MA Music salgında nefes oluyor

img

DİYARBAKIR - Geçmişin Sesi Amida Konserleri'nin 4'üncüsü kapsamında kilamlar tarihi Suriçi sokaklarında yankılanacak. MA Music Akademisi Koordinatörü Şêrko Kanîwar, bölgenin tarihi yerlerini ve ezgilerini dünyaya tanıtmak istediklerini söyledi. 

Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası'nın (DTSO), Ma Music Akademisi işbirliğiyle kentin tarihi mekânlarında “Geçmişin Sesi Amida Konserleri” adıyla düzenlediği konserler dizisi devam ediyor. Hasuni Mağaraları, Zerzevan Kalesi ve Eğil kral mezarlarında konserler veren müzisyenler, projenin 4’üncü ayağı için tarihi Suriçi sokaklarında olacak. Geçmişin Sesi Amida konserlerini ve Ma Music Akademisinin yeni projelerini koordinatör ve eğitmen Şêrko Kanîwar'la konuştuk.
 
Pandemiyle birlikte hükümet politikalarının kültür alanını kısıtladığına ve bu durumun tüm kesimlerin ruhunu kötü etkilediğine değinen Kanîwar, tam böyle bir zamanda yeni bir projenin doğduğunu söyledi.   
 
‘DÜNYAYA TANITMAK İSTİYORUZ’
 
DTSO’nun önerisiyle Amida konserlerinin ortaya çıktığını kaydeden Kanîwar, 10 farklı tarihi yerde farklı ezgileri seslendirerek insanları pandemi bunalımından çıkarmayı hedeflediklerini vurguladı. Kanîwar, "Mikail Aslan’ın değişiyle ezgilerimizi ev hapsinden çıkardık. Projenin iki önemli noktası var. Birincisi bu memlekette Kürtçe müzik çalışması var. İkinci olarak ise Kürdistan’ı ve Kürdistan’ın tarihi mekanlarını dünyaya tanıtmak istiyoruz. Ayrıca her konserimizde bir konuk alıyoruz, çünkü bu zamanda çoğu müzisyen sahnelerden uzak kaldı” diye belirtti.
 
‘BİN YILLARI AŞAN HİKAYELER’
 
Konser çalışmaları sırasında birçok zorluk da yaşadıklarına değinen Kanîwar, “Zerzevan Kalesi’nde piyanoyu taşırken bayağı bir zahmet yaşadık. Bir gün boyunca akorlarıyla uğraştı arkadaşlarımız. Her mekanda farklı şarkıları söyleyerek bütün Kürt lehçelerini aktarıyoruz. ‘Geçmişin sesleri’ dedik, çünkü gittiğimiz bütün yerler, bin, iki bin yılları aşan tarihe sahip. Yine DTSO’nun mekanları tanıtarak turizmi canlandırma gibi misyonu da var. Modern mekanlar her yerde var, fakat şehirleri tanıtan tarihi yerler vardır. Mekanlar şehirlerin kimliğidir, bu kimliği tanıtmak için tarihi yerleri seçtik” sözleriyle amaçladıklarını aktardı.
 
‘NEWROZ’U HER EVE GÖTÜRECEĞİZ’
 
“Böyle travamatik bir süreçte insanlara biraz olsun nefes aldırmak istiyoruz” diyen Kanîwar, kışın gelmesiyle 4’üncü konserlerinin Suriçi sokaklarında, kapalı bir mekanda kilise ya da tarihi sur evlerinde olabileceğini, fakat net bir yerin olmadığını söyledi. 8 Mart ve 21 Mart’a da şimdiden hazırlık yaptıklarını kaydeden Kanîwar, 8 Mart’ta Jin Ma’nın konserinin olacağını ve sürpriz konukların olduğunu söyledi. Geçen Newroz’un Pandemi nedeniyle kutlanamaması nedeniyle kursaklarında kaldığına değinen Kanîwar, bu Newroz'da Amida Konserleri’ne ağırlık vererek Newroz’u her eve götüreceklerini söyledi.
 
‘GERİ DÖNÜŞLER GÜZEL’
 
Kanîwar, mekanlarda yaptıkları konserlerle canlı performans atmosferini yaratmaya çalıştıklarını belirterek, memleketten ve yurtdışından güzel dönüşler aldıklarını kaydetti. Aldıkları geri dönüşlere ilişkin Kanîwar, “Burada yaşamayanlar, özlem duyduklarını, ağladıklarını dile getiriyor. Her hafta olmasını istiyorlar. Ama bu mümkün değil, çünkü prodüksiyon çok zahmetli. Konserleri izleyen yurttaşlar ‘biraz da olsa bu karantinadan kurtulduk ve şarkılar evimize geldi’ diye belirtti. Talepler karşısında konserlerimiz devam edecek” dedi.
 
‘ÇOCUKLARIMIZI MÜZİKSİZ BIRAKMAYACAĞIZ’
 
Ma Music Akademi olarak açıldıkları günden beri müzik günleri yaptıklarına dikkati çeken Kanîwar, “Amacımız burada eğitim alanların, ileride eğitim verebilecek konuma gelebilmesi. Pandemiden kaynaklı büyük salonlarda konser veremedik, aileleri çağıramadık. Sosyal medya hesaplarımızdan öğrencilerimizin performanslarından oluşan videoları yayınlıyoruz. Dedik ki bu memleketin çocuklarını müziksiz bırakmayacağız. İşte pandemi sürecinde de hem eğitimlerimize devam ediyoruz hem de diğer yandan öğrencilerin performanslarını toplumla buluşturuyoruz. Doğrudur evlerimizdeyiz ama sanat ve müziğin durmaması lazım. Negatif psikolojiyi ve umutsuzluğu müzik ve sanat ile ortadan kaldırabiliriz” ifadelerini kullandı.
 
MA / Eylem Akdağ - Fahrettin Kılıç