Kurkut cinayetinde uzman raporu: Devlet yükümlülüğünü ‘ihlal’ etti

img

DİYARBAKIR - Ceza Hukukçusu Dr. Timuçin Köprülü, hazırladığı raporda Kemal Kurkut cinayetinde devletin ‘yaşam hakkı’nın kamu görevlileri tarafından ihlal edilmesi halinde etkili soruşturma yapma yükümlülüğünü ‘ihlal’ ettiği sonucuna vardı. Avukatlar bu raporla mahkemeye başvurdu. 

 
Diyarbakır’da, 2017 yılında katıldığı Newroz kutlaması sırasında öldürülen üniversite öğrencisi 23 yaşındaki Kemal Kurkut’un faili polis Yakup Şenocak’ın yargılanıp, hakkında beraat kararı verilen dava, Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin verdiği bozma kararı üzerine bugün yeniden görülecek.
 
Davaya bakan Diyarbakır 7’nci Ağır Ceza Mahkemesinin sanık polise dair verdiği beraat kararından öte yargılamaya dair en çok tartışılan konu 1. Ceza Dairesi’nin bozma kararı ile imza attığı hukuk skandalı oldu.
 
Yerel mahkemenin aldığı beraat kararının gerekçesini eksik kurduğunu savunan İstinaf Mahkemesi, sanık polise yüklenen suçun “hukuka aykırı” olduğunu öne sürdü. İstinaf, hukuka aykırı yüklenen suçun bağlayıcı emrin yerine getirilmesi suretiyle işlenmesinden ötürü sanık polise “ceza verilmesine yer olmayacağı” kararının verilmesi gerektiğini savunup, yerel mahkemenin kararını bozdu.
 
Kurkut Ailesi’nin avukatı Reyhan Yalçındağ Baydemir’in talebi doğrultundan ‘Ceza ve Ceza Muhakemesi Hukuku’ konusunda yetkin isimlerden biri olan Atılım Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Görevlisi Dr. Timuçin Köprülü, İstinaf’ın söz konusu gerekçelerle aldığı bozma kararını kararı değerlendirip, bir rapor hazırladı.
 
İSTİNAF’IN TESPİTİ YANLIŞ!
 
Dava dosyası, olaya dair idari soruşturma raporları ve ilgili belgelerin tümünü inceleyen Dr. Köprülü, 1. Ceza Dairesi’nin bozma kararına konu gerekçesinde belirtilen amirin emrinin yerine getirilmesi hükmünün uygulanmasına dair tespitinin yanlış olduğu sonucu vardı
 
Amir emrinin yerine getirilmesinin cezai sorumluluğa etki edebilmesi için öncelikle bir emrin (bozma gerekçesine göre ise bağlayıcı nitelikte hukuka aykırı bir emrin) bulunması gerektiğini belirten Köprülü, sorumlu amirlerin beyanlarında ve tanık beyanında da görüleceği gibi ateş edilmesi yönünde bir emir bulunmadığına, aksine sorumlu amirler olan iki komiser yardımcısı ve komiserin bedensel ya da yaşamsal bir tehlikenin oluşmaması için ateş edilmemesi yönünde uyarıda bulunduğuna dikkat çekti.
 
ZOR KULLANMA ŞARTLARI OLUŞMADI
 
Olay mahallinde görevli amir pozisyonundaki komiser yardımcıları ve komiser ile bazı polis memurlarının beyanlarından ve olaya müdahale ediş ya da etmeyiş şekillerinden hareketle zor kullanmanın şartlarının oluşmadığı yönünde bir kanaatin varlığı ortaya çıktığını belirten Köprülü, bu kanaatin İçişleri Bakanlığı Başmüfettişliği’nin ilgili raporuna da yansıdığına işaret etti.
 
Köprülü, hazırladığı raporunda bu konuda “Diğer yandan zor ve silah kullanmanın şartlarının oluştuğu kabul edilse bile çantasını kontrol noktasında bırakan, elinde, üzerinde patlayıcı bir madde taşımadığı veya bulundurmadığı aşikar olan, üstü çıplak ve elinde kendi göğsüne dayadığı bıçaktan başka bir şey bulunmayan maktulün onlarca polisin, TOMA, Akrep gibi müdahale araçlarının bulunduğu olay mahallinde PVSK 16. Maddede belirtilen, örneğin gaz ve su sıkma veya maktulü yere düşürmeye yönelik ayaklarına jop fırlatma gibi diğer maddi güç yöntemleriyle ele geçirilmesi mümkünken bu yola gidilmeyip ateş edilmesiyle yukarıda atıf yapılan Anayasa Mahkemesi kararlarında da belirtildiği gibi zor ve silah kullanımının ölçülülüğünün, orantılılığının, son çare ve mutlak zorunlu olması unsurlarının olayda gerçekleşmediği görülmektedir” değerlendirmelerinde bulundu.
 
‘OLAY ÖNCESİ AYDINLATILMADI’
 
Raporunda soruşturma ve kovuşturma evresinin etkin bir biçimde yürütülüp yürütülmediği üzerinde de duran Köprülü, şu tespitlerde bulundu: “Yukarıda ifade edildiği gibi yaşam hakkına yönelik kolluğun silah kullanmasına dair olaylarda, olayın tüm gelişim çizgisinin ve şartlarının ortaya konulması gerekmektedir. Bu yaşam hakkının ihlaliyle sonuçlanan silah kullanımının etkin bir biçimde soruşturulması ve kovuşturulmasıyla doğrudan bir bağlantı oluşmaktadır. Soruşturma ve kovuşturma evresine dair dosyadaki veriler değerlendirildiğinde olay maktülün kontrol ve süzme noktalarında geçişiyle başlamış gibi görünmektedir. Ancak olayın başlangıcının bunun daha öncesi olduğu anlaşılmaktadır. Maktülün olayın öncesine dair neden kasaptan bir bıçak alıp üzerindeki kıyafetleri çıkararak, çantasını kontrol noktasına bırakıp geçtiğiyle ilgili soruşturma ve kovuşturma dosyasında bir bilgiye rastlanılmamıştır. Örneğin 3XXXX8, 3XXXX4 Sicil Numaralı polis memurları soruşturma evresinde maktülün seyyar satıcının tezgahından su aldığını, seyyar satıcının korkup kaçtığını söylemektedirler. Bu seyyar satıcının kim olduğunun ve olaya dair bilgisinin ve görgüsünün önemli olduğu ortadadır. Ayrıca basına yansıyan haberlerde bir taksicinin, maktülün bıçak almaya gitmeden önce polisle tartıştığını, polislerin maktüle bağırdığını gördüğü yönünde haberler bulunmaktadır. Bu durumda maktülün bıçak almaya gitmesinden önce gerçekleşen olayların aydınlatılmadığı, maktülle ilk karşılaşan ve tartıştığı iddia edilen polislerin bilgisine başvurulmadığı görülmektedir.”
Dr. Köprülü, olayın gerçekleşmesini müteakip alanda bulunan polis memurlarından Svap alınmasında da sorunlar yaşandığının dosyadan ve soruşturma raporlarından anlaşıldığını kaydetti. Köprülü Svap alınma işleminin yeterince hızlı ve yeterli personelle yapılmaması sonucunda sanık dahil görüntülerde havaya ateş ettiği belli olan polislerin bir kısmının ellerinde (yemek ve tuvalet ihtiyacı sonrası elleri yıkama, abdest alma gibi nedenlerle) herhangi bir ize rastlanmadığını belirtti.
 
KAYIP KOVANLAR
 
Yine olay sonrasında tanık anlatımlarında 30-40-70 civarı merminin ateşlendiğinin yer almasına rağmen olay mahallinde 13 adet mermi kovanı bulunması üzerinde duran Köprülü, şu hususlara dikkat çekti: “Bu durum Diyarbakır Valiliği İl Polis Disiplin Kurulu tarafından yürütülen soruşturmada Başkomiser X’e sorulmuştur. Başkomiser X ifadesinde: ‘Olay yerinde Olay Yeri İnceleme Şube Müdürlüğü görevlileri tarafından toplanan kovanların sayısını 13 olarak bildiğini, bunun hangi görevlilerin silahından çıktığı konusunda bir bilgisi olmadığını, bu sayının aslında çıkan silah sesine göre kendisine az geldiğini, ancak bu kovanların bulunamadığı konusunda herhangi bir bilgisinin olmadığını, kendisinin o sırada olaya müdahale etmekle, ambulans çağırmakla ilgilendiğini …’ söylemiştir.
 
Sanık Yakup Şenocak, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın görevi kötüye kullanma, suç delillerinin gizlenmesi ve yok edilmesi iddiasıyla yürüttüğü soruşturmada verdiği ifadesinde ‘ bana bir şey olmasın diyerek şahsın elinde bıçak yokken şahsa müdahale etmeyip, bu olayların yaşanmasına sebep olmadım veya olayda silah kullanıp olaydan sonra TOMA 25’in kameralarını kör noktaya çevirerek boş kovanları toplayıp silah kullanmadığımı iddia etmedim …’ demektedir. 
 
TANIK POLİS İFADSELERİ KOPYALA-YAPIŞTIR
 
Ayrıca gerek Savcılık gerek İçişleri Bakanlığı Müfettişleri ve Diyarbakır Valiliği tarafından yürütülen idari soruşturma çerçevesinde bilgisine başvurulan polis memurlarının kovuşturma evresinde tanık olarak beyanlarının alınmaması kanaatimce büyük eksikliktir. Özellikle zor ve silah kullanma yetkisinin oluşup oluşmadığı konusunda, ateş edilmemesi yönünde görevli polisleri uyaran kontrol ve süzme noktalarından sorumlu Komiser Yardımcılarının ve Komiser’in duruşmada dinlenmesi, maktülün avukatları tarafından talep edilmesine rağmen, bu dinleme mutlak bir zorunluluk teşkil ederken yapılmaması maddi gerçeğe ulaşmayı kanaatimce engelleyebilecek niteliktedir. Bununla birlikte soruşturma dosyasında bilgisine başvurulan polis memurlarının ve amirlerinin beyanları okunduğunda bunların bir kısmının olay yerine yakın ya da uzak olması fark etmeksizin kopyala yapıştır biçiminde aynı olduğu görülmüştür. Olay mahalline yakın olan polis memurlarından bir kısmı maktülün kendisini patlatacağı yönünde bir beyanının olmadığını ya da duymadığını söylemesine rağmen daha uzakta olan polis memurlarının silah sesleri ve dur ihtarları arasında bunları duyduğunu söylemeleri konusunda var olan çelişki de bu polis memurları duruşmada tanık olarak dinlenmediği için giderilememiştir. Maktülün kontrol ve süzme noktalarında söylediği iddia edilen sözlerin ses ya da görüntü biçiminde bir kaydına da dosyada rastlanmamıştır. Maktüle yakın durumda olan polis memuru O.M ise bu sözleri duymadığını beyan etmiştir: ‘Dostum ben ölmeye geldim, beni mi öldüreceksiniz? Ben ölümden korkmuyorum dedi. … Sizi öldüreceğim sizi patlatacağım şeklinde bir söz duymadım’. Dosyada bulunan görüntü ve ses tespit tutanağında da sadece olay yerinde çekilen görüntülere dair fotoğraflar bulunmaktadır. Bu sözler konusunda polis memurlarının da farklı tanıklıkları söz konusudur.”
 
KEŞİF YAPILMADI!
 
Raporunda, dosya kapsamında yapılan incelemede ne soruşturma evresinde ne de kovuşturma evresinde olay mahallinde bir keşif yapılmadığının altını çizen Köprülü, “Maktülün vurulma anında hangi polis memurunun nerede hangi pozisyonda durduğunun, TOMA ya da diğer polis araçlarının konumunun, kontrol ve süzme noktalarının bulunduğu yerlerdeki bariyerlerin yerlerinin belirlenmesi ve olay anının tekrar canlandırılmasının bu olay özelinde büyük bir öneminin olduğu ortadadır” yorumunda bulundu.
 
MAHKEME DİĞER SORUŞTURMADAN HABERSİZ
 
ynı şekilde Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığının ‘görevi kötüye kullanma’ ve ‘suç delillerini yok etme’ iddiasıyla başlattığı soruşturma dosyasının 7. Ağır Ceza Mahkemesi önüne getirilmemesine işaret edilen raporda, “Savcılığın, sanığın ‘bilinçli taksirle öldürme’ suçundan cezalandırılması yönünde mütalaasında bahsi geçen bu soruşturmanın halen devam ettiği belirtilmektedir. Ancak söz konusu mütalaa ve Diyarbakır 7. Ağır Ceza Mahkemesi’nin gerekçeli kararı 17.11.2021 tarihli iken, Savcılığın atıf yaptığı ve devam ettiği belirtilen görevi kötüye kullanma ve suç delillerini yok etme soruşturması hakkında 08.06.2021 tarihinde kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiştir. Buradan çıkan sonuç ne esas hakkında mütalaasını veren Savcılık ne de Diyarbakır 7. Ağır Ceza Mahkemesi yürütülen diğer soruşturmanın dosya içeriğine bakmamıştır; soruşturmanın takipsizlikle sonuçlandığından haberdar bile olmamıştır” denildi.
 
‘CEZASIZLIK POLİTİKASI ALGISI ORTADAN KALDIRILMALI’
 
Dr. Köprülü, ayrıca müşteki vekillerinin taleplerine rağmen İdare Mahkemesi’ne sunulan Diyarbakır Valiliği İl Polis Disiplin Kurulu’nun raporu ve ilgili belgelerinin talep edilip dosya kapsamına alınmaması üzerinde de durdu. 
 
Bu konuda “Bahsi geçen raporda ve İçişleri Bakanlığı Başmüfettişliği’nin raporunda duruşmada tanık olarak dinlenmeyen polis memurlarının ve amirlerinin belki de davanın seyrini değiştirebilecek olaya dair beyanları bulunmaktadır. Tanık dinlemeyle bağlantılı olarak bu raporların da duruşmaya getirilmemesinin etkili soruşturma yükümlülüğünün ihlalini oluşturması mümkündür.  Soruşturmanın etkili ve yeterli bir biçimde yapılması, olayın mahkemenin önüne hazır bir biçimde getirilmesi, maddi gerçeğe ulaşılmasına, yargılamanın hızlı bir biçimde bitirilip kamuoyunu tatmin eden, bilgilendiren ve cezasızlık politikası algısını ortadan kaldıran bir karar verilmesine neden olmaktadır. Bu devletin yaşam hakkına yönelik pozitif yükümlülüğünün de bir görünümünü oluşturmaktadır” değerlendirmesinde bulunuldu.
 
DEVLET YÜKÜMLÜLÜKLERİNİ ‘İHLAL’ ETTİ 
 
Köprülü, raporunun devamında şunları kaydetti: Anayasa Mahkemesi yakın zamanlarda verdiği ve AİHM kararlarına da atıf yaptığı bir kararında bahsi geçen etkili soruşturma yükümlülüğünün kapsamının kovuşturma evresini de kapsadığını belirtmektedir: ‘Bu noktada AİHM'in olayda kovuşturma aşamasına geçilmesi durumunda etkili soruşturma yürütme yükümlülüğüne ilişkin belirlediği gerekliliklerin soruşturma aşamasının ötesine uzandığına ve karar verme aşaması dahil kovuşturmanın tamamının kanunla yaşamı koruma yönündeki pozitif yükümlülüğün gereklerini yerine getirmesi gerektiğine sık sık vurgu yaptığını hatırlatmak gerekir. (pek çok karar arasından bkz. Ali ve Ayşe Duran/Türkiye B. No: 42942/02, 8/4/2008, par. 61). Öte yandan AİHM, soruşturmadaki eksikliklerin bir mahkemenin kovuşturmada sorumlulukları ortaya koyma kapasitesine ciddi şekilde zarar verebileceğinin de gözardı edilemeyeceğini belirtmektedir (Ağdaş/Türkiye, B. No: 34592/97,27/7/2004, par. 102)’.
 
‘Bu noktada ifade etmek gerekir ki usul yükümlülüğünün gerektiği şekilde yerine getirilmemesi hâlinde devletin negatif ve pozitif yükümlülüklerine gerçekten uyup uymadığı tespit edilemez. Devletin yaşam hakkı kapsamındaki negatif ve pozitif yükümlülüklerinin güvencesini, bu hak kapsamındaki -söz konusu olmuşsa kovuşturma sürecini de kapsayan- soruşturma yükümlülüğü oluşturmaktadır (Salih Akkuş, B. No: 2012/1017,18/9/2013, par. 29)’. Sonuç olarak; yukarıda değinilen örneklerden hareketle, şu aşamaya kadar gerçekleştirilen ve gerçekleştirilmeyen usul işlemleri bir bütün halinde değerlendirildiğinde AİHS 6. ve 13. Maddelerine aykırı davranılmak suretiyle soruşturma ve kovuşturma evresindeki bu eksikliklerin devletin yaşam hakkının kamu görevlileri tarafından ihlal edilmesi halinde etkili soruşturma yapma konusundaki pozitif yükümlülüğünün ihlali olarak değerlendirilebileceği görüşündeyim.” 
 
RAPOR MAHKEMEYE SUNULDU 
 
Dr. Köprülü’nün hazırladığı bu rapor, Kurkut Ailesi’nin avukatları Reyhan Yalçındağ Baydemir ve Serdar Çelebi tarafından davanın görüleceği Diyarbakır 7’nci Ağır Ceza Mahkemesine sunuldu. 
 
‘KASTEN ÖLDÜRME SUÇU’NDAN CEZALANDIRILMASI İSTENDİ
 
Dün yaptıkları başvurularında İstinaf Mahkemesinin bozma kararına konu gerekçesinde belirtilen ‘amirin emrinin yerine getirilmesi hükmünün uygulanmasına’ dair tespitinin hukuka, Anayasa Mahkemesi ve AİHM içtihatlarına açıkça aykırılığı olduğu belirten avukatlar, Köprülü’nün hazırladığı uzman raporu ve Diyarbakır İl Disiplin Kurulu raporu doğrultusunda sanık polisin Şenocak’ın ‘kasten öldürme suçu’ndan cezalandırılması talep etti.
 
MA / Ömer Çelik

Diğer başlıklar

16:45 Bayrampaşa Belediye Başkanı görevden alındı
16:44 Cemaatteki tecavüz davasında karar bozuldu, cezalar arttırıldı
16:40 Çadır eylemindeki işçilerden yeni kararlar
16:35 Geçici hükümet Nepal’de ulusal yas ilan etti
16:20 Tahliyeye kurul engeli
15:39 Kuzey ve Doğu Suriye halkları, Öcalan’ın özgürlüğü için eylemde
15:35 Wan'da yürüyüşe son çağrı
15:04 3 yılda İran 2 bin 910 kişiyi idam etti
14:52 Meclis Başkanı Kurtulmuş: Elimizi çabuk tutmalıyız
14:43 Sanatçılardan ‘Barışı toplumsallaştırmak’ buluşması
14:42 30 yıllık tutsağın, kardeşinin cenazesine katılma talebine ret
14:40 Êlih'te aynı aileden 4 kişinin katledilmesi protesto edildi
14:22 ‘Kent uzlaşısı’ davasına çağrı
14:13 Komisyonun 10’uncu toplantısı başladı
14:06 İnsan hakları örgütlerinden Zeyneb Celaliyan’ın tedavi hakkı için çağrı
13:38 Abdullah Öcalan: Hukuksal çözüm aşamasına gelindi
13:02 ‘Komisyon Öcalan ile görüşmeli, yasal düzenlemeler konuşulmalı'
12:34 Zeyneb Celaliyan'dan mektup: Zulme sessiz kalmayın
12:18 Kayyımın kapattığı Alo Şiddet Hattı yeniden hizmete sunuldu
11:59 AYM kararı hiçe sayılıyor: 'Sanal devriye'den 25 hesaba erişim engeli
11:42 Mêrdîn'de doktor saldırıya uğradı
11:30 Z.Ş.'yi öldürmeye teşebbüs eden sanığın duruşması ertelendi
11:29 Kazanhan'ın annesinden mahkemeye: Katili siz mi saklıyorsunuz?
11:28 DBP'den hükümete 'umut hakkı' çağrısı: Kararlar uygulanmalı
11:02 İranlı Prof. Dabashi: Bilge Öcalan’ın çağrısı bölgede kalıcı bir etki yaratacak
10:52 Köyceğiz Belediyesi Başkan Yardımcısı Örnek gözaltına alındı
10:34 Muğla'da orman yangını
10:11 'Kent Uzlaşısı' davası: Kürtlerin seçme ve seçilme hakkına saldırıdır
10:08 Arap aşiretleri öncüleri: Öcalan’ın mesajı halkların kardeşliğini güçlendiriyor
10:00 Amed ve Mêrdîn'de Musa Anter anması yapılacak
09:38 ‘Komisyon anadilde eğitimin önündeki bariyerleri kaldırmalı’
09:21 Öcalan Avrupa'ya gidişleri eleştirdi: Gençlere bilinçli bir göçertme politikası uygulanıyor
09:19 Türkiye Suriye'de ateşle oynuyor
09:18 Prof. Kariane Westrheim: Konsey ‘umut hakkı’na dair Türkiye’yi harekete geçirmeli
09:17 HDK’li Çakmak: Temel hedefimiz barışın toplumsallaşması
09:17 Katliam ihalesi: Av kotası arz talep doğrultusunda belirleniyor
09:12 Görme engelli dengbêjlerin dünyası: Xewnên Tarî
09:11 Av. Tekin: Komite 'umut hakkı' için Türkiye'ye baskı kurmalı
09:09 Şerzan Kurt’un babası: Süreçten umutluyuz, eşitlik istiyoruz
09:07 Amed-Wan arasında yaklaşık 1 yıldır adalet arıyor: Rojin’e ne oldu?
09:04 Tutsak yakınlarının süreç beklentisi: Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü
09:01 Üniversite kütüphanesi valiliğe tahsis edildi: Eğitimciler tepkili
09:00 ATK’den yüzde 94 engelli tutsağa: DAİŞ’e karşı neden savaştın?
09:00 17 EYLÜL 2025 GÜNDEMİ
16/09/2025
23:27 Bayrampaşa Belediyesi Başkanı dahil 20 kişi tutuklandı
23:05 DEM Parti'li Çandar: Demirtaş ve Mızraklı serbest bırakılmalı
22:13 İngiliz sendikalarından Avrupa Konseyi’ne Abdullah Öcalan çağrısı
22:07 KESK'ten yarı zamanlı çalışma yönetmeliğine dava
21:06 Kalkan: Çözüm Önder Apo’nun özgürlüğüyle gelişir
20:54 Mersin ve Amed’de ilçe ilçe ‘umut hakkı’ yürüyüşüne çağrı
20:36 DEM Partili belediye eşbaşkanlarından kadın buluşması
19:44 İran rejimi 16 günde 126 insanı idam etti
19:41 Direnişteki işçilerden destek çağrısı
19:20 UN Women raporu: Dünya kadın haklarında alarm veriyor
19:15 Kayyım atanan belediye eşbaşkanlarından ‘Barış için imza standı’na ziyaret
19:10 Adana’dan Akbelen’e destek: 7554 sayılı yasa iptal edilmeli
18:14 Kadınlar Jîna Emînî için alanlarda: Jin jiyan azadî
17:32 Trump'tan Hamas'a: Tüm rehineleri hemen serbest bırakın
17:23 Wan’nın tüm ilçelerinde 'umut hakkı' yürüyüşüne çağrı
16:54 İran Konsolosluğu önünde Jîna Emînî anması: Özgür yaşamı inşa edeceğiz
16:53 BES'ten TİS kararlarına karşı imza kampanyası
16:42 'Öcalan'ın özgürlüğü toplumun özgürlüğüdür'
16:18 HDK soruşturmasında beraat ve ‘kovuşturmanın durması’ kararı
16:10 Mezopotamya Su Forumu Amed'de gerçekleştirilecek
15:26 ‘Özgürlük felsefesi dünyaya yayıldı’
15:20 Yandaş medyanın Pınar Aydınlar manipülasyonu
15:18 Tevriz Dora davası 10 Şubat’ta ertelendi
15:04 Kadın derneklerinden AK’ye ‘umut hakkı’ mektubu
15:00 Türkiye futbolunda ilk: Formada Kürtçe slogan yer aldı
14:18 Wan'da yürüyüşe çağrı: Öcalan'ın özgürlüğü sağlanmalı
14:10 Gazi Yaşargil'de sağlıkçılara dönük şiddet protesto edildi
14:07 Sûrfest programı belli oldu
13:49 Seqiz'da 'Jîna Emînî' grevi
13:39 Erdoğan: Süreç ivme kazanıyor
13:29 ÖHD'den Meclis'e çağrı: Kürtçeyi resmi statüye kavuşturun
13:25 Tutsaklara kitap engeli: Kurum güvenliğini bozabilir
13:24 ‘Jin, jiyan, azadî özgür bir yaşamın manifestosu’
12:51 İran'ın rejiminin 'affı' siyasi tutsakları kapsamayacak
12:47 Suriye’de 16 günde 13 sivil hayatını kaybetti
12:16 Filistin’den Gazze için uluslararası topluma çağrı
11:40 ‘Jîna Emînî’nin mücadelesi kadınlara rehberlik etti’
11:18 Borsa İstanbul'da operasyon: 14 gözaltı
11:06 Meksikalı kadınlardan ‘umut hakkı’ için eylem
11:00 Rusya Güvenlik Konseyi Sekreteri Şoygu Bağdat’ta
10:31 Bakanlar Komitesi'ne mektup: 'Umut hakkı'nda net sinyal ver
10:00 Yürüyüşe katılım çağrısı: Barışın yolu Öcalan'ın özgürlüğünden geçer
09:58 Rojava'dan kadınlara: Devrim ruhunu diri tutalım
09:43 Yazar Gezer: Devletli düşünme geleneğine karşı ‘Xwebûn’ bir kırılma yaratıyor
09:08 AK önünde eylem: 'Umut hakkı'nı uygulayın
09:06 Dêrsim'de deprem, heyelan ve taşkın riski
09:06 Gabar Dağı'nda yeni tehdit: 114 sondaj kuyusu açılıyor
09:05 Gilî Dağ'da çöp sorunu
09:04 Jîna Emînî’nin ardından: Kadın özgürleşmeden erkeğin özgürleşemeyeceği anlaşıldı
09:03 'Umut hakkı' tanınmayan ağır hasta tutsağın babası: Bu bize de işkence
09:02 Amed'deki yürüyüşe çağrı: Öcalan'ın özgürlüğünü haykıralım
09:01 Mızraklı’nın tahliyesine engelin gerekçesi: Örgütten ayrılmadı!
09:00 KJAR koordinasyon üyesi: Rojhilat ve İran'da yeni bir mücadele çizgisi var
09:00 16 EYLÜL 2025 GÜNDEMİ
08:50 Yazar, şair ve sanatçılardan Nesimi Aday için çağrı
08:34 İsrail Gazze'ye kara harekatı başlattı
08:14 Amed’de ilçe ilçe 'umut hakkı' yürüyüşü çalışması
15/09/2025
23:23 İzmir'de 5 ESP'li tutuklandı
22:43 İİT-Arap Birliği Ortak Zirvesi sonuç bildirgesi yayımlandı
21:44 Pınar Aydınlar'a bir ceza bir de beraat talebi YENİLENDİ
21:27 5’inci Suriye Forumu sonuç bildirgesiyle sona erdi
20:49 'Kara para' soruşturmasında adı geçen Tekdağ serbest
19:53 Avukatlar İmralı'dan döndü
19:43 ‘Zeytinlikler termik santrallere kömür olacak’
19:37 Kayyımın işten çıkardığı işçilerin eylemi 47’nci gününde
19:30 Erdoğan Şara ile Katar'da bir araya geldi
19:00 Çin: ABD diğer ülkelerin egemenliğini ihlal ediyor
18:55 Wan'da 'Yaşamak ve yaşatmak için örgütleniyoruz' kampanyası başlatıldı
18:50 'Umut hakkı' yürüyüşüne çağrı
18:36 NADA: Kadınlara yönelik soykırımı durdurmak için sesimizi yükseltelim
18:29 Kartalkaya davasında 'olası kastla öldürmek' suçundan ceza istendi
18:20 HSK olağanüstü toplantısını erteledi
18:17 Gazze'de 3 gazeteci daha katledildi
18:11 Amed'de şüpheli kadın ölümü
18:07 Dêrsim’de 'barış için imza' standı
18:00 6 mahalleye 8 saat su verilmeyecek
16:32 5. Suriye Forumu: Özerk Yönetim başarısını kanıtladı
16:06 Nergis Muhammedi: Jin, jiyan azadî hareketinden intikam almak istiyorlar
16:02 Erzingan’a görüşe giden aile kaza geçirdi
15:43 Şemrex’te Kadın Yaşam Merkezi yeniden hayata geçiyor
15:17 DEM Parti’den aileler arasında yaşanan kavgalara karşı çağrı
14:57 Wan'da 17 Eylül'deki yürüyüş için bildiri dağıtıldı
14:55 ‘Gölgede Kalan’ yarışmasına başvurular sürüyor
14:45 Êlih'teki silahlı saldırıda 24 gözaltı
14:12 ÖHD’den Osmaniye ve Tokat cezaevi raporu: Tahliyeler kurul kararlarıyla engelleniyor
13:39 Asgari ücret açlık sınırının yüzde 68 altında kaldı
13:35 Adana'da 3 polis görevden uzaklaştırıldı
13:29 Amedliler: Komisyon Abdullah Öcalan'ı dinlemeli
13:19 3 kentte ‘umut hakkı’ yürüyüşü düzenlenecek
13:13 BTK’den Xelfetî kayyımı haberine erişim engeli
12:53 Komisyon bu hafta akademisyen, dernek ve vakıfları dinleyecek
12:52 Akbelen’de zeytinliklerin kesilmesine karşı eylem: 4 gözaltı
12:12 İstanbul'da ulaşım zammı başladı
11:49 ESP'den adliye önünde gözaltı protestosu
11:44 Kurultay Davası ertelendi: Savaş’ın avukatı Kılıçdaroğlu’nun kayyım olmasını talep etti
11:43 KNK: ‘Jin, jiyan, azadî’ özgürlük ve değişimin küresel meşalesi oldu
11:13 Nefret cinayetinde mütalaa bekleniyor
11:00 39 kadından AK’ye ‘umut hakkı’ mektubu
10:57 Mûş'tan 'umut hakkı' uygulansın çağrısı
10:25 CHP kurultay davası başladı
09:18 HKP Genel Başkanı Ankut gözaltına alındı
09:17 Mûş Belediyesi 'Kadın Dostu Kentler' projesine seçildi
09:16 ÖHD'li Kahraman: 'Umut hakkı' pazarlık konusu yapılamaz
09:15 Yüksek Güvenlikli ve S tipi cezaevlerinde tecrit çok boyutlu sürüyor
09:13 Kürt kültüründe ‘moda’ tehdidi: Kiras ve fistanlar özünden koparılıyor
09:10 Mezarlıklara saldırılar 'Hey Hawar'la belgeselleşti