Selay Ghaffar: Özgürlüğe ulaşmanın tek yolu devrimci Afganistanlı kadınların birleşmesi

  • kadın
  • 09:02 15 Ağustos 2022
  • |
ANKARA - Afganistan’daki kadın düşmanı politikalara karşı verilen mücadeleyi yakından takip eden ve içinde yer alan insan hakları savunucusu Selay Ghaffar, “Özgürlüğe ulaşmanın tek yolu özgürlük için mücadele eden devrimci Afganistanlı kadınların birleşmesidir” dedi.
 
Dünyanın dört bir yanından erkek egemen sistemlerin uyguladığı kadın düşmanı politikalara karşı mücadele hiç dinmedi. Kadınlar yıllardır Şili’den Amerika’ya, Türkiye’den Rojava’ya ve Afganistan’a kadar yayılan deneyimlerle direnişlerini sürdürüyor.
 
Kadın direniş pratiklerini kendilerine rehber edinen Afganistanlı kadınlar da özgürlük mücadelelerini sürdürmekte kararlı. Afganistanlı kadınların 40 yıllık bir mücadele geçmişleri olsa da Taliban’ın yeniden ülkeyi ele geçirmesi üzerine tekrar örgütlendiler. Afganistan’da örgütlü mücadelenin simge isimlerinden Selay Ghaffar, çocukluğundan itibaren maruz kaldığı haksızlıklar karşısında ses çıkarmaktan hiç geri durmadı.  
 
Sosyalist ve özgürlük savaşçısı bir ailede 1983 yılında dünyaya gelen Ghaffar, 3 aylıkken ailesi İran ve Pakistan’da mülteci olarak yaşamak için Afganistan’dan kaçtı. Ülkesinden uzak büyüyen Ghaffar, birçok ulusal ve uluslararası insan hakları kuruluşunda görev yaptı. 1999 yılında Pakistan'da kurulan Afganistan Kadınları ve Çocukları için İnsani Yardım'ın (HAWCA) direktörlüğünü yapan Ghaffar, 20 yıl önce olduğu gibi bugün de Taliban’a karşı mücadele veren kadın örgütlülüğünün bir parçası oldu.
 
Afganistan’daki kadın düşmanı politikalarını geçmişten bu yana takip eden, birebir yaşayan insan hakları savunucusu ve aktivist Selay Ghaffar’la Afganistan’ı ve kadın mücadelesini konuştuk.
 
Taliban’ın Afganistan’ı ele geçirmesinin üzerinden geçen bir yıllık süreçte kadınlar pek çok alanda işlevsiz kılınmaya çalışıldı. Bir yıl içinde değişen ülkede kadınların durumu şuan nasıl?
 
Taliban'ın Kabil'e girdiği 15 Ağustos 2021 yılından sonra Afgan kadınları için hayat paramparça oldu. Afganistan, kadınların içinden çıkamadığı bir hapishaneye dönüştü. Afgan kadınları hayatlarının en karanlık dönemini yaşamaya başladı. Hayatın her alanından çıkarıldılar, Taliban, kadın düşmanı insanlık dışı ve barbarca politikalar hayata geçirdi. Şu anda Afgan kadınları için hayat cehenneme dönmüş durumda. Yalnızca bir insanlık krizi de yaşanmıyor. Çok ciddi bir ekonomik kriz de mevcut. Bunun yanı sıra şiddet, ayrımcılık ve tehdit Afgan kadınların günlük yaşamına sirayet etmiş durumda. Kadınlar işe ve okula gidemiyorlar. Sağlığa erişimde kısıtlamalar getirildi. Hakları için sokağa çıkan kadınlar her gün öldürülüyor, işkence görüyor, tacize maruz kalıyor, sindirilmeye çalışılıyor.  Şu anda kadına yönelik şiddet, Taliban'ın kadın düşmanlığı politikalarını destekleyen egemen sınıfın baskın ideolojisini oluşturduğu Afganistan'da artık kabul edilen bir yaşam biçimi haline gelmiş gibi görünüyor. Kadın Bakanlığı'nın adını Dua, Rehberlik ve Namusun Teşviki ile Ahlaksızlığın Önlenmesi Bakanlığı olarak değiştirdiler ve bu bakanlık yoluyla kadına yönelik politikalarını, şeriatı dayatıyorlar. Sokaklarda devriye gezerek kadınların bu dayatmalara uyup uymadığını kontrol ediyorlar. Çarşaf giymek zorunlu hale getirildi. Hatta benim ‘Cehalet Bakanlığı’ dediğim bu bakanlık tarafından bir genelge yayınlandı ve kadınların başlarında bir erkek gardiyan olmaksızın sokağa çıkmaları yasaklandı.
 
Afganistan bu noktaya nasıl geldi, bir yıl önce Taliban’ı faal duruma getiren dinamikler ya da ABD’nin rolü neydi? 20 yıllık süreçte ülkede neler değişti, ülkede nasıl çete ve örgütler konumlanmış durumda?
 
 
Biz Taliban'ı 90'lardan bu yana iyi tanıyoruz. Dünyanın en kadın düşmanı rejimini başımıza bela ettiler. ABD'nin çıkışıyla Taliban'ın gelişi bir oldu. Tüm dünya gördü ki ABD burada terörle mücadele etmemiş, bir terör hükümeti yetiştirmiş.
 
Afganistan 2001 yılında, ‘kadın kurtuluşu’, ‘terörle mücadele’, ‘yeniden yapılanma’ gibi bahanelerle 41 ülke tarafından işgal edildi. Geçtiğimiz 20 yıl içinde binlerce insan bu savaş nedeniyle öldürüldü. Afganistan dünyanın en yozlaşmış ülkesi haline geldi. Uyuşturucunun ve uyuşturucu mafyalarının ana vatanı oldu. Şu anda dünyadaki afyonun yüzde 93'ü Afganistan'da üretiliyor. Kadına karşı şiddet tavan yapmış durumda. ABD'nin 21 yıl önce ‘terörle mücadele’ ve ‘kadın özgürlüğü’ için Afganistan'ı işgal ettiği durumdan bir adım öteye gidilebilmiş değil. Fakat terörle mücadele eden ABD değil, biziz. Afganistanlı kadınlar hala baskı ve şiddetle, ayrımcılık ve korku rejimiyle mücadele ediyor. Taliban denen grup ABD'nin, İngiltere'nin diğer batılı devletlerin paralı askerleri ve kuklalarıdır. Bu terör örgütlerini onlar yarattı ve onlar beslediler. 20 yıldır finansal destek veriyorlar. Yalnızca Taliban'ı değil, DAİŞ'i, El Kaide'yi, Orta Asyalı terör gruplarını da bu devletler yarattı, finanse etti ve destekledi. Şu anda bu batılı devletler ve bölgedeki faşist rejimlerin de desteğiyle Afganistan'da sayılamayacak kadar çok sayıda terör grubu at koşturuyor. Erdoğan rejimi bu örgütlerinin çoğunun babasıdır. ABD Afganistan'a terörle mücadele için falan gelmedi, kendi çıkarları, kendi stratejik amaçları için geldi. Rusya ve Çin karşısında hamle yapacağı bir alan olsun diye Afganistan'ı işgal etti.
 
ABD burada bir barış süreci başlattı. Bu koca bir yalan ve kandırmacaydı. Hem Afganistan halklarını hem de tüm dünyayı kandırmaya çalıştılar. Bu süreç başladığında bulabildiğim tüm platformlardan haykırdım. Bu sürecin Taliban'ı getirmek için bir araç olacağını söyledim. Biz Taliban'ı 90'lardan bu yana iyi tanıyoruz. Dünyanın en kadın düşmanı rejimini başımıza bela ettiler. ABD'nin çıkışıyla Taliban'ın gelişi bir oldu. Tüm dünya gördü ki ABD burada terörle mücadele etmemiş, bir terör hükümeti yetiştirmiş. Bu barış onlar kendi hükümetini kurabilsin diye tesis edilmiş. Hala da bu terör örgütlerine örtülü ya da dolaylı olarak finansal destek sağlıyorlar.
 
Birçok ülkenin desteklediği, resmi olarak tanıdığı kadın düşmanı Taliban’a karşı kadınların verdiği mücadele ne boyutta? Şuan Afganistan’da Taliban’a ve bu güçlere karşı mücadele veren tek kitle kadınlar mı?
 
Geçen sene Ağustos ayının 15'inde sokağa çıkma cesaretini gösteren kadınlar, Afganistan'da bu kadın düşmanı barbarlar tarafından evlerine kapatılmış, sesleri bastırılmış kadınların tamamının sesi oldular. Sesi kısılmış tüm kadınlar için seslerini yükselttiler ve mücadele ettiler. Bunun karşılığında tutuklandılar, işkence gördüler, öldürüldüler, kaybedildiler, şiddetin her türlüsüne maruz kaldılar, ama geri çekilmediler. Tüm dünyaya korkutulmayacaklarını, sindirilmeyeceklerini ve gericilik ve baskı karşısında dimdik duracaklarını gösterdiler. Bu gericilik, kadın düşmanı rejim hala ABD, İngiltere, Avrupa Birliği gibi emperyalist devletler tarafından utanmazca destekleniyor. Bunun yanı sıra komşu devletler olan faşist Erdoğan rejimi, İran, Pakistan, Suudi Arabistan tarafından da destekleniyor. Bu faşist güçlere karşı bu bölgede ses çıkaran tek grup şu anda Afganistanlı kadınlardır. Şu anda bu direniş çok dağınık ve örgütlü olmaktan uzak. Ama her geçen gün Afganistanlı kadınlar siyasi anlamda bilinçleniyor ve kendi tecrübelerinden öğrenmeye devam ediyorlar. Afganistanlı kadınların direnişi her geçen gün biraz daha olgunlaşıyor ve genişliyor.
 
Kadınların ve kız çocuklarının okula gidemediğini de söylediniz. Eğitim yasaklarına karşı kadınların yıllardır alternatifler yarattığını da görüyoruz. Siz de bu eğitimleri örgütleyenlerdensiniz. Bu eğitimler ne kadar işe yarıyor, sizin öğrencileriniz olan bir jenerasyonun bu geleneği sürdürmesi size ne hissettiriyor?
 
Bir kadın hakları aktivisti olarak gelecek nesillerden umudum çok büyük. Kadınların bu barbar baskı rejimine karşı direnişine inanıyorum. Bu direniş Afganistanlı kadınlar için yeni bir şey değil. Onlarca yıldır sürüyor. Afganistan'a gelmiş geçmiş tüm hükümetler kadınları baskılamaya ve evlerine kapatmaya çalıştı. Afganistan’da kadınların baskıya, gericiliğe, işgale karşı direnişi soluksuz devam ediyor ve kadınlar haklarını elde edene kadar da sürecek. Ülkemin kadınlarının bu kadar karanlık bir süreçten geçtiğini, korkunç şeylerle mücadele etmek zorunda kaldığını görmek elbette ki üzücü, ama aynı zamanda bir kadın aktivist olarak kadınların direnişini görmek gurur verici. Bu nedenle hala Afganistan'da olup sokaklardan çekilmeyen kadınları destekliyorum. Bu kadınlar, tüm dünyaya ve Afganistanlı erkeklere ne kadar güçlü ve yenilmez olduklarını gösteriyorlar. Kadınlar bir araya gelirlerse onların karşısında hiçbir güç duramaz.
 
Peki, Afganistanlı kadınların bu kadın düşmanlığına karşı mücadele stratejisini yeterli buluyor musunuz? Daha fazla ne yapılması gerekiyor?
 
Taliban bir ülke nüfusunun yarısını eve kapatmak istiyor çünkü bu kadın düşmanı rejime karşı ses çıkaran yalnızca kadınlar oldu. Taliban eğer nüfusun bu 'tantana' yapan yüzde 50'sini eve kapatırsa, geri kalan yüzde 50 ile daha kolay başa çıkacağını düşünüyor. Taliban kadınların gücünden korkuyor. Bu ayrımcılıktan kurtulmanın ve özgürlüğe ulaşmanın tek yolu özgürlük için mücadele eden devrimci Afganistanlı kadınların birleşmesidir. İster bireyler olsun ister gruplar olsun birlik olmalıyız ve Taliban rejimine, her türlü köktenciliğe ve onların eli kanlı efendilerine karşı ayağa kalkmalıyız. Kadınların ellerini bağlayan bu zincirler ancak bu anlamda bilince çıkılmasıyla mümkün olacaktır. Bu gericilik karşısında örgütlenmemiz ve aktif olarak savaşmamız gerekiyor. Kadınların katılımı olmadan hiç bir devrim başarıya ulaşamaz. Afganistan da bunun en önemli kanıtıdır. Kadınlar Afganistan'da 40 yıldır bu mücadelenin en ön saflarındadır.
 
Afganistanlı kadınlar bu mücadeleyi verirken dünya kadın devrimi pratiklerinden yararlanıyor mu? Örneğin Rojava kadın devriminden haberdarlar mı?
 
 
 Rojava'da kadın öncülüğünde gerçekleştirilen devrimden haberdar. Afganistan'ın direnen kadınları Rojava'dan ilham alıyor. Kobanê direnişi tüm dünyaya gösterdi ki kadınlar, evlerinde oturup erkeklere itaat edecek ikinci sınıf vatandaşlar değillerdir.
 
Bu soruya iki parça halinde yanıt vereceğim. İlk olarak, Afganistan'da direnen tüm kadınlar, tüm devrimciler Rojava'da neler olduğunu biliyor. Rojava'da kadın öncülüğünde gerçekleştirilen devrimden haberdar. Afganistan'ın direnen kadınları Rojava'dan ilham alıyor. Kobanê direnişi tüm dünyaya gösterdi ki kadınlar, evlerinde oturup erkeklere itaat edecek ikinci sınıf vatandaşlar değillerdir. Kadınlar erkeklerle omuz omuza çarpışabilir. Kadınlar ülkelerinin özgürlüğü için ön cephelerde mücadele edebilir. Çünkü o ülkedeki baskı erkekten önce kadına uygulanır. Kadının kurtulmak istemek için daha çok nedeni vardır. Kobanê'de savaşan kadınlar tüm dünyanın örnek aldığı kadınlar haline gelmiştir. Konu direniş olunca kadınların erkeklerden daha güçlü olduğunu gösterdiler bütün dünyaya. Kobanê'de savaşan kadınlar bize kadın özgürlüğünün yolunu açtılar. Bize özgürlüğümüzü istiyorsak uzanıp onu kendimizin alması gerektiğini öğrettiler. Biz Afganistanlı kadın aktivistler ve devrimciler olarak her zaman Kürt kadınlarının direnişini yakından takip ediyoruz ve onlardan ilham alıyoruz. Her zaman onları destekleyeceğiz ve onların deneyimlerinden öğrenmeye devam edeceğiz.
 
İkinci olarak, faşist Türkiye rejiminin eli kolu ne yazık ki son derece uzun. Az önce Türkiye'nin Afganistan'da pek çok terör örgütünü desteklediğini söylemiştim. Türkiye tarafından desteklenen savaş lordlarından birisi de Dostum adında bir terörist. Bu kişi pek çok basın kuruluşu üzerinde etki sahibi. Zaten genel olarak Türkiye Afganistan medyası üzerinde de çok büyük kontrol sahibi. Gerici, dinci Gülen okullarını Afganistan'da da açtılar. Burada Kürtlerin mücadelesini kötülemek için, Kürtlerin mücadelesi hakkında halkı yanlış bilgilendirmek için medyasından okuluna çok büyük efor sarf etti Türkiye. Ne yazık ki bu çabalar bir ölçüde sonuç verdi. Kürtlerin mücadelesini kendi çabalarıyla öğrenmeyen bir kesim Türkiye'nin kara propagandasıyla yanlış bilgi sahibi oldu. Ancak ezilen Afganistanlı kadınların tamamı Rojava kadın devrimini bilir ve bu hareketten ilham alır. Şu anda da devrimci Afganistanlı kadınlar Kürt kadınlarının gerici barbarlara karşı nasıl silahlandığını, nasıl DAİŞ gibi ölçülemez barbarlıkta bir terör örgütünü alt ettiğini biliyor, okuyor ve öğreniyor ve Taliba'a karşı silahlı mücadelenin gerekliliğini tartışıyor.
 
Yaşanan bunca insanlık dışı uygulamalara karşı dünyanın sessizliğine karşı neler söylersiniz?
 
Bunca insan kaçırılırken, öldürülürken üç maymunu oynuyorlar çünkü öldürülen binlerce aktivist, gazeteci ve siyasetçi için ses çıkarmak ABD'nin çıkarına uymuyor. Biz, ABD'den Avrupa Birliği ve İngiltere'den bir şey beklemiyoruz. Dünya halklarına sesleniyoruz; hükümetlerinize baskı uygulayın. Afganistan'da ve bölgede teröristleri desteklemeyi bırakmalarını söyleyin. Şu anda Afganistan ve Ukrayna'da olan ABD ve NATO politikalarının, Rusya ile olan hegemonya savaşlarının bir sonucudur ve bunun ceremesini de Afganistan ve Ukrayna halkı çekiyor. Öte yandan Ukraynalı mültecilere tüm dünya kucak açarken Afgan mültecilere uygulanan ayrımcılık da ortada. Bu savaş ve onun sonuçları Afganistan halkına reva görülüyor. Biz 40 yıldır ABD ve NATO politikaları yüzünden savaşın içinde yaşıyoruz. Bu savaşı biz çıkarmadık. 40 yıldır acı çekiyoruz, şiddete maruz kalıyoruz. NATO kuklası ülkelerin ihanetine maruz kalıyoruz. Afganistan halkı da özgürlüğü hak ediyor. Herkesle eşit muamele görmeyi hak ediyor. Bu özgürlük ve eşitlik için mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz!
 
MA / Gözde Çağrı Özköse - Zemo Ağgöz 

Diğer başlıklar

19:57 MHP’den 3 milletvekili istifa etti
19:47 Dünya Çocuk Hakları Günü: Türkiye’nin karnesi giderek kötüleşti | YENİLENDİ
19:29 Bahçeli ile görüşen Uras: ‘Türkiye’de yeni bir sayfa açılabilir’ diye düşünüyor
19:04 TÜM BEL-SEN: Zulme karşı direnişi büyüteceğiz
18:18 Abdullah Öcalan için BM önünde eylem: Tecrit insan haklarına aykırıdır
17:56 Meclis’te ‘etki ajanlığı’ gündemli toplantı
17:50 Özel’den destek için beş kriter: Toplumsal mutabakat şart
17:44 Mersin’de çocuk hakları paneli
17:38 Eren Keskin: Kadına şiddet devlet eliyle meşrulaştırılıyor
17:29 Amed Büyükşehir Belediyesi'nin araç alımına 'tasarruf tedbiri' engeli
17:11 Yerlikaya’ya tepki: Öldürülen kadınları birer sayı olarak göremezsiniz
17:03 Haber alınamayan genç için nehirde arama başlatıldı
16:59 DEM Parti'den eylemdeki işçilere ziyaret
16:58 Dêrsim Belediye Eşbaşkanı Konak: Kimse bize geri adım attıramaz
16:21 Tiryaki'den Yerlikaya'ya: Başınızı eğiyorsunuz, inşallah utançtandır
16:18 Xelfetî'de seçilmişlerin belediyeye girişine engel
15:57 DEM Parti'den cezalara tepki: Darbeci olarak anılacaksınız
15:47 Göçmen Mülteci Dayanışma Ağı: Kalıcı mekanizmalar oluşturulmalı
15:45 Wan Barosu: Rojin Kabaiş'in boğulması gerçek dışıdır
15:34 Mahalleyi elektriksiz bırakan DEDAŞ'ın 'yanlışlarını' sıraladılar
15:29 25 Kasım etkinlikleri: Taksim'e çağrı | YENİLENDİ
15:21 'Pêşi peya' soruşturmasına takipsizlik
15:01 Hatimoğulları: Tecrit kalkmalı, Abdullah Öcalan konuşmalı
14:48 TUAY-DER'den tutsaklara 'para gönderme' kampanyası
14:21 Çocuk Hakları Günü: 2 oluşum ilan edildi
13:56 Gazeteci Namık Tarancı mezarı başında anıldı
13:55 Dokunulmazlık tezkereleri Meclis Karma Komisyonu'na gönderildi
13:35 Dêrsim Belediye Eşbaşkanı Konak'a 6 yıl 3 ay ceza
13:19 DEM Parti'den Çocuk Komisyonu kurulması için kanun teklifi
13:11 Uzman çavuş pansiyonda ölü bulundu
12:58 Colemêrg Belediye Eşbaşkanı Akış’a 9 yıl ceza
12:46 Xelfetî'de nöbet 17'nci gününde
12:30 Kayyımın sendika üyesi yöneticileri görevden alması protesto edildi
11:56 Ceylan Önkol resim yarışmasının sonuçları açıklandı
11:46 Wan'da 'örgütlenme seferberliği' toplantısı
11:36 Amed’de otobüsler mor rengine boyandı
11:27 Mêdêa oyunu Ankara’da sahnelenecek
10:59 DEM Parti bakanlık önünde: Her 10 dakikada bir kadın katlediliyor
10:51 Bütçe görüşmelerinde Yerlikaya'ya kayyım protestosu
10:44 FİSA verisi: 2022'den bu yana 65 çocuk yangınlarda yaşamını yitirdi
10:22 Êlih'te direniş devam edecek
10:20 500 madenci özelleştirmeye karşı kendini madene kapattı
10:15 Uğur Kaymaz cinayeti: İnkar politikası failleri cezasız bıraktı
10:00 5 bin 216 ihlal başvurusundan sadece 22'si yerinde incelendi
09:50 Sağlık alanında anadil hizmeti veren tercüman talebine ret
09:39 Helin Ümit: PKK'ye gelen bir şey yok
09:35 'Özgürlük Sosyolojisi' İspanyolca yayımlandı
09:11 'Kürtler manipülasyona açık olmayan bir iradeye sahip'
09:10 Savcılık ağaç kesimini ‘hukuka uygun’ buldu
09:09 'İran'da verilen idam cezaları Kürt sorunuyla bağlantılı'
09:09 Kadın gazetecilere cezanın gerekçesi: İzin alınmadı, ikaza uyulmadı
09:08 İnfazı yakılarak tahliye tarihine 'ölünceye kadar' yazıldı
09:07 HDK'nin yeni Eşsözcüleri: Hedef her yerde varlık göstermek, mücadeleyi büyütmek
09:04 Qileban’dan Mexmûr’a uzanan mücadele
09:03 Serra Bucak: Kayyımın çökerttiği sistemi yeniden işlevli kıldık
09:01 TJA 8’inci yılında: En güçlü özsavunma aracı örgütlülük
09:00 20 KASIM 2024 GÜNDEMİ
08:49 Sanatçı Hozan Aydın kalp krizi geçirdi
07:52 Birçok kent için sağanak uyarısı
00:16 ‘Konser’ soruşturmasında 2 kişi görevden alındı
00:06 Gazeteci Sönük Erzincan Cezaevi’ne sevk edildi
19/11/2024
23:49 Sudan'da 25 kişi hayatını kaybetti
23:03 İran Öğrenciler Haber Ajansı: Ahoo Deryaei ailesine teslim edildi
22:03 332 savcı ve hakimin görev yeri değiştirildi
21:43 Sudani: İsrail, Irak’a saldırmak için bahane arıyor
20:59 Yenidoğan Çetesi davası: 112 araya girmeden bebekleri sevk alıyorduk
20:48 Şêrawa köyüne saldırı
20:46 Tiryaki: 149 kez kayyım atayarak Kürt kültürüne karşı soykırım yaptınız
20:22 Rusya-Ukrayna savaşında,10 milyonu aşkın kişi yerinden edildi
20:10 Yunanistan'da gazeteciler 24 saatlik greve gitti
19:57 Kürtler, nüfus sayımı için kentlerine dönüyor
19:55 ‘Salı Günleri İdama Hayır Kampanyası’ndan duyarlılık çağrısı
19:26 Dünya’da Wan Gölü’nün iki katı kadar tatlı su kaybı yaşandı
19:22 300’e yakın isimden çağrı: Sorunun tarafı tüm kesimler barışa ortak edilsin
18:35 Kadınlar 25 Kasım'ı açılışlar, dayanışma ve eylemlerle karşılıyor
17:52 Moskova: Ukrayna ilk kez Rus topraklarını ABD füzeleriyle hedef aldı
17:45 İranlı Yazarlar Derneği'nden idama karşı tutum alma çağrısı
17:39 İran'ın kaçırdığı Muradi’den 978 gündür haber alınamıyor
17:35 Açık Radyo ‘Apaçık Radyo’ ismiyle internette yayın yapacak
17:11 Qaxizman’da kurtlar koyun sürüsüne saldırdı
17:05 Elbak’ta açılış törenleri: İlçenin 50 yıllık su sorunu çözüldü
16:25 Cengiz Çiçek’ten ‘Yenidoğan Çetesi’ davasına çağrı
16:07 Uzman çavuşun aracında 63 kilo uyuşturucu bulundu
15:53 Ormanlık alanda çimento ham maddesi çıkarılmasına tepki
15:52 Özel ile İmamoğlu kayyımları görüşecek
15:39 Özgür Özel: Ahmet Özer'in iddianamesini yazacak delil yok
15:35 Yüksekdağ'ın ağabeyi toprağa verildi
15:25 Kayyım belediyeyi emniyette dönüştürdü
15:24 KESK'ten 30 Kasım 'geçinemiyoruz' mitingine çağrı
15:19 Amed'de 25 Kasım etkinlikleri
15:14 Yıllar sonra kurulan taziyelere kitlesel ziyaret
15:00 Barış Anneleri Meclis'te konuştu: Barışın anahtarı Öcalan’dır
14:52 Hatimoğulları: Çözüm dışarıda değil, Meclis'te
14:22 Bakırköy Cezaevi önünde tahliyelerin ertelenmesi protesto edildi
14:01 Habur'da güncelleme nedeniyle TIR kuyrukları 15 kilometreyi buldu
13:57 HABER-SEN’den PTT’ye: Mahkeme kararlarına uyun
13:44 İHD raporu: Kürdistan'da bir yılda 36 çocuğun yaşam hakkı ihlal edildi
13:17 Dîlok ve Agirî’de ‘örgütlenme seferberliği’ hamlesi
12:43 Tülay Hatimoğulları: ‘Jin, jiyan, azadî’ felsefesi direnişle dünyaya yayıldı
12:42 Oluç'tan Sağlık Bakanı Memiş'e 'Yenidoğan Çetesi' tepkisi
12:28 Güran ailesinin evindeki mühimmatın fotoğrafları ortaya çıktı
12:01 Bahçeli: Cumhurbaşkanı ile aramızda sarsılmaz bağ var
11:41 OPCW: Ukrayna’da kimyasal silah kullanıldı
11:37 Avukatlardan İmralı’ya gitmek için yeni başvuru
10:53 Tedavisi süren tutsak yakını Aklime Hanas için kan ihtiyacı
10:41 AKP-MHP, depremzedelere elektrik desteği, ücretsiz doğalgaz teklifini reddetti
10:40 Cizîr Belediyesi ‘Alo Şiddet’ hattı açtı
10:22 20 gazetecinin yurtdışı yasağı kaldırılmadı
10:07 Bakırhan: Tarihi bir fırsat var, Öcalan ile konuşulmalı ve müzakereye geçilmeli
09:50 AKP'li belediye bankamatik çalışanlarına 4 milyon 45 bin TL ödedi
09:42 Kadınlar, cezaevlerinde yarattıkları direnişi anlattı
09:20 Kamudaki ‘erkekliğe' karşı mücadele
09:19 Dünya Çocuk Günü: İhlal, yoksulluk, cezaevi, ölüm, tecavüz...
09:17 Kürtçe konuşunca telefonu kesildi: Yasak!
09:16 Tatos'ta kadınlar için projeler
09:16 Arjantinli parlamenter: Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünü savunuyoruz
09:14 Üretim güç veriyor: Kadınlar kimseye muhtaç olmamalı
09:12 Mutlu Çiviroğlu: Ortadoğu'da Kürtler için yeni fırsatlar doğabilir
09:11 Kaz besiciliği zorda
09:10 Tutsak avukata ‘selamlaşma’ soruşturması
09:08 'Tarihi direnenler yazar'
09:07 'Aile' kuşatmasına karşı direniş
09:05 Ne Afganistan’ı ne de mücadeleyi bıraktı: Savaşçı kadınlar var
09:00 19 KASIM 2024 GÜNDEMİ
08:45 Meteoroloji'den sağanak uyarısı
18/11/2024
23:37 Üzerine kaya parçaları düşen bir kişi hayatını kaybetti
22:29 Êlih’te 12 kişi tutuklandı
22:12 Cenazesi 4 yıl sonra verilen HPG'li Acay toprağa verildi
21:45 'Yenidoğan Çetesi' davası: Hastanelere dair şikayetler dikkate alınmıyor
21:34 Wan’da ‘Yaralarım Aşktandır’ tiyatro gösterimi
21:25 5’inci Amed Karşılaştırılmalı Edebiyat Günleri sürüyor
21:16 TJA: İdam kararlarına karşı devrimci kadınların sesi olun
19:42 Mexmur’da kadına yönelik şiddete karşı yürüyüş
18:05 12 yaşındaki İdil Durgut 2 gündür kayıp
17:55 Artvin’de 6 köyün yolu çığ nedeniyle kapandı
17:42 Amed Barosu'ndan panel: Medya şiddeti seyirlik haline getiriyor
17:05 Qamişlo’da erkeklerden 25 Kasım yürüyüşü
16:52 Kadınlardan atölye ve kart gönderimi
16:33 Wêrankadi köyünde GES’e karşı mücadele kazandı
16:27 DEM Parti Esenyurt İlçe Eşbaşkanları gözaltına alındı
16:18 Eser'in taziyesine kitlesel ziyaret
16:00 Gazeteci Furkan Karabay hakkında tahliye kararı
15:14 DEM Parti İstanbul Kadın Meclisi: GGM’ler kapatılsın!
15:10 DP’den 2 vekil istifa etti
14:52 Dışişleri Bakanlığı’ndan Hamas açıklaması
14:49 3 kişiyi katleden fail Cihan Oral 8 aydır yakalanmadı
14:42 Tarsus'ta ekili arazi ve evleri su bastı
14:34 MİT Başkanı CHP'yi ziyaret edecek
14:28 Xelfetî'de direniş 15’inci gününde
13:52 Zübeyde Zümrüt: Mücadele Öcalan özgürleşene kadar katlanarak devam edecek