Beştaş: İç krizi çözemeyen iktidar yeni bir savaş başlattı

img
ANKARA - Türkiye'nin başlattığı yeni sınır ötesi operasyona dair HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, “Açlık, yoksulluk, işsizlik ve cinayetleri örtmenin yolu savaş politikasını devreye sokmak. Bu savaşın nedeni iç krizi çözememesidir” dedi.
 
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
 
Sözlerine, “İstibdat rejimi yasaklamalar ve sansürle davam ediyor” diyerek başlayan Beştaş, yasaklamaların amacının hakikati karartmak olduğunun altını çizdi. Beştaş, “Cezaevlerinde yaşanan hak ihlallerini haber yapanlara ceza öngörülüyor, alternatif  açıklama yapanlara ceza öngörülüyor. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu hakkında kapatma davası açıldı ve daha birçok karartma çalışması devam ediyor. Açıkçası, AKP - MHP iktidarının uzun yıllardır hakikatleri karartma ve gerçekleri gizleme çalışmaları hayatın her alanda görüyoruz” dedi.
 
‘İKTİDARIN EN BÜYÜK KORKUSU GERÇEKLER’
 
İşkence yapanların, cinayet işleyenlerin soruşturulmadığı ama işkence haberi yapanların soruşturulduğu haklarında dava açıldığı bir aşamaya gelindiğini dile getiren Beştaş, “Çünkü iktidarın derdi işkence yapılması, cinayet işlenmesi değil bunun kamuoyuna yansıtılmasıdır. Yani gerçeklerin yansıtılmasıdır. Bu iktidarın en büyük korkularından biri gerçeklerdir. Gerçeklerle büyük sorunu var. Kendi çizdiği yalan çerçevesinde herkesin yazıp çizmesini istiyor ve bunun gereğini de yerine getiriyor.  20 yıllık tarihi arka planı var, ama son yıllar Cumhur İttifakı ile birlikte bunu giderek arttıran bir durum var. Bu karartma siyaseti ve politikasının istibdat rejimini bir diğer çıktısı da partimiz hakkında açılan kapatma davasıdır” diye belirtti.
 
KAPATMA DAVASI
 
Partilerine yönelik açılan kapatma davasının her şeyden önce demokratik siyasete müdahale olduğunu vurgulayan Beştaş, “Partimizin her alanda gerçekleri söylemesi, olanları gizlememesi ve bir demokrasi mücadelesini bütün yönleriyle vermesidir. Ama kendileri bu rotayı veremedikleri için işte partimizde sahte yalan, mesnetsiz iddialarla bir kapatma davasını devam ettiriyor. Tabii ki bu politikanın diğer sonucu da halkın gerçekleri öğrenmesini engellemek istemeleridir. Bütün toplumu 84 milyonu, pembe bir fanus içinde sadece kendi verdikleri haberler ile beslemek, onları bilgilendirmek istiyorlar. O fanusun dışında asıl hayatın devam ettiği alanlarda hiçbir haber almamaları, bilgilerinin olmaması ve her hangi bir itirazda bulunmamaları için bu siyaset devam ediyor.  Mesela, cezaevlerini örnek verecek olursak, şimdi bir yönetmelik çıkarılıyor ve cezaevinde yaşananların artık dışarı yansıması engellemek isteniyor. Hadi engellediniz de  çıkacak cenazeleri nasıl karartacaksınız. Mesela Ferhan Yılmaz’ın darp ve cebir izleriyle, işkence izleri ile çekilen videosunun yayılmasını nasıl engelleyemediyseniz, diğer uygulamalı da engelleyemezsiniz” sözlerini kullandı.
 
‘ÇETELER KORUNUYOR DERNEKLER KAPATILIYOR’
 
Beştaş’ın açıklamasının devamında şunları aktardı: “Kadına şiddet haberleri maalesef hepimizin hayatına çok acı bir şekilde düşüyor fakat kadına yönelik şiddetle mücadele etmek yerine, kadın cinayetleriyle mücadele eden dernekleri kapatmaya çalışıyorlar. Mesela, Kadın Cinayetlerini Durduracağız derneğine mücadelesini durdurmak isteyen bir dernekle neden uğraşıyorsunuz. Çünkü o cinayetleri üstünü örtmek istiyorsunuz. Bir diğer örnek Rosa Kadın Derneği. İki üç ya da bir yöneticilerine, başkanlarına yönelik operasyon yapılıyor. Kadın hak ihlalleri üzerine çalışan bir dernek vasfında Rosa Kadın Derneği. Kanuna ve ahlaka aykırı faaliyet yürütmek talebiyle Kadın Cinayetlerini Durduracağız platformu hakkında fesih talebiyle açılan dava 1 Haziran’da görülecek ve biz tabii ki o davada olacağız. Kadın haklarını ve özgürlük mücadelesi sürdüreceğiz. İktidarın kadın mücadelesini savunma ve İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmek demekle bütün dünyaya ilan etmişti. Bu da onların çıktılarından biri. İktidar adeta kendisine ve yandaşlarına sunduğu cennet bozulmasın diye geri kalanları cehennem ateşine atıyor. Çeteler korunurken, kamu yararına çalışan dernekler, kurumlar kapatılmak isteniyor. Çeteler hakkında neden soruşturma yapmıyorsunuz? Neden yasaklamıyorsunuz?
 
SÖZLEŞMEDEN ÇEKİLEN KİM?
 
Geçenlerde Cumhurbaşkanı ‘kadına karşı şiddet kadın cinayetleri ayıbından ülkeyi kurtarmaya kararlıyız’ dedi bu ayıbı yaratan kim? İstanbul Sözleşmesi’nden imzayı çeken kim? 2002’den bu yana iktidarda olan kim? Kadına yönelik şiddeti meşrulaştıran söylemlerden hiç bir şekilde kaçınmayan kim? Bu ayıbı yaratan sizsiniz, ayrıca kadın cinayetleri ve kadın meselesi bir ayıp olarak yönetemezsiniz.  Kadına yönelik şiddet de cinayetler de politiktir. Dünyanın her yerinde, kadın hak savunucularının çok önemle üzerinde durdukları bir ilkedir. Kadın cinayetleri, kişisel bir mesele, bir ayıp olarak nitelendirilemez. En ayıp suçlardan bir tanesidir.  
 
Bu yasaklar meselesinin her gün devam ediyoruz, her zaman üzerinde duruyoruz, ancak  bu yasakları alaşağı eden bir toplum ve mücadele kararlılığı var. HDP olarak yasaklara karşı her yerde her zaman en güçlü şekilde sesimizi, mücadelemiz yükseltme kararlıyız. Bütün demokratik kamuoyunu bu mücadelede ortak olmak için davet ediyor. 
 
SAVAŞIN NEDENİ İÇ KRİZ
 
Bugün bütün gazetelerde ve televizyonlarda sınır ötesi operasyon haberleri var. ‘Yıkacağız, bitireceğiz, öldüreceğiz’ her zamanki hezeyanlarıyla. Operasyon isimleri için alfabede harf kalmadı. Peki sorun çözüldü mü? Kürt sorunu çözüldü mü? Savaşın sonuçlarını ortadan kaldırdık mı, demokratik bir sistem kuruldu mu hayır. Ne oluyor. Şimdi içeride yığınla sıkıntı var. Açlık, yoksulluk, işsizlik ve cinayetleri örtmenin yolu savaş politikasını devreye sokmak. İnsanlar sofrasında ekmek olmadığını düşünmesin diye sınır ötesi operasyon devreye sokuluyor. Türkiye Rusya ve Ukrayna arasında arabuluculuk yapıyor. Dışarıda barış havarisi kesildi. Orada barış elçiliğine soyunan Türkiye, Kürt düşmanlığı ve savaş politikasıyla aslında hiç de barış elçisi olmadığını ilan ediyor. Bu savaşın nedeni iç krizi çözememesidir. Bunu kapatmak için, görünmez kılmak için bu operasyonlara devam ediyor. 
 
SAVAŞ POLİTİKASI ZAM OLARAK YANSIYOR
 
Bu operasyonlar, savaş politikası, Kürt düşmanlığı sadece Kürtlere zarar vermiyor. Olanak olsa bunu tek tek bütün yurttaşlara anlatmak istediğim en temel konulardan biridir. Kürtlerin talebi ve mücadelesi eşit ve özgür yurttaşlıktır. Herkes gibi anayasal ve demokratik bir sistemde yaşamaktır. Bu savaşın sonuçlarını 84 milyon insan yaşıyor. Her şeyden önce manevi olarak yaşıyor. Bir ülke düşünün sürekli savaş politikası ile savaş tamtamları çalıyor. Tehdit var, bertaraf ettik, şu kadar kişi öldürdük, şunu yaptık. Bu nedir? Bu toplum üzerinde ağır bir psikolojik baskıdır. Bu toplumun her kesimine yansıyor. Savaş politikası zam olarak benzine, domatese, bibere, mamaya yansıyor. Savaş politikasının iç ettiği ekonomik maliyeti sürekli ifade ediyoruz. Burada Türkiye toplumuna aç, yoksul, işsiz kalın iş cinayetlerinde ölün ama biz savaş politikamızı devam ettiriyoruz siz de bizi destekleyin diyorlar. Çünkü ellerinde başka bir malzeme kalmadı.  
 
BARIŞI SAVUNMAYA DEVAM EDİYORUZ
 
Bu politika tüm halklara Türkiye’de Türk’e, Kürde, Laz’a, Çerkez’e, Arap’a, Alevi’ye bütün kimliklere dillere ve inançlar zarar veren bir politikadır.  Biz HDP olarak her zaman savaşın karşında barışı diyalogu ve müzakere savunduk. Kürt meselesini, Türk meselesini kesinlikle barış yolu ile çözebiliriz. Birbirimizi anlayabiliriz. Kürtler Türklerle Araplarla Çerkezler ile bir çatışma yaşamıyor aslında. Bunu yaratan iktidarın politikaları, devlet yaklaşımdır ve bu yeni değildir. Bunun çıktısı olarak savaş politikaları ve operasyonlarla  hiçbir şey elde edilemeyeceğini biliyoruz. İçerde kendi iktidarlarını devam ettirmek, bekalarını güvenceye almak için savaş tamtamlarını çalmaya devam edecekler. Bütün Türkiye toplumuna seslenmek istiyorum. Bu politikalara karşı duralım. Biz her zaman savaş tezkerelerine karşı durduk. Libya’ya da, Irak’a da, Suriye’ye de Afganistan’a da karşı durduk. Çünkü biz içerde dışarıda ve Ortadoğu'da bir barış politikası yürütülmesini gerektiğini savunuyoruz. Burada kaos yaratan hem Türkiye’de hem de komşu ülkelerde hem de Ortadogu bir iktidara daha fazla prim vermeyelim. Bu aynı zamanda siyasetlerinin bittiği noktayı da ifade ediyor. İçerde baskı şiddet ve dışarıda savaş tamtamları devam ediyor. Savaş yıkım, ölüm, kayıp, ezadır. Savaşı savunmak insanlık değerleri ile bağdaşmaz. Tüm demokratik kamuoyunu savaş karşı barışı, ölüme karşı yaşam siyasetini savunmaya devam ediyoruz. Bu konuda kararlı duruşumuzdan asla vazgeçmeyeceğiz.
 
KRİZ DEĞİL ÇÖKÜŞ YAŞANIYOR
 
Hakikaten şu anda bir kriz değil çöküş yaşıyoruz. Savaş sebeplerinden biri çöküştür. Çöküş sonucu girişilen savaş siyasetidir. Bu çöküşün nedenlerinden biri de savaş politikalarıdır. Mesela BM Kalkınma Programı Borç Kırılganlığı Raporuna göre 19 devlet borçlarını ödeyemez duruma gelmiş, 72 devlet ise borç ödeyememe riski altında. Türkiye yüksek riskli ülkeler kategorisine girdi. Açlık tehlikesi o kadar hayatımıza girdi ki, yağ kuyrukları, çöpten yiyecek toplayanlar hayatın olağan seyri haline geldi. Domatesler tek tek satılmaya başlandı, karpuzlar 6’ay bölünüyor, bebek mamaları kelepçe ile konuyor. Hangimiz pazara gitsek bununla yüzleşiyoruz. Ekonomik çöküşün temel sebeplerinden biri de israf ve haksız kazançtır bir diğeri de savaş politikasıdır. Bizler bu hafta çoklu maaşların yasaklanması için Meclis başkanlığı Kanun teklifi vereceğiz. Bütün muhalefeti bu teklifi desteklemeye çağırıyoruz. Bu hafta en çok canımı yakan haber dün birkaç öğrencinin okula giderken açlıktan bayılmasıydı. Dün birkaç öğretmen sosyal medyada paylaşmıştı. Veliler beslenme çantasına hiçbir şey bırakamıyor. Okulda bayılan çocukların en son önceki gün yemek yedikleri tespit edilebiliyor. İşte dram dediğimiz budur. Bunu yüzleşmek gerekiyor.
 
CEZAEVLERİNE SES OLALIM
 
Cezaevleri üzerine planlı, devam eden sistematik saldırı var. Mevzuatta olmayan bir saldırı planı devrededir. Özel bir hukuk, olmayan bir hukuk uygulanıyor. İşkence, baskı ve ölenler cinayet aşamasına gelmiş durumdadır.  Geçen hafta hayatını kaybeden Ferhan Yılmaz’ın  cenazesini Silivri cezaevinden çıkması, intihar ettikleri dedikleri meselenin ailesi tarafından videonun kamuoyuna yansıması ile bu dehşet verici görüntüleri gördük. Hasta mahpuslar tek tek ölmeye devam ediyor. Ölenleri sayı olarak paylaşmayacağız çünkü onlar birer insan. Cezaevlerinde yaşananları dinlemeyelim, ses olalım, onların devletin denetimi ve güvenliğinde altına olduğunu unutmayalım, her kes gibi temel haklarından yararlanma hakları var. Bu baskı ve şiddet politikasını lütfen sonlandırın.
 
MİLYONLARIN TALEBİ SUÇ DEĞİLDİR
 
Her gün her hafta neredeyse operasyon yapılıyor. Bu sefer Kobanê’nin mali boyutu diye ucube bir gerekçe ile 46 kişi gözaltına alındı. İçinde eski belediye başkanları, yöneticiler, avukatlar, birçok isim var. 91 kişi hakkında gözaltı kararı var. Bir de Diyarbakır’da Newroz’a katıldıkları sebebiyle 46 kişi gözaltına alındı. Aklını kaçırmış bu iktidar. Newroz’a milyonlarca insan katıldı. Alıyorlar 40-50 kişiyi ‘suç işledin’ diyorlar. Bu ülkede milyonlarca insan bir talepte bulunuyorsa o suç değildir artık. 40 kişi ile milyonlarca insanı korkutabileceğini mi sanıyorsun? Bu taleplere kulak ver. Bununla başa çıkamazsın. Senin çete üyesi olan bir mahkeme başkanın var. Kobanê kumpas davasının mahkeme başkanı bu. Bütün tanıkların çökerttiği davada mali operasyon diye bir soruşturma açmışsın bu da çökecek. Altında kalacaksınız. Bu operasyonların ne size ne de Türkiye toplumuna hiçbir faydası olmayacak. Bizi bu mücadele  asla alı koyamayacaksınız.
 
IŞİD’LE BAĞINDIZI BİLİYORUZ
 
Bu 46 kişi 7 gündür gözaltında. Bu insanlara daha tek bir soru sorulmamış operasyonla ilgili.  Her zamanki gibi ellerinde bir delil yok, bir suç yok. Orada tutup suç üretmeye çalışıyorlar. Yok mal varlıklarına el koyduk diyorlar. Uzun gözaltıyla işkence yapıyorlar. Bu işkenceyi durdurun, arkadaşlarımızı bir an önce savcılığa çıkarın. İŞİD’lilerin mal varlığı üzerindeki tedbirin kaldırıldığı görmedik sakın ha sanmayın. IŞİD ile bağınızı görmüyoruz yanılgısına kapılmayın. Çünkü IŞİD’lilere her şey serbest, mal varlıklarına konulan tedbir kaldırıldı ama mesela Kürtler ve muhalefet olunca kendilerince tedbir koyuyorlar. Bu IŞİD ile bağınızı resmileştiren bir durumdur.
 
MECLİSE AKSPOR YASASI GELİYOR
 
Bu hafta Meclis’te spor yasası var, yarın başlayacağız. AK spor yasası ile karşı karşıyayız. Parti devleti oldu, partili spor olacak artık. Partili baro dönemi başlatıldı, partili Et Süt Kurumundan Yüzme Kulüplerine falan da el atılacak. Çoklu spor federasyonları dönemi başlıyor. Spor Bakanlığınca tescil edilen spor kulüpleri bir ay içinde İçişlerine bildirilecekmiş. Bu zorunlu kılınmış. Açıkçası İçişleri Bakanlığı'nı sanatta ve sporda onay merci neden oluyor. Polis devleti olma yolunda emin adımlarla ilerleniyor.  İçişleri Bakanlığı neye göre spor kulüplerine cevaz verecek veya vermeyecek onun bir yanıtı yok. Çok büyük yetkiler verilmiş İçişleri Bakanlığı ve Cumhurbaşkanlığına da federasyon kurma yetkisi veriliyor. Federasyonların genel  kurullarında spor bakanlığının yüzde 10 temsilini önü açılıyor. Sporun doğasına aykırı bu düzenlemelerin tek amacı var tabii ki bu tek adam rejiminin dayatmasıdır. Spor dünyasının temel talebi, kadın sporculara destek, ayrımcılıkla mücadele, engelliler için ayrıntılı düzenleme amatör spor kulüpleri desteklenmesi gibi gereken hiçbir şey bu kanunda yok. Türkiye’de sporda şiddet ve ırkçılık yaygınken Türkiye’de bununla ilgili hiçbir şey görmüyoruz. Bu hafta spor yasasına muhalefetimizin göreceksiniz. Tüm sorunlar çözüldü akspor yasası var şimdi. Bunu getirerek bütün sorunları çözmeyi planlıyorlar her halde."

Diğer başlıklar

19:07 Barolardan kayyım açıklaması: Hukuksuz karardan vazgeçin
18:46 Dêrsim’de gözaltına alınan 3 kişi serbest bırakıldı
18:30 Eşbaşkanı gözaltına almak isteyen polise halktan tepki
17:34 Kuzey ve Doğu Suriye’de 25 Kasım etkinlikleri
17:00 İstanbul’da irade gaspı protestosu: Kayyım darbedir
16:55 ‘25 Kasım’da alanlara çıkarak tecridi kıracağız’ | YENİLENDİ
16:37 ‘Yenidoğan Çetesi’ davası: Hastane yönetimlerinin talebiyle sayıyı arttırdım
16:30 Dicle Nehri’nde 'kaçak' çalışma
16:27 Eşbaşkan Konak’ın avukatı: Masumiyet karinesi ihlal edildi
16:15 Birçok kentte kayyım protestosu: Boyun eğmeyeceğiz | YENİLENDİ
15:57 Mahmut Alınak, kimlik beyanı ve ifade vermeyi reddetti
15:53 Siyasi parti temsilcileri: Kayyım gidecek, Dêrsim kazanacak
15:45 'İktidar Dêrsim halkının direnişi karşısında kaybetti'
15:19 Cizîr'deki 25 Kasım yürüyüşünde tecride tepki
15:17 İstanbul'un yüksek kesimlerinde kar yağışı
15:13 Kadın hasta tutsakların serbest bırakılması istendi
15:04 DEM Parti’den eylemdeki maden işçilerine ziyaret
14:58 Tülay Hatimoğulları: Dêrsim zulme baş eğmez
14:39 ANYAKAY-DER kongresi: Çözüm İmralı'da
14:03 Emekçilerin işe iadesi talep edildi
13:45 İstanbul Barosu’ndan kayyım tepkisi: Anayasaya aykırı
13:31 Êlih'te kayyım tepkisi: Halk iradesini yok sayan kararı tanımıyoruz
13:21 Dêrsim'de kitlesel kayyım protestosu
13:12 Failleri ortaya çıkarılmayanların hikayeleri
13:09 ‘Yenidoğan Çetesi’ davası: Sistemi ben keşfetmedim önce de vardı
12:56 Sanatçı Mikail Aslan: Kayyum kabul edilemez
12:53 Wan’da JINKART dağıtımına başlandı
12:50 Cumartesi Anneleri: Hakikat ve adalet talebimizden vazgeçmeyeceğiz
12:43 Kocaeli’de sağanak ve fırtına nedeniyle tekneler battı
12:37 Mine Sevjîn Alçiçek toprağa verildi
12:32 Otobüsler ‘Jin, jiyan, azadî’ sloganıyla donatıldı
11:52 Kayyımlar Seyid Rıza Meydanı’nda protesto edilecek
11:45 İstanbul'da ağaçlar yola devrildi, çatı parçaları koptu
11:17 Mêrdîn’de 25 Kasım yürüyüşü: Özgürlük mücadelesini büyüteceğiz
11:08 İstanbul’da fırtına, Bursa’da lodos
11:07 Leyla Üren'in faili tutuklandı
10:53 Motorine zam
10:43 Ünsal: Yaşananlar iktidarın samimiyetsizliğini gösteriyor
10:16 MLSA raporu: 10 ayda 76 kişiye 233 yıl hapis
10:02 Özgül Saki: Faşizm hevesleri kursaklarında kalacak
Özgür Karabat: Kayyım halk iradesine darbedir
09:56 Ali Örek 31 gün sonra Hezex’te defnedildi
09:53 Kayyım Dêrsim Belediyesi’ni karakola çevirdi
09:51 Hakimlik yüzde 84 engelli kişiyi 'kanaat' kullanarak tutukladı
09:50 Av. Bilmez: Öcalan’ın özgürlük zamanı gelmiştir
09:36 ‘Trump, Ukrayna ve Rojava’
09:15 Hayko Bağdat: Barış için herkes elini taşın altına koymalı
09:13 'Rojava'da ekonomi şiddet aygıtı olmaktan çıkartıldı'
09:12 İstanbul'da Egîdê Cimo Ma açılacak
09:11 Gewrikliler siyanürlü madene karşı: Geçit vermeyeceğiz
09:08 25 Kasım’da İmralı’daki tecride karşı ses olacaklar
09:07 ‘Kadın bedeni üzerindeki sömürü kavramlarla olağanlaştırılıyor’
09:05 Sınırları aşan kadın gücü: Güvenli bir dünya yaratabiliriz
09:04 Çifte sömürüye karşı 25 Kasım'da Taksim'de olacaklar
09:00 23 KASIM 2024 GÜNDEMİ
08:50 Çok sayıda bölge için sağanak uyarısı
00:58 DBP Eş Genel Başkanı Çiğdem Kılıçgün Uçar, Dêrsim’de
22/11/2024
23:27 İstanbul’da kayyım yürüyüşü: Kürt halkının iradesine darbe vuruluyor
23:00 HDK: Kayyıma karşı birleşmeye çağırıyoruz
22:46 Tepkiler büyüyor: Kayyıma karşı mücadele edeceğiz
22:36 DBP MYK: Tüm halkımızı iradeye sahip çıkmaya çağırıyoruz
22:32 CHP’den Dêrsim ve Pulur’a heyet
22:26 Özel: Direneceğiz
İmamoğlu: Millet iradesi gasp edildi
22:19 Uçar: Kayyım politikalarını asla kabul etmiyoruz
Bayındır: Saltanatınıza bu halk son verecek
22:15 Kürtçe tiyatro oyunu ‘Mêdêa’ Ankara’da
22:09 Hatimoğulları: Yarın Dêrsim'deyiz herkesi çağırıyoruz
Bakırhan: Barış diyenlerin cebinden kayyım çıkıyor
22:04 Pulur Belediyesi önündeki bekleyiş sürüyor
21:59 Ankara’da bütçe paneli: Bütçe savaşa ve sermayeye aktarılıyor
21:38 DEM Parti: Kayyım beyhude bir teslimiyet dayatmasıdır
21:10 Dêrsim Belediyesi'ne kurulan barikatlar direnişle yıkıldı
20:40 Yerine kayyım atanan Birsen Orhan: İşgalcileri izlemeyin gelin birlikte mücadele edelim
20:27 Yerine kayyım atanan Konak: Trafiği kapatarak tebligatı imzalatmak istediler
20:01 Dêrsim ve Pulur belediyelerine kayyım atandı
19:25 Sanatçılardan Xelfetî nöbetine dayanışma ziyareti
19:12 Kremlin: Ukrayna’ya saldırı Batı’ya uyarı niteliğindedir
19:05 Meteoroloji'den 44 il için ‘turuncu’ ve ‘sarı’ kodlu uyarı
18:53 İPS ve Bianet’ten konferans: Medyada ahlaki politik ilke mümkün
18:27 Grup Yorum emekçisine işkence davası: Tanıklar dinlenecek
18:03 ÖHD: Tahliye engellemeleri siyasi tutsaklar için işkence sistemine dönüştü
18:01 Kayyım ihmaliyle ölen 4 kişinin yıl dönümü: Felaketler önlenebilir
17:54 Kayyıma tepki: Nereden geldiyseniz oraya gidin
17:50 25 Kasım eylemleri: Şiddeti birlikte durduracağız
16:30 Kılıçdaroğlu'ndan Akşener'e gönderme: İşbirlikçi çıktı
16:22 Eylemdeki işçilere gözaltı
16:12 Şerzan Kurt davasında polise indirimli ceza
15:24 ‘Halkın iradesini teslim alamazsınız’
15:24 KESK’li kadınlar: Susmayacağız
15:00 ‘Jin, jiyan, azadî’ pankartının hedef gösterilmesine tepki
14:38 SES bütçe taleplerini açıkladı
14:38 İzmir'de öğretmenlere şiddet protesto edildi
14:14 3 yılda 87 ajanlaştırma girişimi başvurusu: Soruşturma yok
13:45 Kayıp genci arama çalışmaları devam ediyor
13:42 Kadının ekonomiye katılımı tartışıldı
13:05 Avukatlara silahlı saldırı protesto edildi
13:03 Aklime Hanas'ın tedavisi sürüyor
12:14 Özgürlük İçin Sanat İnisiyatifi Êlih’te: Dayanışmaya çağrı
12:03 Kayyımın kapattığı Kadın Dayanışma Merkezi yeniden açıldı
12:00 Amed’te ‘Ekonomide kadın çalıştayı’
11:41 Gazeteciler Kızılkaya ve Çaralan’ın davası düşürüldü
11:35 Ayşegül Doğan: Tecridi sürdürmek yerine Öcalan'ın çağrısına kulak verin
11:34 Riha'da bir kadın katledildi
11:30 Gazeteci Osman Akın hakkında beraat
11:28 Altaylı ve Saymaz hakkında soruşturma
11:27 Ailelerden İmralı başvurusu
11:13 Êlih’te gözaltına alınanlara ‘Ölürüm Türkiyem’ dinletilmiş
11:07 Dêrsim'de başlatılan nöbet devam ediyor
10:37 Duruşma günü Valilik bilgi istemiş!
10:21 Askerlere cinsel saldırıda bulunan albaya 42 yıl hapis
09:51 Hastane yemeğinden taş çıktı, personelin 2 dişi kırıldı
09:30 Ankara'da kadınlar 24 Kasım'da alanlarda olacak
09:28 ESP Eş Genel Başkanı Hatice Deniz Aktaş: Çözümün yolu İmralı’dan geçiyor
09:20 Tutsaklara para gönderme kampanyası: Çocuklarımızın yanında olalım
09:13 TSK, HPG'lilerin ailelerinden tazminat talep etti
09:12 Polisin işkencesine AYM’den ihlal kararı
09:11 İzmir’deki yurttaşlar: Kadın özgürse yaşam var demektir
09:10 'Kişisel Statü Yasası' ile ne amaçlanıyor?
09:09 Bir özel savaş aygıtı: Cezasızlık
09:08 Av. Kaya: 'Umut hakkı' kararını yerine getirmemek hukuk cinayetidir
09:02 Mülteci kadınlar şiddete açık: Demokratik kitle örgütleri politika oluşturmalı
09:01 Rusya’da savaş karşıtı hareketlerin öncüsü kadınlar
09:00 22 KASIM 2024 GÜNDEMİ
21/11/2024
22:52 Çandar: Suriye politikasının değişmesi için elverişli şartlar var
22:45 Önder’den Soylu’ya ‘helallik’ yanıtı: Barış gelsin o işin kolay kısmı
22:36 YJA Star’lı Leyla Yıldızgörer toprağa verildi
22:26 ‘Kürtler ırkçılığa maruz kalmıyor’ diyen komisyon başkanına örnekler sıraladı
21:28 Uzman çavuş bir kadını katletti
21:23 Sümeyye Boz: Abdullah Öcalan’ın fikirleri çözüm için yol haritası sunuyor
21:15 KESK mitingine çağrı
20:56 Pakistan'da silahlı saldırıda 38 kişi öldü
20:47 Erkek şiddetine karşı kurulan komisyonun başına erkek getirildi
20:38 Avukat görüş yasağına tepki: Ne yapmaya çalışıyorsunuz?
20:33 Irak: Güvenlik güçlerimiz savunmaya hazır
20:05 Tutanaklarda her dil serbest, Kürtçe yasak!
19:46 İsrail'den 'Netanyahu' açıklaması: Geri adım atmayacağız
19:42 DEM Parti Esenyurt ilçe eşbaşkanları tutuklandı
19:33 KESK’ten İsmet Aslan için uluslararası imza kampanyası
19:12 İsrail'in saldırılarında yaşamını yitirenlerin sayısı 44 bini aştı
19:08 Sevk talebiyle açlık grevinde olan tutsak için İHİK’e başvuru
19:00 Avrupa'dan 'Netanyahu kararını uygularız' mesajı
18:40 İran'ın başkenti değişiyor
18:25 Öztürk: Abdullah Öcalan’a dair ‘umut hakkı’ Meclis’te onaylansın
18:18 Cem Garipoğlu soruşturmasında takipsizlik kararı
18:14 Mêrdîn’de avukatlara silahlı saldırı
18:08 Özgürlük İçin Sanat İnisiyatifi'nden kayyıma karşı dayanışma çağrısı
18:03 'Rusya kıtalar arası balistik füze kullandı' iddiası
17:42 Tutsak kadınların kitapları imzalandı: Dışarıdaki dünyayla bir köprü
17:17 Uğur Kaymaz ve babası mezarı başında anıldı
16:46 DEM Parti ve CHP görüşmesi ertelendi
16:43 25 Kasım kapsamında özel savaş politikası tartışıldı
16:03 Katletme girişiminde bulunan fail serbest bırakıldı
15:57 'Özgür toplum kadınların mücadelesiyle inşa edilecek'