Vidos’tan Güngören’e: Kimin yurdu?

img

İSTANBUL - Şair ve fotoğraf sanatçısı Taşkın Aşan, Rumların, Ermenilerin ve Yahudilerin bir dönem yaşam alanı olan ve bugünkü adıyla Güngören olan Vidos’un tarihine, 30 yılda toplanan fotoğraflar ve 100’den fazla ailenin biyografisi ile ışık tuttu. 

Şair ve fotoğraf sanatçısı Taşkın Aşan’ın 3 yıl önce çıkardığı “Vidos’dan Güngören’e” adlı kitabı, eski adıyla Vidos olan İstanbul’un Güngören ilçesinin tarihine ışık tutuyor. Aşan’ın 30 yıl boyunca kendisinin çektiği fotoğraflar ile halktan topladığı fotoğraf, bilgi ve belgelerle anlattığı Vidos, 1600 tarihlerinde Eyüp’e bağlı bir Rum köyüydü. Bu köy, ilk başlarda Çekmece-i Sagir (Küçükçekmece) nahiyesine (Kaza, kasaba veya bölge) bağlı iken daha sonraları ise Makriköy’ün (bu günkü adı ile Bakırköy) nahiyesi Kalfaköy’e (Mahmutbey) bağlandı.
 
KİMİN YURDU?
 
Ayrıca bugün Güngören ilçesi olan Vidos köyü ile hem isim olarak hem de yapı olarak aynı “kaderi”, Litros (Esenler), Yahud Bergos (Bağcılar), Ayapa (Kirazlı), Nifos (Kocasinan) ve Viranbosna’da (Yenibosna) yaşadı. Bu yerlerin temel geçim kaynağını tarım ve hayvancılık oluştururken, üzüm ve incir yetiştiriciliği de yapılıyor. Adı değiştirilen bu ilçeler yıllar boyunca İstanbul’a ambar görevini üstlendi. Ancak  Osmanlı İmparatorluğu'nun Rusya ile girdiği savaşlarda yenilgiyle çıkmasıyla birlikte Rumlar, yurtları olan bu yerlerden zorla çıkarıldı. Rumların, Ermenilerin ve Yahudilerin yaşadığı bu yelere daha önce  “İskan politikası”  çerçevesinde Türkler yerleştirildi.
 
‘KAYBETTİRİLMEK’ İSTENEN TARİH
 
Kayıp veya daha doğru bir ifadeyle kaybettirilmek istenen bir hayatın izlerini ilmek ilmek işleyen Aşan, 1958 yılında Güngören’de doğdu. Çocukluğundan beri Vidos’ta (Güngören) yaşayan Aşan, edebiyata, şiire ve gençlik dönemlerinden beri ise fotoğrafa yoğun ilgi gösterdi. Bu güne değin 13 şiir kitabına imza atan Aşan, 30 yıllın verdiği “Vidos’tan Güngören’e” kitabını elline aldıktan sonra ise,  “gözlerim açık gitmeyeceğim” diyor.  
 
NASIL ORTAYA ÇIKTI?
 
Kitabın kapağında yer alan fotoğraf ile anlatımına başlayan Vidoslu Aşan, fotoğrafın Arnavut kökenli bir aileye ait olduğunu söyledi. Bu ailenin Vidos’un  en eski aileleri arasında yer aldığını paylaşan Aşan, fotoğrafta yer alan ve Selim Ağa olarak bilinen kişin iki kızının Vidos’un komşusu olan Viranbağ’da yaşadığını kaydetti. Kitap ile arasındaki ilişkiyi anlatan Aşan, “Kitap, yeni doğmuş bir çocuğum kadar kıymetli. Çünkü 30 yıl emek verdim” dedi. Kitap yazma fikrinin yeşermesine de değinen Aşan, “Ev sahibim 1911 Vidos doğumlu Saim Günal. O benim mihenk taşım oldu. Ondan çok güzel öyküler dinledim. Beni heyecanlandırdı. Onun vasıtasıyla yazmaya karar verdim” dedi.
 
KİTAP 13 BİN FOTOĞRAFTAN OLUŞUYOR
 
Bu fikrin yeşermesiyle birlikte Vidos halkına gittiğini ve bu fikri onlarla paylaştığını aktaran Aşan, halkın kendisine destek verdiğini kaydetti. Bu nedenle halkın Vidos tarihçesine ışık tutacak 13 bine yakın fotoğrafı kendisine ulaştırdığını belirten Aşan, “Aileler bana arşivlerini açtı. Bana güvendiler. Ben de fotoğrafları tedavi ettirip kullandım. Daha sonra ise onlara iade ettim” diye konuştu.
 
KOLEKTİF EMEĞİN ÜRÜNÜ 
 
Fotoğrafları toplama aşamasına da değinen Aşan, “Ben Güngören halkının bir çocuğuyum. Bu en büyük avantajım oldu. Bana o kadar sevgi gösteriyorlar ki, bana o kadar güveniyorlar ki, arşivlerini hiç düşünmeden açtılar. Bu konuda hiçbir sıkıntı yaşamadım” diye belirtti. Ayrıca bu kitabın kolektif bir aklın ve emeğin ürünü olduğuna işaret eden Aşan, “Halk bana destek vermeseydi bu kitap çıkmazdı” dedi. Vidos’ta halkların birlikte  yaşama iradeleri gösterdiğini ve kitap hazırlık aşamasında da bunu gördüğünü ifade eden Aşan, kitapta yüzden fazla ailenin biyografisinin olduğunun bilgisini paylaştı.
 
‘RUMLAR YOĞUNLUKTA YAŞIYORDU’
 
Kitapta Osmanlı İmparatorluğunun padişahı olan Genç Osman’ın Vitos ile ilgili çıkardığı bir fermanın ve 1800 yıllarına ait bir fermanın da olduğu bilgisini aktaran Aşan, şunları kaydetti: “Burada Rumlar yoğunlukta yaşıyordu. Ayrıca Arnavutluk’tan göçenler de vardı. Anadolu’dan buraya göç eden yoksullar da vardı. Buna rağmen birbirine karşı saygılı bir şekilde yaşıyorlardı. Ama sonrasında bu saygı ortadan kalktı. Bağcılarda ve Esenlerde kiliseler vardı. Bunları biz de gördük. Ancak Bağcılardaki kilise yok edildi, yağmalandı.” 
 
‘GERÇEK TARİHİ YAZDIM’
 
Bu yıkım ve yağmaya rağmen Vidos ve diğer yerlerde yakınları vefat etmesine rağmen hala burada soylarını devam ettiren aileler olduğunu söyleyen Aşan, “Onlar hala o Vidos’un ve atalarından aldıkları ruhu devam ettiriyorlar. Sayıları azaldı ama var” dedi. En son Vidos’tan ayrılan Rumların isimlerini paylaşan Aşan, şunları anlattı: “Buraları en son terk eden Rumlar Lazari, Todori, Aleksi, Yeorgi ve Philiplerdir. Bana düşen gerçek tarihi yazmaktı. Bunun için elimi taşın altına koydum. Bu halkları mutlu etti.”
 
EL KOYDULAR
 
Rumların yurdunu terk etmek zorunda bırakılmasına tepki gösteren Aşan, “Onların ektiği arazi afaki bir şekilde kendi arazileri olmadığı halde eken insanlar oldu. Bu artık nasıl bir sistemle oldu anlamadım. Makedonya’dan Yunanistan’dan ve Bulgaristan’dan gelenler buradaki insanların mallarına el koydu” diye belirtti.  Vidos’un bugünkü yapısı ve renginden memnun olmadığını söyleyen Aşan, çok kimlikli yapısını artık korumadığını kaydetti.
 
'GÖZLERİM AÇIK GİTMEYECEK'
 
Yazdığı kitabı herhangi bir yayın evinden çıkarmadığını ve Vidos’un sakinlerinin dayanışması ile çıkardığını paylaşan Aşan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Çok klasik ama güzel bir söz var; öldükten sonra da yaşamak istiyorsanız, ölümsüz bir eser bırakınız. Ben de o şiarla yola çıktım. Biz bu gün varız yarın yokuz. Benim amacım ve hedefim tarih yazmaktı, yazdım. Kitap ilk çıktığında görevimi tamamladığımı hissetim ve artık gözüm açık gitmeyecek.”
 
‘DÜNYA’YA YENİDEN GELECEĞİM’
 
Aşan, bu 30 yıllık sürede Vidos’un kelime anlamını ise bulamadığını söyledi. Bu durumun içinde açık ve kanayan bir yara olduğunu ifade eden Aşan, sözlerini “Ömrümün sonuna kadar peşinden gideceğim. Yurt dışında yaşayan birçok kişi ile iletişime geçtim. Eğer ismin anlamını bulursam dünyaya yeniden gelmiş olacağım” diyerek bitirdi.  
 
MA / Mehmet Aslan