Arap ve Ermeni kadınlar Türkiye ve SMO’nun saldırılarına direniyor

  • kadın
  • 09:04 17 Aralık 2024
  • |
RIHA - Türkiye ve SMO’nun saldırılarına karşı YPJ cephesinde savaşan Emîra Mihemmed Arap, Sosin Osêv ise Ermeni halkından. Her iki kadın da, Özerk Yönetim’in parçası olarak direndiklerini ve topraklarını savunduklarını belirtti. 
 
Erkek egemen zihniyetin Ortadoğu’da sınır tanımaz saldırılarına karşı direnişleriyle bir tarih yazan kadınlar, mücadele ve örgütlülükleriyle direniş cephesini büyütüyor. Heyet Tahrir el-Şam’ın (HTŞ) Suriye’nin Halep kentine dönük 27 Kasım’da başlattığı saldırılarla birlikte Türkiye ve bağlı Suriye Milli Ordusu’nun (SMO) Kuzey ve Doğu Suriye’ye dönük arttığı saldırılarına karşı Kadın Savunma Birlikleri (YPJ) tüm alanlarda direniyor. 
 
Arap halkından olan YPJ Fırat Bölgesi Askeri Meclisi Komutanı Emîra Mihemmed ile Ermeni YPJ savaşçısı Sosin Osêv, bölgede tırmandırılan şiddet ve savaşa dair konuştu.
 
'TÜM GÜÇLER BİRLEŞTİ'
 
Türkiye’nin saldırılarının yeni olmadığını belirten Emîra Mihemmed, “Suriye'deki devrimin başlangıcından bu yana YPJ ve Halk Savunma Birlikleri’nin (YPG) önemli bir rolü var. Bu gözler önünde. YPG ve YPJ güçleri büyük bir emek ve cesaretle DAİŞ terörüne karşı bir savaş verdi ve bu savaş müthiş bir zafer kazandı” dedi. Bölgedeki DAİŞ hücrelerinin zayıflatıldığı bir dönemde kirli oyunlara başvurulduğunu söyleyen Emîra Mihemmed, bu yolla DAİŞ’in yeniden örgütlenmeye çalışıldığını dile getirdi.
 
KOBANÊ RUHUYLA DİRENİŞ 
 
Emîra Mihemmed, şöyle devam etti: "Var olan hücrelere karşı mücadele ederek onları Tebqa, Minbic ve Dêrazor’dan temizledik. Bugün binlerce dolar alarak çalışan bu çetelerin bir kez daha çatışma yaratmak için gönderildiklerini görüyoruz.  Ancak tüm saldırılara karşı bir araya geldik. İç Güvenlik güçleri, YPJ ve QSD, ortak bir şekilde her alanda saldırılara cevap oluyor. Güçlerimizin direnişiyle amaçları boşa düştü. Saldırılara, devrimci savaş yaklaşımı ve kahraman şehitlerimizin izinden yürüyerek karşı durduk. Savaşımız sömürüye karşıdır. Halkımıza yine zafer sözünü veriyoruz. Bu toprakların çocukları olarak başaracağız. En büyük savaşımız Kobanê'de oldu. O dönem Kobanê'yi özgürleştiren ruhla bu savaşı yürüteceğiz. Ben de YPJ içerisinde yer alan Arap bir kadın olarak Türkiye devletinin insanlığı ayaklar altına alan saldırılarının hesabını vermesi için mücadeleyi sürdüreceğini belirtmek istiyorum.” 
 
'TOPRAĞIMIZI SAVUNUYORUZ'
 
YPJ’li Sosin Osêv de, bölgede farklı halkların bir arada yaşadığını dile getirerek, “Süryani, Ermeni ve benzeri her halktan insanla bir aradayız. Hepimizin yaşamı bir. Birlikte çalışıyoruz. Biz biriz. Halkımızı, toprağımızı savunuyoruz. Tüm güçlerimize güvenimiz tamdır. Erdoğan, buraya saldırı yaparken hepimize saldırıyor. Biz de cevap olacağız” dedi. 
 
Saldırıların her seferinde başka bir boyuta evrildiğini belirten Sosin Osêv, “Beşar Esad zulmünü yaşadık şimdi de saldırılarla karşı karşıyayız. Parçalanmayı kabul etmiyoruz. Özerk Yönetim’in bir parçasıyız. 2013’ten bu yana süren DAİŞ saldırıları bugün Türkiye eliyle sürüyor. Biz dışarıdan gelen güçler değiliz. Ermeniler olarak buradaydık hep. Bir Ermeni kadın olarak tüm genç kadın arkadaşlarımıza çağrımdır; bu saldırılara karşı savaşın. Herkesin buna karşı ayağa kalkması gerekiyor” ifadelerini kullandı. 
 
MA / Ceylan Şahinli