Elçi davasında tanık isim verdi: Savcı Karaca beni yönlendirdi

img

DİYARBAKIR - Tahir Elçi cinayetinin tanığı olduğu öne sürülen Deniz Ateş, savcı Kenan Karaca’nın gözaltında kendisini ziyaret ettiğini ve olayı PKK’nin üzerine yıkma karşılığında kendisinin serbest bırakılacağını sözü verdiğini söyledi.

Tahir Elçi cinayetinde tanık olduğu öne sürülenler, tanık yapılma sürecinde kamu görevlileri tarafından nasıl yönlendirildiklerini anlatırken, olayın tanığı olduğu iddia edilen ve duruşmaya gelerek ifade vermek istemesine rağmen talebi kabul edilmeyen Deniz Ateş, yaşanan süreci Diyarbakır Barosu’na gönderdiği mektupla anlattı. 
 
Bolu F Tipi Cezaevi’nde tutuklu bulunan Ateş, Sur’da yaşanan çatışmalar sırasında tahliye edilirken gözaltına alındığını, olay yerine gelen ve Sur’daki çatışmaların soruşturulmasında görevlendirilen Cumhuriyet Savcısı Kenan Karaca tarafından serbest bırakılma karşılığında yönlendirildiğini kaydetti.
 
Ateş’in gönderdiği mektubu Diyarbakır Baro Başkanı Nahit Eren, mahkemeye sundu. Eren’in mahkemeye sunduğu Ateş’in mektubu şöyle: 
 
“Merhabalar.  İyi olmanız dileğiyle kolaylıklar dilerim. 
 
Tahir Elçi davasıyla ilgili mahkemede tanık sıfatıyla çağrılmıştım. Takip ettiğiniz gibi talep etmem üzerine beni fiziki olarak duruşmaya çağırmadılar ve bu yönlü bir tebligat da yollamadılar. Sizlere mahkemeye sunmak için hazırladığım savunmamın bir örneğini yolluyorum, bu cinayetin tüm gerçekleri aydınlatılmak için bu yüzden bildiğim, tanık olduğum ve üzerimde oynanan süreçleri dile getiren temelde bir savunma hazırladım. Ola ki mahkemeye çağrılamasam aynı ifadeyi verip yazılı savunmamda sunacağım. Fazla gecikmemesi adına baronuza verip ulaştırmayı önemli gördüm. Asıl failler belli ama benim gibiler üzerinden olayı başkalarına yıkma çabaları çok açık ortada, hal bu iken bildiğim gerçekleri anlatmayı çok gerekli ve doğru buldum. Zira Tahir Elçi halkımız için önemli biri ve bu uğurda korkusuzca dik duruş sergilemiş biri. Failler açığa çıkmalı, en kısa zamanda elinize ulaşmasını umuyorum. Tekrardan çalışmalarınızda kolaylık diliyorum görüşmek dileğiyle.
 
SAVCI KARACA AJANLIK DAYATTI
 
9. Ağır Ceza Mahkemesi’ne Diyarbakır
 
Konu: 13.07.2021 günü mahkemenizde görülen Tahir Elçi davasına tanık olarak çağrılmamam dönük karşı savunmamdır.
 
A)- Mart 2016 yılında saat 20.00-21-00 civarında Sur’da yaşayan çatışmalı bölgeden 4-5 kişilik bir grupla tahliye edildim. Özel timler tarafından Cemal Yılmaz Mahallesi (sokak adı anlaşılmıyor) Sokak’ta bulunan Protestan Kilisesine götürüldük. Polis ve askerler bizlere insanlık onuruna sığmayan bir biçimde işkence etmeye başladılar. Çırılçıplak soyulduk ve o soğuk havada saatlerce bize işkence ettiler. Bulunduğumuz yere Diyarbakır Cumhuriyet Savcısı Kenan Karaca da yanında operasyon bölgesi askeri yetkilisiyle geldi ve yapılan işkencelere aldırmadan tarafıma dönük ajanlık, itirafçılık dayatmasında bulundu. Gözleri önünde yapılan işkenceye ses çıkarmayan savcının daha baştan düşman muamelesi yaptığının en somut kanıtıdır. 
 
OLAYI GÜRKAN VE YAKIŞIR’A YIKMAMI İSTEDİ
 
Savcı bana hukuka aykırı bir biçimde, “Tahir Elçi cinayetini Mahsun Gürkan ve Uğur Yakışır’a mal etmem için ifade vermemi, ayrıca Kurşunlu Camiinin yakılmasını üstlenmemi, yakıp yıkılan okulların sorumluluğunu üstelenmemi ve askerlerce öldürülen yaşlı engelli bir insanın olayını üstlenmemi” diye bana dayatmada bulundu. Aksi takdirde öldürüleceğimi belirtip tehdit etti ve peşinden ‘Bunları arkadaşlarınızın yaptığını söyleyin ben de sizi bırakacağım, söz veriyorum” diyerek vaatte bulundu. Daha ilk andan savcı aleyhime kullanacak biçimde hareket etmemi dayatıp, ayrıca öldürmekle tehdit ederek kendini mahkeme yerine koymuştur. 
 
Hem asker ve polislerce yapılan işkence, psikolojik baskı, hakaret, dayakla yıldırma hem de savcının bırakılacağıma yönlü vaadi karşısında sıkışık, korkulu ruh halimle, söylenen biçimiyle hareket edeceğimi belirttim. 
 
PKK’NİN ÜZERİNE YIKMA BASKISI 
 
Savcının işlemlerini bitirmesinin ardından, eziyet, işkence ve hakaretler eşliğinde hastaneye götürüldük. Bedenimde darp izleri (şişkinlik, kesik vs.) olduğu halde özel harekat polislerinin dayatmasıyla hastane hekimi üstünkörü bir incelemeyle beni tekrardan polislerin eline bıraktı. Diyarbakır TEM Şubesi’ne götürüldüm. Hücreye alındım. Bir odaya Cumhuriyet Savcısı ve polisler tarafından etrafı camla çevrili, karanlık bir odaya götürüldüm. Savcı orada da ‘Korkma, şerefim ve namusun üzerine seni bırakacağım. Bu olayları PKK’nin üzerine yıkmamıza yardımcı ol. Avukat gelirse bu konuşmalardan bahsetme. Senin de avukatının da başı ağrır. Yoksa hiç kurtulamazsın’ dedi.
 
SAVCININ DEDİĞİ GİBİ YAPTIM
 
Ben sorgudayken avukat beni görmeye gelmiş. Dışarıda planlı bir biçimde çeşitli bahanelerle bekletilmiş. İki- üç saat sorgu esnasında baskı altında olduğumdan denileni kabul ettim ve önüme bir kağıt getirdiler. Okumam-yazmam olmadığından imzalayarak parmak basmamı söylediler ve ben de öyle yaptım. Kağıtlarda ne yazdığını bana okumadılar. Avukattan destek almam da tehditle engellendi. Ardından avukat görüşüne gittiğimde bana ‘Neden geç bıraktılar, bir şey yaptılar mı? Bir şeye imza attın mı?’ mealinde sorular sorsa da savcının dediği gibi yapıp bir şey anlatmadım. 
 
Yaşanan hukuksuzlukları sıralarsam o koşullarda okuma-yazmam söz konusu değildi ve baskı-tehdit altında bir an önce kurtulayım diye söylenenleri kabul ettim. Durumu şimdi ele aldığımda; 
 
1- Cumhuriyet Savcısı (Kenan Karaca) soruşturma ilk ve mantığına aykırı davranıp düşmanca yaklaştı. 
 
2- CMK'nın 147. maddesi ifade ve sorgu tarzına ilişkindir. Savcılık bana yüklenen suçu anlatmalıyken, suç diye üretilen yanlış bilgileri zorla kabul etmem temelli yaklaşılmıştır. Avukatım sorgumda hazır edilmesi kuralına uyulmamıştır. 
 
3- Tutanağın içeriğini hem bana hem avukata okutulması gerekirken, imzamın öyle alınması gerekirken bu yapılmamıştır. CMK 148/C der ‘Yasak usullerle elde edilen ifadeler rıza ile verilmiş olsa da delil olarak değerlendirilemez’ somut olayda bu yaşanmıştır. Çünkü kötü muamele, işkence, yorma aldatma, şiddet, tehdit uygulanarak bedensel ve ruhsal müdahalelere maruz bırakıldım. Kısaca bu aşamada soruşturma aşamasında Savcılık, emniyetteki alınan ifadelerim baskı, aldatma, işkence altında olmadığımdan CMK'nın 147 ve 148. maddelerine aykırı davranıldı. 
 
İSTİHBARATTAN GELDİLER
 
B)- Savcılığa çıkarıldığımda ifade vermeyerek susma hakkımı kullandım. Aynı savcı yeniden baskı, tehdit, şantajda bulundu. Tutuklanıp Diyarbakır D Tipi Cezaevine konuldum. Tek başıma, tutuklulardan, hükümlülerde uzak tecrit altında tutuldum. Tutukluların arasına verilme talebim geri çevrildi. 4-5 gün sonra mahkemeye götürüleceğim belirtilip Sincan 1 No'lu F Tipi Cezaevine götürüldüm. Çıplak aramaya maruz kaldım. Odaya götürülene kadar da Savcılığın emri denilip kameraya videoya alındım. Odaya alındıktan bir saat sonra ‘Seni görmek isteyenler var’ denilip odadan alındım. İçeride takım elbiseli ve tanımadığım iki kişiyle karşılaştım. Bana ‘Bizi Cumhuriyet Başsavcılığı (Ankara) yolladı. İstihbarattan geliyoruz. Tahir Elçi cinayetini tekrardan bize anlatmalısın. Kameraya alacağız ve basına-medyaya vereceğiz. Senin için de bizim için de yararlı olacak. Hiç korkma hiç kimse sana bir şey yapamaz. Seni çıkartacağız...’ dediler. Ben de ‘Bir şey bilmiyorum, beni kandırıyorsunuz. Ben de ne istiyorsunuz, konuşmak istemiyorum’ diyerek cezaevi personelini beni odama geri götürmesi için çağırdım ve ifadeleri reddedip odama döndüm. 
 
İki gün sonra yine ‘Diyarbakır'dan polisler gelmiş, seni görmek istiyorlar’ diyerek odadan çıkarıldım. Odaya (ziyaret) girdiğimde aynı kişilerle karşılaştım. Kendilerine, ‘Benden ne istiyorsunuz, konuşmayacağım, odama dönmek istiyorum’ dedim. 
 
BİZE YARDIMCI OL! 
 
Gelenlerden biri ‘savcılık bize baskı yapıyor. Deniz akılsızlık etme, bize yardımcı ol biz de sana yardımcı olur, ihtiyaçlarını karşılarız’ gibisinden söylemlerde bulundu. Ben de bir şey belirtmeden odama geri döndüm. İki gün sonra bu sefer cezaevi başgardiyanı elinde bir tebligatla gelerek, okuma yazmam olmadığından kendisi bana ‘Cumhuriyet Başsavcısının hakkında tedbir kararı var. Aile, avukat görüşü yasak. Odadan çıkarılman yasak. Tecride alınma kararı var’ deyip tebligatın içeriğini anlattı. 
 
Bu bölümde de birçok hata ve hak hukuk ihlalleri söz konusu. Bu durumdan hareketle de;
 
1- Kanunen soruşturması sona erdiği halde kovuşturma evresi başlayacakken, soruşturma evresinin iddianamesini keyfi, kendine göre düzenlemek isteyen savcılık, görev ve sorumluluk ilkesine aykırı hareket etmiştir. 
 
2- Kanunen tabi olacağım mahkeme süreci ortadayken kanuna aykırı olarak tanımadığım, kim oldukları belirsiz kişilerce yapmadığımı görmediğimi bir fiil sebebiyle, üzerime olayın bir şekilde atılması için baskı vaatte bulunma kanuna aykırıdır. 
 
CİNAYETİ İŞLEYENLER DEVLET GÖREVLİLERİDİR
 
3- Kürt ve Türkiye halklarının tanıdığı insan hakları mücadelesiyle tanınmış hukuki ve siyasi kimliği bulunan ve en önemlisi de Kürt olduğu için bunları çekinmeden dile getiren Tahir Elçi'nin öldürülmesi olayını ısrarla Mahsum Gürkan, Uğur Yakışır üzerinden PKK'ye mal edilmesi/mal edilmeye çalışması gerçekliklerden kaçıştır ve büyük bir yanılgıdır. Herkesin de bildiği gibi Tahir Elçi bizzat devlet içinde yer alan özel güçlerce suikast edilip bir komploya kurban edildi ve bu cinayeti ısrarla PKK'ye mal etmeye çalışmaları suçlarını örtbas etmeye çalışmadır. Diğer yandan Kürtler arasında çelişki yaratarak Kürt kamuoyunu, halkını PKK'ye karşıt hale getirme planıdır. Israrla Tahir Elçi olayını benim üzerimden tanık olmam yoluyla PKK'ye mal etme hesapları devlet politikasının dışavurumudur. Hem barolar hem kamuoyu hem de gerekli incelemeler bu siyasi cinayeti işleyenin PKK olmadığını somut olarak ortaya çıkarmıştır. Cinayeti işleyenler bizzat devlet tarafından görevlendirilmiş özel güçlerdir. 
 
4- Cumhuriyet Başsavcılığının gerek avukat görüşüme tedbir koyması, yasaklaması kararı olması da; söz konusu bölgede cami, okul yakılması, evlerin tahrip edilmesini, yaşlı ve engelli bir insanın evin içinde askerlerce öldürülmesine rağmen benim yaptığımı, Tahir Elçi'nin katledilmesini PKK'ye mal etmeyi kabul etmediğim için bir cezalandırma yönetimidir. Suçları örtbas etme çabalarının benim nezdimde sonuç almamasına dönük cezalandırmadır. Bunun yapılması başlı başına genel durumu açıklıyor ve yaşanan hak ihlallerini, kirli amaçları ortaya koyuyor. 
 
TANIKLIĞIM SÖZ KONUSU OLAMAZ
 
5- Olayda(larla) ilgili tanıklık sıfatım söz konusu olamaz. Tanık beyanım diye ifade edilen, tamamen baskı altında alınan ifadelerim olduğundan görmediğim olayların tanıklığını mantıken zaten yapamam. Olay(la) esnasından nasıl ki tanıklığım yok ise olmayan tanıklığımı mahkemeniz huzurunda yapamam. Yaşanan tüm bu hukuksuz, onursuzluk dayatmalarını açıkça ifade etmeyi de insani bir görev olarak görüyorum. Gerçeklerden kaçmakla kurtulanamaz. 
 
Savcılığın olay(lar), zorla benim tanıklığım üzerinden PKK'ye yıkma gayretleri dikkate alındığında uydurma-yalan şeyler ile hukuka aykırı davranıldığı açıktır. Dolayısıyla sorguda konuna aykırı olarak alınan ifadelerim ne delil sayılabilir ne de tanıklık olarak nitelendirilebilir. 
 
Dolayısıyla söz konusu yaşananlar adil yargılama ilkesine de aykırılık oluşturmaktadır. Baskı, zor kullanılarak alınan ifadelerimin hükme konu edilmesi de kanuna aykırıdır. Bu nedenle delil kanuna aykırı biçimde oluşturulduğundan CMK'nin 206/2 (a) bendine göre mahkemenin bu durumu ele alıp ret etmesi gerekmektedir. 
 
GERÇEK TANIKLIKĞIM BUDUR
 
Bu durumda gözaltı sorgu sürecindeki ‘tanıklığımın’ hukuki bilimsel bir dayanağı bulunmamaktadır. Tüm göstergeler savcılığın siyasi amaçla hareket ettiğine delalettir. Söyleyeceklerim gerçek tanıklığım budur. Gereği bilginize sunulur.
 
Deniz Ataş”
 
MA /  Ömer Çelik
 

Diğer başlıklar

20:28 Bir yanda ‘Kamuda Tasarruf’, bir yanda şatafat
20:19 Gençlik örgütlerinden Dörtler, Karer ve Kaypakkaya için yürüyüş
20:08 Perî seçimleri için çalışmalar sürüyor
20:01 Bakırhan: Bizi yargılayan JİTEM ittifakından kurtulacağız
19:25 Kobanê Davası tutsaklarına Kuzey ve Doğu Suriye’den destek
19:08 'Kobanê Davası kararından dönülsün' çağrısı
18:57 Uçar: Kürt halkının en büyük dokunulmazlığı direnişidir
18:35 Mêrdîn’de bir korucu öldürülmüş halde bulundu
17:33 Gazeteci Aslan’a ayakta sayım işkencesinin nedeni Türk bayrağıymış!
17:19 ‘Dilin özgürlüğü yetmez, halkın ve toprakların da özgürleşmesi lazım’
17:00 3 kentte Kobanê Davası protestosu
16:55 Elbak’ta askeri araç devrildi
16:14 Curnê Reş'te mahalle mahalle seçim çalışması
16:12 AKP'li Özcan'ın koruması: Belediye aracında esrar taşıttı
15:38 Afganistan'da sel: En az 50 ölü
15:05 30 yılın ardından memleketinde çiçeklerle karşılandı
14:53 65 yaş üstü hasta tutsakların sağlık sorunlarını sıraladılar
13:56 'Dörtler' anıldı |
13:52 KHK açıklamasında Wan'daki tutuklamaya tepki
13:46 Wan'da Kürt Dil Sempozyumu: Bir dili öldürmek jenosittir
13:41 AKP’nin tarımdaki ‘başarı’ hikayesi: 700 milyar borç
13:37 Şirnex ve Hatay’da Kobanê Davası protestosu
13:31 31 yıllık tutsağın tahliyesine dördüncü engel
13:23 Kayıp yakınlarından birçok kentte eylem: Failleri yargılayın
13:03 Cumartesi Anneleri Örhan ailesinin akıbetini sordu
12:30 Tokat’ta tutsaklara hücre cezası
11:30 Şehba’ya saldırılarda 2 çocuk yaralandı
10:29 Efrîn’de 6 yılda 10 bin kişi kaçırıldı
10:13 Kobanê Davası: Karara karşı omuz omuza mücadele verilmeli
09:46 İstiklal Mahkemeleri'nden Kobanê Davası'na değişen bir şey yok
09:32 Mêrdîn Kitap Festivali: İlgi yoğun, yayıncılar memnun
09:23 Alıkonulan Ahmet'ten 207 gündür haber yok
09:22 Tutsakların ‘özgürlük’ eylemi sürüyor
09:16 Çiftyürek: 'Kalkınma Yolu Projesi' ile Kürt kazanımları hedefleniyor
09:13 Çıraklık merkezlerinden MESEM’e çocuk emeği sömürüsü
09:06 Nas: Ülke geleceği açısından umut kırıcı bir karar
09:03 'Güvenlik' arıcılığı bitme noktasına getirdi
09:02 Ünsal: DAİŞ’in intikamı alınmak isteniyorsa boşa bir çaba
09:01 Penseli işkence iddianamede yer almadı
09:00 18 MAYIS 2024 GÜNDEMİ
07:49 3 kentte 18 tutuklama
17/05/2024
23:24 Köln'de Kobanê Davası tutsaklarıyla dayanışma mitingi
21:20 30 yıllık tutsak İlhan tahliye edildi
21:06 Gök ve Dinç’in davasında karar çıkmadı
20:06 Kobanê’den mesaj: Kobanê Davası tutukluları onurumuzdur
19:34 Savcılıktan Kobanê Davası'ndaki beraat ve tahliyelere itiraz
17:57 ‘Emine Şenyaşar yargılanıyor, katliamı yapanlar yargılanmıyor’
17:40 Mêrdin Kitap Festivali’nde Aram Yayınevi’ne yoğun ilgi
17:16 Antalya ve Hatay’da 9 kişi serbest bırakıldı
17:02 Dêrsim’de halk konserine valilik yasağı
16:28 Hemşire Bilgin şüpheli şekilde yaşamını yitirdi
16:04 Colemêrg’te 6 kişi daha tutuklandı
16:01 Dokuz Eylül Üniversitesi'nde 8 ayda 3 kez yemek ücretine zam
15:59 3 kentte 'Tecride son ver' eylemi
15:57 Bakanlıktan Karaburun'da 41 yeni RES onayı
15:52 Belediyeye gelen para maaşlara yetmedi
15:42 Curnê Reş’te 12 mahallede seçim çalışması: Yüksek farkla kazanacağız
15:32 Çorum'da iki kadın katledildi
14:24 Şehba’nın Til Mediq köyüne saldırı
14:20 Kışanak Amed'te: Kobanê vicdan meselesiydi, vicdan kazanacak
14:16 Birçok kentte Kobanê Davası protestosu
14:13 Sêrt kayyımın tahsis ve devir işlemleri iptal edildi
14:06 Wan sokakları: Kararı mahkeme değil, iktidar verdi
13:56 Adalet Bakanı Tunç'tan Kobanê Davası açıklaması
13:55 Ege cezaevlerinde 1 yılda 934 hak ihlali
13:43 'Hakikatleri Araştırma Komisyonu kurulsun' talebi
13:34 30 yıllık tutsağın tahliyesi ikinci kez engellendi
13:29 Curnê Reş seçmenlerine mektup: 2 Haziran'da zafer halayına duralım
13:27 Mêrdîn 1’inci Kitap Festivali başladı
13:07 Hukukçular: Düzmece yargılamayla verilen cezaları tanımıyoruz
12:00 İmralı için ailelerden görüşme başvurusu
11:52 Kobanê Davası dünya basınında
11:26 İfadeye çağrılan Akıl ve Çağlı gözaltına alındı
11:14 Erdoğan'ın affettiği Çetin Doğan tahliye edildi
11:06 DEM Parti 3 kentte Kobanê Davası kararlarını protesto edecek
11:05 TÜİK işsizlik rakamlarını açıkladı
11:00 2 kişiyi öldüren AKP’linin babasına Erdoğan affı!
10:47 Yüksekdağ'dan ilk mesaj: Kimsenin yüzü düşmesin, diz çöktüremediler
10:32 Kobanê Davası avukatı Aydın: Börü'nün ölümü algı için kullanıldı
10:06 Wan'da 21 kişi tutuklandı
09:51 Hukukçular: İktidar yargıyı suç aleti olarak kullandı
09:44 Müfredat tepkisi: Çocuklarımız AKP’nin şekillendirici hamuru değil!
09:26 Eren Keskin: Bu intikamcı bir karardır
09:11 Alıkonulan Ahmet'ten 206 gündür haber yok
09:10 Tutsaklar telefon ve aile görüşlerine çıkmıyor
09:08 Çocuk emeği üzerinden milyonlarca liralık ciro
09:06 Şüpheli şekilde ölü bulunan Koç’un babası: Kızım öldürüldü
09:04 Çakmak: İmralı’ya gitmek için yeni bir başvuru yapacağız
09:03 Barış Anneleri 'özgürlük' talebinde kararlı
09:00 17 MAYIS 2024 GÜNDEMİ
08:50 Kobanê Davası'nda hangi siyasetçiye kaç yıl ceza verildi?
08:07 Erdoğan'dan 28 Şubat hükümlülerine af
01:18 15 barodan Kobanê Davası açıklaması
01:10 Tuncel: Cezaevlerinde İmralı tecridine karşı verilen mücadeleyi anlamlandıralım
01:03 Amor ve Sjöstedt’den Kobanê Davası kararına tepki
16/05/2024
23:19 Tahliye edilen siyasetçi kadınlar: Mücadele sürecek
22:48 Êlih ve Wan’da Kürt Dili Bayramı etkinlikleri
22:33 Amed ve Adana’da yürüyüş
22:19 Bedlîs’te 6 kişi tutuklandı
21:40 Tahliye olan Kışanak: Barışa ihtiyacımız var
21:16 Korucu saldırısında 6 yurttaş yaralandı
21:00 Hüseyin Deniz Öykü Yarışması Ödülleri sahiplerini buldu
20:28 Kobanê Davası kararına karşı ortak mücadele çağrısı
19:46 Kobanê Davası kararına tepki yağdı
19:36 Avrupa Parlamentosu Sol Grubu: Türkiye’de IŞİD karşıtı protestolar suç sayılıyor
19:28 Emine Şenyaşar’ı takip eden basın ve danışmana polis engeli
19:09 Birçok kentte Kobanê Davası protestosu: Boyun eğmeyeceğiz
17:52 Peri’de seçim çalışmalarının startı verildi
17:43 Demokrasi mücadelesinde yaşamını yitirenler anıldı
17:27 Hatimoğulları: Cuntaya rahmet okutacak bir karar
Bakırhan: Cezaları tanımıyoruz
17:18 MUÇEP : ÇED raporları kopyala-yapıştır hazırlanıyor
17:04 TJA: Kobanê Davası kararını tanımıyoruz
16:55 Önder’den Kobanê kararı yorumu: AKP’nin ilerideki yargılanmasının ön iddianamesidir
16:49 Meclis'te Kobanê Davası protestosu
16:44 Ahmet Türk'ten ilk açıklama: Mücadele etmeye devam edeceğiz
16:26 DEM Parti Kobanê Davası ardından olağanüstü toplanıyor
16:08 DEM Parti’den Kobanê kararına ilk tepki: Kumpaslarınızı çökerteceğiz
16:02 Seçim çalışmaları 3 koldan sürüyor: Curnê Reş bizim
15:31 Karar duruşmasını takip eden siyasetçiler: Kobanê Devrimi mahkum edilmek isteniyor
15:16 Kobanê Davası'nda siyasetçilere ceza yağdı
15:01 Dêrsim'deki maden projelerine karşı 'ortak mücadele' çağrısı
14:49 BES: 'Kamuda tasarruf' paketiyle fatura halka kesildi
14:48 Eylemcinin listesinde adı bulunduğu iddia edilen gazeteciler ifade verdi
14:47 Wan’daki gözaltı ve tutuklamalara tepki: İntikam operasyonu
14:22 Yemek ücretleri ödenmeyen memurlardan yemekli protesto
14:14 Tehdit alan kadın şikayetine rağmen korunmadı
13:55 Kobanê Davası için çağrı: Ülkenin geleceği karanlıklara teslim edilmemelidir
13:36 30 yıllık tutsak Yavuz tahliye oldu
12:34 Cannes Film Festivali sinema emekçilerinin eylemiyle başladı
12:24 Tutsak kadınlar: Öcalan’ın özgürlük koşullarının sağlanması için duruşmaya katılmıyoruz
12:08 TFF kadın hakemi hamile olduğu için FIFA listesinden çıkardı
11:49 Kobanê Davası: Duruşmaya ara verildi
11:32 Asrın Hukuk Bürosu’ndan İmralı’ya gitmek için başvuru
11:30 İran'da 2 tutsak kadın açlık grevine başladı
11:19 Kobanê Davası'nda karar duruşması başladı
10:25 Bakırhan: Ders alınıp alınmadığını göreceğiz
Hatimoğulları: Bu dava Türkiye için bir yol ayrımıdır
09:44 Alıkonulan gazeteciden 205 gündür haber yok
09:42 4 ilde 68 gözaltı
09:41 Tutsaklar 'özgürlük' eyleminde
09:40 DAİŞ saldırısında 1 Irak askeri hayatını kaybetti
09:16 Sêrtli yurttaşlar: İnsan dilini konuşmadığı yerde yok olur
09:10 Kürtçeye 10 kontenjana tepki: Seçmeli değil, anadilde eğitim olmalı
09:06 Jîn Art’tan büyük konsere çağrı
09:06 Ekolojide antikapitalist bir mücadele: Polen Ekoloji Enstitüsü
09:05 'Mardin Bienali'ne alternatif oldular
09:02 Tetwan'da her hafta kültür ve sanat atölyesi düzenlenecek
09:02 Cezaevinde şüpheli ölüm: Oğlumun intihar ettiğine inanmıyorum
09:01 Mevsimlik işçilerin zorlu geçim mesaisi başladı
09:00 16 MAYIS 2024 GÜNDEMİ
08:58 Kobanê Davası'nda bugün karar bekleniyor