Elektriği olmayan deprem konteynırında yaşıyorlar

img

VAN - Van depreminin ardından kurulan konteynırda yaşayan Gülten Turgut, çocuklarıyla birlikte 20 metrekarelik alanda yaşam mücadelesi veriyor. Eşi tarafından maruz kaldığı şiddette karşı konteynırda yaşam alanı kuran Turgut, "3 aydan fazladır elektriğimizi kestiler. Karanlık çökünce burası ölü bir araziye dönüşüyor" dedi. 

Van'da 23 Ekim 2011’de 7.2 şiddetinde meydana gelen depremin üzerinden 6 yıl geçti. Kimi yurttaşlar hala konteynırlarda yaşamaya devam ediyor. Bunlardan biri de 42 yaşındaki Gülten Turgut. Eşi tarafından maruz kaldığı şiddette karşı 3 çocuğunu yanına alarak konteynıra yerleşen Turgut, burada yeni bir yaşam kurdu. 4 yıldır 20 metrekarelik konteynırda yaşayan Turgut’u 3 aydır elektriksiz. Turgut, geçimini sağlamak için ise ev temizliğine gidiyor. 
 
Turgut, 2011 yılında yaşanan depremden bu yana onlarca konteynır değiştirmek zorunda kaldıklarını belirtti. Konteynır kentte son 10 ailenin kaldığını dile getiren Turgut, “3 aydan fazladır elektriğimizi kestiler. Elbiselerimizi nasıl yıkadığımızı, yemeğimizi nasıl yaptığımızı anlatmak bile istemiyorum. Karanlık çökünce burası ölü bir araziye dönüşüyor. Çocuklarımla bazen mum ışığında yemek yiyoruz. Tam 4 yıldır bu konteynırda 3 çocuğumla kalıyoruz. Bazen hastalanıyoruz, üşüyoruz doğru düzgün hiçbir şeyimiz yok” ifadelerini kullandı. 
 
'EŞİM EVE KÜÇÜK BİR KIZ GETİRDİ' 
 
Depremde ortaya çıkan barınma, sağlık ve ulaşım gibi sorunların yanı sıra kadın olduğu için uğradığı şiddet karşısında mücadele ettiğini söyleyen Turgut, “3 çocuğum vardı, eşim bir gün düğüne gitmek için evden çıktı. Akşam geldi, meğerse Başkale ilçesinden yaşı küçük bir kız getirmiş. Depreme kadar onlarla yaşamak zorunda kaldık. Evim hasar görünce, hemen 3 çocuğumu alıp ayrı bir çadıra çıktık. Bir daha da eşimle ortak bir eve gitmedim. Çocuklarıma bakmak için iş buldukça evlere temizliğe gidiyorum. Oradan kazandığım para bize yetmiyor” dedi. 
 
‘KIZLARIMLA KURDUĞUM HAYALLERİ GERÇEKLEŞTİRMEK İSTİYORUM' 
 
3 çocuğuyla yaşayan Turgut, konteynır yaşamını şöyle anlattı: "Bu içi çürümüş konteynıra bile  çocuklarım için katlanıyorum. Önce çok üzülüyordum, pes etmek istiyordum; ama şuan kendimi daha iyi hissediyorum. Kızlarımla oturup dertleştiğim zaman, ‘Anne üzülme kafana da takma, biz birbirimize bakacağız’ dediklerinde çok mutlu oluyorum. Onlarla birlikte kurduğumuz hayalleri gerçekleştirmek istiyorum. Her kadın buna cesaret edemiyor; ama mecbur bırakıldıkları hayatı yaşamak zorunda kalıyor. İnsan kendine güvenince niye yaşasın ki bütün bunları? Benim gibi isteyenler mutlaka bir yol bulur" şeklinde konuştu.