KOCAELİ - "Arabuluculuk" ile kadınlara yönelik şiddetin artacağına dikkat çeken Kocaeli Kadın Emeği Derneği üyesi Hilal Karul, "Kadın şiddet görse sessiz kalmak zorunda bırakılacak” dedi.
Müftülere nikah kıyma yetkisi veren yasanın kadınların itirazlarına rağmen Meclis’ten geçmesinin ardından yakın zamanda birçok ilde müftüler nikah kıymaya başladı. “Müftülük Yasası” tartışılmaya devam ederken hükümet şimdi de Boşanma Komisyonu ile birlikte çalışacak olan "arabuluculuk" sistemini gündeme getirdi.
Kocaeli Kadın Emeği Derneği üyesi Hilal Karul, “arabuluculuk” sistemini değerlendirdi.
'KARŞI ÇIKIYORUZ'
Müftülük Yasası’nın kadınlar tarafından kabul edilmediğini belirten Karul, “Biz kadınlar bu yasa içinde yer alan müftülere nikah izninin verilmesine karşı çıkıyoruz. Çünkü karşımızda kadın erkek eşitsizliğini doğal kabul eden ve fıtrat olarak değerlendiren bir kurum var" dedi. Yasayla birlikte çocuk yaşta evliliklerin önünün açılmasından endişe duyduklarını söyleyen Karul, “Bu yasa, çoklu evliliklerin önünü açmakla beraber, ülkemizde çok yoğun yaşanan çocuk yaşta evliliğin ve istismarın da üstünü kapatacaktır. Erdoğan, ‘Kırsalda insanlar kimsenin sözünü dinlemez; ama imamların sözünü dinler’dedi. Yani imamlar ne yapacak? Evlenmek istemeyen birini evlenmeye mi ikna edecek?” diye sordu.
‘ŞİDDETE SESSİZ BIRAKILACAK’
Boşanma Komisyonu’nun desteklediği "arabuluculuk" sistemine de değinen Karul, bu teklifin Meclis’ten geçerek yasalaşmasının kadın şiddetini arttıracağına dikkat çekti. Karul, “Arabuluculuk sistemiyle boşanmak isteyen kadının boşanmaması için birçok şey yapılacak. Aile kurumu, yine kadınlar üzerinden kurulmuş olacak. Kadın şiddet görse sessiz kalmak zorunda bırakılacak. Kadınlara ‘orta yolu bulun’ diye baskı yapılacak. Türkiye'de yeteri kadar şiddet gören kadın var. Bir de üstüne boşanmak isteyip de boşanamayan kadınların yaşadığı sıkıntılar ortaya çıkacak” dedi. Kadınların asıl hedefinin “Arabuluculuk” sisteminin Meclis’ten geçmesini önlemek olduğunu dile getiren Karul, “Bizler Meclis’in bize referans gösterdiklerini değil, İstanbul Sözleşmesi ve Kadına Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Yok Edilmesi Sözleşmesi’ni (CEDAW) bize gösterdiklerini referans alıyoruz” dedi.
‘İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’Nİ ESAS ALSINLAR’
Hükümet politikalarının, kadınların mücadeleyle kazandığı hakları gasp ettiğine dikkat çeken Karul, hükümete,“Bizim de şöyle bir önerimiz var. Meclis bir şeyler yapmak istiyorsa, kadınların eşit ve adil yaşam sürmesini istiyorlarsa, gelsinler İstanbul Sözleşmesi’ni esas alsınlar ve imzalamadıkları maddeleri hayata geçirsinler. Çünkü bizler ancak bu koşullarda daha iyi yaşam şartlarında yaşayabiliriz” diye seslendi.