AMED - Manavgat S Tipi Cezaevi'ne sevk edildiği sırada darp edilen dengbêj Axin Biro'nun avukatları aracılığıyla yaptığı suç duyurusu takipsizlikle sonuçlandı.
Dengbêj Axin Biro (İbrahim Ertaş), bir program için gittiği İzmir Gaziemir’de, 10 Kasım 2015 araçla seyir halinde olduğu sırada gözaltına alındı. İktidar medyasının “Bombayı toprak altından çıkarırken yakalandılar” başlıklı haberlerle hedef gösterdiği Axin Biro, çıkarıldığı mahkemece “örgüt üyeliği” iddiasıyla tutuklanarak cezaevine gönderildi. İktidar medyasının aksine polis yakalama tutanağında Axin Biro’nun araçla seyir halinde olduğu sırada gözaltına alındığı belgelendi. Ertaş’ın yıllardır kullandığı sahne adı da kod adı olarak kabul edildi. Yargılamalar sonucunda sanatçı Axin Biro’ya, 20 yıl 4 ay hapis cezası verildi. Tutuklandıktan sonra İzmir Şakran Kapalı Cezaevi’ne, yargılama devam ederken Alanya L Tipi Cezaevi’ne sevk edilen Axin Biro, prostat ve şeker hastalığına rağmen 6 Ekim 2022’de Manavgat S Tipi Cezaevi’ne sevk edildi.
Sağlık sorunlarına rağmen tek kişilik hücrede tutulan Biro, cezaevinde hak ihlallerine maruz kalıyor. Axin Biro’nun avukatı Selvi Toprak Fırat, yargılamaya dair değerlendirmelerde bulunarak, müvekkilinin tutulduğu S Tipi Cezaevi koşullarını anlattı.
Selvi Toprak Fırat
Fırat, Axin Biro’ya istihbarı bilgiye dayanılarak cezalandırıldığını belirterek, ancak yargılama aşamasında istihbarı bilginin kaynağı açıklanmadığını söyledi. Fırat, müvekkilinin suça konu edilen olay yerinden uzakta seyir halinde olduğu sırada gözaltına alınmasına rağmen “suçüstü” denilerek hedef gösterildiğini ve bu durumun cezaya gerekçe gösterildiğini kaydetti.
İSMİNİ VERMEK İSTEMEYEN KİŞİ!
“İsmini vermek istemeyen kişinin” iddiaları üzerine soruşturmanın, müvekkili ile gözaltına alınan bir kişinin polis ile anlaşması üzerine yürütüldüğünü aktaran Fırat, “Ancak daha önce de etkin pişmanlıktan faydalanan, kendisin polis tanıtım kartı dahi bulunan diğer şüpheli kolluğun oyununa geldiğini ifade sonrasında serbest bırakılmamasıyla anlamıştır. Cezaevinden yazdığı mektuplarla ve celselerde gerçek durumu açıklamışsa da diğer tüm hususlar gibi sanığın gerçek beyanları da göz ardı edilmiştir. Kovuşturma aşamasında da somut delillerle tüm iddiaları çürütülen bir başka sanığa aynı görev yüklenerek yargılama sürdürülmüştür” diye belirtti.
GÖZALTI GÖRÜNTÜSÜ DELİL SAYILDI
Müvekkilinin gözaltına alındığı İzmir’de bir ormanlık alanda gömülü olduğu iddia edilen patlayıcı maddelerden sorumlu tutulduğunu ifade eden Fırat, “Ormanlık alan içerisinde tek kamera kaydı gömülen patlayıcıları görmektedir. Ancak ne hikmetse bu kamera kaydı patlayıcı maddelerin ne zaman ve kim tarafından gömüldüğü esnada mevcut olmayıp, sonrasında büyük ormanlık alanda yalnızca maddelerin bulunduğu yerin görüş açısına kurulmuştur. Söz konusu maddelerin çıkartıldığı esnada müvekkilin ters kelepçe yapılmak suretiyle maddelerin hemen yanında saatlerce yatırılarak bekletilme görüntüleri, delil sayılmıştır. Bekletilirken ellerinin toprağa değmesi böylelikle belirli bir mesafeye kadar yayılan barut izlerinin ellerinde çıkması de yine mahkumiyete gerekçe sayılmıştır” diye konuştu.
SAHNE ADI KOD ADI KABUL EDİLDİ
Müvekkilinin tutuklu bulunduğu dosyanın yanı sıra Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nce Axin Biro’nun ses ve görüntülerinin kaydedilerek incelenmesine, fiziki ve teknik takiplerin yapılmasına 3 haftalık süre ile karar verildiğini ve bu kararın 5 kez daha uzatıldığını dile getiren Fırat, “Bu durumda suç tarihlerinde dahi taciz boyutuna varan takiplerinde suçüstü yapılma imkânı mevcutken ve olağan hayatın dışında hiçbir durum olmadığı rapor edilmiş olması ve tüm bu hususların dosyaya kazandırılması göz ardı edilerek, neticeten 20 yıl 4 ay hapis cezası ve 20 bin TL adli para cezasına hükmedilmiştir. Ayrıca mahkûmiyet hükmüne bir gerekçe de Kürt kamuoyunca tanındığı, yine dosyaya kazandırdığımız albüm kapağında dahi yazılı ismi de Axin Biro ‘nun kod adı kabul edilmesidir” dedi.
Axin Biro’nun yargılandığı 11 sanıklı 19 klasörden oluşan dosyanın Bölge Adliye Mahkemesi (İstinaf) aşamasında 1 buçuk aylık sürede onama hükmüyle Yargıtay’a gönderildiğini belirten Fırat, “Yargıtay Dairesi’nde bir günde sözde incelemeyle mürafaa (duruşma) talebimiz reddedilerek, dosya arşive alınmış ve 2 yılı aşkın süre sonrasında tutukluluk süresinin mevzuat kapsamında dolmasıyla tahliye talebimizi sunmamız ile dosya arşivden çıkartılmış, yine incelemenin mümkün olmadığı kısa bir sürede yine onama kararı verilmiştir” şeklinde konuştu.
HABER VERİLMEDEN S TİPİ’NE SEVK
Axin Biro’nun yargılamalar boyunca duruşmalara bizzat katılmak ve ailesinin görüşe gelmesi için Amed, Mêrdîn ve Riha’da bulunan cezaevlerine nakil talebinin reddedildiğini söyleyen Fırat, müvekkilinin Alanya L Tipi Cezaevi’ne sürgün edildiğini kaydetti. Biro’nun bu süreçte hastaneye götürülmediğini, insanlık onuruyla bağdaşmayan muamelelerle birçok temel hakkının ihlal edildiğini belirten Fırat, devamında 6 Ekim 2022 gecesi bilgi verilmeden Manavgat S Tipi Cezaevi’ne sürgün edildiğini aktardı. Sevk sırasında Biro’nun tutuklu arkadaşlarıyla birlikte darp edildiğini ifade eden Fırat, cezaevi girişinde de çıplak aramaya maruz kaldıkları bilgisini paylaştı.
DARP EDİLDİ, ENSTRÜMANLAR VERİLMEDİ
Biro’nun iki hafta sonra ailesiyle yaptığı telefon görüşmesiyle Manavgat S Tipi Cezaevi’ne sürgün edildiği bilgisine ulaştıklarını dile getiren Fırat, iki hafta sonrasında dahi müvekkilinin vücudunda darp izlerinin olduğunu, başvuruları üzerine İnsan Hakları Derneği Antalya Şubesi ve Antalya Barosu İnsan Hakları Merkezinin raporlarıyla doğrulanmasına rağmen Alanya ve Manavgat Cumhuriyet Başsavılığı’na yaptıkları suç duyurularının takipsizlikle sonuçlandığını kaydetti. Dengbêj Axin Biro’nun enstrümanlarının kırıldığını söyleyen Fırat, ilk olarak tek enstrümanın verildiğini, defalarca yapılan başvurular üzerine diğer enstrümanların hasarlı olarak verildiğini ifade etti.
CEZAEVİNDE YAŞANAN HAK İHLALLERİ
Manavgat S Tipi Cezaevi’nde müvekkili Biro ve diğer tutuklulara yönelik baskıların her geçen gün arttığını vurgulayan Fırat, cezaevinde yaşanan hak ihlallerini şöyle anlattı: “Bazen günde iki kez, hatta gece saatlerinde dahi arama yapılmakta, aramalarda eşyalara zarar verilmektedir. Mahpusların kurumda barındıkları odalarda tuvalet, banyo ve yatma birimlerini izleyecek şekilde kameraların olması, enstrüman kısıtlılığı dayatması, diyabet hastası olmasına rağmen beslenme planına aykırı davranılması, personel baskı ve onur kırıcı davranışları bunlardandır.”
7 YILDIR TUTUKLU: MÜZİĞİ BIRAKMADI
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın talimatıyla HDP’li belediyelere kayyım atadığı açıklamalarına atıfta bulunan Fırat, sözlerini şöyle sürdürdü: “Erdoğan’ın rahatsız olduğunu dile getirmesiyle bölge belediyelerine nasıl kayyım atandıysa, eşbaşkanlar tutuklandıysa, sanatçı Axin Biro’nun da Kürt müziği alanındaki çalışmaları rahatsızlık uyandırdı, müziği bırakması için kendisini defalarca uyaran kolluk marifetiyle mahkûm edildi. Ancak 7 yılı aşkın cezaevi koşullarında ne mücadeleyi ne de anadilde müzik çalışmalarını bırakmadı. Haftalık 10 dakikalık telefon görüşmelerinde dahi kendi yönlendirmeleriyle müzisyen olan çocuklarına yeni bestelerini dinletmekte, Kürt müziğindeki çalışmaları takip etmekte, çocuklarına ve müzisyen arkadaşlarına mektuplarla şarkı sözleri ve notalar göndermektedir. Avukat görüş kabinin camlarını titretecek şekilde bana da çalışmalarını dinletmiştir.”