Amed'de katledilen Yezda Akgül'ün ölümünde azmettirici iddiası

img

AMED - Amed'de oğlu tarafından katledilen Yezda Akgül'ün ablası Şerife Arslan, yeğeninin şizofreni hastası olduğu iddiasına karşı çıkarak, olayda azmettirici olabileceğini söyledi.  

Kadına yönelik şiddet ve katliamlar, 2024 yılında hız kesmeden devam etti. JINNEWS'in şiddet çetelesine göre, 2024’te 358 kadın katledildi, 221 kadın şüpheli şekilde yaşamını yitirdi. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu'nun (KCDP) açıkladığı rapora göre ise, yıl içerisinde en az 394 kadın katledildi, en az 259 kadın şüpheli bir şekilde yaşamını yitirdi. Söz konusu kadınlardan birçoğu ya evli oldukları, ya boşanma aşamasında oldukları, ya birlikte oldukları ya da yakın akrabaları tarafından katledildi. 
 
Yezda Akgül (50), yıl içerisinde katledilen kadınlardan sadece birisi. Yezda Akgül, Amed'in Rezan (Bağlar) ilçesinde 31 Aralık’ta oğlu Baver Y. (22) tarafından ateşli silahla katledildi. Olay sonrası tutuklanan Baver Y.'nin şizofreni hastası olduğu öne sürüldü. 
 
 
Olaya dair görüştüğümüz Akgül'ün ablası Şerife Arslan, bu iddiaya karşı çıkıyor ve olayın detaylı bir şekilde araştırılmasını istiyor. Abla Arslan, kardeşinin katledilmesinin ardında azmettirici kişilerin olabileceğini söyledi.  
 
'ŞİZOFRENİ DEĞİLDİ' 
 
Şerife Arslan, kardeşinin evli olduğu erkekten 5 yıl önce boşandığını, iki erkek yeğeninin babalarıyla birlikte Almanya’da yaşadığını aktardı. Şerife Arslan, kardeşini öldüren yeğeninin Türkiye'ye döndüğünü olayın yaşandığı gün öğrendiğine işaret ederek, "Baver’in 6 aydır Türkiye’de olduğunu söylediler. ‘Silahı nereden buldu?’ diye sorduk, hiç kimse bir şey söylemedi. Kimse bilmiyor ya da bize söylemiyor. Baver’in hiçbir sağlık sorunu yoktu bildiğim kadarıyla. Bazı haberlerde geçtiği gibi şizofreni raporu da yoktu. Emniyette bana verilen bilgide de Baver’in hiçbir sağlık sorunu yoktu. Olaydan sonra da emniyete gidip Baver’i gördüm, öyle bir durumu olduğunu da düşünmüyorum” dedi.
 
'SİLAHIN SAHİBİ SERBEST' İDDİASI 
 
Gerçeklerin tamamen açığa çıkması için mücadele edeceğini vurgulayan Şerife Arslan, “Bu işin peşini bırakmayacağım. Bu çocuk nasıl buraya geldi? Ne oldu, ne bitti? Bunları öğrenmek istediğimi söyledim. Bunun aslını ortaya çıkarmanız gerekiyor. İşin ucu kimlere, nereye dokunuyor ortaya çıkaracağım. ‘Bu silahı nereden, kimden almış’ sorularına yanıt yok. Kardeşimin eski eşinin kardeşine bu soruları sorduğumda, ‘Biz bilmiyoruz’ dediler. 2’nci telefon görüşmemizden sonra silahın Metin isminde birine ait olduğunu söylediler. Bildiğim kadarıyla Metin; kız kardeşimin eski eşinin çok yakın arkadaşıdır. Kardeşim ile uzun bir süredir konuşmadığım için detayları bilmiyorum. Silahın onun olduğunu söylüyorlar ve o şuan da o serbest. Bir kadın onun ruhsatsız silahıyla katledildi ama o hiçbir şey olmamış gibi evinde oturuyor” ifadelerini kullandı. 
 
‘YASALAR UYGULANMALI' 
 
"Yasaları uygulasalardı eğer bu kadar kadın katledilmezdi" diyen Şerife Arslan, "Yasaların uygulanmasını, hatta yeni yasaların çıkarılmasını istiyorum. Neden bu kadar kadın katlediliyor? Kardeşim eşiyle ayrılmış, eski eşi Almanya’da, o buradaydı. Çocuklar neden Almanya’dan buraya gelmiş? Kimin tarafından buraya gönderilmiş, bilmiyorum. Ben bu soruların cevabını öğrenmek istiyorum. Bu ülkenin kadınlar için yaşanılır bir yer olması için yasalar uygulanmalı. Ama bir yasa çıkarılmıyor. Bu yüzden erkekler kadınları katletmeye devam ediyor. ‘Namus’ adı altında ceza almıyorlar" şeklinde konuştu. 
 
MA / Şilan Şirvan Çil