Devrimci Parti kuruluşunun 10'uncu yılını kutlandı

img
ANKARA - Devrimci Parti kuruluşunun 10'uncu yıl etkinliğinde konuşan partinin Genel Başkanı Elif Torun Öneren, "Emperyalist ve kapitalist düzenin yıkılması için mücadele ediyoruz" dedi.
 
Birleşik Devrimci Parti (Devrimci Parti), 10'uncu yıl etkinliği Makina Mühendisleri Odası Kültür Merkezi Binası'nda düzenlendi. Yoğun katılımın olduğu etkinliğe, Devrimci Parti Genel Başkanı Elif Torun Öneren'in yanı sıra Devrimci Parti üyeleri, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Grup Başkanvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit ve DEM Parti milletvekilleri, Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eş Sözcüsü Ali Kenanoğlu, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Eş Genel Başkanı Murat Çepni, Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP) Eş Genel Başkanı Mertcan Titiz, Yeşil Sol Parti (YSP), Yeni Demokrat Gençlik (YDG), Emek Partisi (EMEP), Alın Teri ve Kaldıraç Dergisi temsilcileri katıldı. Etkinliğin yapıldığı salona "10'uncu Yılında Devrim Yolunda Parti Kavgada" yazılı pankart yansıtıldı. 
 
Saygı duruşu ve sinevizyon gösteriminin yapıldığı etkinlik Elif Torun Öneren'in konuşması ile başladı. Emperyalist ve kapitalist düzenin yıkılması için mücadele ettiklerine vurgu yapan Elif Torun Öneren, "Dünyanın birçok yerinde emperyalist sistemin saldırıları devam etmektedir. Emperyalist ve kapitalist sistemin yıkılması için devrimcilerin her zamankinden örgütlü mücadeleye ve enternasyonalist dayanışmaya ihtiyacı vardır" diye konuştu. 
 
'ROJAVA DEVRİMİ TEK DEVRİMCİ YÖNETİM'
 
Dünya halklarının özgürlük mücadelesinin devam ettiğine vurgu yapan Elif Torun Öneren, "Rojava Devrimi, emperyalist kapitalist sistemin Ortadoğu'ya müdahalesi sonucunda ortaya çıkan tek devrimci, demokratik, halkçı yönetim olmuştur. IŞİD eli ile Ortadoğu halkları karanlığa boğulmaya çalışılırken Rojava'da direnen halklar, dünya halkları açısından devrimin mümkün olduğunu ıspatlamıştır. Rojava Devrimi ile omuz omuza direnen, enternasyonalist devrimcilik çizgisi Türkiye devrimcileri açısından önemli bir tecrübe ve deneyimdir" dedi. 
 
'SÖVENİST POLİTİKALRIN AŞILMASI ZEMİNİNİ GÜÇLENDİRİYOR'
 
Kürt halkının özgürlük mücadelesinin yanında olduklarını belirten Elif Torun Öneren devamla şu ifadeleri kullandı: "Türkiye'de Kürt ulusunun içinde bulunduğu çözümsüzlük durumu, işçi sınıfı ve emekçiler üzerinden şövenist politikaların beslendiği en önemli zemindir. Bugün Kürt ulusu yeni bir çözüm sürecine girmiştir. Bizler Kürt halkının mücadelesi sayesinde bu süreci elde ettiğinin bilincindeyiz. Bu sürec iktiarın ve devletin bizlere bir lütfu değil Kürt halkının mücadelesi sonucu kazandığı haklardır. Bu yönüyle Kürt Özgürlük Hareketi'nin içinde bulunduğu süreçte en güçlü kazanımları elde etmesi, Türkiye işçi sınıfı mücdelesi açısından da çok büyük önem taşıyor. Kürt ulusunun içine girdiği süreç, şövenit politikaları daha fazla geriletirken sorunun konuşılmasını sağlayan bir zemin yaratıyor. Yürüttüğümüz birleşik mücadelede bu zeminlerin çoğalması hedefimizdir. Kürt Özgürlük Hareketi'nin kazanımlar elde etmesi doğrudan mücadelenin önemli bir kazanımı olacaktır. Bu aşamada İmralı Tecridinin kaldırılması mücadelenin önemi bir basamağıdır."
 
'MÜCADELEDE HİÇ TEREDDÜR ETMEDİ'
 
Ardından söz alan Gülistan Kılıç Koçyiğit, Devrimci Parti'nin 10'uncu yılını kutlayarak konuşmasına başladı. "Sabit Torun'dan bugünlere devrimci mücadelede yitirdiğimiz bütün yoldaşlarımızı sevgi ve saygıyla anıyoruz" diyen Gülistan Kılıç Koçyiğit, "Belki Devrimci Parti'nin bugün 10'uncu yılını burada kutluyoruz ama biliyoruz ki devrimici mücadelenin kökleri daha derinlerdedir. Büyük bir tarihi geçmişe yaslanıyoruz, Devrimci Parti'nin de 50 yıllık bir geçmişin ve geleneğin güncel taşıyıcısı olduğunu biliyoruz. Bu anlamıyla bu mücadelenin bizlere güç ve ilham verdiğini belirtmek istiyorum. Devrimci Parti, çok zor zamanlarda ayakta kaldı. Birlikte omuz omuza işçinin, emekçinin, kadınların, gençlerin ve ezilenlerin mücadelesini yürttük. Bu zor günlerde yürüttüğümüz mücadelede, Devrimci Partili yoldaşlarımız bir an olsun tereddüt etmedi. Türkiye'nin hem eşitlik. özgürlük ve demokrasi mücadelesinde hem de enternsayonalist mücadelede çok büyük bir emeği ve katsını olduğunu ifade etmemiz gerekiyor" dedi.
 
'TARİHİN AKIŞINI DEĞİŞTİRMEYE ÇALIŞIYORUZ'
 
Önemli bir eşikten geçildiğine işaret eden Gülistan Kılıç Koçyiğit, "Biliyoruz ki, hem Ortadoğu hem Türkiye büyük bir değişimin içerisinde. Büyük bir paylaşım savaşı var ve bu büyük paylaşım savaşının içerisinde uluslararası güçler hem Ortadoğu'yu hem Türkiye'yi yeniden dizayn etmek istiyorlar. Biliyoruz ki Sovyetler Birliği'nin çözülüşünden sonra, bazı tezlerle 'artık devrimler kapandı' denilerek, halkların umudu olan mücadeleyi sönümlendirilmek isteniyor. Bu tezlerlke halkların direniş gücününü kırılmasını ve birleşik mücadele zeminlerini yok edip kapitalizme tam bir teslimiyeti dayatran ideolojilerin de yaygınlaştığını biliyoruz. İşte bütün bu alt-üst oluşların içerisinde, yanı başımızda kavga büyürken, paylaşım savaşları yaygınlaşırken, Türkiye'de zor yolu ile siyaset dizayn edilmeye çalışılırken, bizler de devrimciler olarak bu duruma müdahil olmaya, tarihin akışını değiştirmeye çalışıyoruz" diye konuştu.
 
'ÇAĞRI EN ÇOKTA SOL SOSYALİST GÜÇLERİNEDİR'
 
Gülistan Kılıç Koçyiğit, 1 Ekim ile beraber bir eşiğin aşılmaya başlandığı vurgusunu yaparak devamla şunları söyledi: "Kürt sorununun demokratik çözümünde bir eşik aşılmaya çalışılıyor. Kürt halkının yüz yıllık eşitlik, demokrasi, özgürlük, barış mücadelesinin sadece kendisi için olmadığını hepimiz biliyoruz. Bu ülkenin demokratik olması, demokratik cumhuriyetin inşası ve halkların eşit ve özgür birlikteliği için bugüne kadar çok bedel ödendi. 27 Şubat çağrısıyla Sayın Öcalan yeni bir dönemin ve değişen koşullar içerisinde  mücadele araçlarının değişim çağrısını yaptı. Bu çağrının muhatabı tabi kii sadece PKK değildir. Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı, her birimize ama en çokta devamcısı olduğunu belirttiği, Türkiye'nin sol sosyalist güçlerinedir."
 
Etkinlik müzik dinletisi ile sona erdi.