Selay Ghaffar: Özgürlüğe ulaşmanın tek yolu devrimci Afganistanlı kadınların birleşmesi

  • kadın
  • 09:02 15 Ağustos 2022
  • |
ANKARA - Afganistan’daki kadın düşmanı politikalara karşı verilen mücadeleyi yakından takip eden ve içinde yer alan insan hakları savunucusu Selay Ghaffar, “Özgürlüğe ulaşmanın tek yolu özgürlük için mücadele eden devrimci Afganistanlı kadınların birleşmesidir” dedi.
 
Dünyanın dört bir yanından erkek egemen sistemlerin uyguladığı kadın düşmanı politikalara karşı mücadele hiç dinmedi. Kadınlar yıllardır Şili’den Amerika’ya, Türkiye’den Rojava’ya ve Afganistan’a kadar yayılan deneyimlerle direnişlerini sürdürüyor.
 
Kadın direniş pratiklerini kendilerine rehber edinen Afganistanlı kadınlar da özgürlük mücadelelerini sürdürmekte kararlı. Afganistanlı kadınların 40 yıllık bir mücadele geçmişleri olsa da Taliban’ın yeniden ülkeyi ele geçirmesi üzerine tekrar örgütlendiler. Afganistan’da örgütlü mücadelenin simge isimlerinden Selay Ghaffar, çocukluğundan itibaren maruz kaldığı haksızlıklar karşısında ses çıkarmaktan hiç geri durmadı.  
 
Sosyalist ve özgürlük savaşçısı bir ailede 1983 yılında dünyaya gelen Ghaffar, 3 aylıkken ailesi İran ve Pakistan’da mülteci olarak yaşamak için Afganistan’dan kaçtı. Ülkesinden uzak büyüyen Ghaffar, birçok ulusal ve uluslararası insan hakları kuruluşunda görev yaptı. 1999 yılında Pakistan'da kurulan Afganistan Kadınları ve Çocukları için İnsani Yardım'ın (HAWCA) direktörlüğünü yapan Ghaffar, 20 yıl önce olduğu gibi bugün de Taliban’a karşı mücadele veren kadın örgütlülüğünün bir parçası oldu.
 
Afganistan’daki kadın düşmanı politikalarını geçmişten bu yana takip eden, birebir yaşayan insan hakları savunucusu ve aktivist Selay Ghaffar’la Afganistan’ı ve kadın mücadelesini konuştuk.
 
Taliban’ın Afganistan’ı ele geçirmesinin üzerinden geçen bir yıllık süreçte kadınlar pek çok alanda işlevsiz kılınmaya çalışıldı. Bir yıl içinde değişen ülkede kadınların durumu şuan nasıl?
 
Taliban'ın Kabil'e girdiği 15 Ağustos 2021 yılından sonra Afgan kadınları için hayat paramparça oldu. Afganistan, kadınların içinden çıkamadığı bir hapishaneye dönüştü. Afgan kadınları hayatlarının en karanlık dönemini yaşamaya başladı. Hayatın her alanından çıkarıldılar, Taliban, kadın düşmanı insanlık dışı ve barbarca politikalar hayata geçirdi. Şu anda Afgan kadınları için hayat cehenneme dönmüş durumda. Yalnızca bir insanlık krizi de yaşanmıyor. Çok ciddi bir ekonomik kriz de mevcut. Bunun yanı sıra şiddet, ayrımcılık ve tehdit Afgan kadınların günlük yaşamına sirayet etmiş durumda. Kadınlar işe ve okula gidemiyorlar. Sağlığa erişimde kısıtlamalar getirildi. Hakları için sokağa çıkan kadınlar her gün öldürülüyor, işkence görüyor, tacize maruz kalıyor, sindirilmeye çalışılıyor.  Şu anda kadına yönelik şiddet, Taliban'ın kadın düşmanlığı politikalarını destekleyen egemen sınıfın baskın ideolojisini oluşturduğu Afganistan'da artık kabul edilen bir yaşam biçimi haline gelmiş gibi görünüyor. Kadın Bakanlığı'nın adını Dua, Rehberlik ve Namusun Teşviki ile Ahlaksızlığın Önlenmesi Bakanlığı olarak değiştirdiler ve bu bakanlık yoluyla kadına yönelik politikalarını, şeriatı dayatıyorlar. Sokaklarda devriye gezerek kadınların bu dayatmalara uyup uymadığını kontrol ediyorlar. Çarşaf giymek zorunlu hale getirildi. Hatta benim ‘Cehalet Bakanlığı’ dediğim bu bakanlık tarafından bir genelge yayınlandı ve kadınların başlarında bir erkek gardiyan olmaksızın sokağa çıkmaları yasaklandı.
 
Afganistan bu noktaya nasıl geldi, bir yıl önce Taliban’ı faal duruma getiren dinamikler ya da ABD’nin rolü neydi? 20 yıllık süreçte ülkede neler değişti, ülkede nasıl çete ve örgütler konumlanmış durumda?
 
 
Biz Taliban'ı 90'lardan bu yana iyi tanıyoruz. Dünyanın en kadın düşmanı rejimini başımıza bela ettiler. ABD'nin çıkışıyla Taliban'ın gelişi bir oldu. Tüm dünya gördü ki ABD burada terörle mücadele etmemiş, bir terör hükümeti yetiştirmiş.
 
Afganistan 2001 yılında, ‘kadın kurtuluşu’, ‘terörle mücadele’, ‘yeniden yapılanma’ gibi bahanelerle 41 ülke tarafından işgal edildi. Geçtiğimiz 20 yıl içinde binlerce insan bu savaş nedeniyle öldürüldü. Afganistan dünyanın en yozlaşmış ülkesi haline geldi. Uyuşturucunun ve uyuşturucu mafyalarının ana vatanı oldu. Şu anda dünyadaki afyonun yüzde 93'ü Afganistan'da üretiliyor. Kadına karşı şiddet tavan yapmış durumda. ABD'nin 21 yıl önce ‘terörle mücadele’ ve ‘kadın özgürlüğü’ için Afganistan'ı işgal ettiği durumdan bir adım öteye gidilebilmiş değil. Fakat terörle mücadele eden ABD değil, biziz. Afganistanlı kadınlar hala baskı ve şiddetle, ayrımcılık ve korku rejimiyle mücadele ediyor. Taliban denen grup ABD'nin, İngiltere'nin diğer batılı devletlerin paralı askerleri ve kuklalarıdır. Bu terör örgütlerini onlar yarattı ve onlar beslediler. 20 yıldır finansal destek veriyorlar. Yalnızca Taliban'ı değil, DAİŞ'i, El Kaide'yi, Orta Asyalı terör gruplarını da bu devletler yarattı, finanse etti ve destekledi. Şu anda bu batılı devletler ve bölgedeki faşist rejimlerin de desteğiyle Afganistan'da sayılamayacak kadar çok sayıda terör grubu at koşturuyor. Erdoğan rejimi bu örgütlerinin çoğunun babasıdır. ABD Afganistan'a terörle mücadele için falan gelmedi, kendi çıkarları, kendi stratejik amaçları için geldi. Rusya ve Çin karşısında hamle yapacağı bir alan olsun diye Afganistan'ı işgal etti.
 
ABD burada bir barış süreci başlattı. Bu koca bir yalan ve kandırmacaydı. Hem Afganistan halklarını hem de tüm dünyayı kandırmaya çalıştılar. Bu süreç başladığında bulabildiğim tüm platformlardan haykırdım. Bu sürecin Taliban'ı getirmek için bir araç olacağını söyledim. Biz Taliban'ı 90'lardan bu yana iyi tanıyoruz. Dünyanın en kadın düşmanı rejimini başımıza bela ettiler. ABD'nin çıkışıyla Taliban'ın gelişi bir oldu. Tüm dünya gördü ki ABD burada terörle mücadele etmemiş, bir terör hükümeti yetiştirmiş. Bu barış onlar kendi hükümetini kurabilsin diye tesis edilmiş. Hala da bu terör örgütlerine örtülü ya da dolaylı olarak finansal destek sağlıyorlar.
 
Birçok ülkenin desteklediği, resmi olarak tanıdığı kadın düşmanı Taliban’a karşı kadınların verdiği mücadele ne boyutta? Şuan Afganistan’da Taliban’a ve bu güçlere karşı mücadele veren tek kitle kadınlar mı?
 
Geçen sene Ağustos ayının 15'inde sokağa çıkma cesaretini gösteren kadınlar, Afganistan'da bu kadın düşmanı barbarlar tarafından evlerine kapatılmış, sesleri bastırılmış kadınların tamamının sesi oldular. Sesi kısılmış tüm kadınlar için seslerini yükselttiler ve mücadele ettiler. Bunun karşılığında tutuklandılar, işkence gördüler, öldürüldüler, kaybedildiler, şiddetin her türlüsüne maruz kaldılar, ama geri çekilmediler. Tüm dünyaya korkutulmayacaklarını, sindirilmeyeceklerini ve gericilik ve baskı karşısında dimdik duracaklarını gösterdiler. Bu gericilik, kadın düşmanı rejim hala ABD, İngiltere, Avrupa Birliği gibi emperyalist devletler tarafından utanmazca destekleniyor. Bunun yanı sıra komşu devletler olan faşist Erdoğan rejimi, İran, Pakistan, Suudi Arabistan tarafından da destekleniyor. Bu faşist güçlere karşı bu bölgede ses çıkaran tek grup şu anda Afganistanlı kadınlardır. Şu anda bu direniş çok dağınık ve örgütlü olmaktan uzak. Ama her geçen gün Afganistanlı kadınlar siyasi anlamda bilinçleniyor ve kendi tecrübelerinden öğrenmeye devam ediyorlar. Afganistanlı kadınların direnişi her geçen gün biraz daha olgunlaşıyor ve genişliyor.
 
Kadınların ve kız çocuklarının okula gidemediğini de söylediniz. Eğitim yasaklarına karşı kadınların yıllardır alternatifler yarattığını da görüyoruz. Siz de bu eğitimleri örgütleyenlerdensiniz. Bu eğitimler ne kadar işe yarıyor, sizin öğrencileriniz olan bir jenerasyonun bu geleneği sürdürmesi size ne hissettiriyor?
 
Bir kadın hakları aktivisti olarak gelecek nesillerden umudum çok büyük. Kadınların bu barbar baskı rejimine karşı direnişine inanıyorum. Bu direniş Afganistanlı kadınlar için yeni bir şey değil. Onlarca yıldır sürüyor. Afganistan'a gelmiş geçmiş tüm hükümetler kadınları baskılamaya ve evlerine kapatmaya çalıştı. Afganistan’da kadınların baskıya, gericiliğe, işgale karşı direnişi soluksuz devam ediyor ve kadınlar haklarını elde edene kadar da sürecek. Ülkemin kadınlarının bu kadar karanlık bir süreçten geçtiğini, korkunç şeylerle mücadele etmek zorunda kaldığını görmek elbette ki üzücü, ama aynı zamanda bir kadın aktivist olarak kadınların direnişini görmek gurur verici. Bu nedenle hala Afganistan'da olup sokaklardan çekilmeyen kadınları destekliyorum. Bu kadınlar, tüm dünyaya ve Afganistanlı erkeklere ne kadar güçlü ve yenilmez olduklarını gösteriyorlar. Kadınlar bir araya gelirlerse onların karşısında hiçbir güç duramaz.
 
Peki, Afganistanlı kadınların bu kadın düşmanlığına karşı mücadele stratejisini yeterli buluyor musunuz? Daha fazla ne yapılması gerekiyor?
 
Taliban bir ülke nüfusunun yarısını eve kapatmak istiyor çünkü bu kadın düşmanı rejime karşı ses çıkaran yalnızca kadınlar oldu. Taliban eğer nüfusun bu 'tantana' yapan yüzde 50'sini eve kapatırsa, geri kalan yüzde 50 ile daha kolay başa çıkacağını düşünüyor. Taliban kadınların gücünden korkuyor. Bu ayrımcılıktan kurtulmanın ve özgürlüğe ulaşmanın tek yolu özgürlük için mücadele eden devrimci Afganistanlı kadınların birleşmesidir. İster bireyler olsun ister gruplar olsun birlik olmalıyız ve Taliban rejimine, her türlü köktenciliğe ve onların eli kanlı efendilerine karşı ayağa kalkmalıyız. Kadınların ellerini bağlayan bu zincirler ancak bu anlamda bilince çıkılmasıyla mümkün olacaktır. Bu gericilik karşısında örgütlenmemiz ve aktif olarak savaşmamız gerekiyor. Kadınların katılımı olmadan hiç bir devrim başarıya ulaşamaz. Afganistan da bunun en önemli kanıtıdır. Kadınlar Afganistan'da 40 yıldır bu mücadelenin en ön saflarındadır.
 
Afganistanlı kadınlar bu mücadeleyi verirken dünya kadın devrimi pratiklerinden yararlanıyor mu? Örneğin Rojava kadın devriminden haberdarlar mı?
 
 
 Rojava'da kadın öncülüğünde gerçekleştirilen devrimden haberdar. Afganistan'ın direnen kadınları Rojava'dan ilham alıyor. Kobanê direnişi tüm dünyaya gösterdi ki kadınlar, evlerinde oturup erkeklere itaat edecek ikinci sınıf vatandaşlar değillerdir.
 
Bu soruya iki parça halinde yanıt vereceğim. İlk olarak, Afganistan'da direnen tüm kadınlar, tüm devrimciler Rojava'da neler olduğunu biliyor. Rojava'da kadın öncülüğünde gerçekleştirilen devrimden haberdar. Afganistan'ın direnen kadınları Rojava'dan ilham alıyor. Kobanê direnişi tüm dünyaya gösterdi ki kadınlar, evlerinde oturup erkeklere itaat edecek ikinci sınıf vatandaşlar değillerdir. Kadınlar erkeklerle omuz omuza çarpışabilir. Kadınlar ülkelerinin özgürlüğü için ön cephelerde mücadele edebilir. Çünkü o ülkedeki baskı erkekten önce kadına uygulanır. Kadının kurtulmak istemek için daha çok nedeni vardır. Kobanê'de savaşan kadınlar tüm dünyanın örnek aldığı kadınlar haline gelmiştir. Konu direniş olunca kadınların erkeklerden daha güçlü olduğunu gösterdiler bütün dünyaya. Kobanê'de savaşan kadınlar bize kadın özgürlüğünün yolunu açtılar. Bize özgürlüğümüzü istiyorsak uzanıp onu kendimizin alması gerektiğini öğrettiler. Biz Afganistanlı kadın aktivistler ve devrimciler olarak her zaman Kürt kadınlarının direnişini yakından takip ediyoruz ve onlardan ilham alıyoruz. Her zaman onları destekleyeceğiz ve onların deneyimlerinden öğrenmeye devam edeceğiz.
 
İkinci olarak, faşist Türkiye rejiminin eli kolu ne yazık ki son derece uzun. Az önce Türkiye'nin Afganistan'da pek çok terör örgütünü desteklediğini söylemiştim. Türkiye tarafından desteklenen savaş lordlarından birisi de Dostum adında bir terörist. Bu kişi pek çok basın kuruluşu üzerinde etki sahibi. Zaten genel olarak Türkiye Afganistan medyası üzerinde de çok büyük kontrol sahibi. Gerici, dinci Gülen okullarını Afganistan'da da açtılar. Burada Kürtlerin mücadelesini kötülemek için, Kürtlerin mücadelesi hakkında halkı yanlış bilgilendirmek için medyasından okuluna çok büyük efor sarf etti Türkiye. Ne yazık ki bu çabalar bir ölçüde sonuç verdi. Kürtlerin mücadelesini kendi çabalarıyla öğrenmeyen bir kesim Türkiye'nin kara propagandasıyla yanlış bilgi sahibi oldu. Ancak ezilen Afganistanlı kadınların tamamı Rojava kadın devrimini bilir ve bu hareketten ilham alır. Şu anda da devrimci Afganistanlı kadınlar Kürt kadınlarının gerici barbarlara karşı nasıl silahlandığını, nasıl DAİŞ gibi ölçülemez barbarlıkta bir terör örgütünü alt ettiğini biliyor, okuyor ve öğreniyor ve Taliba'a karşı silahlı mücadelenin gerekliliğini tartışıyor.
 
Yaşanan bunca insanlık dışı uygulamalara karşı dünyanın sessizliğine karşı neler söylersiniz?
 
Bunca insan kaçırılırken, öldürülürken üç maymunu oynuyorlar çünkü öldürülen binlerce aktivist, gazeteci ve siyasetçi için ses çıkarmak ABD'nin çıkarına uymuyor. Biz, ABD'den Avrupa Birliği ve İngiltere'den bir şey beklemiyoruz. Dünya halklarına sesleniyoruz; hükümetlerinize baskı uygulayın. Afganistan'da ve bölgede teröristleri desteklemeyi bırakmalarını söyleyin. Şu anda Afganistan ve Ukrayna'da olan ABD ve NATO politikalarının, Rusya ile olan hegemonya savaşlarının bir sonucudur ve bunun ceremesini de Afganistan ve Ukrayna halkı çekiyor. Öte yandan Ukraynalı mültecilere tüm dünya kucak açarken Afgan mültecilere uygulanan ayrımcılık da ortada. Bu savaş ve onun sonuçları Afganistan halkına reva görülüyor. Biz 40 yıldır ABD ve NATO politikaları yüzünden savaşın içinde yaşıyoruz. Bu savaşı biz çıkarmadık. 40 yıldır acı çekiyoruz, şiddete maruz kalıyoruz. NATO kuklası ülkelerin ihanetine maruz kalıyoruz. Afganistan halkı da özgürlüğü hak ediyor. Herkesle eşit muamele görmeyi hak ediyor. Bu özgürlük ve eşitlik için mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz!
 
MA / Gözde Çağrı Özköse - Zemo Ağgöz 

Diğer başlıklar

13:23 Halil ve Kasım Alpsoy’un faillerini soran Cumartesi Anneleri: Erdoğan sözünü tutsun
13:13 TBB ile Mülkiyeler Birliği'nden taziye ziyareti
13:03 ‘Darağacı bizi kırmaz; sadece köklerimizi toprağın derinliklerine salar’
12:53 Barbaros Şansal gözaltına alındı
12:42 Gar Katliamı’nda hayatını kaybedenler anıldı
12:36 Şirnex’te 15 Mayıs startı
12:31 ‘Girona manifestosu’ konferansı: Kürtçe için herkese sorumluluk düşüyor
12:29 ‘Hozan Mizgîn sanatıyla onbinleri etkiledi’
12:13 Askerler bir genci darp etti
11:42 Önder’in Abdullah Öcalan ile ilk karşılaşması
11:37 PKK’nin kongre açıklaması gazete manşetlerinde
10:52 'Canika Dêrsim’i kaybedeli 3 yıl oldu: Ömrünü mücadeleye adadı
10:40 Barış Anneleri: Devlet bir an önce adım atmalı
10:16 Amed’de ‘Birlik İnisiyatifi’ ilan edildi
09:37 23 kent için sarı kodlu fırtına ve sağanak uyarısı
09:35 Tutsak yakınları: Hasta tutsaklar için adım atılsın
09:07 Yahya Yavuz’dan 2 aydır haber alınamıyor
09:06 İddianamesi 2 kez iade edilen Turan 6 aydır tutsak
09:05 TÜMAD kapasite arttırıyor: Susuzluk ve yeni bir İliç faciası uyarısı
09:04 Hukukçular: Toplumsal barış isteniliyorsa TMK kaldırılmalı
09:03 Besta’da asker gözetiminde orman kıyımı
09:00 10 MAYIS 2025 GÜNDEMİ
08:59 Hindistan-Pakistan gerilimi artıyor: Havalimanları hedef alındı
09/05/2025
23:09 ‘Kuyu tipi’ cezaevlerine karşı açlık grevi başlatıldı
22:36 Hakan Fidan 4-5 sene önce zehirlendiğini iddia etti
22:28 Remzi Kartal’dan ‘telekonferans’ düzeltmesi
22:01 PKK kongresi sonrası AKP’den ilk açıklama
21:41 Gözaltına alınan öğrenciler serbest
21:39 HDK'den 'kongre' açıklaması: Demokratik örgütlenme seferberliğinde buluşalım
21:25 Bern'de Alevi mezarlık alanı açıldı
20:45 Giresun'da kadın cinayetlerine tepki
20:42 Artemêt’te şölen: Evde sokakta anadilimizi konuşalım
20:22 Bakanlığın toplumsal cinsiyet eşitliğini hedef alan açıklamasına tepki
20:18 Büyüknohutçu çifti İzmir'de anıldı
20:08 Bakırhan: Ülkenin önünde yeni ve tarihi bir kapı aralanabilir
20:02 PKK Kongresi’ni yaptı, sıra iktidarın atacağı adımlarda
19:42 Meral Danış Beştaş: PKK kongresi yeni bir döneme kapı araladı
19:08 Önder’in taziyesine ziyaretler gün boyu sürdü
19:03 PKK’nin 12’nci Kongresi dünya basınında
18:47 Amed’de Kirmanckî Meclisi kuruldu: Örgütlenip güçleneceğiz
18:25 Yargıtay, Gamze Açar'ı katledenlere verilen cezayı onadı
17:53 Erdoğan'dan Papa Prevost’a tebrik mektubu
17:43 Kadınlardan yürüyüş: Susmadık susmayacağız
17:40 Amed’de ‘Kürt meselesi’ paneli: Anayasayı bu utançtan kurtarmalıyız
17:40 Mûş’ta ‘Kadın Dinlenme Merkezi’ açıldı
17:12 Semsûr'da maaşlarını alamayan işçilerden eylem
16:50 Pervin Buldan, Önder'in taziyesinde konuştu: Tarihi açıklamayı görmedi ama yattığı yerde huzur bulacak
16:38 Leyla Zana: Hepimize yeni görevler düşüyor
16:21 'Kongre' değerlendirmeleri: Adım sırası devlette
16:08 Tülay Hatimoğulları: Demokratik ve hukuki zeminin inşa edilme zamanı geldi
15:52 Uzman çavuşun katlettiği Şen'in davası ertelendi
15:34 Cezaevinden tahliye oldu, iki kadını katletti
15:28 DEM Parti'den 'kongre' açıklaması: Tarihi bir eşik
15:18 Pervin Buldan: Kongre oldukça tarihi, Öcalan'a ‘teknik bir iletişim’ sağlandı
14:12 Amed’de 7 öğrenci gözaltına alındı
14:12 Önder'in memleketindeki taziyeye ziyaretçi akını
13:05 Hasta ve tahliyesi engellenen tutsaklar için eylem: Çözüm için reform süreci başlatılmalı
13:00 PKK'den önemli açıklama: 12. Kongremizi gerçekleştirdik
12:51 Belediye meclis toplantısını mahallede halkla birlikte alındı
12:49 31 yıl tutsaklığın ardından memleketinde
12:45 DEM Parti’den çocuklara Kürtçe kitap
12:35 Wan-Bedlîs karayolunda iki araç koyun sürüsüne çarptı
11:57 'Orhan Doğan' ismine ret kararı mahkemeye taşındı
11:35 DEM Parti Sözcüsü: PKK'nin kongresini topladığını duyurması an meselesi
11:16 Sırrı Süreyya Önder için memleketinde taziye kuruldu
11:14 Hindistan ve Pakistan’da karşılıklı saldırılar yoğunlaşıyor
11:12 Çözüm karşıtları devrede!
10:52 Ailelerden İmralı'ya gitmek için başvuru
10:37 Gardiyan saldırısından şikayetçi olunca sanık durumuna düştü
10:00 Koçerlerin zorlu yolculuğu başladı
09:55 Gazeteci Kanbal hakkında dava açıldı
09:23 Kürt sorununun çözümünde heba edilen süreçler
09:08 Gabar'da orman kıyımının yeni görüntüleri
09:07 Semt pazarındaki yurttaşlar: Çözüm Öcalan’ın çağrısında
09:06 Dicle Anter: Sırrı gerçeklerle yüzleşilmesi için savaştı
09:05 Antalya'daki cezaevlerinde 90 hasta tutsak var: Serbest bırakılmalılar
09:04 Şirnex’te öldüren sağlık hizmeti: Ekipman ve doktor yok
09:03 Uluslararası Kadın Yönetmenler Festivali: Dayanışma güçlendiriyor
09:02 Tutsak yakınları: Gözümüz televizyonda büyük barışı bekliyoruz
09:01 ‘Umut hakkı düzenlemesi tartışmasız atılması gereken adımdır’
09:00 09 MAYIS 2025 GÜNDEMİ
08:30 31 yıl sonra memleketinde coşkulu karşılama
08/05/2025
23:44 ‘Suriye’de 5 ayda 5 bin 500 sivil öldürüldü’
22:48 SOHR: Silahlı gruplar Şam’da yurttaşların evlerine el koydu
22:07 Birçok kentte Abdullah Öcalan posterleri asıldı
21:34 Êlih’te kadınlar buluştu: Kayyım zihniyetine karşı dayanışacağız
21:22 Wan’da Kürt Dili Bayramı şöleni
21:08 Yeni Papa Robert Francis Prevost oldu: Barış sizinle olsun
21:02 Federe Kürdistan’da yaşamını yitiren Işık’ın taziyesine kitlesel ziyaret
20:57 Sırrı Süreyya Önder anısına Beynelmilel gösterimi
20:54 ‘Kürtçe hukuk literatürünün oluşturulması gerekiyor’
19:32 15 yaşında girdiği cezaevinden 46 yaşında çıktı
19:21 Eskişehir'de kadın katliamları protesto edildi
19:15 Dêrsim Belediye Eşbaşkanı Birsen Orhan davasında karar
19:03 Türkiye ile Irak arasında 11 anlaşma imzalandı
18:55 Taciz failine verilen cezanın bozulması protesto edildi
18:45 Şarbajêr’de bir kolber katledildi
18:10 ‘Cezaevinde kalamaz’ raporu dikkate alınmadı: Elisa Ayık tahliye edilmedi
17:44 Qoser Meclisi: Zeyni İpek, araçları yandaşlara peşkeş çekmek için istedi
17:36 Qoser’de bir öğretmen öldürüldü
17:21 Pasûr Belediyesi eşbaşkanları halk buluşması düzenledi
17:12 DEM Parti’den kayıt dışı çalışma koşullarının tespiti için önerge
17:01 Ankara'da bir kadın katledildi
16:54 Wan'da Kürt Dili Sempozyumu düzenleyecek
16:33 Arınç’tan taziye ziyareti: Süreçte yer alanları devlet korumalı
16:01 Amed’de hukuk öğrencileri Önder’i andı
15:51 9 kadın tutsağa ‘sarılma’ ve ‘zılgıt’ cezası
15:39 CHP İl Başkanı Çelik ve 25 kişi hakkında iddianame
15:28 Mersin’de ağaç katliamına karşı nöbet
15:19 Zirai don için 'özel afet bölgesi' çağrısı
14:50 Nisan ayında 8'i çocuk, 152 işçi hayatını kaybetti
14:49 Özel’den İmamoğlu’na ziyaret
14:21 124 isimden Önder’e veda: Hepimizin yüreğine barışı yazdın
14:12 'Çocuk Hastanesi'nin deprem raporu 27 aydır gizleniyor'
14:12 Zırhlı araçla katledilen Öner davası istinafa taşındı
13:31 Hastane yolunda tutsaklara saldırı
13:12 Tutsaklara hücre cezası
12:55 Cezaevindeki şiddet davasında görüntüler istenecek
12:45 Erdoğan: Bizi kolay bir süreç beklemiyor
12:29 TBB'den avukata saldırıya tepki
12:25 Werîşe Muradî’nin tedavi hakkı engelleniyor
12:19 Avukatlardan İmralı başvurusu
12:18 Gazeteci Güneş davasında emniyetten 'bilgi' istenecek
12:14 Amed’de tutsaklar için yapılacak açıklamaya çağrı
12:05 DEM Parti'den Önder'e suikast iddialarına dair açıklama
12:02 Amed'de ArtTigris Sanat Fuarı'nın lansmanı yapıldı
11:08 Hasta tutsak Karatay'ın yeniden yargılanmasına devam edildi
11:03 Serê Gulanê etkinliklerinin startı verildi
10:57 Hindistan-Pakistan çatışmasında en az 43 ölü
10:52 'Kuyu tipi' cezaevlerine karşı açlık grevi başlatılıyor
10:43 Gazeteci Zeynep Kuray hakkında beraat kararı
10:28 Dezenformasyonla Mücadele Merkezi’nden İmamoğlu açıklaması
10:16 İşçiler greve gitti, çöp yığınları oluştu
10:14 GES'e karşı direnenler: Göç etmek istemiyoruz
10:05 DAİŞ’in Dêrazor’a saldırıları sürüyor
09:26 Hasta tutsak Ayık’ın annesi: Barış için önce hasta tutsaklar bırakılmalı
09:25 ‘Sürgüne’ karşı oturma eylemi başlattı
09:13 ‘Sırrı’nın cenazesine katılanlar barış mücadelesi sözünü verdi’
09:12 ‘Şiddetin son bulması için sorumluluk alınmalı’
09:08 30 yılın ardından tahliyesi ertelendi: Ölsem de pişmanlığı kabul etmem
09:06 Amed’de halk ulaşım zammına tepkili: Geri çekin
09:05 'Önder'e sözümüz; bu topraklara onurlu barışı getirmektir'
09:04 33 yıllık sürgünden sonra Amed’te sahneye çıktı
09:03 Ev ev gezerek Öcalan'ın çağrısını anlatıyorlar
09:02 Ateşkese rağmen 23 bin 369 saldırı
09:02 Dünyada barış görüşmeleri: Karşılıklı adımlarla çözüm sağlandı
09:00 08 MAYIS 2025 GÜNDEMİ
07:49 Amêdiyê Bölgesi’ne hava saldırısı
06:12 İmamoğlu'nun X hesabına erişim engeli getirildi
00:10 AYM'nin kararına tepki: Bu düzenlemeye boyun eğmeyeceğiz