Kürdistan Topluluklar Birliği (Koma Civakên Kurdistan-KCK) Sağlık Komitesi, Türkiye’nin Federe Kürdistan Bölgesi’ne yönelik 23 Nisan’da başlattığı ve kimyasal silah kullanımıyla sürdürdüğü operasyona dair yazılı açıklama yaptı. Türkiye’nin kimyasal silah kullanımının etkilerine dair bilgi paylaşan KCK Sağlık Komitesi, bölgede inceleme yapılması için Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü (OPCW), Sınır Tanımayan Doktorlar (MSF), Birleşmiş Milletler (BM), Avrupa İşkencenin Önlenmesi Komitesi (CPT) ve insan hakları örgütleri ile tüm hak savunucularına seslendi. 

 

İMRALI TECRİDİ

 

KCK Sağlık Komitesi’nin Fırat Haber Ajansı’nda (ANF) yer alan açıklamasında, Türkiye’nin kimyasal silah kullanımının araştırılması çağrısı yapıldı. KCK Sağlık Komitesi, PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecride dikkat çekerek, Öcalan’ın sağlık kontrollerinin yapılması için sorumlulukları bulunan kurumları harekete geçmeye çağırdı. Açıklamanın devamında, “Normal bir insanın böyle bir ortam ve koşulda bir yıl dahi yaşaması mümkün değilken, Önderliğimiz 23 yıldır direniyor. Sadece Kürt halkına değil, tüm dünya halklarına hatta insanlığa yeni bir umut olmak ve herkese özgür bir gelecek sunmaktadır. Özellikle Önderliğimizin, insanlığın tek çıkış yolu olan demokratik, ekolojik ve kadın özgürlükçü paradigma temelinde ortaya koyduğu demokratik modernite sistemi karşısında korkuya kapılan kapitalist sistem güçleri, tecridi daha da ağırlaştırıyor. Ağırlaştırılmış tecrit, Önderliğimiz üzerinden derinleştirilip tüm halklar üzerinde yaygınlaştırılmakta, özellikle Kürdistan’da ve zindanlarda daha somut bir şekilde soykırım politikalarıyla tüm dünyanın gözü önünde uygulanmaktadır” denildi. 

 

HALEPÇE HATIRLATMASI

 

Halepçe Katliamı’nda kimyasal silah kullanılmasının etkilerinin devam ettiği belirtilen açıklamada, Türkiye’nin kimyasal silah kullanımının da meşrulaştırılmak istendiğini kaydedildi. Türkiye’nin yıllardır gizli bir şekilde kullandığı kimyasal silahları, Federe Kürdistan Bölgesi’ne yönelik operasyonlarda açık bir şekilde kullandığı aktarılan açıklamada, NATO ve Kürdistan Demokrat Partisi’nin (KDP) de bunu kamufle  etmeye çalıştığı vurgulandı. 

 

Kullanılan bu kimyasal silahların ve zehirli gazların üretimi, saklanması, taşınması ve kullanımının kolay olduğu ancak tespit edilmeleri ve etkilerinin, sonuçlarının kapsamının nasıl olacağının anlaşılması güç olduğu belirtilen açıklamada, araştırma için yeterli veri, kanıt ve bulguların olduğu kaydedildi. 

 

GİZLİ HASTANE

 

Kimyasal silah kullanımının yarattığı tahribata dikkat çekilen açıklamada, operasyonun yanı sıra sivil halka karşı da kullanıldığı bilgisine yer verildi. Açıklamada, “Bilinmektedir ki; bu kimyasal silahlar sadece gerillaya yönelik değil, bölgedeki sivil halkımıza karşı da kullanılıyor. Bundan kaynaklı sivil insanlarımızda şimdiden ciddi sağlık sorunları çıkmakta ve bu sayı hiç de küçümsenmeyecek boyuttadır. Hatta bölgede kullanılan bu kimyasal silah ve zehirli gazlardan etkilenip de hastanelere gitmek isteyen insanlar, KDP ve TC tarafından engellenmekte ve gizli oluşturdukları askeri hastanelerde tedavi edilmektedir” ifadelerine yer verildi. 

 

ARAŞTIRMA ÇAĞRISI

 

OPCW, BM, CPT ve MSF’ye çağrıda bulunan KCK Sağlık Komitesi, “Kürdistan ve Ortadoğu’da işlenen soykırım suçlarına karşı neden sessiz kalıyorsunuz? Kimyasal silahların kullanılmasına sessiz kalmak, kullanana ortak olmak ve destek olmak anlamına gelmektedir” diye belirtti. KCK Sağlık Komitesi, kimyasal silah kullanımının araştırılması, durdurulması için uluslararası kuruluşların bölgeye gelmesi gerektiğini vurgulayarak, bunun için her türlü destek sunacaklarını belirtti.