüzde 65, idarecilerin tarafsız ve eşit davrandığını belirtenlerin oranı yüzde 12, yıllık izin ve rapor almada sorun yaşayanların oranı yüzde 31, kurumdan ayrılmayı düşünmem diyenlerin oranı yüzde 28 iken, sorunlarımı yöneticilere iletme olanağı bulurum diyenlerin oranı yüzde 28 olarak belirtilmiştir. 

 

* İşten kaynaklı sağlık problemi yaşayanların oranı yüzde 45, tıbbi yardım alanların oranı yüzde 35 olarak çıkmıştır. 

 

'MOBBİNG İZLEME KOMİSYONU OLUŞTURULMALI'

 

Çalışanlar ile yapılan anket ve toplantılar sonucunda ortaya çıkan talepler ise şöyle sıralandı: 

 

* Personel eksikliği var olan haklarımızın kullanımında engel olarak idareciler tarafından kullanılmamalıdır.

 

* Yıllık izin ve hastalık izni kullanımı önündeki engeller kalkmalı çalışanlar arasında ayrımcı uygulamalara izin verilmemelidir.

 

* Yeterli sayıda personel temini talebi tüm kamu idarecilerinin en önemli sorunu ve görevidir.

 

* Mobbing İzleme Komisyonu oluşturulmalı, İş Sağlığı ve Güvenliği Kurulu bu yönde çalıştırılmalı. Başbakanlığın Mobbing Genelgesi işletilmelidir.

 

* Fazla Çalışma dayatmasını tüm idareciler terk etmelidir. Bu konudaki yasal mevzuata uyulmalı. Fazla çalışmaya kalmayan personel üzerine dolaylı baskılar geliştirilmemelidir.

 

* Çalışma koşullarının iyileştirilmesi ve daha sağlıklı olması bakımından çalışanların görüşü alınmalıdır.

 

* Angarya çalışma Anayasal bir yasak olup, yasal mevzuata uygun olmadan karşılıksız çalışmaya izin verilmemelidir.