Dêrsim kültürünü keçeyle nakşetti

DÊRSIM - İstanbul’da yün sanatı atölyesi bulunan Zeynep Çiçek Ayrılmaz, Dêrsim kültürünü keçeyle nakşetti. Ayrılmaz, en büyük hayalinin Dêrsim’de bir atölye açmak olduğunu söyledi. 
 
Zeynep Çiçek Ayrılmaz, 2019 yılında emekli olduktan hobi öğrenmek amacıyla gittiği yün kursundan ustalık ve usta üreticilik belgelerini alıp kendi atölyesini kurdu. Yün çalışmaları ile tanıştıktan sonra çeşitli kurumlarda eğitmenlik yaparak yünü, renklerin ve desenlerin diliyle yeniden şekillendiren yün ustası Zeynep Çiçek Ayrılmaz, İstanbul’da kurduğu Anka Keçe Sanat Evi’nde çalışmalarını sürdürüyor. Bu çalışmalar kapsamında daha önce Dêrsim’de “Dersim’in Tanrıçları” ismiyle sergi açan Zeynep Çiçek Ayrılmaz, bu kez Dêrsim’in kültürel dokusunu ve öncü kadınlarını eserlerinde yaşattığı “Dersim'in Kültürel Mirasından Örneklerle Keçe Sanatı” sergisini,  4. Mehmet Çetin-Emirali Yağan Dersim Kültür ve Sanat Günleri’nde sergiledi. 
 
Sergisine dair değerlendirmelerde bulunan Zeynep Çiçek Ayrılmaz, hayalinin Dêrsim’e keçe sanatını yaşatmak olduğunu söyledi. 
 
Emeklilik sonrası hobi olarak keçe sanatına başladığını söyleyen Zeynep Çiçek Ayrılmaz, bu mesleği severek ilerlettiğini ifade etti. Sonrasında ustalık ve usta üreticilik belgelerini alarak Esenyurt Belediyesi'nde ve çeşitli sosyal kurumlarda engelli çocuklara ya da ailelere keçe sanatını öğrettiğini belirten Zeynep Çiçek Ayrılmaz, İstanbul'da “Anka Keçe Sanat Evi” atölyesini açtığını söyledi. 
 
ŞAVAKLARIN ETKİSİ
 
Yünle ilgilenmeye başladıktan sonra Dêrsim’de araştırmalar yaptığını aktaran Zeynep Çiçek Ayrılmaz, Dêrsim'de şavak ve konargöçer ailelerin kepenek, çadır, halı, kilim ya da ona benzer ürünleri ürettikleri çalışmalar yaptığını gördüğünü belirtti. Bu çalışmaların azaldığını dile getiren Zeynep Çiçek Ayrılmaz, “Araştırmaya giriştiğimde daha çok Çemişgezek, Pertek ve Mazgirt’te yoğun olarak keçe ile ilgilenildiğini, boyama işleriyle ilgili kök boya, safran, soğan kabuğu gibi renklendirmeleri bunlarla yaptıklarını öğrendim” diye konuştu.
 
Şavakların yün çadırlarından akrep ya da ona benzer böceklerin içeri girmediğini söyleyen Zeynep Çiçek Ayrılmaz, “Aslında onlardan da korunmuş oluyorlar. Yaşam alanlarını daha konforlu ve daha sağlıklı yaşanabilir hale getiriyor. Tarımla da uğraşıyorsa ektikleri fidelerin tarım böcekleri tarafından yenmemesi için yün sarılarak fidelerin köklerini ektiklerini öğrendik. Yani hayatın her anında pratik olarak bunu yaşadıklarına tanıklık ettim. Bazı şeyleri teorik olarak öğreniyoruz ama bazı şeyleri de bu yaptığımız araştırmalarda, sohbetlerde öğreniyoruz” dedi. 
 
‘GÖRÜNÜR KILMAYA ÇALIŞTIM’
 
Keçe sanatı ile ürettiği eserlerde Dêrsim’i ve Dêrsim kadınlarını işlediğini ifade eden Zeynep Çiçek Ayrılmaz, Dêrsim’e dönüp burada yaşayan kadınlarla projeler geliştirmek ve atölye açmak istediğini belirtti. Festivalde açtığı “Dêrsim Tanrıçaları” adlı sergiye dair de konuşan Zeynep Çiçek Ayrılmaz, “Dêrsim kadınlarını yöresel kıyafetleriyle işledim. Amacım özellikle onları görünür kılmak. Sergilerde buranın yerel değerleri Şahmaran, Anka, Tavus Kuşu, Seyîd Riza Pirimiz ve dağ keçileridir. Onları yaparak daha görünür kılmaya gayret ettim” diye belirtti. 
 
‘ATÖLYEMİZİ İMECE USULÜYLE KURDUK’
 
İlk atölyesini kadınlarla ve mahallelilerle birlikte komünal bir şekilde İstanbul’da kurduğunu söyleyen Zeynep Çiçek Ayrılmaz, aynı sistemle Dêrsim‘e gelip atölye kurmayı hayal ettiğini söyledi. Kadınların çalışıp kendilerini hapsedildiği dört duvar arasından çıkarabileceğine dikkat çeken Zeynep Çiçek Ayrılmaz, kadınların üretimle birlikte ekonomik özgürlüğünü sağlayabileceğini ifade etti. Zeynep Çiçek Ayrılmaz, “Kadınların üretime dahil olarak özgürlüklerini gerçekleştirmelerini istiyorum. Elimden ne geliyorsa, ne kadar yapabiliyorsam o çabayı göstermek istiyorum” ifadelerini kullandı.
 
MA / Şilan Şirvan Çil