Kuzey Suriye Federasyonu’nun Cîzir Kantonu'na bağlı Derîk kentinde gerçekleştirilen 1'inci Kuzey Suriye Jineoloji Konferansı başladı. "Jineoloji Toplum Gerçeğini Kadın Doğasıyla Aydınlatıyor" şiarı ve 200 delegenin katılımıyla iki gün sürecek olan konferans için Kuzey Suriye'nin birçok kentinden kadınlar Dêrik'e geldi. 

 

Konferansta, jineoloji araştırma merkezlerinde çalışan kadınların yanı sıra farklı alanlarda faaliyet yürüten, siyasetçi, akademisyen ve aktivist kadınlar da yer aldı. Kuzey Suriye’de yaşayan Kürt, Arap, Süryani, Ermeni, Çeçen, Türkmen halklarından kadınlar ve farklı inanç gruplarının yanı sıra Almanya, İtalya, Fransa, İngiltere başta olmak üzere çeşitli ülkelerden kadınlar da konferansa katıldı. 

 

Konferansın güvenliğini kadınlar sağlıyor. 

 

ÖNCÜ KADINLARIN POSTERLERİ ASILDI 

 

Salona PKK Lideri Abdullah Öcalan ile PKK'nin kurucularından Sakine Cansız, Şilan Kobanê, Andrea Wolf ile dünya devrimlerinde yaşamını yitiren kadınların fotoğraflarının yanı sıra; sahneye de Rosa Lüksemburg, Zeynep Kınacı ve tarihin ilk kadın bilim insanlarından Hypatia'nın posterleri asıldı. 

 

Jineoloji bakışı ile kadın sözünün ön plana çıktığı konferans salonunda, "Demokratik modernite çağı, kadın devrimi ve uygarlığıdır", "Jin jiyan azadi", "Saralarla özgür iradeye doğru" yazılı dövizler ise mesaj verildi.

 

‘ERKEK ZİHNİYETİ COĞRAFYAMIZI SAVAŞA SÜRÜKLÜYOR’ 

 

Saygı duruşu ile başlayan konferansın açılış konuşmasını Kuzey Suriye Federasyonu Eşbaşkanı Foza Yusif yaptı. Kürtçe selamlamayla konuşmaya başlayan Yusif, Arapça devam etti. Özgürlük isteyen, eşitlik ve adalet mücadele arayışı içinde olan kadınların bir araya gelmesinin önemine dikkat çeken Yusif, katılımcıları ve hazırlayanları kutladı. "Ülkemiz savaş içeresinde, günlük olarak cinsiyetçilik, dincilik ve milliyetçilik nedeniyle her gün kadınlar katlediliyor. Savaşın asıl nedeni bu zihniyettir" diyen Yusif, "Kuzey Suriye'de yaşanan savaşın asıl zihniyeti budur. Erkek zihniyeti coğrafyamızı savaşlara sürüklüyor" dedi.

 

‘JİNEOLOJİ EN GÜÇLÜ ÇALIŞMA’

 

Savaş ve kaostan çıkmak için yeni bir bakış açısına ihtiyaç olduğunu, bunun da jineoloji eksenli kadın bakışı olduğunu kaydeden Yusif, sözlerini şöyle sürdürdü: "Kadınların bakışıyla kadınları temsil eden yeni bir teoriye ihtiyaç var. Tüm kadınlar adına kadınlara yoldaş olan, kadınlara yaşam ve mücadele felsefesiyle özgürlük cesareti veren, kadınların örgütlenmesi için yoğun emek harcayan Reber Apo'yu selamlıyorum. Her zaman nasıl yaşanılması gerektiği sorularını sordu, bir kadının, bir erkeğin nasıl yaşaması gerektiği sorularını sordu. Kadın bilimi Jineoloji de Önder Apo'nun sunmuş olduğu en güçlü teorik çalışmalardandır."

 

‘JİNEOLOJİNİN ÖNÜNÜ AÇMALIYIZ’ 

 

Jineoloji'nin yeni bir bakış açısı, yeni bir düşünce biçimi olduğunu belirten Yusif, "Varolan sorunlara yeni bir çözüm ve düşünce gerekiyor. Jineoloji gerçekten bu sorunların çözümü olabilecek tek adrestir. Bize nereden ve nasıl başlayacağımızı gösteren tek adres jineolojidir. Bu temelde çalışma yürüten arkadaşların çalışmaları çok önemlidir. Çünkü bu yeni araştırmalarla kendi toplumumuzla yeniden nasıl alıp vereceğimizi öğreniyoruz. Bu temelde jineolojinin önünü daha azla açmalıyız. Bilimin özgürleştirilmesi gerektiğini savunuyoruz, bilimi iktidarın hizmetinden çıkartmalıyız" diye konuştu. 

 

'KADIN BİLİMİNİ GELİŞTİRMELİYİZ’ 

 

Kadınların bedellerle yeni bir yol açtığına dikkat çeken Yusif, jineoloji eksenli düşünce ve üretim biçiminin geliştirilmesi gerektiğine vurgu yaptı. Yusif, "Bedellerle mücadele ile kazandıklarımızı kaybetmemek, boşa çıkmasını önlemek için kendi mücadelemizi daha örgütlü kılmalı, teorik ve pratik çalışmalarımızı güçlü kılmalıyız. Yeni bir soluk olan kadın bilimini geliştirmeli ve geleceğe taşımalıyız" şeklinde konuştu.

Yusif konuşmasını, "Zenobya'nın, İştar'ın, Zeynep'in torunlarını selamlıyorum. Yolumuz açık olsun" sözleriyle sonlandırdı. 

 

Konferans, Ezidî Kadınları Özgürlük Hareketi (TAJE) adına gönderilen mesajın okunmasıyla devam etti ve ardından PKK Lideri Öcalan'ın kadın bilimi jineolojinin neden gerekli olduğuna dair görüşlerini içeren sinevizyon gösterimi yapıldı. 

 

Öğle arasının ardından, jideoloji akademilerinin çalışma raporlarının okunması, sinevizyon gösterimi ve Rojava'da devrim öncesi ve sonrası sosyolojik analiz çalışmasının okunup tartışılmasıyla konferans devam edecek.