İSTANBUL - Cumartesi Anneleri'nin yargılandığı davada sanık ve avukatları gözaltında olduğu için duruşmaya katılamazken, gözaltı yapan polislerin katılması dikkati çekti. Mahkeme başkanı, polislerin salonda olmasında beis görmedi.
Cumartesi Anneleri'nin 700’üncü hafta eyleminde yapılan polis saldırısında gözaltına alınan 46 kişi hakkında “İzinsiz toplantı ve gösteri yapmak” suçlamasıyla açılan davanın 5’inci duruşması Çağlayan'da bulunan İstanbul Adliyesi 27’nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Yargılanan bir kısım Cumartesi Anneleri/ insanları ve avukatlarının katıldığı duruşmaya Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekili Oya Ersoy, HDP İstanbul İl Eşbaşkanı Ferhat Encü, Cumartesi Anneleri ve çok sayıda kişi katıldı.
Duruşmada kimlik tespitinin yapılmasının ardından hakim değişikliği nedeniyle eski zabıtlar okundu. Duruşmanın başında hakim, duruşmanın kapalı yapılması yönünde kendisine talep geldiğini ancak duruşmanın açık yapılacağını ifade etti. Mahkeme, “taşkınlık” olması halinde duruşmanın kapalı yapılacağını söyledi.
AÇIKLAMANIN ENGELLENMESİNE TEPKİ
Duruşmada söz alan İHD Eş Genel Başkanı Eren Keskin, dava öncesi açıklama yapılması için toplandığını ancak polisin engel olduğunu belirtti. Keskin, “Hem sanık hem de avukat arkadaşlarımız taşkınlık olmadığı halde gözaltına alındı. Hukuk devletinde esas olan yazılı hukuk ve imzası bulunduğu uluslararası sözleşmelerdir. Bu durum yazılı hukuka aykırı. Bu nedenle duruşmada müvekkillerimiz ifade veremeyecek. Herkes zor kullanılarak gözaltına alındı kimse ifade verecek durumda değil” dedi.
HAKİM DIŞARI ÇIKARMAKLA TEHDİT ETTİ
Buna karşı hakim, dışarıda yaşanan olayın duruşma ile ilgisinin olmadığını söyledi. Ardından hakim, “savunma yapmak istemiyor musunuz? Susma hakkınızı mı kullanıyorsunuz” diye sorması üzerine avukatlar ve salonda bulunan kişiler tepki gösterdi. Bunun üzerine hakim salonda bulunan kişileri dışarı çıkarmakla tehdit etti.
YARGILAMAYA GÖLGE DÜŞTÜ
Devamında söz alan avukat Ahmet Cihan, savunma verecek olan kişilerin ve avukatların gözaltına alındığını, bundan dolayı dışarıda yaşanan olayın duruşmayı etkilediğini kaydetti. Cihan, ayrıca 2021 yılında verilen ara kararın kaldırılmasını talep etti. Cihan, “Cumartesi insanları tek şiddet olayına bulaşmış değiller. Her hangi bir taşkınlık onların duruşuna aykırıdır. Salonda avukatlar ve sanıklar yok” dedi. Cihan, son olarak duruşma öncesi yapılan açıklamaya saldıran polislerden bir kaçının duruşma salonuna girerek kapıyı kilitlediğine dikkat çekerek, yargılamaya gölge düştüğünü söyledi.
ZORLA GETİRME TEHDİDİ
Ardından söz alan avukat Nermin Kaplan, duruşmadan önce yaşanan olaylardan dolayı müvekkiline destekte bulunamadığını bundan dolayı savunma yapmalarının mümkün olmadığını dile getirdi. Ardından hakim, “Biz küstük savunma yapmayacağız diye bir şey yok. Zorla getirme kararı çıkartırız gelip gelememe sizin takdiriniz, ben CMK’yi kullanırım” ifadelerini kullanması dikkati çekti.
GÖZALTI TUTANAĞA GEÇİRİLMEDİ
Devamında duruşmaya katılan sanıklar söz alarak avukatların gözaltına alındığını bundan dolayı görüşemediklerini söyleyerek savunma yapmayacaklarını ifade ettiler. Hakimin, avukatların gözaltına alındığı ifadesi yerine, avukatın duruşma salonunda olmadığına dair ifadeyi tutanağa geçirmesine tepki gösterildi.
POLİSLER DURUŞMA SALONUNDA
Duruşmada yeniden söz alan avukat Ahmet Cihan, adil yargılamaya gölge düşürecek hiçbir şeye izin verilmemesi gerektiğini belirterek, açıklamaya müdahale eden polislerin salondan dışarıya çıkartılmasını istedi. Bu talebe karşılık hakim, duruşmanın kapısının herkese açık olduğunu söyleyerek polislerin adliyenin güvenliğini sağladığını öne sürdü.
‘TEHLİKE İÇİŞLERİ BAKANLIĞI, EMNİYETTİR’
Daha sonra söz alan avukat Arzu Eylem Kayaoğlu, duruşmada yaşanan gerginliğe dikkati çekerek “Sizden önceki hakim çok gergindi bir tek gideceği gün mutluydu” dedi. Kayaoğlu, “Biz ilk defa toplu dosyaya girmiyoruz. Defalarca daha ağır duruşmaları takip ettik. Bu kadar gerginliğe gerek yok. Yargılananların neden burada olmadığını anlatıyoruz ama siz beni ilgilendirmez diyorsunuz. Bekleyen polislere güvenlik gerekçesi ile beklediğini söylediniz ama buradaki kişiler tek taşkınlık yapmadı. Avukatlar, gelen kişiler tehdit teşkil etmez. Güvenliği tehdit edecek olan kişiler kişileri döverek gözaltına alan emniyet mensupları, İçişleri Bakanlığıdır. Böyle bir yargılamaya izin vermeyeceğiz. Anneler cenazelerine ulaşmak için hala evini değiştirmiyor siz bunun yargılamasını yapıyorsunuz. İşkenceyle gözaltına alan polisler hakkında suç duyurusunda bulunacağız” dedi.
TÜM TALEPLER REDDEDİLDİ
Devamında söz alan iddia makamı, eksik savunmaların tamamlanmasını, Van Barosu'nun katılma talebinin usul ve yasaya uygun olmadığı gerekçesiyle reddini talep etti.
Ardından duruşmaya beş dakikalık ara verildi.
DURUŞMA ERTLENDİ
Aranın ardından ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, yagrgılanan Ahmet Süleyman Benli, Özer Oymak, Ulaş Bedri çelik, Ataman Doğa Kıroğlu, Ahmet Karaca, Koray Keskin’e savunmak yapmak üzere son kez süre verilmesine, Van Barosu'nun katılma yönündeki talebinin doğrudan zarar görme ihtimali bulunmadığından reddine, avukat Kayaoğlu’nun suç duyurusu yönündeki talebinin tarafların her zaman Cumhuriyet Başsavcılığına başvurabileceklerinden reddine, gözaltında bulunan sanıkların ve avukatların duruşma salonunda bulundurma talebinin reddine karar vererek duruşmayı 3 Şubat tarihine erteledi.