Diyarbakır’da 23 Aralık’ta “Kürt Kadınları Süreci Tartışıyor” başlığıyla gerçekleşen buluşmasının çağrıcılarından İş kadını Ferda Cemiloğlu, kadınların birlikteliği ile ulusal birliğin sağlanabileceğine vurgu yaptı. Sürecin kadınların bir araya gelmesini zorunlu kıldığını belirten Cemiloğlu, bir arada olmayı vicdani bir borç olarak gördüğünü söyledi. Yaşanan savaş, baskı ortamının öncelikle kadınları ve çocukları etkilediğine de dikkat çeken Cemiloğlu, “Siyaset ve ekonomik koşulları bir anda düzeltemeyiz belki; ama aramızdaki bölünmüşlüğü ve yüreklerimizde açılan yarayı birlikte sarabiliriz. Kadınlar olarak kırmızı çizgilerimizi kendimiz belirleyip orta paydalarda birleşebiliriz bu hepimizi güçlü kılar” dedi. 

 

‘BÜTÜN KADINLAR BİR UMUT IŞINIDIR’

 

Kürt kadınlarının ezelden beri çok büyük bedeller ödediğini hatırlatan Cemiloğlu, ancak bunun karşısında her zaman ayakta kalmayı başardığını vurguladı. Yaşanan süreçte yepyeni umutlara ihtiyaç olduğunu anlatan Cemiloğlu, “Bütün kadınlar bir umut ışınıdır ama bir demet haline gelirsek belki farklı bir enerji yaratabiliriz. Enerjimizle fotosentez yapan bitkiler gibi biz de kendi lehimize çevirebiliriz her şeyi” diye ifade etti.  

 

‘ULUSAL BİRLİK KADININ BİRLİĞİYLE SAĞLANABİLİR’

 

Kırgınlıkların ve bölünmüşlüklerin bir kenara bırakılarak mutlak bir ulusal birlik için kadınların bir araya gelmesi gerektiğini ifade eden Cemiloğlu, “Kürtler ne zaman bir lobi oluştursa, ne zaman bir şeyler elde ederse bütün düşmanları Kürde karşı birleşiyor, o yetmiyormuş gibi hem içerden hem dışardan bir ayrılık hali oluşuyor. Bu çatlaklıkları belki kadın oluşumuyla ortadan kaldırabiliriz” diye konuştu. 

 

‘KADIN BULUŞMASI TARİHİ VE ELZEMDİR’

 

Buluşmada yer alan Rojavalı sanatçı Mizgin Tahir de, kadınların ortak paydada buluşup sorunlarını tartışarak bir çözüme kavuşturmak için biraraya geldiklerini belirtti. Tahir, buluşmanın tarihi ve elzem olduğuna vurgu yaptı. Kürt Kadınlarının nerede olursa olsun irade sahibi olduğuna işaret eden Tahir, şöyle devam etti: “Dünyada yaşanan savaş, ölüm ve kadın kırımı gibi birçok sorun var. Bunların en önemli nedeni ise sürdürülen politikaların kadın bakış açısından uzak olması ve tamamen erkek aklının hakim olmasındandır. Tarihten günümüze kadar erkek egemen sistem kadının bilincinden ve gücünden korkmuştur. Bu yüzden kadına karşı sürekli zor aygıtı kullanarak toplumda kadının özgürleşmesini engellemiştir. Erkeğin sürdürdüğü politikalar kan, gözyaşı ve mutsuzluğu getirmişti ve başta da kadını etkilemiştir. Bu yüzden biz kadınların bir arada olması ve birlikte kendi sorunlarına çözüm bulmaya çalışması kesinlikle çok önemli ve değerlidir.” 

 

‘FİKİRLER VE KÜLTÜRLER AYRI OLSA BİLE ACILAR AYNI’ 

 

Buluşmada başta ulusal birlik olmak üzere siyasi, ekonomi, dil ve kültürel sorunların tartışıldığını belirten Tahir, buluşmanın ana gündem maddelerinden birinin Kürt ulusal birliğinin sağlanması diğerinin ise kadına yönelik soykırım politikalarının nasıl ortadan kaldırılacağına yönelik tartışmalar olduğunu söyleyerek bu anlamda Kürt kadınlarının el ele vererek hareket etmesinin çok önemli olduğuna dikkat çekti. 

 

‘ÇOCUKLARIN KONUŞMADIĞI BİR DİL ÖLÜ BİR DİLDİR’

 

Kadının sanat ve dil konusunda öncü bir role sahip olduğunu ifade eden Tahir, “Dünyanın her yerinde insanlar kendi dil ve kültürleriyle yaşarlar. Birçok millet dilini konuşmadığı için yok olmuştur. Asimilasyonun ve yasakların hedefinde olan dilimizi yaşatmak da yine biz kadınların öncelikli görevlerinden olmalıdır. Çünkü çocukların konuşmadığı bir dil, ölmüş bir dildir” dedi.

 

Bu dilin yaşatılması ve çocuklara aktarılması bakımından kadınlara büyük görevler düştüğünü dile getiren Tahir, “Ben de bir Kürt sanatçısı ve bir anne olarak sanatımı Kürtçe icra etmeyi kendimde bir borç olarak görüyorum” diye belirtti.