URFA - Şenyaşar ailesinden 3 kişinin katledilmesiyle ilgili soruşturmada 4 yıl sonra ifadesi ortaya çıkan tanık Mert Y., kalabalığın “Buradan kimse canlı çıkmayacak” diye bağırdığını söyledi.
Urfa'nın Suruç ilçesinde 14 Haziran 2018 tarihinde AKP Milletvekili İbrahim Halil Yıldız'ın korumaları ve yakınları seçim çalışmaları sırasında işyerlerini ziyaret ettiği Şenyaşar ailesine saldırmış, iş yerinde çeşitli yerlerinden yaralanan Celal, Adil, Mehmet, Fadıl ve Ferit Şenyaşar kardeşler Suruç Devlet Hastanesi’ne kaldırılmıştı. AKP'li Yıldız'ın yakınlarının hastanede devam ettirdiği saldırılar sonucu, ağır yaralı Celal ve Adil Şenyaşar ile hastaneye çocuklarını ziyarete giden baba Hacı Esvet Şenyaşar eşi Emine Şenyaşar’ın gözleri önünde linç edilerek katledilmişti.
Katliamın gerçekleştiği hastanede güvenlik kamera kayıtlarının çalındığı, 3 Mart 2022 tarihinde Mezopotamya Ajansı’nın (MA) “Şenyaşar ailesinin katledildiği hastanenin görüntüleri çalınmış!” başlıklı haberiyle ortaya çıktı.
Hastanede yaşanan linç ve ölümler esnasında Urfa Valisi Abdullah Erin, Suruç Kaymakamı Tarık Açıkgöz ve dönemin Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba hastane bahçesinde bulunuyordu. Hastanedeki devlet erkanı ve üst düzey güvenlik durumuna rağmen hastane kameraları tahrip edildi, hastanede sarı alanda saldırılan Esvet Şenyaşar’ın etrafa saçılan kanı boyanarak deliller temizlendi.
OTOPSİ RAPORLARI
Otopsi raporlarında, Celal Şenyaşar’ın vücuduna 6 adet farklı ateşli silahın mermi çekirdeği, Adil Şenyaşar’ın vücudunun 14 bölgesinde kesici, delici alet ve sert cisim yarası ile 17 farklı silahın mermi yarası tespit edildi. Baba Hacı Esvet Şenyaşar'ın vücudunun 7 hayati bölgesinde kesici aletlerle büyük çapta yaralar oluşturularak yaralandığı ve 7 ciddi yaranın yanı sıra vücutta 23 noktada öldürücü nitelikte olmayan yaranın olduğu tespit edildi.
4 YIL SONRA 4 GÖZALTI
Hastanede yaşanan katliama dair 22 Nisan 2022 tarihinde yaklaşık 4 yıl sonra “gizlilik” kararının korunduğu dosya kapsamında, AKP Milletvekili İbrahim Halil Yıldız’ın babası Osman Yıldız, ağabeyi Celal Yıldız, yeğenleri Osman Şah, Hüseyin Yıldız ve danışmanı Mustafa Amaç’ın da daralarında olduğu 10 kişi gözaltına alındı. AKP’li Yıldız’ın ağabeyi Celal Yıldız, İbrahim Şimşek, Mikail Şimşek ve Müslüm Yıldız, “Kasten öldürme”, “Kasten yaralama”, “Delil karartma” nedeniyle tutuklandı.
KATLİAM TANIK İFADELERİNDE
Hastanede yaşanan vahşet, gözaltına alınan kişilerin emniyet ifadelerine de yansıdı. Dosya kapsamında gözaltına alınan ve tutuklanan, katliamdan bir yıl sonra 2019 yılında Suruç Jandarma Komutanlığı’nda korucu Müslüm Yıldız’ın (30), KOM Şube Müdürlüğü’nde “Kasten öldürme-Kasten Yaralama” nedeniyle alınan ifade tutanağında, hastanede bulunan kimi tanık ifadeleri de yer aldı.
‘KİMSE CANLI ÇIKMAYACAK’
Savcılık tarafından tanık olarak ifadesi alınan Mert Y., hastanede saldırı yaşandığı esnada “kamera odaları nerede” diye bağrışmalar duyduğunu ve bir kameranın sökülmüş olduğunu belirtti. Hastanenin sarı alanına geçtiğinde, çocukları için hastaneye giden baba Hacı Esvet Şenyaşar’ı sedyede yaralı bir vaziyette gördüğünü ifade eden Mert Y., hastanenin duvarlarında ise kan izleri olduğunu sözlerine ekledi. Hastanede bulunan kalabalığın yaralıları taşıyan ambulanslara zarar verdiğini, yaralıları taşımasına engel olduğunu kaydeden Mert Y., sevk esnasında kalabalık grubun “Buradan kimse canlı çıkmayacak” diye bağırmaya başladığını aktardı.
‘İŞLEM YAKLAŞIK BİR SAAT ALIR’
Kamil K. isimli tanık ise, emniyetin talebi ile hastaneye gittiğini, kayıt sistemi ile ilgili bir bulgu bulamadığını söyledi. Kayıt cihazlarının bulunduğu odanın camlarının kırıldığını belirten Kamil K., "400 kadar kamera ucu tek tek sökülerek kayıt cihazı çıkarılmış. Her biri 10 kilogram olan 8 adet DVR, 15 kilogram olan 3 adet matriks götürülmüş. Yaklaşık 100 kilogram üzerinde bir eşya pencereden çıkarılarak profesyonel şekilde götürülmüş. Bu işlem yaklaşık 1 saat alır. Olay günü görüntülerinin yeniden getirilme ihtimali bildiğim kadarı ile mümkün değil" diye belirtti.
30 KİŞİLİK GRUP
Gözaltına alınan ve devamında “Haftada iki gün imza atma şartı ile adli kontrol” ve “Yurt dışı yasağı” kararı ile serbest bırakılan Mustafa Durmaz’ın (43) alınan emniyet ifadesinde tanık olarak gösterilen, hastanede bulunan Serkan Ş. de, “Hastanede bulunan yaralı bir kişiye saldırıldığını gördüm. Bunun üzerine yaralı şahsı alıp müşahede odasına aldık. Yaklaşık 30 dakika sonra hastane içinden silah sesi duyduk. İçeri girdiğimizde müşahede odasında yaklaşık 30 kişilik bir grup vardı. Dışarıya doğru bu grup kaçtı” şeklinde konuştu.
MA / Emrullah Acar