Musa Anter Davası zamanaşımından düşürüldü

img

ANKARA - Kürt bilgesi gazeteci Musa Anter’in katledilmesine dair açılan davada kararını açıklayan mahkeme heyeti, Musa Anter davasının zamanaşımından düşmesine karar verdi.

Kürt bilgesi ve gazeteci Musa Anter’in 20 Eylül 1992’de Diyarbakır’da katledilmesine dair açılan ve JİTEM Ana Davası ile 1993 yılında “Yeşil” kod adlı Mahmut Yıldırım tarafından öldürülen Ayten Öztürk davasıyla birleştirilen davanın karar duruşması, Ankara 6'ncı Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. 
 
Davanın görüldüğü salonun küçük olması nedeniyle duruşma Ankara Adliyesi E Blok’ta bulunan 24’üncü Ağır Ceza Mahkemesi salonunda görüldü. 
 
Musa Anter’in oğlu Dicle Anter’in de hazır bulunduğu duruşmaya, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, HDP Hukuk ve İnsan Hakları Komisyonu Eşsözcüleri, milletvekilleri, İnsan Hakları Derneği (İHD) Eş Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, İHD MYK Üyesi Nuray Çevirmen, İHD Diyarbakır Şube Başkanı Abdullah Zeytun, gazeteci-yazar Hüseyin Aykol, Emek Partisi (EMEP) Genel Başkan Yardımcısı Şükran Doğan, JİTEM Davası’na dair ilk iddianameyi hazırlayan eski savcı İlhan Cihaner, DİSK Basın İş İç Anadolu Bölge Temsilcisi Turgut Dedeoğlu, Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD), Toplumsal Hukuk üyesi avukatlar yanı sıra kentte bulunan sivil toplum örgütü temsilcileri katıldı. 
 
 
Duruşma öncesi iki polis salonun bir üst katından davaya katılanların fotoğraflarını çekmesi dikkat çekti. 
 
Duruşma kimlik tespiti ile başladı. Sanıksız başlayan duruşmada mahkeme başkanı dava dosyasına gelen evrakları okudu. 
 
BAKANLIK YANIT VERMEDİ
 
Mahkeme başkanı yakalamalı sanıklar hakkında yazılan müzekkerelere, sanık Abdulkadir Aygan (Aziz Turan) hakkında Adalet Bakanlığı’na yazılan müzekkere ve sanık Cemil Işık’ın ölmesine dair Adalet Bakanlığı’na yazılan müzekkerelere cevap verilmediğini belirtti. 
 
‘İNSANLIĞA KARŞI SUÇ KAPSAMINA ALINSIN’
 
Mahkeme başkanı, Avukat Neşat Giresun’un dilekçe verdiğini ve Türk Ceza Kanunu’nda yer alan 77 ve 78’inci “insanlığa karşı suç” kapsamında davanın ele alınmasına dair talepte bulunduğunu belirtti. 
 
‘BAKANLAR KONSEYİ İZLEMESİNDE’
 
İlk olarak duruşmada söz alan İHD Eş Genel Başkanı ve avukat Öztürk Türkdoğan, “Musa Anter’in öldürülmesi üzerinden 30 yıl geçti. Öldürüldükten sonra Diyarbakır Devlet Güvenlik Mahkemesi bir soruşturma yürütmüş. Anter ailesi AİHM’e başvurmuştu. AİHM ihlal kararı verdi. AİHM’in Anter ve diğerleri Türkiye davası Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi tarafından izleme altındadır. Anter davasına dair İHD, Hafıza Merkezi 9.2’i başvuru yapılmıştır. Bu izlemeler devam etmektedir. Bu dava da insanlığa karşı suç kapsamında yargılama yapılması gerekir” dedi. 
 
‘TÜRKİYE’DE CİNAYETLER HEP DEVAM ETTİ’
 
“Musa Anter devlet içerisindeki çete yapılanmalarla siyasi olarak alınan kararlarla öldürülmüştür” diyen Türkdoğan, “Ceza yasasının 77’inci maddesinde insanlığa karşı suç tanımlanmıştır. Musa Anter’in öldürülmesi insanlığa karşı işlenmiş bir suçtur. Dava bu kapsamda ele alınmalıdır. İnsanlığa karşı suç kapsamında ele alınan dosyalarda zamanaşımı kuralı işlememektedir. Türkiye’de hepimizin bildiği bir gerçek var. Devlet içerisindeki çetelerin bizim kontra-gerilla dediğimiz işlediği cinayetler hep devam etti. Bir suç örgütünün devam eden eylemleri söz konusudur. Tekil bir suç açısından süre hesaplanamaz. Sürekli işlenen suçlar bakımından ele alınması gerekir” diye konuştu. 
 
‘ADALET YARA ALDI’
 
Anter davasının açılması ve birleştirilen davalara da dikkat çeken Türkdoğan, “Adaletin ciddi anlamda yara aldığını belirtmek isterim. Katılan vekilleri zamanaşımı ihtimalini değerlendirerek, 2021 yılında davanın ayrılmasını talep etti. Ancak mahkemeniz kabul etmedi. Sanık Abdulkadir Aygan’ın ifadesinin alınmaması sürecine dair birşeyler söylemek istiyorum. Abdulkadir Aygan’ın yurtdışı istinabe yoluyla 9 Kasım 2015 tarihli 5’inci duruşmadan bu yana yazışma yapıldığı, 7 yıldır bir aşama kaydedilmediği ortadadır. Adalet Bakanlığı ve Dışişleri Bakanlığı personeli hakkında işlem yapmayanlara dair suç duyurusunda bulunmanızı istiyoruz. Burada en hafif deyimle ihmal bize göre kasıt vardır. İhmali ve ya kastı olan personel hakkında suç duyurusunda bulunulmasını istiyoruz” ifadelerini kullandı. 
 
Türkdoğan, Anter davasının birleşen dosyalardan ayrılamayacağını, insanlığa karşı suç kapsamında davanın ele alınmasını ve zamanaşımı uygulanmamasını talep ettiklerini vurguladı. 
 
‘AĞIR İNSAN HAKLARINDA ZAMANAŞIMI UYGULANAMAZ’
 
Müşteki avukatlarından Oya Aydın, Anter Davası’nın zamanaşımı kapsamında ele alınmayacağına dair Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararları ve uluslararası hukukta örneklerini anlatacağını kaydetti. Türkiye’de insanlığa karşı suç kavramının savaş suçlarıyla karıştırıldığını ve mesafeli yaklaşıldığını ifade eden Aydın, “Bugüne değin AİHM onlarca kararında sözleşmenin yaşam hakkı ihlali ve işkence gibi dosyalarda zamanaşımının kati bir biçimde uygulanmayacağını altını çizmiştir” dedi. Aydın, AİHM’in Türkiye kararlarından örnek verdi. İnsanlığa karşı suç 2005 sayılı kanunla Türk Ceza Kanunu’na girdiğini ifade eden Aydın, “Zamanaşımı ağır insan hakları ihlallerinden uygulanamaz. Devlet görevlilerinin ağır insan hakları kapsamında zamanaşımı uygulanamaz. İnsanlığa karşı suçun, bir halkın önde gelen bir kişisine yönelik ağır bir yaşam hakkı yapılan dosyada uygulanması gerektiği kanaatindeyiz” dedi. 
 
‘KATİLLERİMİZİ TANIYORUZ’
 
Madımak Katliamı ve 12 Eylül Davaları’nda verilen kararlardan örnek veren Aydın, şunları söyledi: “Bu kararlarda sözü edilen zamanaşımı uygulanmamasının en önemli argümanlarından biri de devletin cezasızlık politikasının gözlemlenmesi, uzun sürmesi, yargısal pasizifizm gerekçe göstermiştir. Bu dosyada çok sayıda delil vardı. Çok üst düzey tanıklar dinlendi. Abdulkadir Aygan, Mahmut Yıldırım’ın yaşadığını iddia etti. Devletin dahil olduğu bir cinayette mahkûmiyet kararı verilecekken, ısrarla birleştirmeye karşı çıkması ve dosyanın sonuçlandırılması talebi görmezden gelindi. Bu davada Musa Anter’i öldüren kişiler bellidir. Biz katilimizi biliyoruz. Devlette biliyor. Bu davada AİHMîn verdiği karar nedeniyle açılmadı. Bu soruşturma 5 yıl sonra açıldı. Davanın açılması Fettullahçı yargı mensuplarının derin devletle hesaplaşmasıydı. Devlet katilleri tek tek çıkardı. Üst düzey komutaya gitmeden, tetikçileri mahkemeler önüne çıkardı. Tetikçilere emir verenleri korkuttular, işbirliğine davet ettiler, kabul etmeyenleri tasfiye ettiler. Geldiğimiz noktada bir adalet sağlama yerine derin devlet denilen güçlerle işbirliği ve siyasi ortaklık tercih edildi. Bu dosyalar zamanaşımı ile karşı karşıya bırakıldı. Cezasızlık sürecinde rol alan herkese bedelini ödetmeye çalışacağız. Adaleti bulacağız.”
 
AKP’Lİ MİROĞLU GELMEDİ AMA MEKTUP GÖNDERDİ 
 
AKP’li Orhan Miroğlu’nun avukatı Serhat Menzilcioğlu da hazırladığı yazılı savunmasını okudu. Menzilcioğlu, katılan vekillerinin ithamlarına dair de Miroğlu’nun yazılı gönderdiği mektubu okudu. Miroğlu, mektubunda 30 yıl boyunca adalet aradığını öne sürerek, PKK’yi cinayetin merkezinde olmakla suçladı. MİT eski Kontrterör Dairesi Başkanı Mehmet Eymür, dosya kapsamında tanık olarak dinlendiğinde, AKP’li Miroğlu’nu devlet ajanı “Tayfun” olarak tanıdıklarını söylemişti. 
 
KATILAN AVUKATLAR TEPKİ GÖSTERDİ
 
Katılan olan Miroğlu’nun beyanlarının mektupla gönderilmesine müşteki avukatları tepki gösterdi. Mektubun okunmasının usule uygun olmadığını dile getiren avukat Nuray Özdoğan, “Bildikleri varsa gelip, anlatması gerekir. Biz tanık değil, sanık olarak dinlenmesi gerektiğini düşünüyoruz” dedi. 
 
Menzilcioğlu ve katılan diğer avukatlar arasında tartışma yaşandı. 
 
MAHKEME BAŞKANI: MEKTUP DİNLEYECEK MAKAM DEĞİLİZ
 
Mahkeme başkanı Menzilcioğlu'na, “Mektup dinleyecek makam değiliz. Mektubu tadında bırakın” dedi. 
 
Avukat Mustafa Kemal Baran, “Kendi hakkında iddiaları gelip ispat edebilir” diye tepki verdi. 
 
Avukatlar mektubun okunması sırasında salonu terk etti. İzleyicilerin bir kısmı da tepki salonu terk etti. 
 
Menzilcioğlu, müvekkilinin itham edildiğini bundan kaynaklı devam etmek istediğini söyledi. 
 Duruşma Menzilcioğlu’nun okumasıyla devam etti. ÖHD Ankara Şube Eşbaşkanı Şevin Kaya’da devam eden avukat Menzilcioğlu’nun mektubu okumasına tepki verdi. 
 
Menzilcioğlu, PKK ve JİTEM’in ortak hareket ettiğini iddia ederek, katılan avukatlarının zamanaşımı istediği suçlamasında bulundu. Mahkeme başkanı “2016 yılından beri geliyoruz. Anter davası daha kısa dile getirmenizi istiyor. Biz de zaman açısından toparlayarak, anlatırsınız” dedi. 
 
‘ASIL KATILAN DIŞARIDA ‘
 
Avukat Oya Aydın, bir siyasetçinin bazı sataşmalara dair mektubunu bir ceza yargılamasında asıl katılan burada beklemeden, dışarı çıktı. Ara kararlar bellidir. Zamanaşımı tartışması yapacakken, Orhan Miroğlu’nun siyasi deklarasyonu, kendini aklaması, sataşma mektubunu sonlandırması için bekliyoruz” dedi. 
 
Söz alan avukat Menzilcioğlu, yargılamada adalete ulaşmak ve gerçeğin ortaya çıkması için mücadele ettiklerini öne sürdü. Menzilcioğlu, savunması ve Miroğlu’nun mektubu kapsamında sürekli PKK’yi suçlamaya çalışması dikkat çekti. 
 
HDP Hukuk Komisyonu üyesi Avukat Alişan Şahin, “provokasyon için gelmişsiniz” sözleriyle Menzilcioğlu’na tepki gösterdi. 
 
‘SİYASİ DEKLARASYONA TEPKİ GÖSTERİYORUZ’
 
ÇHD Ankara Şube Murat Yılmaz, “Orhan Miroğlu’nun siyasi deklarasyonunu okuduğu için tepki gösteriyoruz. Bizi hedef gösteriyor. Mahkemenin müdahale etmesi gerekiyor” dedi. Menzilcioğlu’nun bütün tepkilere rağmen Miroğlu’nun mektubu okumak istemesine tepki gösterdi.
 
 Avukat Menzilcioğlu, PKK’ye söz söylediği için rahatsız olunduğunu öne sürmesine de avukatlar tepki gösterdi. Menzilcioğlu’nun ısrarlı mektup okumasına karşı avukatlar, salona yeniden girerek, bitirilmesini talep etti. 
 
‘HAKİKAT VE ADALETTEN YANA KARAR VERİN’
 
Musa Anter’in oğlu Dicle Anter, söz almak istedi. Anter, “Babam Musa Anter devlet içinde örgütlenmiş kişiler tarafından katledildi. Türk yargısı harekete geçmediği için AİHM’e başvurduk. İhlal kararı verildi. Biz göre failler bellidir. Bu failler ve onlara emir verenlerin yargılanması gerekir. Devlet içinde örgütlenen, devlet adına suç işleyenler yargılanmalıdır. Susurluk araştırma raporu, faili meçhul cinayetleri araştırma raporunda detaylı anlatım var. Bugün tarihi bir karar verilecek. Ya adalet kaybedilecek cezasızlık kültürü devam edecek. Hakikat ve adalet mücadelemiz devam edecek. Devlet içerisinde suç işlediğini iddia eden devlet görevlileri ve tetikçiler korunup, kollanmaktadır. Hakikat ve adalet için ya insanlığa suç kapsamında ele alacak ya da davayı düşüreceksiniz. Hakikat ve adaletten yana karar verilmesini istiyoruz. Hakikat ve adalet mücadelemiz devam edecek” şeklinde konuştu. 
 
ANTER’DEN MİROĞLU AVUKATINA: TAYFUN DENDİĞİNDE NERDEYDİNİZ
 
Anter, “JİTEM ve PKK’nin birlikte cinayet işlediğini iddia ediyorlar. Mehmet Eymür, mahkemede Miroğlu’na dönerek, Yeşil’in ona Tayfun dediğini, biliyoruz. Bir itirafçıya inanıyorsunuz, diğerine neden inanmıyorsunuz. Neden bugün bu beyanlarda bulunuyorlar, ortalığı neden karıştırıyorlar. O zaman siz niye cevap vermediniz. Bugüne kadar neredeydiniz, niçin bugün, sebep ne” diye sordu. 
 
Anter, “Miroğlu bir AKP’lidir, nokta” diyerek avukat Menzilcioğlu’na tepki gösterdi. 
 
JİTEM davalarının olay yerinden ve delillerden kaçırılarak, farklı kentlere taşındığını aktaran avukat Nuray Özdoğan, “Abdulkadir Aygan’ın ifadesi alınması için 2015’ten itibaren ara karar kuruyor, yazışma bekliyor. SEGBİS ile savunmasının alınması için Adalet Bakanlığı’na müzekkere yazılıyor, cevap verilmiyor. Adalet Bakanlığı’nın her seferinde müzekkereleri eksik ya da yanlış gönderiliyor. Bunun üzerine iade ediliyor. Mahkemeniz de bu yazışmaları yapıyor. Müzekkerelerde anlattınız ama Adalet Bakanlığı’na ‘kasıtlı olarak kim engel oluyor’ sorusunu sormadınız, görevini yerine getirmeyenler hakkında suç duyurusunda bulunmadınız. Bu herhangi bir dosya değil. Başka dosya olsa suç duyurusunda bulunulurdu. 
Adalet Bakanlığı ve Dışişleri Bakanlığı personelleri hakkında suç duyurusunda bulunmadınız” ifadelerini kullandı. 
 
MAHKEME BAŞKANI DEVLET KURUMLARININ SUÇLANMASINDAN RAHATSIZ OLDU
 
Mahkeme başkanı, “Aygan’ın orada adı Cemil Kadir Aygan. Devlet uslubunda bir defa yazılır. Türkiye Cumhuriyeti köklü temelleri olan bir devlettir. Yöntemince yazılmıştır. Yöntemince sürdürülmüştür. Bir cevap verilmiştir.  Mahkeme heyeti de gereğini yapmıştır. Burada sözlerinize müdahale etmek durumundayım” diyerek, Adalet Bakanlığı’nı savundu. 
 
Avukat Nuray Özdoğan, “Adalet Bakanlığı’ yargının üstünde değildir. Yargının işlemlerini eksiksiz yapmakla yükümlüdür. Onlar sizin üzerinde değildir” dedi. Hukukun toplumun güvenliğini koruması gerektiğini kaydeden Özdoğan, “Buna yetkiniz var. Kullanmadığınız takdirde oluşacak suçta katkınız olacaktır. 2015 itibariyle defalarca yazışma yapmışsınız. Bir kişinin ifadesine kilitlenmişsiniz. İsveç şurasıdır. Bu yapılmıyorsa, devlet içerisin de olan bir suç örgütüdür. Hala görevde olan bir sürü JİTEM üyesi var. Bunu siz de biz de biliyoruz. Yargı ifadesinin alınmasına engel olanlara dair işlem yapabilir, Aygan’ın ifadesi alınabilirdi. Deliller orada iken dava buraya geldi. Defalarca tefrik istendi, kabul etmediniz” şeklinde konuştu. 
 
Avukat Oya Aydın, “O büyük devlet 30 yıl boyunca Diyarbakır’da ölüm tehdidi altında olan bir kişiyi korumadı, cinayeti engellemedi. Cinayete dahil olduğu iddia ediliyor. Dosya Abdulkadir Aygan’a kilitlendi. Defalarca Türkiye Cumhuriyeti, Adalet Bakanlığı’nın yanlış yazışmaları oldu. 2021’de yılında İsveç’in olumsuz bir yazısı girdi. Ancak 30 yıllık yargılamayı oraya sıkıştırdınız. Türkiye Devleti büyüktür elbette Sedat Peker’in danışmanını tak diye buluyor. Ama (Abdulkadir Aygan) bunu getirmezler. Almanya’daki sanık öldürüldü. Ancak ölümüne dair belgeler getirilmiyor. Bizim dosyadaki sanıklar belirlenemiyor. Ama mafya çatışmasında sanıklar bulunuyor. Bu kadar katliam, bunca çabaya rağmen aydınlatılmıyor” diye konuştu. 
 
ZAMANAŞIMINDAN DÜŞÜRÜLMESİNİ İSTEDİ
 
İddia makamı Anter Davası ve JİTEM Ana Davası’nın Yargıtay 5’nci Ceza Dairesi tarafından birleştirildiğini, maktul Ayten Öztürk davasının da birleştirildiğini kaydederek, “Ayten Öztürk’ün cinayetinin suç tarihinin 08.08.1994, Musa Anter’in katledilmesi olayın suç tarihinin 20.09.1992 olduğu ayrıca Diyarbakır 1’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada kovuşturulan dava da sanıklar hakkında cürüm işlemek üzerinde teşekkül oluşturma ve katılma,  tahammülden öldürme suçlarından açılan davanın birleştirilmesine karar verildiği, suç tarihlerinin 1992, 1993 ve 1994 yılları olduğu tespit edildiği, sanıklara isnat edilen suçların gerçekleştiği tespit edilen tarihlerin o tarihte yürürlükte bulunan 765 sayılı TCK kanununda 102-104 maddelerinde öngörülen olağanüstü zamanaşımı süresi olan 30 yılın Ayten Öztürk ve Musa Anter yönünden sürenin dolmuş olduğu, zaman aşımı süreleri konusunda 765 sayılı hükümlerinin zamanaşımını düzenleyen 66 ve 67’nci hükümlerinin göz önüne alınması gerektiği”ni belirterek, JİTEM Ana Davası’nın sürmesine dair mütalaa verdi. 
 
İddia makamı Davaların ayrılmasını isteyerek, Musa Anter ve Ayten Öztürk kovuşturmaları hakkında sanıklar hakkındaki kamu davalarının düşürülmesine karar verilmesini talep etti. 
 
Sanıklardan Hamit Yıldırım hakkında da savcı, adli kontrolün kaldırılmasını, diğer sanıklar yönünde yakalama kararlarının devam ettirilmesini istedi. 
 
SANIK AVUKATLARI MÜTALAAYI TEKRARLADI
 
Duruşmada söz alan Hamit Yıldırım’ın avukatı avukat Kaya Yelek, duruşma salonunda bulunan HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar’ı selamladı. Savcılık mütalaasına katıldıklarını dile getiren Yelek, “Ancak gelinen aşamada ben hoşnut değilim. Maddi gerçek açığa çıkmamıştır. Bu dava da esas hakkında savunma yapıp, müvekkilimin suçsuzluğunu ispatlamak isterdim. Gelinen aşamada 30 yıllık bir zamanaşımı olmuştur. Zamanaşımını, kanunilik ilkesini benden iyi bilir. Yasalarda görülen bir öngörülmüş zamanaşımı yasası vardır. Her yasanın bir amacı vardır. Kanunilik ilkesi ortadadır. Davanın müvekkil yönünden düşürülmesini talep ediyorum” dedi. 
 
ANTER DAVASI ZAMANAŞIMINDAN DÜŞÜRÜLDÜ
 
Diğer sanık avukatları da savcı mütalaasına katıldıklarını belirtti. Avukatlar, zamanaşımından davanın düşürülmesini istedi. 
 
Ara karar vermek üzere mahkeme heyeti salondan ayrıldı.  Verilen ara ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti, Musa Anter davası için 30 yıllık zaman aşımına uğradığı gerekçesiyle davanın düşürülmesine karar verdi. Mahkeme heyeti Ayten Öztürk cinayetinin de zamanaşımından düşürülmesine, suç tarihi 1996 yılı olan JİTEM Ana Davası’nın ayrılmasına ve devam edilmesine karar verdi. 
 
Dosyadaki sanık Hamit Yıldırım’ın adli kontrolün kaldırılmasını istedi. 
 
Avukat Oya Aydın, “Mahkemeye 5 dakika ara verdiniz. Bu kararı önceden verildiği belli, burada söylediğimiz hiçbir şeyi mahkeme dikkate almadığı ortadır. Adil yargılanmanın ihlalidir” diye konuştu. 

Diğer başlıklar

17:15 İsrail saldırılarında 70 bin 665 kişi hayatını kaybetti
17:09 Sincan Cezaevi'ndeki şüpheli ölüm için soruşturma talebi
17:06 Siyasi tutsaklara üzerinde ‘İtirafçı sol terör örgütü’ yazılı kimlik dayatması
17:04 Adalet Bakanlığı önünden seslendiler: Hakan Tosun’a ne oldu?
17:00 'Faşist bir cumhuriyete değil, demokratik cumhuriyete entegreye varız'
16:44 Kayyım müdürünün ‘para’ dağıttığı görüntüler için Bakanlığa çağrı
16:28 KAYY-DER'den 'Gaxand Gecesi'
15:51 Gazeteci Aykol'a bir kez daha kan takviyesi yapıldı
15:49 Tülay Hatimoğulları: Yasal düzenlemeler bir an önce yapılmalı
15:32 'Umut hakkı mutlaka güvenceye kavuşturulmalı'
15:12 Wan’daki halk buluşmasına binler katıldı: Mücadelemiz Önder Apo’nun fiziki özgürlüğüyle sonuçlanacak
15:00 Berfîn Nûrhaq ve Sema Roza Mêrdîn ve Amed'de anıldı
14:12 Kazanhan'ı katleden polis 11 yıldır yakalanamıyor
14:00 5 No'lu'daki katliam ve işkencelerle yüzleşme çağrısı
12:37 Hatay'da 4.2 büyüklüğünde deprem
12:35 Aykol’a mektup: Bizim dünyamızda en çok sen varsın
12:20 'Silahların susması başlangıçtır, hedef pozitif barış'
11:52 İmralı Heyeti, Davutoğlu ile görüşecek
11:37 BİSAM Raporu: Yoksulluk sınırı 94 bin 393 lira
11:30 DEM Parti İmralı Heyeti ile Özel görüşmesi ertelendi
11:25 İnşaat çalışanı artı, sanayininki düştü
11:00 Gazeteci Kurt'un tahliyesinin ertelenmesi kararına itiraz reddedildi
10:32 Nazım Daşdan ve Cihan Bilgin anılacak
10:27 Ekmek ve barış için yürüyenler: Savaşa değil, barışa yatırım yapılsın
09:32 Avustralya'daki silahlı saldırıda ölü sayısı 15'e yükseldi
09:07 Prof. Jorge Riechmann: Abdullah Öcalan’ın adımları yeni barış yolları açtı
09:05 Kirli havadan 230 kişi ölmüştü: Nedeni doğa talanıdır, dur denilmeli
09:04 Halkın süreçten ortak beklentisi: Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü
09:01 Barış Anneleri: Abdullah Öcalan halkıyla beraber olmalı
09:00 15 ARALIK 2025 GÜNDEMİ
08:55 Serhat Bölgesi yağışlara teslim: Sıcaklıklar 4 derece düşüyor
08:36 Xwebûn Gazetesi’nin yeni sayısı ‘Licê’de özel savaş' manşetiyle çıktı
14/12/2025
23:56 İdlib'de Geçiş Hükümeti devriyesine saldırı: 4 ölü
23:18 Osmaniye’de kaza: 3 kişi hayatın kaybetti
21:31 3. Amed Uluslararası Film Festivali ödüllerle son buldu
21:02 Tom Barrack: Suriye'deki saldırı karşılıksız kalmayacak
20:55 Gazeteci Osman Çaklı serbest bırakıldı
20:46 Belediye Başkanı Gülşah Durbay hayatını kaybetti
20:22 Wan’da müzik festivalinde renkli görüntüler
20:08 Yaşamını yitiren Karabaş için anma
20:05 Kaldıraç'tan Eroğlu ve Akdoğdu için anma
18:23 'Demokrasiye sahip çıkıp, sürecin önemini bilmeliyiz'
18:12 Gazeteci Aykol iki aydır yoğun bakımda
17:44 Antalya’da 'Geçinemiyoruz' mitingi: Bu bütçe emeğin değil sermayenin
17:40 Polis, buluşma ardından posterlere el koydu
17:35 Asgari Ücret İnisiyatifi: Asgari ücret yılda dört kez güncellenmeli
17:03 ‘Mısır Koçanlarını Kızartan Koku’ kitabının imza etkinliği düzenlendi
16:46 DBP Eş Genel Başkanı Bayındır: Kürtlerin özgürlüğü çok yakındır
16:19 Mûş'ta halk buluşması: Süreci başarıya ulaştıracağız
16:03 Yanan bölgede 5 bin palamut ekildi
15:52 3’üncü Amed Film Festivali film gösterimleriyle sürüyor
15:51 Mersin’de bağımlılıkla mücadele atölyesi
14:56 'Ekmek ve Barış' yürüyüşçüleri Ankara’da: Savaşa değil halka, emekçiye bütçe
14:48 Sokağa çıkma yasaklarında yaşamını yitirenler anıldı
14:36 'Komün ve meclisler ekmek ve su kadar gereklidir'
14:08 Cizîr ve Êlih'te kurulan taziyelere kitlesel ziyaret
14:05 Ömer Öcalan: Önder Apo 'Her evde Kürtçe konuşulmalı' diyor
13:41 Avustralya’da silahlı saldırı: En az 10 ölü
13:36 Ailesinden 4 kişiyi kaybeden tutsak Rukiye Fidan taziyeye götürüldü
13:26 'Uyuşturucu ve fuhşa karşı birlikte mücadele edecek, birlikte kazanacağız'
13:15 AB ve HRW’den İran’a Nergîs Muhammedi için çağrı
11:56 Pervin Buldan: Yasal düzenlemeleri yapma zamanı
11:42 Taliban eğitimcileri tutukladı
11:18 'Şam'la uzlaşı sağlamaya çalışıyoruz, Türkiye müdahale ediyor'
10:58 Roboskî'de şüpheli ölüm
10:54 Bayındır: AKP'nin raporu cesur ve kararlı adımlardan uzak
10:05 Jin dergi yeni sayısında ‘kadın mücadelesine’ odaklandı
09:40 Karadeniz ve Marmara için yağış uyarısı
09:36 İtalyan akademisyen: Kürtlerin barış isteğini büyük umutla destekliyorum
09:31 ABD’de üniversitede silahlı saldırı: En az 2 ölü
09:06 EPSU Temsilcisi Centellas: İşçi hareketi ve sendikalar süreçte rol üstlenmeli
09:05 Öğrencilerden Kürtçe eğitim komünü
09:04 ‘Cezaevleri sürecin samimiyet testidir’
09:03 7 kadın bir araya gelerek kapanma noktasına gelen kooperatifi yeniden üretime geçirdi
09:01 32 yıldır yasaklı köylerine yılda bir kez gidebiliyorlar: PKK gerekçeniz de kalmadı
09:00 'Türk'ün gücünü göreceksin' işkencesi: Tutsakları yıldırma politikasıdır
09:00 14 ARALIK 2025 GÜNDEMİ
13/12/2025
23:59 Trump’tan ABD'li askerlere yapılan saldırıya ilişkin açıklama
23:55 Gazeteci Osman Çaklı gözaltına alındı
23:52 Endonezya’da bini aşkın kişi yaşamını yitirdi
22:58 Sağlık ve Enerji Bakanlığı bütçeleri kabul edildi
21:13 Amedspor lider oldu
20:53 Türmen: Süreç yeni bir Türkiye’nin kurulmasına sebep olabilir
20:29 ‘Ekmek ve barış için bütçe' yürüyüşü: Savaşa değil emekçiye bütçe
20:18 Amed Film Festivali'ne 7'inci gününde yoğun ilgi
20:15 İsrail Gazze’de araç hedef aldı: 4 kişi hayatını kaybetti
20:12 Silopiya'da halk buluşması: Demokratik toplumu inşa etmeliyiz
20:08 Mêrdîn’de ‘Dargeçit’ belgeselinin gösterimi
20:04 Meclis'teki taciz soruşturmasında tutuklu sayısı 4’e çıktı
20:02 Sudan Kadınlar Birliği: Savaşa karşı barış, derhal ateşkes
19:29 DAİŞ Uluslararası Koalisyonu hedef adı: 3 kişi hayatını kaybetti
19:24 Amedspor maçı öncesi coşku
19:19 ABD’li petrol şirketine mahkemeden iptal kararı
18:08 Suriye Demokratik Meclisi 10’uncu yılını kutladı
18:04 DEM Partili vekiller: Yıkım ve işgal mantığı ile hareket ediliyor
18:00 PYD: Özerk Yönetim demokratik inşa için eşsiz bir model
17:55 ‘Çocuklar barışın öznesi olmalı’
17:27 Çewlîg'de halk buluşması: Umut hakkı uygulansın
17:20 ‘Ekmek ve barış için bütçesi’ yürüyüşü: Savaş bütçesine karşı barış bütçesi talebi
17:17 MHP raporunda ‘Umut hakkı’ da Kürtlerin anayasal tanınması hakkı da yok!
17:14 ‘Anılarına bağlı kalacağız’
17:12 Aile yılı modeline karşı Özgür eş yaşam modeli
16:48 CHP’li Konuralp: İmralı’ya gitmeme kararı aldık ama gidilmesini de yanlış görmedik
16:38 Tiryaki: Yerelde güçlü demokrasi olursa ülke güçlenir
16:08 Mazlum Ebdî: 10 Mart antlaşmasını uygulamaya kararlıyız
16:01 TTB’den ‘Sağlık İçin Barış ve Demokrasi Çalıştayı’
15:32 Aykol'a cezaevinden mektup: Temennimiz her şeyin sizden yana olmasıdır
15:26 Bütçe yürüyüşçüleri tarım işçileri ve çiftçilerle buluştu
15:18 Yoğun bakımda tutulan Aykol için ziyaretler sürüyor
15:10 YJA Star’lı İnci Sümbül anıldı
14:51 Hasta tutsaklar Erişmiş ve Gören’in tahliyesi istendi
14:49 Emekliler: Sefalete teslim olmayacağız
14:21 İnsan zinciri oluşturarak barış talep ettiler
14:15 Erdoğan’dan ‘sivil ve özgürlükçü’ anayasa vaadi
14:12 KHK’liler: Hukuksuzluklar son bulsun
14:10 'Meclis’teki tecavüzün sorumlularını yargılayın’
14:03 Kayıp yakınları beş kentte adalet talep etti
13:13 Dilovası'ndaki işçi cinayetinin iddianamesi hazırlandı
13:00 Cumartesi Anneleri Demir ve Akipa için adalet istedi
12:56 Nergis Muhammedi gözaltına alındı
12:26 Barış Annesi Bahar Çaltu yaşamını yitirdi
12:25 Fabrikadaki denetimde 9 ton şekerleme imha edildi
12:19 Şirnex’ta halk buluşması: Kürt halkı özgürlüğüne ilk defa bu kadar yakın
12:15 Bahçeli ile görüşen Özer: Türkiye bu sorunu demokrasi içinde çözmeli
11:52 'Ekmek ve barış için bütçe' yürüyüşü ikinci gününde: Talepler Ankara'ya iletilecek
10:50 Êlihlilerin öncelikli talebi Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü
09:44 Taciz mesajlarıyla gündeme gelen okulun müdürü açığa alındı
09:42 Licê’deki yürüyüşe çağrı
09:41 Bütçe yürüyüşçülerini karşılayan yurttaşlar: Barış olmadan ekmek olmaz
09:38 5 kent için sarı kodlu uyarı
09:19 ‘Abdullah Öcalan özgür olmadan barışın önü açılmaz’
09:18 Din alimleri: Bundan sonraki adım Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü olmalı
09:15 Rojin Kabaiş dosyası için özel bir üniversite tarafından rapor hazırlanıyor
09:13 Nilüfer Şahin: Özgünlük değerleriyle örülü yaşam siz izin vermedikçe elinizden alınamaz
09:10 YNK Temsilcisi Xelanî: Ulusal birlik zafere götürür
09:09 Sûr'da sahiplerine verilmeyen evler fuhuş, uyuşturucu mekanı oldu
09:06 Amerikalı Filozof Todd May: Tüm taraflar bu fırsatı değerlendirmeli
09:04 Sinemaseverler: Festivalller sayesinde Kürtçe filmlerle buluşabildik
09:03 Kete: Komisyonun İmralı görüşmesiyle devlet muhatabını resmileştirdi
09:02 Nitelikli ve yeterli gıdaya ulaşmak insan hakkıdır: Bu ücretsiz sağlanmalı
09:01 Cizîr’deki 79 günlük yasağın tanığı: Barışın toplumsallaşması için geçmişle yüzleşilmeli
09:00 13 ARALIK 2025 GÜNDEMİ
12/12/2025
23:20 Maden ocağında 5 işçi gazdan etkilendi
21:46 Yürüyüş Mersin'e ulaştı: Ekmek ve barış istiyoruz
21:38 DEM Parti İmralı Heyeti ile Özel görüşecek
21:12 Epstein albümünden Trump’ın yeni fotoğrafları paylaşıldı
20:59 Türkiye'den giden gemiye Rusya saldırdı
20:54 Riha'dan seslendiler: Talepleri çuvallarla Meclis'e taşıyacağız
20:45 Dêrsim’de kadınlar barışı konuştu
20:37 Sonay Bayramoğlu: Belediyeler kent yönetimi olmaktan çıktı