Selay Ghaffar: Özgürlüğe ulaşmanın tek yolu devrimci Afganistanlı kadınların birleşmesi

  • kadın
  • 09:02 15 Ağustos 2022
  • |
ANKARA - Afganistan’daki kadın düşmanı politikalara karşı verilen mücadeleyi yakından takip eden ve içinde yer alan insan hakları savunucusu Selay Ghaffar, “Özgürlüğe ulaşmanın tek yolu özgürlük için mücadele eden devrimci Afganistanlı kadınların birleşmesidir” dedi.
 
Dünyanın dört bir yanından erkek egemen sistemlerin uyguladığı kadın düşmanı politikalara karşı mücadele hiç dinmedi. Kadınlar yıllardır Şili’den Amerika’ya, Türkiye’den Rojava’ya ve Afganistan’a kadar yayılan deneyimlerle direnişlerini sürdürüyor.
 
Kadın direniş pratiklerini kendilerine rehber edinen Afganistanlı kadınlar da özgürlük mücadelelerini sürdürmekte kararlı. Afganistanlı kadınların 40 yıllık bir mücadele geçmişleri olsa da Taliban’ın yeniden ülkeyi ele geçirmesi üzerine tekrar örgütlendiler. Afganistan’da örgütlü mücadelenin simge isimlerinden Selay Ghaffar, çocukluğundan itibaren maruz kaldığı haksızlıklar karşısında ses çıkarmaktan hiç geri durmadı.  
 
Sosyalist ve özgürlük savaşçısı bir ailede 1983 yılında dünyaya gelen Ghaffar, 3 aylıkken ailesi İran ve Pakistan’da mülteci olarak yaşamak için Afganistan’dan kaçtı. Ülkesinden uzak büyüyen Ghaffar, birçok ulusal ve uluslararası insan hakları kuruluşunda görev yaptı. 1999 yılında Pakistan'da kurulan Afganistan Kadınları ve Çocukları için İnsani Yardım'ın (HAWCA) direktörlüğünü yapan Ghaffar, 20 yıl önce olduğu gibi bugün de Taliban’a karşı mücadele veren kadın örgütlülüğünün bir parçası oldu.
 
Afganistan’daki kadın düşmanı politikalarını geçmişten bu yana takip eden, birebir yaşayan insan hakları savunucusu ve aktivist Selay Ghaffar’la Afganistan’ı ve kadın mücadelesini konuştuk.
 
Taliban’ın Afganistan’ı ele geçirmesinin üzerinden geçen bir yıllık süreçte kadınlar pek çok alanda işlevsiz kılınmaya çalışıldı. Bir yıl içinde değişen ülkede kadınların durumu şuan nasıl?
 
Taliban'ın Kabil'e girdiği 15 Ağustos 2021 yılından sonra Afgan kadınları için hayat paramparça oldu. Afganistan, kadınların içinden çıkamadığı bir hapishaneye dönüştü. Afgan kadınları hayatlarının en karanlık dönemini yaşamaya başladı. Hayatın her alanından çıkarıldılar, Taliban, kadın düşmanı insanlık dışı ve barbarca politikalar hayata geçirdi. Şu anda Afgan kadınları için hayat cehenneme dönmüş durumda. Yalnızca bir insanlık krizi de yaşanmıyor. Çok ciddi bir ekonomik kriz de mevcut. Bunun yanı sıra şiddet, ayrımcılık ve tehdit Afgan kadınların günlük yaşamına sirayet etmiş durumda. Kadınlar işe ve okula gidemiyorlar. Sağlığa erişimde kısıtlamalar getirildi. Hakları için sokağa çıkan kadınlar her gün öldürülüyor, işkence görüyor, tacize maruz kalıyor, sindirilmeye çalışılıyor.  Şu anda kadına yönelik şiddet, Taliban'ın kadın düşmanlığı politikalarını destekleyen egemen sınıfın baskın ideolojisini oluşturduğu Afganistan'da artık kabul edilen bir yaşam biçimi haline gelmiş gibi görünüyor. Kadın Bakanlığı'nın adını Dua, Rehberlik ve Namusun Teşviki ile Ahlaksızlığın Önlenmesi Bakanlığı olarak değiştirdiler ve bu bakanlık yoluyla kadına yönelik politikalarını, şeriatı dayatıyorlar. Sokaklarda devriye gezerek kadınların bu dayatmalara uyup uymadığını kontrol ediyorlar. Çarşaf giymek zorunlu hale getirildi. Hatta benim ‘Cehalet Bakanlığı’ dediğim bu bakanlık tarafından bir genelge yayınlandı ve kadınların başlarında bir erkek gardiyan olmaksızın sokağa çıkmaları yasaklandı.
 
Afganistan bu noktaya nasıl geldi, bir yıl önce Taliban’ı faal duruma getiren dinamikler ya da ABD’nin rolü neydi? 20 yıllık süreçte ülkede neler değişti, ülkede nasıl çete ve örgütler konumlanmış durumda?
 
 
Biz Taliban'ı 90'lardan bu yana iyi tanıyoruz. Dünyanın en kadın düşmanı rejimini başımıza bela ettiler. ABD'nin çıkışıyla Taliban'ın gelişi bir oldu. Tüm dünya gördü ki ABD burada terörle mücadele etmemiş, bir terör hükümeti yetiştirmiş.
 
Afganistan 2001 yılında, ‘kadın kurtuluşu’, ‘terörle mücadele’, ‘yeniden yapılanma’ gibi bahanelerle 41 ülke tarafından işgal edildi. Geçtiğimiz 20 yıl içinde binlerce insan bu savaş nedeniyle öldürüldü. Afganistan dünyanın en yozlaşmış ülkesi haline geldi. Uyuşturucunun ve uyuşturucu mafyalarının ana vatanı oldu. Şu anda dünyadaki afyonun yüzde 93'ü Afganistan'da üretiliyor. Kadına karşı şiddet tavan yapmış durumda. ABD'nin 21 yıl önce ‘terörle mücadele’ ve ‘kadın özgürlüğü’ için Afganistan'ı işgal ettiği durumdan bir adım öteye gidilebilmiş değil. Fakat terörle mücadele eden ABD değil, biziz. Afganistanlı kadınlar hala baskı ve şiddetle, ayrımcılık ve korku rejimiyle mücadele ediyor. Taliban denen grup ABD'nin, İngiltere'nin diğer batılı devletlerin paralı askerleri ve kuklalarıdır. Bu terör örgütlerini onlar yarattı ve onlar beslediler. 20 yıldır finansal destek veriyorlar. Yalnızca Taliban'ı değil, DAİŞ'i, El Kaide'yi, Orta Asyalı terör gruplarını da bu devletler yarattı, finanse etti ve destekledi. Şu anda bu batılı devletler ve bölgedeki faşist rejimlerin de desteğiyle Afganistan'da sayılamayacak kadar çok sayıda terör grubu at koşturuyor. Erdoğan rejimi bu örgütlerinin çoğunun babasıdır. ABD Afganistan'a terörle mücadele için falan gelmedi, kendi çıkarları, kendi stratejik amaçları için geldi. Rusya ve Çin karşısında hamle yapacağı bir alan olsun diye Afganistan'ı işgal etti.
 
ABD burada bir barış süreci başlattı. Bu koca bir yalan ve kandırmacaydı. Hem Afganistan halklarını hem de tüm dünyayı kandırmaya çalıştılar. Bu süreç başladığında bulabildiğim tüm platformlardan haykırdım. Bu sürecin Taliban'ı getirmek için bir araç olacağını söyledim. Biz Taliban'ı 90'lardan bu yana iyi tanıyoruz. Dünyanın en kadın düşmanı rejimini başımıza bela ettiler. ABD'nin çıkışıyla Taliban'ın gelişi bir oldu. Tüm dünya gördü ki ABD burada terörle mücadele etmemiş, bir terör hükümeti yetiştirmiş. Bu barış onlar kendi hükümetini kurabilsin diye tesis edilmiş. Hala da bu terör örgütlerine örtülü ya da dolaylı olarak finansal destek sağlıyorlar.
 
Birçok ülkenin desteklediği, resmi olarak tanıdığı kadın düşmanı Taliban’a karşı kadınların verdiği mücadele ne boyutta? Şuan Afganistan’da Taliban’a ve bu güçlere karşı mücadele veren tek kitle kadınlar mı?
 
Geçen sene Ağustos ayının 15'inde sokağa çıkma cesaretini gösteren kadınlar, Afganistan'da bu kadın düşmanı barbarlar tarafından evlerine kapatılmış, sesleri bastırılmış kadınların tamamının sesi oldular. Sesi kısılmış tüm kadınlar için seslerini yükselttiler ve mücadele ettiler. Bunun karşılığında tutuklandılar, işkence gördüler, öldürüldüler, kaybedildiler, şiddetin her türlüsüne maruz kaldılar, ama geri çekilmediler. Tüm dünyaya korkutulmayacaklarını, sindirilmeyeceklerini ve gericilik ve baskı karşısında dimdik duracaklarını gösterdiler. Bu gericilik, kadın düşmanı rejim hala ABD, İngiltere, Avrupa Birliği gibi emperyalist devletler tarafından utanmazca destekleniyor. Bunun yanı sıra komşu devletler olan faşist Erdoğan rejimi, İran, Pakistan, Suudi Arabistan tarafından da destekleniyor. Bu faşist güçlere karşı bu bölgede ses çıkaran tek grup şu anda Afganistanlı kadınlardır. Şu anda bu direniş çok dağınık ve örgütlü olmaktan uzak. Ama her geçen gün Afganistanlı kadınlar siyasi anlamda bilinçleniyor ve kendi tecrübelerinden öğrenmeye devam ediyorlar. Afganistanlı kadınların direnişi her geçen gün biraz daha olgunlaşıyor ve genişliyor.
 
Kadınların ve kız çocuklarının okula gidemediğini de söylediniz. Eğitim yasaklarına karşı kadınların yıllardır alternatifler yarattığını da görüyoruz. Siz de bu eğitimleri örgütleyenlerdensiniz. Bu eğitimler ne kadar işe yarıyor, sizin öğrencileriniz olan bir jenerasyonun bu geleneği sürdürmesi size ne hissettiriyor?
 
Bir kadın hakları aktivisti olarak gelecek nesillerden umudum çok büyük. Kadınların bu barbar baskı rejimine karşı direnişine inanıyorum. Bu direniş Afganistanlı kadınlar için yeni bir şey değil. Onlarca yıldır sürüyor. Afganistan'a gelmiş geçmiş tüm hükümetler kadınları baskılamaya ve evlerine kapatmaya çalıştı. Afganistan’da kadınların baskıya, gericiliğe, işgale karşı direnişi soluksuz devam ediyor ve kadınlar haklarını elde edene kadar da sürecek. Ülkemin kadınlarının bu kadar karanlık bir süreçten geçtiğini, korkunç şeylerle mücadele etmek zorunda kaldığını görmek elbette ki üzücü, ama aynı zamanda bir kadın aktivist olarak kadınların direnişini görmek gurur verici. Bu nedenle hala Afganistan'da olup sokaklardan çekilmeyen kadınları destekliyorum. Bu kadınlar, tüm dünyaya ve Afganistanlı erkeklere ne kadar güçlü ve yenilmez olduklarını gösteriyorlar. Kadınlar bir araya gelirlerse onların karşısında hiçbir güç duramaz.
 
Peki, Afganistanlı kadınların bu kadın düşmanlığına karşı mücadele stratejisini yeterli buluyor musunuz? Daha fazla ne yapılması gerekiyor?
 
Taliban bir ülke nüfusunun yarısını eve kapatmak istiyor çünkü bu kadın düşmanı rejime karşı ses çıkaran yalnızca kadınlar oldu. Taliban eğer nüfusun bu 'tantana' yapan yüzde 50'sini eve kapatırsa, geri kalan yüzde 50 ile daha kolay başa çıkacağını düşünüyor. Taliban kadınların gücünden korkuyor. Bu ayrımcılıktan kurtulmanın ve özgürlüğe ulaşmanın tek yolu özgürlük için mücadele eden devrimci Afganistanlı kadınların birleşmesidir. İster bireyler olsun ister gruplar olsun birlik olmalıyız ve Taliban rejimine, her türlü köktenciliğe ve onların eli kanlı efendilerine karşı ayağa kalkmalıyız. Kadınların ellerini bağlayan bu zincirler ancak bu anlamda bilince çıkılmasıyla mümkün olacaktır. Bu gericilik karşısında örgütlenmemiz ve aktif olarak savaşmamız gerekiyor. Kadınların katılımı olmadan hiç bir devrim başarıya ulaşamaz. Afganistan da bunun en önemli kanıtıdır. Kadınlar Afganistan'da 40 yıldır bu mücadelenin en ön saflarındadır.
 
Afganistanlı kadınlar bu mücadeleyi verirken dünya kadın devrimi pratiklerinden yararlanıyor mu? Örneğin Rojava kadın devriminden haberdarlar mı?
 
 
 Rojava'da kadın öncülüğünde gerçekleştirilen devrimden haberdar. Afganistan'ın direnen kadınları Rojava'dan ilham alıyor. Kobanê direnişi tüm dünyaya gösterdi ki kadınlar, evlerinde oturup erkeklere itaat edecek ikinci sınıf vatandaşlar değillerdir.
 
Bu soruya iki parça halinde yanıt vereceğim. İlk olarak, Afganistan'da direnen tüm kadınlar, tüm devrimciler Rojava'da neler olduğunu biliyor. Rojava'da kadın öncülüğünde gerçekleştirilen devrimden haberdar. Afganistan'ın direnen kadınları Rojava'dan ilham alıyor. Kobanê direnişi tüm dünyaya gösterdi ki kadınlar, evlerinde oturup erkeklere itaat edecek ikinci sınıf vatandaşlar değillerdir. Kadınlar erkeklerle omuz omuza çarpışabilir. Kadınlar ülkelerinin özgürlüğü için ön cephelerde mücadele edebilir. Çünkü o ülkedeki baskı erkekten önce kadına uygulanır. Kadının kurtulmak istemek için daha çok nedeni vardır. Kobanê'de savaşan kadınlar tüm dünyanın örnek aldığı kadınlar haline gelmiştir. Konu direniş olunca kadınların erkeklerden daha güçlü olduğunu gösterdiler bütün dünyaya. Kobanê'de savaşan kadınlar bize kadın özgürlüğünün yolunu açtılar. Bize özgürlüğümüzü istiyorsak uzanıp onu kendimizin alması gerektiğini öğrettiler. Biz Afganistanlı kadın aktivistler ve devrimciler olarak her zaman Kürt kadınlarının direnişini yakından takip ediyoruz ve onlardan ilham alıyoruz. Her zaman onları destekleyeceğiz ve onların deneyimlerinden öğrenmeye devam edeceğiz.
 
İkinci olarak, faşist Türkiye rejiminin eli kolu ne yazık ki son derece uzun. Az önce Türkiye'nin Afganistan'da pek çok terör örgütünü desteklediğini söylemiştim. Türkiye tarafından desteklenen savaş lordlarından birisi de Dostum adında bir terörist. Bu kişi pek çok basın kuruluşu üzerinde etki sahibi. Zaten genel olarak Türkiye Afganistan medyası üzerinde de çok büyük kontrol sahibi. Gerici, dinci Gülen okullarını Afganistan'da da açtılar. Burada Kürtlerin mücadelesini kötülemek için, Kürtlerin mücadelesi hakkında halkı yanlış bilgilendirmek için medyasından okuluna çok büyük efor sarf etti Türkiye. Ne yazık ki bu çabalar bir ölçüde sonuç verdi. Kürtlerin mücadelesini kendi çabalarıyla öğrenmeyen bir kesim Türkiye'nin kara propagandasıyla yanlış bilgi sahibi oldu. Ancak ezilen Afganistanlı kadınların tamamı Rojava kadın devrimini bilir ve bu hareketten ilham alır. Şu anda da devrimci Afganistanlı kadınlar Kürt kadınlarının gerici barbarlara karşı nasıl silahlandığını, nasıl DAİŞ gibi ölçülemez barbarlıkta bir terör örgütünü alt ettiğini biliyor, okuyor ve öğreniyor ve Taliba'a karşı silahlı mücadelenin gerekliliğini tartışıyor.
 
Yaşanan bunca insanlık dışı uygulamalara karşı dünyanın sessizliğine karşı neler söylersiniz?
 
Bunca insan kaçırılırken, öldürülürken üç maymunu oynuyorlar çünkü öldürülen binlerce aktivist, gazeteci ve siyasetçi için ses çıkarmak ABD'nin çıkarına uymuyor. Biz, ABD'den Avrupa Birliği ve İngiltere'den bir şey beklemiyoruz. Dünya halklarına sesleniyoruz; hükümetlerinize baskı uygulayın. Afganistan'da ve bölgede teröristleri desteklemeyi bırakmalarını söyleyin. Şu anda Afganistan ve Ukrayna'da olan ABD ve NATO politikalarının, Rusya ile olan hegemonya savaşlarının bir sonucudur ve bunun ceremesini de Afganistan ve Ukrayna halkı çekiyor. Öte yandan Ukraynalı mültecilere tüm dünya kucak açarken Afgan mültecilere uygulanan ayrımcılık da ortada. Bu savaş ve onun sonuçları Afganistan halkına reva görülüyor. Biz 40 yıldır ABD ve NATO politikaları yüzünden savaşın içinde yaşıyoruz. Bu savaşı biz çıkarmadık. 40 yıldır acı çekiyoruz, şiddete maruz kalıyoruz. NATO kuklası ülkelerin ihanetine maruz kalıyoruz. Afganistan halkı da özgürlüğü hak ediyor. Herkesle eşit muamele görmeyi hak ediyor. Bu özgürlük ve eşitlik için mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz!
 
MA / Gözde Çağrı Özköse - Zemo Ağgöz 

Diğer başlıklar

22:16 JİTEM'in katlettiği Hozan Hemîdo Mêrdîn’de anıldı
22:01 FilmAmed Belgesel Festivali ‘Jinwar’ gösterimiyle başladı
21:39 Güney Marmara'da yarınki bazı feribot seferleri iptal edildi
21:05 Jandarmanın verdiği boş kağıtları imzalamayan muhtara darp ve gözaltı
20:16 58 gündür direnen işçilerden meşaleli yürüyüş
19:29 Yeni Yaşam gazetesi ve ETHA’nın X hesaplarına erişim engeli
18:59 İran ile Rusya arasında 25 milyar dolarlık nükleer santral anlaşması
18:39 Silopiya’da DEDAŞ protestosu
18:14 Gazeteci Celalettin Yalçın cezaevinden çıktı
18:04 320 gündür açlık grevinde olan Yılmaz’ın durumuna dikkat çekildi
17:44 Kadın buluşmasında ‘hukuki ve yasal zemin’ vurgusu
17:33 Eğitim Sen'den 'norm' açıklaması
16:46 'Kürtler varlık mücadelesinden haklarını kazanma aşamasına geçti'
16:43 Gülistan Kılıç Koçyiğit: Komisyon İmralı ile doğrudan temas kurmalı
16:40 CHP’den 6 isim ihraç edildi
16:23 Mahalleye doğal gaz isteyen halktan yürüyüşlü protesto
16:20 Şengal’de Cimayi Bayramı kutlanıyor
15:37 İmamoğlu’ndan Erdoğan'a ‘meşruiyet’ göndermesi
15:01 Tecavüze maruz bırakılıp intihara sürüklenen çocuğun failleri yine tutuklanmadı
14:54 Rojin Kabaiş için yapılacak yürüyüşe çağrı
14:51 DEM Parti, özel sektör öğretmenleri için hak güvencesi istedi
14:24 Şemrex’te kayyımın yapmadığı yollar köylüleri mağdur ediyor
14:21 LeMan Dergisi’nden 3 kişi serbest bırakıldı
14:12 Gülizar Yıldız’ı katleden failin ‘cezai ehliyeti’ araştırılacak
14:04 Gazeteci Yalçın hakkında tahliye kararı
14:01 Ordu’nun 4 ilçesinde maden için süreç başlatıldı
13:09 Meletî'de yangın: 3 ev kullanılamaz hale geldi
13:08 Kurtulmuş: Öcalan ile görüşme henüz komisyon gündeminde yok
12:44 DİSKİ ve müftülükten su uyarısı
12:09 Tekin, kayyım olarak göreve devam edecek
11:18 Gazeteci Heval Arslan 4 gündür gözaltında
11:12 Görevden alınan Özer'in tahliye talebine ret
10:59 15 milyona mal olan yolda, kazı çalışması başlatıldı
10:42 TOHAV 'eğitimde anadil' etkinliği düzenleyecek
10:22 Komisyon üyesi Çiçek: İmralı’dan kaçış çözümden kaçıştır
10:21 Şarkıcı Güllü şüpheli şekilde hayatını kaybetti
10:11 Seraf Özer: Babam süreci destekliyor, kalıcı çözüm için adımlar atılmalı
09:51 Organ bağışı artık e-Devlet ve e-Nabız'dan yapılabilecek
09:40 Komisyon hukuk örgütlerini dinleyecek
09:19 Ajanlık dayatmasını reddedince ailesiyle tehdit edildi
09:06 90’larda devlet şimdi de Cengiz Holding: Yurttaşlar göçe zorlanıyor
09:05 Gola Masîya'ya rakip çıktı!
09:03 Wan'da ekokırım kuşatması: 20 baraj ve HES, 18 GES, 2 RES
09:01 'Rojin'e ne oldu' sorusuyla yaşayan annesi: Ölene kadar davacıyız
09:00 26 EYLÜL 2025 GÜNDEMİ
25/09/2025
23:59 Dîlok'ta kaza: 1 kişi hayatını kaybetti
23:57 Kuzey ve Doğu Suriye kadın heyeti Berlin’de
23:49 Amed Barosu’ndan Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü’ne protokol tepkisi
22:30 Amedspor sahasında galip geldi
22:25 Türkiye ve ABD arasında 'nükleer' anlaşma
21:33 Geçiş Hükümeti güçleri cinsel saldırıya uğrayan kadını kaçırmak istedi
19:58 İsrail Yemen’e hava saldırısı düzenledi
19:43 Amed ve Wan Barosu'ndan Rojin Kabaiş için ATK hakkında suç duyurusu
19:41 İşçilerin direnişi 57'nci gününde: Wan halkı kazanacak
18:59 Erdoğan Beyaz Saray'da: F-16 ve yaptırımlar masada
18:43 Rıza Altun Tuzluçayır’daki evinde anıldı
18:14 DİAYDER üyesi kadınlardan yürüyüşe katılım çağrısı
17:57 Yurttaşlar, barış için imza attı
17:48 Wan Büyükşehir Belediye Meclisi, 7'nci kez toplandı
17:37 Amed Barosu'ndan kreşteki şiddete karşı başvuru
17:34 BM Genel Kurulu'nda Filistin'e destek çağrısı
17:21 Zelenski ve Şara ortak bildiri imzaladı
17:12 Ege Üniversitesi'nde öğrencilere polis saldırısı
16:58 YNK: Yakın zamanda yeni hükümet kurulacak
16:49 KON-MED Almanya’nın 7 kentinde alanlara çağırdı
16:43 Brezilya’dan ‘Öcalan’a özgürlük’ çağrısı
16:36 Elyakut: İçerde de dışarda da olsak süreç için çalışacağız
16:28 ‘Çocuğa cinsel taciz’ failinin tutuklanması talebi reddedildi
16:23 Amed’te ‘Kentin sorunları ve çözüm önerileri’ toplantısı
15:54 Haber-Sen'den Cumartesi mesaisi protestosu
15:25 Kadınlar Rojin Kabaiş için yürüdü: Münferit bir olay değil
15:24 Merdan Yanardağ beraat etti
15:20 Wan'da kayyımdan ağaç kıyımı
14:58 Demirtaş'a bir dava daha açıldı
14:49 İran'da tutsak Somayeh Rashidi yaşamını yitirdi
14:43 Hastane işçileri: Haklarımızı tek seferde istiyoruz
14:42 İzmir Barış Anneleri, konferansını gerçekleştirdi
13:26 Eğitim Sen’den rapor: Depremin 30’uncu ayında eğitim hala yetersiz
13:10 Alagöz Giresun'da yeni maden için sondaj yapacak
12:35 Sınırda öldürülen Durdu davasında raporların gönderilmesi talep edildi
12:24 ‘Hırsız AKP'li başkan’ demek suç sayıldı
12:23 Gazeteci Heval Arslan gözaltına alındı
11:41 DEM Partili komisyon üyeleri: Öcalan ile görüşülmesi kalıcı barış için gerekliliktir
11:34 Mandalina bahçeleri nöbetine müdahale: 2 gözaltı
11:26 Cizîr’de kadın doğum uzmanları cezalandırılıyor!
11:12 TJA Amed'ten Ankara'ya yürüyecek: Öcalan'ın özgürlüğü, özgürlüğümüzdür
11:10 Ciddi olmak
10:43 Filozof Rebecca Goldstein'den Öcalan’ın çağrısına destek
10:32 Vahap Coşkun: Komisyonun Öcalan'ı dinlemesi taviz değil, zorunluluk
10:11 ANHA ve ROJNEWS Türkçe servislerini kapatıyor
09:54 'Sürece güven için Abdullah Öcalan'ın özgürlüğü şart'
09:40 Ezio Menzione: Süreçte belirleyici olan devletin tavrı olacak
09:16 11 ilde sağanak yağış bekleniyor
09:08 Kadınlardan çağrı: Rojin'in sesi olmak için sokaklarda olalım
09:07 ÖHD'li Rezan Gezer: Karar BK'nin yapısına aykırı, hukuksal değişiklik dayatmalıydı
09:06 8 ilçenin atık suyunun döküldüğü Wan Gölü alarm veriyor!
09:04 Erdoğan 'aile yılı' ilan etmişti: 9 ayda 200'den fazla kadın katledildi
09:03 Rojin Kabaiş’in şüpheli ölümü: Atletinde bir kadına ait kan tespit edildi
09:00 25 EYLÜL 2025 GÜNDEMİ
08:12 32 yılın ardından tahliye oldu
24/09/2025
23:53 TIR ile taş yığını arasında sıkışan işçi hayatını kaybetti
23:20 30 yıldan sonra tahliye edildi: Halkımıza hizmet ediyoruz
22:59 Wan'da erkek şiddeti: 3 kişi hayatını kaybetti
22:45 DEM Parti Genç Kadın Meclisi'nden 'Manifesto Kampları'
22:42 Cinsel istismar faili yine tutuklanmadı
20:56 Erdoğan, New York’ta Şara ile görüştü
20:51 Abdullah Öcalan’ın mektubu Dêrazor’da okundu
19:45 Kuzey ve Doğu Suriye kadın heyeti Almanya’da siyasi partilerle görüştü
19:29 223 işçi direnişte: Barışı sabote eden anlayışı kabul etmiyoruz
19:10 KHK eylemi 339'uncu haftasında
19:06 Özgür Çelik yeniden il başkanlığına seçildi
19:03 Mûş’ta 'Barış istiyorum' kampanyasına destek
18:20 Gazeteci Kaya’ya 1 yıl 8 ay hapis cezası
18:12 Geçiş Hükümet güçleri Hama’da evleri yakıp yağmaladı
18:07 Şirnex'te ‘barış için imza kampanyası' başlatıldı
17:44 Rojin Kabaiş için yapılacak yürüyüşe katılım çağrısı
17:31 Komisyon toplantısı bitti: Meclis'e sağlam bir raporu çerçeve olarak sunacağız
17:23 BM: 7 Ekim'den bu yana Gazze'de 4 bin çocuk ampute edildi
17:13 İbrahim Ateş 30 yılın ardından tahliye edildi
17:03 'Sürece destek yüzde 70'e, umut hakkı beklentisi yüzde 60'a çıktı'
17:01 Adem Kurtay'ın taziyesine kitlesel ziyaret
16:56 Ölüm orucundaki Yılmaz ‘zorla’ hastaneye götürüldü
15:36 14 Avukatın yargılanmasında ‘durma’ kararı
15:33 Yüreğir'de ‘barış’ için imza kampanyasının startı verildi
15:32 MKG’den kadın gazetecilerin tehdit edilmesine tepki
14:52 Komisyonunda konuşan Çelenk: Öcalan’ın kavramları barışa katkı sağlar
14:46 HPG'li Ertaş, Işık ve Öztan'ın taziyesine kitlesel ziyaret
14:29 YSK’den ‘CHP İstanbul İl Kongresi' için devam kararı
13:17 YSK, CHP kongresi için olağanüstü toplanıyor
13:03 Ayşegül Doğan: Toplum somut adım görmek istiyor
13:02 Ekoloji örgütleri, 'Doğayla barışı' Meclis komisyonuna sunacak
12:49 Tom Barrack: Suriye ile İsrail anlaşmaya yakın
12:01 Mahkemeden CHP İl Kongresi’ne durdurma talebi
12:00 Tedavisi yapılmayan hasta tutsak başka cezaevine sevk edildi
11:30 Demirtaş'ın 6 konuşmasından '5 suç çıkartılan' dava ertelendi
11:24 TOKİ inşaatı için mandalina bahçelerine girildi
11:14 Kurtulmuş: Yasal düzenleme hazırlıklarına odaklanacağız
11:13 32 yıl sonra gösterdiği mezar yerlerini ziyaret ettiler: Direniş bıraktılar
10:49 Tayvan’ı tayfun vurdu: 14 kişi hayatını kaybetti
10:34 Gleditsch: Öcalan’ın koşulları düzeltilmeli
Budgen: ‘Umut hakkı’ hayata geçirilmeli
10:24 Koma Amed'in konserinin tarihi değişti
10:02 AYM'den Taybet İnan'ın 'yaşam hakkı ihlali' başvurusuna ret
09:54 Eşit yaşam ‘umut hakkı’nın sağlanmasıyla mümkün olur
09:50 Lice’de DSİ’nin ‘su kirliliği’ uyarısına rağmen maden çalışması başlatıldı!
09:32 Êlih Barış Anneleri: Ağaç kıyımı durdurulana kadar eylemde olmalıyız
09:18 Yazar Turhan’ın tahliyesi yazdığı kitaplar gerekçesiyle ertelendi
09:14 Taraftarlara ‘ajanlaştırma’ dayatması: Siz de birer ‘Yeşil’ olabilirsiniz
09:10 Mexmûr Meclisi: Yeni komplo devrede, kampa sahip çıkın
09:06 'Özgürlük yoldaşı’ Rıza Altun’u anlattı: Direnişlerin öncüsüydü
09:03 DAD Gimgim'da şube açıyor: Asimilasyona karşı mücadele edeceğiz