ÖHD: Tahliye engellemeleri siyasi tutsaklar için işkence sistemine dönüştü

img

ANKARA - İç Anadolu cezaevlerindeki hak ihallerine ilişkin hazırladıkları raporu paylaşan ÖHD Ankara Şubesi, Türkiye cezaevlerinde  Adalet Bakanlığı verilerine göre 8 bin 521 tutsağın tahliyesinin engellendiğini, bu durumun siyasi tutsaklar için işkence sistemine dönüştüğü belirtildi. 

Özgürlükler için Hukukçular Derneği (ÖHD) Ankara Hapishane Komisyonu, cezaevlerinde yaşanan hak ihallerine dair hazırladıkları raporu derneğin şube binasında açıkladı. Açıklamayı ÖHD Ankara Şube Eşbaşkanı Çiğdem Kozan okudu. 
 
Kozan, "Umut Hakkı’nın ve genel affın tartışıldığı bu süreçte, Türkiye hapishanelerinde Adalet Bakanlığı verilerine göre 8 bin 521 mahpusun şartlı tahliye hakkı engellenmektedir" dedi. 
 
KEYFİ UYGULAMALAR 
 
Kozan, İdari Gözlem Kurulları'nın verdiği kararlarla siyasi tutsaklara hukuksal tecrit uygulandığını belirterek, "İnfazda ayrımcılığın sakıncalarını ve hukuksuzluğunu, İdare ve Gözlem Kurullarının keyfi uygulamalarını, pişmanlık dayatmasını ve Kurulların mahkeme yerine geçerek kişilerin özgürlüğünü engelleyici kararlar verdiğini ifade etmek gerekir" diye belirtti. 
 
'TUTSAKLARIN YAŞAM HAKLARI DA İHLAL EDİLMEKTEDİR'
 
Kozan ayrıca cezaevinde yaşamını yitiren tutsakların olduğuna da dikkat çekerek, "Hasta olan ve şartlı tahliye hakkı hala engellenen başkaca mahpuslar da bulunmaktadır. Hasta mahpuslar açısından engellenen yalnızca şartlı tahliye hakkı değildir aynı zamanda yaşam hakları da ihlal edilmektedir.  Yapılan başvurular, incelenen belgeler ve görüşmeler neticesinde; tahliyesi ertelenen, tahliye imkânı ortadan kaldırılan mahpusların iyi halli gönderilmesi, temizlik için yapılan sirke, fazla okunan kitap, çekilen halaylar olduğu görülmüştür. Şartlı tahliye zamanı yaklaşan mahpuslara adeta tahliyelerinin engellenebilmesine gerekçe yaratmak için verilen disiplin cezaları da bir başka gerekçedir. İdarenin bu dayatmalarla, mahpuslardan beklentisinin 'itaat eden'kimseler olmaları” olduğu da açıkça anlaşılmıştır" dedi. 
 
İdare ve gözlem kurullarının keyfi ve hukuka aykırı kararlarının  tahliyeleri engellenen siyasi tutsaklar için işkence sistemine dönüştüğüne de dikkat çeken Kozan, Bu bağlamda, hâkim ve yargıçları hukuktan yana tutum almaya, Adalet Bakanlığını cezaevlerindeki insanlık dışı uygulamalara son vermeye, eşitlik ilkesine ve ayrımcılık yasağına uygun bir şekilde suç ayrımına gitmeden “infazda eşitlik” ilkesi yönünde ivedilikle bir düzenleme yapması için Meclis’i göreve çağırıyoruz" diye ekledi.