SİNOP - Tarihi 4 bin yıl öncesine dayanan ve kendi kaderine terk edilen Sinop Cezaevi Müzesi, ziyaretçilerin talanına uğramış durumda.
4 bin yıllık geçmişe sahip Sinop Cezaevi Müzesi, bugün adeta bir çöplüğü andırır durumda. İçi ziyaretçilerinin attığı çöplerle dolan cezaevinin duvarları da yine yazılan yazılar ile tahrip edilmiş durumda. Gaskalılar tarafından yaptırılan cezaevi, daha sonra Grek, Pontus, Roma ve Bizans uygarlıkları tarafından kullanıldı. Üç tarafı denizlerle kaplı olan yapı, Selçuklu döneminde de sur olarak kullanıldı.
Osmanlı döneminde 1887 senesinde iç kalenin hapishaneye dönüştürülmesi sonucu çocuk hapishanesi, kadın koğuşu, hamam gibi ek binalar eklendi. 18 metre uzunluğunda, 22 metre genişliğinde olan surlardan kaçış pek mümkün olmadığı için Anodolu’nun Alcatraz’ı olarak anılan yapı, Cumhuriyet döneminde de cezaevi olarak kullanılmaya devam edildi.
MÜZE ÇÖPLÜK OLDU
Sabahattin Ali, Refik Halit Karay, Hüseyin Hilmi, Ahmet Bedevi Kuran, Refi Cevat, Burhan Felek gibi önemli isimlerin kaldığı Sinop Cezaevi, 1999 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından müzeye çevrildi. Cezaevi o günden bu yana kaderine terk edildi. İçerisinde herhangi bir yetkilinin bulunmadığı müzenin duvarları, ziyaretçilerin yazdığı yazılar ile tahrip edildi.
Tarihi zindanların kapılarına kadar tahrip edilen yapının birçok noktası da çöp yığınları ile dolu.
MA / Tolga Güney