Selay Ghaffar: Özgürlüğe ulaşmanın tek yolu devrimci Afganistanlı kadınların birleşmesi

  • kadın
  • 09:02 15 Ağustos 2022
  • |
ANKARA - Afganistan’daki kadın düşmanı politikalara karşı verilen mücadeleyi yakından takip eden ve içinde yer alan insan hakları savunucusu Selay Ghaffar, “Özgürlüğe ulaşmanın tek yolu özgürlük için mücadele eden devrimci Afganistanlı kadınların birleşmesidir” dedi.
 
Dünyanın dört bir yanından erkek egemen sistemlerin uyguladığı kadın düşmanı politikalara karşı mücadele hiç dinmedi. Kadınlar yıllardır Şili’den Amerika’ya, Türkiye’den Rojava’ya ve Afganistan’a kadar yayılan deneyimlerle direnişlerini sürdürüyor.
 
Kadın direniş pratiklerini kendilerine rehber edinen Afganistanlı kadınlar da özgürlük mücadelelerini sürdürmekte kararlı. Afganistanlı kadınların 40 yıllık bir mücadele geçmişleri olsa da Taliban’ın yeniden ülkeyi ele geçirmesi üzerine tekrar örgütlendiler. Afganistan’da örgütlü mücadelenin simge isimlerinden Selay Ghaffar, çocukluğundan itibaren maruz kaldığı haksızlıklar karşısında ses çıkarmaktan hiç geri durmadı.  
 
Sosyalist ve özgürlük savaşçısı bir ailede 1983 yılında dünyaya gelen Ghaffar, 3 aylıkken ailesi İran ve Pakistan’da mülteci olarak yaşamak için Afganistan’dan kaçtı. Ülkesinden uzak büyüyen Ghaffar, birçok ulusal ve uluslararası insan hakları kuruluşunda görev yaptı. 1999 yılında Pakistan'da kurulan Afganistan Kadınları ve Çocukları için İnsani Yardım'ın (HAWCA) direktörlüğünü yapan Ghaffar, 20 yıl önce olduğu gibi bugün de Taliban’a karşı mücadele veren kadın örgütlülüğünün bir parçası oldu.
 
Afganistan’daki kadın düşmanı politikalarını geçmişten bu yana takip eden, birebir yaşayan insan hakları savunucusu ve aktivist Selay Ghaffar’la Afganistan’ı ve kadın mücadelesini konuştuk.
 
Taliban’ın Afganistan’ı ele geçirmesinin üzerinden geçen bir yıllık süreçte kadınlar pek çok alanda işlevsiz kılınmaya çalışıldı. Bir yıl içinde değişen ülkede kadınların durumu şuan nasıl?
 
Taliban'ın Kabil'e girdiği 15 Ağustos 2021 yılından sonra Afgan kadınları için hayat paramparça oldu. Afganistan, kadınların içinden çıkamadığı bir hapishaneye dönüştü. Afgan kadınları hayatlarının en karanlık dönemini yaşamaya başladı. Hayatın her alanından çıkarıldılar, Taliban, kadın düşmanı insanlık dışı ve barbarca politikalar hayata geçirdi. Şu anda Afgan kadınları için hayat cehenneme dönmüş durumda. Yalnızca bir insanlık krizi de yaşanmıyor. Çok ciddi bir ekonomik kriz de mevcut. Bunun yanı sıra şiddet, ayrımcılık ve tehdit Afgan kadınların günlük yaşamına sirayet etmiş durumda. Kadınlar işe ve okula gidemiyorlar. Sağlığa erişimde kısıtlamalar getirildi. Hakları için sokağa çıkan kadınlar her gün öldürülüyor, işkence görüyor, tacize maruz kalıyor, sindirilmeye çalışılıyor.  Şu anda kadına yönelik şiddet, Taliban'ın kadın düşmanlığı politikalarını destekleyen egemen sınıfın baskın ideolojisini oluşturduğu Afganistan'da artık kabul edilen bir yaşam biçimi haline gelmiş gibi görünüyor. Kadın Bakanlığı'nın adını Dua, Rehberlik ve Namusun Teşviki ile Ahlaksızlığın Önlenmesi Bakanlığı olarak değiştirdiler ve bu bakanlık yoluyla kadına yönelik politikalarını, şeriatı dayatıyorlar. Sokaklarda devriye gezerek kadınların bu dayatmalara uyup uymadığını kontrol ediyorlar. Çarşaf giymek zorunlu hale getirildi. Hatta benim ‘Cehalet Bakanlığı’ dediğim bu bakanlık tarafından bir genelge yayınlandı ve kadınların başlarında bir erkek gardiyan olmaksızın sokağa çıkmaları yasaklandı.
 
Afganistan bu noktaya nasıl geldi, bir yıl önce Taliban’ı faal duruma getiren dinamikler ya da ABD’nin rolü neydi? 20 yıllık süreçte ülkede neler değişti, ülkede nasıl çete ve örgütler konumlanmış durumda?
 
 
Biz Taliban'ı 90'lardan bu yana iyi tanıyoruz. Dünyanın en kadın düşmanı rejimini başımıza bela ettiler. ABD'nin çıkışıyla Taliban'ın gelişi bir oldu. Tüm dünya gördü ki ABD burada terörle mücadele etmemiş, bir terör hükümeti yetiştirmiş.
 
Afganistan 2001 yılında, ‘kadın kurtuluşu’, ‘terörle mücadele’, ‘yeniden yapılanma’ gibi bahanelerle 41 ülke tarafından işgal edildi. Geçtiğimiz 20 yıl içinde binlerce insan bu savaş nedeniyle öldürüldü. Afganistan dünyanın en yozlaşmış ülkesi haline geldi. Uyuşturucunun ve uyuşturucu mafyalarının ana vatanı oldu. Şu anda dünyadaki afyonun yüzde 93'ü Afganistan'da üretiliyor. Kadına karşı şiddet tavan yapmış durumda. ABD'nin 21 yıl önce ‘terörle mücadele’ ve ‘kadın özgürlüğü’ için Afganistan'ı işgal ettiği durumdan bir adım öteye gidilebilmiş değil. Fakat terörle mücadele eden ABD değil, biziz. Afganistanlı kadınlar hala baskı ve şiddetle, ayrımcılık ve korku rejimiyle mücadele ediyor. Taliban denen grup ABD'nin, İngiltere'nin diğer batılı devletlerin paralı askerleri ve kuklalarıdır. Bu terör örgütlerini onlar yarattı ve onlar beslediler. 20 yıldır finansal destek veriyorlar. Yalnızca Taliban'ı değil, DAİŞ'i, El Kaide'yi, Orta Asyalı terör gruplarını da bu devletler yarattı, finanse etti ve destekledi. Şu anda bu batılı devletler ve bölgedeki faşist rejimlerin de desteğiyle Afganistan'da sayılamayacak kadar çok sayıda terör grubu at koşturuyor. Erdoğan rejimi bu örgütlerinin çoğunun babasıdır. ABD Afganistan'a terörle mücadele için falan gelmedi, kendi çıkarları, kendi stratejik amaçları için geldi. Rusya ve Çin karşısında hamle yapacağı bir alan olsun diye Afganistan'ı işgal etti.
 
ABD burada bir barış süreci başlattı. Bu koca bir yalan ve kandırmacaydı. Hem Afganistan halklarını hem de tüm dünyayı kandırmaya çalıştılar. Bu süreç başladığında bulabildiğim tüm platformlardan haykırdım. Bu sürecin Taliban'ı getirmek için bir araç olacağını söyledim. Biz Taliban'ı 90'lardan bu yana iyi tanıyoruz. Dünyanın en kadın düşmanı rejimini başımıza bela ettiler. ABD'nin çıkışıyla Taliban'ın gelişi bir oldu. Tüm dünya gördü ki ABD burada terörle mücadele etmemiş, bir terör hükümeti yetiştirmiş. Bu barış onlar kendi hükümetini kurabilsin diye tesis edilmiş. Hala da bu terör örgütlerine örtülü ya da dolaylı olarak finansal destek sağlıyorlar.
 
Birçok ülkenin desteklediği, resmi olarak tanıdığı kadın düşmanı Taliban’a karşı kadınların verdiği mücadele ne boyutta? Şuan Afganistan’da Taliban’a ve bu güçlere karşı mücadele veren tek kitle kadınlar mı?
 
Geçen sene Ağustos ayının 15'inde sokağa çıkma cesaretini gösteren kadınlar, Afganistan'da bu kadın düşmanı barbarlar tarafından evlerine kapatılmış, sesleri bastırılmış kadınların tamamının sesi oldular. Sesi kısılmış tüm kadınlar için seslerini yükselttiler ve mücadele ettiler. Bunun karşılığında tutuklandılar, işkence gördüler, öldürüldüler, kaybedildiler, şiddetin her türlüsüne maruz kaldılar, ama geri çekilmediler. Tüm dünyaya korkutulmayacaklarını, sindirilmeyeceklerini ve gericilik ve baskı karşısında dimdik duracaklarını gösterdiler. Bu gericilik, kadın düşmanı rejim hala ABD, İngiltere, Avrupa Birliği gibi emperyalist devletler tarafından utanmazca destekleniyor. Bunun yanı sıra komşu devletler olan faşist Erdoğan rejimi, İran, Pakistan, Suudi Arabistan tarafından da destekleniyor. Bu faşist güçlere karşı bu bölgede ses çıkaran tek grup şu anda Afganistanlı kadınlardır. Şu anda bu direniş çok dağınık ve örgütlü olmaktan uzak. Ama her geçen gün Afganistanlı kadınlar siyasi anlamda bilinçleniyor ve kendi tecrübelerinden öğrenmeye devam ediyorlar. Afganistanlı kadınların direnişi her geçen gün biraz daha olgunlaşıyor ve genişliyor.
 
Kadınların ve kız çocuklarının okula gidemediğini de söylediniz. Eğitim yasaklarına karşı kadınların yıllardır alternatifler yarattığını da görüyoruz. Siz de bu eğitimleri örgütleyenlerdensiniz. Bu eğitimler ne kadar işe yarıyor, sizin öğrencileriniz olan bir jenerasyonun bu geleneği sürdürmesi size ne hissettiriyor?
 
Bir kadın hakları aktivisti olarak gelecek nesillerden umudum çok büyük. Kadınların bu barbar baskı rejimine karşı direnişine inanıyorum. Bu direniş Afganistanlı kadınlar için yeni bir şey değil. Onlarca yıldır sürüyor. Afganistan'a gelmiş geçmiş tüm hükümetler kadınları baskılamaya ve evlerine kapatmaya çalıştı. Afganistan’da kadınların baskıya, gericiliğe, işgale karşı direnişi soluksuz devam ediyor ve kadınlar haklarını elde edene kadar da sürecek. Ülkemin kadınlarının bu kadar karanlık bir süreçten geçtiğini, korkunç şeylerle mücadele etmek zorunda kaldığını görmek elbette ki üzücü, ama aynı zamanda bir kadın aktivist olarak kadınların direnişini görmek gurur verici. Bu nedenle hala Afganistan'da olup sokaklardan çekilmeyen kadınları destekliyorum. Bu kadınlar, tüm dünyaya ve Afganistanlı erkeklere ne kadar güçlü ve yenilmez olduklarını gösteriyorlar. Kadınlar bir araya gelirlerse onların karşısında hiçbir güç duramaz.
 
Peki, Afganistanlı kadınların bu kadın düşmanlığına karşı mücadele stratejisini yeterli buluyor musunuz? Daha fazla ne yapılması gerekiyor?
 
Taliban bir ülke nüfusunun yarısını eve kapatmak istiyor çünkü bu kadın düşmanı rejime karşı ses çıkaran yalnızca kadınlar oldu. Taliban eğer nüfusun bu 'tantana' yapan yüzde 50'sini eve kapatırsa, geri kalan yüzde 50 ile daha kolay başa çıkacağını düşünüyor. Taliban kadınların gücünden korkuyor. Bu ayrımcılıktan kurtulmanın ve özgürlüğe ulaşmanın tek yolu özgürlük için mücadele eden devrimci Afganistanlı kadınların birleşmesidir. İster bireyler olsun ister gruplar olsun birlik olmalıyız ve Taliban rejimine, her türlü köktenciliğe ve onların eli kanlı efendilerine karşı ayağa kalkmalıyız. Kadınların ellerini bağlayan bu zincirler ancak bu anlamda bilince çıkılmasıyla mümkün olacaktır. Bu gericilik karşısında örgütlenmemiz ve aktif olarak savaşmamız gerekiyor. Kadınların katılımı olmadan hiç bir devrim başarıya ulaşamaz. Afganistan da bunun en önemli kanıtıdır. Kadınlar Afganistan'da 40 yıldır bu mücadelenin en ön saflarındadır.
 
Afganistanlı kadınlar bu mücadeleyi verirken dünya kadın devrimi pratiklerinden yararlanıyor mu? Örneğin Rojava kadın devriminden haberdarlar mı?
 
 
 Rojava'da kadın öncülüğünde gerçekleştirilen devrimden haberdar. Afganistan'ın direnen kadınları Rojava'dan ilham alıyor. Kobanê direnişi tüm dünyaya gösterdi ki kadınlar, evlerinde oturup erkeklere itaat edecek ikinci sınıf vatandaşlar değillerdir.
 
Bu soruya iki parça halinde yanıt vereceğim. İlk olarak, Afganistan'da direnen tüm kadınlar, tüm devrimciler Rojava'da neler olduğunu biliyor. Rojava'da kadın öncülüğünde gerçekleştirilen devrimden haberdar. Afganistan'ın direnen kadınları Rojava'dan ilham alıyor. Kobanê direnişi tüm dünyaya gösterdi ki kadınlar, evlerinde oturup erkeklere itaat edecek ikinci sınıf vatandaşlar değillerdir. Kadınlar erkeklerle omuz omuza çarpışabilir. Kadınlar ülkelerinin özgürlüğü için ön cephelerde mücadele edebilir. Çünkü o ülkedeki baskı erkekten önce kadına uygulanır. Kadının kurtulmak istemek için daha çok nedeni vardır. Kobanê'de savaşan kadınlar tüm dünyanın örnek aldığı kadınlar haline gelmiştir. Konu direniş olunca kadınların erkeklerden daha güçlü olduğunu gösterdiler bütün dünyaya. Kobanê'de savaşan kadınlar bize kadın özgürlüğünün yolunu açtılar. Bize özgürlüğümüzü istiyorsak uzanıp onu kendimizin alması gerektiğini öğrettiler. Biz Afganistanlı kadın aktivistler ve devrimciler olarak her zaman Kürt kadınlarının direnişini yakından takip ediyoruz ve onlardan ilham alıyoruz. Her zaman onları destekleyeceğiz ve onların deneyimlerinden öğrenmeye devam edeceğiz.
 
İkinci olarak, faşist Türkiye rejiminin eli kolu ne yazık ki son derece uzun. Az önce Türkiye'nin Afganistan'da pek çok terör örgütünü desteklediğini söylemiştim. Türkiye tarafından desteklenen savaş lordlarından birisi de Dostum adında bir terörist. Bu kişi pek çok basın kuruluşu üzerinde etki sahibi. Zaten genel olarak Türkiye Afganistan medyası üzerinde de çok büyük kontrol sahibi. Gerici, dinci Gülen okullarını Afganistan'da da açtılar. Burada Kürtlerin mücadelesini kötülemek için, Kürtlerin mücadelesi hakkında halkı yanlış bilgilendirmek için medyasından okuluna çok büyük efor sarf etti Türkiye. Ne yazık ki bu çabalar bir ölçüde sonuç verdi. Kürtlerin mücadelesini kendi çabalarıyla öğrenmeyen bir kesim Türkiye'nin kara propagandasıyla yanlış bilgi sahibi oldu. Ancak ezilen Afganistanlı kadınların tamamı Rojava kadın devrimini bilir ve bu hareketten ilham alır. Şu anda da devrimci Afganistanlı kadınlar Kürt kadınlarının gerici barbarlara karşı nasıl silahlandığını, nasıl DAİŞ gibi ölçülemez barbarlıkta bir terör örgütünü alt ettiğini biliyor, okuyor ve öğreniyor ve Taliba'a karşı silahlı mücadelenin gerekliliğini tartışıyor.
 
Yaşanan bunca insanlık dışı uygulamalara karşı dünyanın sessizliğine karşı neler söylersiniz?
 
Bunca insan kaçırılırken, öldürülürken üç maymunu oynuyorlar çünkü öldürülen binlerce aktivist, gazeteci ve siyasetçi için ses çıkarmak ABD'nin çıkarına uymuyor. Biz, ABD'den Avrupa Birliği ve İngiltere'den bir şey beklemiyoruz. Dünya halklarına sesleniyoruz; hükümetlerinize baskı uygulayın. Afganistan'da ve bölgede teröristleri desteklemeyi bırakmalarını söyleyin. Şu anda Afganistan ve Ukrayna'da olan ABD ve NATO politikalarının, Rusya ile olan hegemonya savaşlarının bir sonucudur ve bunun ceremesini de Afganistan ve Ukrayna halkı çekiyor. Öte yandan Ukraynalı mültecilere tüm dünya kucak açarken Afgan mültecilere uygulanan ayrımcılık da ortada. Bu savaş ve onun sonuçları Afganistan halkına reva görülüyor. Biz 40 yıldır ABD ve NATO politikaları yüzünden savaşın içinde yaşıyoruz. Bu savaşı biz çıkarmadık. 40 yıldır acı çekiyoruz, şiddete maruz kalıyoruz. NATO kuklası ülkelerin ihanetine maruz kalıyoruz. Afganistan halkı da özgürlüğü hak ediyor. Herkesle eşit muamele görmeyi hak ediyor. Bu özgürlük ve eşitlik için mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz!
 
MA / Gözde Çağrı Özköse - Zemo Ağgöz 

Diğer başlıklar

09:13 Beylikova’da NTE’ye su var, patatese yok
09:12 Uyuşturucu artık ilkokul kapılarında: Mücadele yetersiz
09:11 'Kürtçeye statü tanınmazsa entegrasyondan bahsedilemez'
09:09 Halk sağlığı uzmanı: Barışın inşa aktörleri olmalıyız
09:08 Tekirdağ’da Kürtçe, devlet kurumlarının tehdidi altında
09:04 Araştırmacı Şilan Bingöl: Kalıcı barış için ‘ölümlerle’ yüzleşmek gerekiyor
09:03 İsrail, Filistinlilere ‘idam’ cezası getiren tasarıyı oyladı
09:00 11 KASIM 2025 GÜNDEMİ
08:54 Irak seçimlerinde oy verme işlemi başladı
08:14 22 kentte sağanak yağış uyarısı
08:00 Akdeniz'de 4.9 büyüklüğünde deprem
10/11/2025
23:59 Ankara'da öğrencilere polis engeli
23:58 Ekvador'da bir cezaevinde 27 tutuklu ölü bulundu
21:47 Sındırgı'da 4.9 büyüklüğünde deprem
21:44 ESP'den çağrı: Tutuklanan 13 arkadaşımızın yanında olalım
21:33 TFF, bahis oynayan bin 24 futbolcuyu açıkladı
21:27 Şara Beyaz Saray'da: Suriye'ye yönelik Sezar yaptırımları askıya alındı
20:34 ABD, Doğu Pasifik’te iki tekneyi vurdu: 6 kişi öldü
20:30 İsrail’den Lübnan’a yeni hava saldırıları
20:21 İran'da kuraklık, barajlarda su kalmadı
20:17 Kayyımın işten çıkardığı işçiler 103'üncü günde adliye önünde
20:12 Nijerya’da DAİŞ ve Boko Haram çatışması: 200 ölü
19:59 Yangından kurtulan işçi: İş güvenliği yoktu
19:53 Emin Güler tahliye edildi
19:31 Semsûr'daki istismar davasında ceza talebi
19:10 Amed ve Ankara'da yangın protestosu: Vahşet döngüsüne karşı mücadeleye çağırıyoruz
19:01 Sındırgı'da bir deprem daha
18:33 Ozan Elektronik Para A.Ş. soruşturmasında 4 tutuklama
18:26 Adana'da kadına şiddet
18:14 İnşaatta çalışan işçi sayısında rekor artış
17:56 İşçiye keyfi gözaltı
17:44 İnşaattan düşen işçi yaralandı
16:52 HDK sonuç bildirgesi: Abdullah Öcalan’ın çıkışı yeni olanaklar yaratacak
16:41 Amed’de taziyelere kitlesel ziyaret
16:23 Harmandalı çöplüğü bakanlık kararıyla yeniden açıldı!
16:22 Mûş Belediyesi 'Kadın Meclisi' kuruluşunu ilan etti
16:05 'Karakaya'nın can ve mal güvenliği tehdit altında'
16:04 İshak Tepe'nin taziyesine kitlesel ziyaret
15:47 Trump El Şara görüşmesi bu akşam yapılacak
15:41 Gazeteci Hüseyin Aykol’a solunum desteği sağlandı
15:29 Sêrt’te 25 Kasım eylem ve etkinlikleri başlatıldı
15:17 Atış Yapı firmasına kayyım atandı
14:22 CPT: Türkiye üs sayısını artırıyor
13:58 İBB soruşturması dosyasında 'tefrik' kararı
13:54 İnfaz Hakimliği: Gözlem Kurulu, pişmanlığı değerlendirecek bir makam değildir
13:47 beIN Sports binasını saldıran kişi gözaltında alındı
13:37 Demirtaş ve Mızraklı’dan gazeteci Aykol’a dayanışma mesajı
13:04 Amedspor yönetimi: Takımın motivasyonu yüksek
12:48 CHP kurultayı davasının gerekçeli kararı açıklandı
12:37 beIN Sports’a silahlı baskın
11:59 Afrika'da 970 milyon kişi temiz yemek pişiremiyor
11:40 Irak parlamento seçimleri yarın
11:37 Gar Katliamı anması 121'inci ayında: Mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz
11:28 İmralı'ya sevk talebi 'tahliye erteleme' gerekçesi yapıldı
09:30 Filipinleri vuran Fung-wong Tayfunu ülkeden uzaklaştı
09:13 Hem 'eş' hem de toplum baskısına karşı mücadele ediyorlar
09:12 11'inci Yargı Paketi: Kadın hakları hedefte
09:11 Sürece rağmen ajanlaştırma dayatması sürüyor
09:11 İşte uyuşturucu rotası: 'Güvenlikli iller' başı çekiyor
09:03 Mindere dönen güreşçi: Kürtlere kapatılan alanları açmalıyız
09:02 Av. Özgökçe: Uyuşturucuya karşı komün temelli mücadele yürütülmeli
09:00 10 KASIM 2025 GÜNDEMİ
07:59 Êlih’te kavga: 2 ölü, 5 yaralı
09/11/2025
23:52 Humus’ta 2 kişi katledildi
23:15 Ankara'da trafik kazası: 4 kişi yaşamını yitirdi
22:38 Yangını protesto eden 4 genç tutuklandı
22:14 Mêrdîn’de şüpheli kadın ölümü
21:45 Süveydalı kadınlar kaybedilen yakınlarının akıbetini sordu
21:32 İran'da Bahai yurttaşlara yönelik baskılar sürüyor
20:50 Nisêbîn’de Süryani köyünün ismi iade edildi
20:41 Irak’ta özel oylama tamamlandı: Bin 841 ihlal tespit edildi
20:32 EHP: Asgari ücret 65 bin TL olsun
19:33 Jinelojî Dergisi’nden 25 Kasım etkinlikleri kapsamında atölye
19:07 Meral Danış Beştaş: Savaşa karşı toplumsal sözleşmeye ihtiyacımız var
18:58 Yangında yaşamını yitirenlerin taziyesine ziyaret
18:42 Halep’teki mayın patlamasında 2 genç yaşamını yitirdi
18:37 ‘Yeniden Sosyalizm’ konferansında ortak mücadele vurgusu
17:23 HPG’li Uçar’ın taziyesine kitlesel ziyaret
17:18 Vahap Coşkun: Kürtlerin talepleri yasal değişikliği gerekli kılıyor
17:04 'Türkiye’ye plastik atık ithalatı yasaklansın'
17:03 'Cumhuriyet demokratikleşmeli, Kürt'ün varlığını reddetmemeli'
17:00 Yangının olduğu yerde açıklama: Sorumlular istifa etsin
15:43 Amed'de toplum sağlığı için barış tartışıldı
15:24 Kocaeli’ndeki yangına ilişkin 8 kişi daha gözaltına alındı
13:31 TJA 25 Kasım’ın startını verdi
12:54 Erdoğan'dan Bahçeli açıklaması: Aramızda bir sıkıntı söz konusu değil
12:48 Bu hafta 4 bakanlığın bütçesi görüşülecek
12:41 DFG Kasım'da katledilen Özgür Basın çalışanlarını andı
12:37 Kadınlar Erdiş’te meşe fidanı dikti
12:31 İshak Tepe yaşamını yitirdi
11:58 Onca acıya rağmen barış isteyenler anlattı
11:52 Adalet Bakanı’ndan Demirtaş açıklaması: Karar mahkemenin önünde
11:17 İstanbul’da denizde cenaze bulundu
10:19 İtalya’daki Arkaik Sesler Festivali Nagihan Akarsel’e adandı
10:07 Jin dergi ‘Barış Anneleri’ni kapağına taşıdı
10:00 Irak Parlamentosu seçimleri için özel oylama başladı
09:51 Şara yaptırımları kaldıran ABD’de
09:29 Dêrsim Ocak Evladı üyesi kadınlar: Barış için herkes sorumluluk almalı
09:18 7/24 izlenen Wan’da tonlarca uyuşturucu madde trafiği
09:17 15 yıllığına planlanan ‘Çöp Depolama Tesisi’ 33 yıldır faaliyette
09:14 Çatışmalı süreçte iki çocuğunu kaybetti: Acımı dindirecek tek şey barış
09:08 Wan’daki yurttaşlar: Sadece PKK adım atıyor, devlet yasaları değiştirmeli
09:06 İbrahim Kaypakkaya'nın köyü sermayenin hedefinde
09:04 Umut Kitapevi bombalanmasının 20’nci yılı: Devlet suçlarıyla yüzleşmeli
09:00 09 KASIM 2025 GÜNDEMİ
08/11/2025
23:02 Tahliye edilen Semra Güzel 3 yılın ardından Amed'de
22:55 Pamuk yığınının altında kalan işçi yaşamını yitirdi
22:35 Uludağ'da 4 çocuk kayboldu
22:31 İş cinayetini protesto eden 9 kişi gözaltına alındı
22:08 6 işçinin hayatını kaybettiği yangın: 7 kişi açığa alındı
21:11 Amedspor sahasında kazandı
21:04 Wan’da ‘çîrok' gecesi
20:54 Koma Amed'in Wan konserine 'hava durumu' iptali
20:28 Gebze'de 'şiddet' konulu buluşma
20:20 Mêrdîn Barosu'ndan 'Rojin Kabaiş' kararı
19:46 Şiyar Serdar için taziye
19:20 Kadınlardan katliamlara tepki: Failleri bulun
19:12 'Sosyalizm yeniden' konferansı: Yeniyi yöntem ve araçları değiştirerek kurabiliriz
18:55 Qoser’deki yangında ölen çocukların sayısı 3’e çıktı
18:52 Köln'de onbinlerin katılımıyla miting: Öcalan'ın özgürlüğü temel talep
18:33 Gazeteci Aykol'a kan takviyesi yapıldı
18:29 İstanbul'da iki aile arasında barış
18:24 Kadıköy'de 25 Kasım çağrısı: Alanlarda buluşalım
18:14 'Ölüye saygı ve adalet' paneli: Bağımsız bir komisyonunun kurulması kritik
17:46 Eşbaşkan Komi: Kürt sorununun yüzde 90'ı yerel yönetimler sorunudur
17:35 Îlham Ehmed: Önemli bir aşamadayız
17:29 Abdullah Öcalan: Kürtler varlıklarından taviz vermeden özgür yaşamın öncüsü olmalı
17:17 Anatolia Kültür Merkezi'nde çocuk atölyeleri başladı
17:10 Amed'de 'barış' paneli: Yasal zemin kapsayıcı olmalı
16:47 ‘Sürecin başarısı için Abdullah Öcalan özgür olmalı’
16:11 Agirî’de Kurdî-Zana Ararat Derneği açıldı
16:08 Joe Kent, Mazlum Abdi ve Rohilat Efrin ile görüştü
15:59 Demirtaş’tan milletvekillerine: İmralı’ya gidip noktayı koyun
15:44 'Toplumsal barışın inşasında hukukun rolü' paneli: Acil yasal düzenlemelere ihtiyaç var
15:39 Yakup Tuncer'in taziyesine ziyaret
15:35 Büyük Köln yürüyüşü başladı: Abdullah Öcalan'a özgürlük
15:30 KESK eylemi 146’ıncı haftasında
15:27 Yangında ölen çocuk ve kadınların isimleri belirlendi
15:26 Konak Belediyesi'nde ‘hukuksuz’ atamalara tepki
15:23 ‘Adalet Nöbeti’ dördüncü haftasında
15:20 Mazlum Dinç: Süreci engelleyen yasalar değiştirilmeli
15:14 Îlham Ehmed’den ‘yaptırımların kaldırılması’na destek
14:59 YRJ’den konferans: Kadın devriminin sesi olacağız
14:52 Doktorlardan Kuzey ve Doğu Suriye’ye destek çağrısı
14:41 Özen, Akman ve Avcı için tahliye talebi
13:49 Dört kentte eylem: Son kayıp bulununcaya kadar mücadelemiz sürecek
13:27 Cumartesi Anneleri Yurtseven, Özeken ve Münür için adalet istedi
12:45 Zeyneb Celaliyan’ın tedavisi engelleniyor
12:35 Xelfetî'de 25 Kasım yürüyüşü
12:29 ‘Sosyalizm yeniden’ konferansı: Geleceği birlikte inşa edelim