İSTANBUL - Mor Dayanışma'nın “Ya özgürlük ya özgürlük” sloganıyla düzenlediği kadın konferansı sona erdi.
Mor Dayanışma tarafından “Ya özgürlük ya özgürlük” şiarıyla Kadıköy Gönüllüevi’nde düzenlediği kadın konferansı ikinci gününde devam etti. Öğleden sonraki bölümde konferansta mülteci-göçmen kadınlar, kadına şiddet ve öz savunma konuları tartışıldı.
Kadına yönelik şiddet ve öz savunma konusunda sunum yapan Mor Dayanışma üyesi Julianna Özen, kadınların evlere hapsedildiğini belirterek, “İktidar kadınlara 'senin için evler daha önemli' diyor. ‘Orada ailen var, baban var abin var. Onlara hizmet etmen gerek' diyor. Bu şekilde kadınlar için şiddet kaçınılmaz hale getiriliyor” dedi.
‘KADINLAR PSİKOLOJİK ŞİDDETE DE MARUZ KALIYOR’
Kadınların evde şiddete maruz kalmasının yanında psikolojik şiddete de maruz kaldığının altını çizen Özen, “Psikolojik şiddet uygulaması yaygın olarak kullanılıyor. Hepimiz maruz kalmışızdır. Erkeğin kadına yönelik aşağılama olarak kullandığı 'sen kadınsın beceremezsin' sözleri bu şiddetin kanıtıdır” şeklinde konuştu.
‘ERİL DÜZEN ÇOCUKLUKTAN HAZIRLANIYOR’
“Bağımsızlık Korkusu” konusuyla ilgili sunum yapan Mor Dayanışma üyesi Pelin Songül Çiçek, bireylerin eril toplum düzenine çocukluktan itibaren hazırlanılmaya başlandığını belirtti. Kadınların “bağımlılık” için eğitildiklerini anlatan Çiçek, kadınların bağımlılık, kollanma, gözetilme ihtiyacıyla şekillendirilmek istendiğini söyledi.
BAĞIMSIZ KADIN PERSPEKTİFİ
“Örgütsel perspektif ve eylem hattı” konusunda sunum yapan Mor Dayanışma üyesi Perihan Koca da, örgütlülüğü savunup, bağımsız kadın perspektifine odaklandıklarını söyledi. Mor Dayanışma'nın dönemin koşullarına uygun çözümler geliştirdiklerine dikkat çeken Koca, bölgesel özgünlüklere göre hareket ettiklerini ifade etti.
Yapılan tartışmaların ve sunumların ardından konferansta Mor Dayanışma Türkiye Koordinasyonu'na Selda Özgür, Julianna Gözen, Cemile Baklacı, Gamze Özkök, Yeşim Güzel, Deniz Uslu ve Aylin Yüksel seçildi.
Konferansın sonuç bildirgesi, önümüzdeki günlerde yayınlanacak.