BİTLİS- Tatvan’da düzenlenen halk şöleninde konuşan HDP’li Dersim Dağ, dünya siyasetine yön veren Rojava Devrimi’ne yönelik saldırıların kabul edilemez olduğunu söyledi.
Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), Tevgera Jinen Azad (TJA) ve Halkların Demokratik Partisi (HDP), “Savaşa karşı barış” şiarıyla Bitlis'in Tatvan ilçesinde halk şöleni düzenledi. Tatvan merkezde bulunan bir çay bahçesinde yapılan şölene, HDP Gençlik Meclisi Sözcüsü ve Diyarbakır Milletvekili Dersim Dağ ile çok sayıda yurttaş katıldı. Şölen, yerel sanatçıların şarkıları ve halaylarla başladı.
‘KAZANIMLARIMIZDAN VAZGEÇMİYORUZ’
Şölende söz alan HDP’li Dersim Dağ, Kürt halkının kendi dili, kültürü ve özgürlüğü için 38 yıl önce başlattığı direnişi vurgulayarak konuşmasına başladı. Dağ, “38 yıl önce işgale ve sömürüye karşı bir mücadele başladı. Bu direniş ilk değildi, 29 kez Kürtler işgale ve sömürüye karşı dil, kültür, kimlik ve özgürlükleri için başkaldırıp direniş sergilediler. Bu direnişin içerisinde Şeyh Sait de Kürtlerin özgürlüğü ve kimliği için direndi. Bugün Kürtlere saldırılarla 100 yıldır, Kürtlerin her zaman egemenlikler altında olmasını istiyorlar. 100 yıl önce nasıl Lozan'da Kürdistan’ı dört parçaya ayırdılarsa bugün de ne zaman Kürtler bir kazanım elde etseler saldırıyorlar. Rojava’nın nasıl bir direnişle başarıya ulaştığını biliyoruz. Ama Arap, Fars ve Türk devleti bugün bir olup Rojava’ya saldırıyorlar. 2014’te de Kürtlere saldırarak ‘Kobanê düşecek’ dediler. Ancak düşen Kobanê değil barbarlık oldu. Barbarlığa karşı Kürt halkı, Kürdistan'ın dört parçasında bir olup direndiler. Bugün yine bir olup Kobanê’ye saldırıyorlar. Dün yine Türkiye'nin saldırıları sonucu bir çocuk öldü, 4 kişi yaralandı. Bu ilk saldırı değil ama bizler artık bu saldırıları kabul etmiyoruz. Kimse Rojava Devrimi’ni yıkamaz ve kazanımlarını ortadan kaldıramaz” şeklinde konuştu.
ROJAVA DEVRİMİ
Rojava Devrimi’nin dünya halkları için bir umut olduğunu ifade eden Dağ, “Tüm dünya devrimcileri gelip Rojava'da barbarlığa karşı Kürtlerin saflarında yer aldı. Kürtler özgür olmadan, Ortadoğu'da yaşayan hiçbir halk özgür olamaz. Kürtler 50 yıl önce bu direnişe başladı. O güne kadar tanınmayan Kürt halkı, bugün ABD, Rusya Türkiye ve Avrupa’nın siyasetini belirliyor. Elbette ki, büyük bedellerle bugüne geldik. Bu kadar bedel sonrası elde edilen kazanımlara karşı yapılan saldırılara karşı asla geri adım atmayacağız. Gücümüzü halkımızdan ve örgütlü yapımızdan alıyoruz. Çünkü haklıyız, kazanacağız” dedi.
Şölen, halkın halayıyla son buldu.