Bağlar’daki saldırıya tepki: Yaşatılan ideolojiktir devlet politikasıdır

  • kadın
  • 09:31 17 Aralık 2017
  • |
img

DİYARBAKIR - Bağlar’da yaşanan cinsel istismar ve saldırılara kadınların tepkisi dinmiyor. Aktif siyaset yürüten DTK, HDP ve DBP’li kadınlar yaşananları “ideolojik ve devlet politikası” olarak yorumladı.

 
Diyarbakır’ın merkez Bağlar ilçesi 5 Nisan mahallesinde son aylarda çocuğa ve kadınlara dönük cinsel istismar ve saldırılara kadınlardan tepki gelmeye devam ediyor. Yusuf İslam Caddesi’nde güvenlik kameralarına yansıyan cinsel istismar ve saldırı olaylarının görüntüleri Mezopotamya Ajansı (MA) tarafından servis edildikten sonra bir çok kişi ve kurumdan tepkiler geldi. Diyarbakır’da aktif siyaset yapan kadınlar yaşanan olayın “ideolojik ve devlet politikası “ olduğunun altını çizdi.
 
‘GÖRÜNTÜLER YAYINLANDIĞINDA HERKESİN AYAĞA KALKMASI GEREKİRDİ’
 
Bağlar’da yaşanan kadına ve çocuklara dönük cinsel istismar ve saldırı haberlerinin basında yer almasından sonra herkesin ayağa kalkması gerektiğini vurgulayan DTK Delegesi Saniye Bozkurt, sessizliğin devlet tarafından şiddeti normalleştirme yaklaşımı sonucu olduğunu söyledi. Bozkurt, “Şiddetin meşrulaştırıldığı, bununla birlikte taciz tecavüzünde meşrulaştırıldığı bir zeminde yaşıyoruz. Mevcut yaşadığımız sistem içinde doğal görünse de insani olarak, bir canlının varlık sebebi olarak ise utanılması gereken bir durum. Görüntüler yayınlandığında herkesin ayağa kalkması gerekirken sıradanlaştırılmaya çalışılıyor” dedi.
 
‘SALDIRIYI YAPAN ERKEK NEDEN YAKALANAMADI’
 
Görüntülere rağmen saldırıyı gerçekleştirilen erkeğin henüz yakalanmamış olmasının ironik olduğunu söyleyen Bozkurt, “Hala saldırıyı yapan kişi yakalanmış değil. Bağlar’da neredeyse her köşe başında bir Mobese var. Kim nereye giriyor çıkıyor hemen tespit yapılabiliyor. Peki bu saldırıyı gerçekleştiren erkek nasıl bulunmuyor” diye sordu.
 
‘KADINA YAKLAŞIM TOPLUMA YAKLAŞIMDIR’
 
Bozkurt, kadına yaklaşımın kendileri için topluma yaklaşımla eş değer olduğunu sözlerine ekleyerek, “Kudüs için kutsal değerler için gösterilen tepkinin herkesin kutsalına gösterilmesi gerekir. Kadının toplumun kutsalı olduğu ve bu kutsala karşı yaklaşım toplumun kendisine yaklaşım olduğunu görerek aynı siyasal tepkinin bu mecrada da gösterilmesi gerektiğine inanıyorum. Kadına yaklaşım topluma yaklaşımdır. Biz her ne kadar birlikte yaşamı doğasıyla tüm canlısıyla demokratik sistemi sahiplenir ve savunurken, muktedirlerin ise gücünü bu şekilde gösterdikleri bir dünya içindeyiz maalesef” dedi.
 
‘SUSMAK O AHLAKSIZLIĞA ORTAK OLMAKTIR’
 
Şiddete, istismara uğrayan kadınların ırkının önemi olmadığını kadın sorununun evrensel olduğunu söyleyen Saniye Bozkurt, “Suriyeli kadın arkadaşımız özelinde ele alınıyor belki; ama onun nereli olduğunun bir önemi yok. Bugün Suriyeli yarın Kürdistanlı ,Türkiyeli fark etmiyor. Dünyanın neresinde olursa olsun kadına yönelik saldırıyı meşrulaştırmak, üstünü kapatmak o ahlaksızlığa ortak olmaktır. Bu durumu kınıyoruz bireysel olarak da kurumsal olarak da bunun karşısında durmaya devam edeceğiz” diye konuştu.
 
‘KAZANIMLARIMIZI ELİMİZDEN ALARAK ERKEĞİN ŞİDDETİNİN ÖNÜ AÇILDI’
 
Kadına yönelik şiddetin ve cinsel istismarın önüne ancak mücadele ile geçilebileceğini belirten HDP Diyarbakır İl Eşbaşkanı Filiz Buluttekin, atanan kayyumların önceliğinin kadın ve çocuk merkezlerini  kapatmak olduğunu hatırlatarak, “Mücadele ile elde ettiğimiz kazanımlarımızı elimizden alarak erkeğin ve devletin eliyle şiddetin ve tacizin önü açıldı” ifadesinde bulundu.
 
‘DESTEĞİ İKTİDAR POLİTİKALARINDAN ALIYOR’
 
Buluttekin, “Ellerinde silahlarla sokak ortasında dolaşıp kadınlara saldıran zihniyet, desteği iktidar politikalarından alıyor. Kadınlar olarak bizler bu durumu kabul etmiyoruz. Etmeyeceğiz” dedi.
 
‘YAŞANANLARIN TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ’
 
Ensar Vakfı’nda yaşanan çocuk istismarını hatırlatan Buluttekin, “Devlet birçok taciz tecavüzün üstünü örtmeye çalışıyor, yurtlarda yaşananları unutmadık” diyerek, HDP ve bileşeni oldukları TJA ile birlikte kadına dönük şiddet, taciz ve tecavüze dur diyeceklerini kaydetti. Buluttekin, “Yaşananların takipçisi olacağız. Bir yaptırım gücü olarak yasaların değiştirilmesi konusunda da elimizden geleni yapacağız” diye konuştu.
 
‘YAŞANANLARIN YABANCISI DEĞİLİZ’
 
Bu coğrafyada yaşayan bir kadın ve siyasetçi olarak yaşananlara yabancı olmadıklarını, bölge açısından şiddetin tacizin bir devlet politikası haline geldiğinin altını çizen DBP Diyarbakır İl Eşbaşkanı Ruken Akça, “Cinsel istismar kadınları hedef alan bir devlet politikasıdır” diye belirtti.
 
‘KADINA ŞİDDET İDEOLOJİKTİR’
 
Kadına yönelik şiddetin artışının kadınların bilinç düzeylerinin gelişimi ve örgütlenmesiyle orantılı olduğunu vurgulayan Akça, saldırıların ideolojik  olduğunu belirterek, “OHAL ve ardından çıkarılan KHK’ler ile kadın kurumları kapandı ve bu şiddet politikasının bir parçasıdır. Kadınların yaşadıkları şiddet ve istismarları saklamamaları gerekir. Çünkü yalnız değildirler. Saldırı ideolojiktir ve bilinçlenerek örgütlenerek öz savunmamızı geliştirmemiz gerekir” diye belirtti.
 
MA / Ayşe Güney – Devran Toptaş