MEREŞ - Recep Tayyip Erdoğan Millet Bahçesi’ne kurulan çadır kentten çıkarılmakla tehdit edilen Suriyeli aileler, polis ve diğer görevliler tarafından kötü muameleye maruz kaldıklarını aktardı.
Mereş’in Elbistan ilçesinde kurulan çadır kentlerde kalan mülteciler ayrımcılığa uğruyor. Daha önce Cumhuriyet Mahallesi’nde kalan ancak, “hakkınızda şikayet var” bahanesiyle kaldıkları çadırları boşaltmaları istenilen Suriyeli mülteciler bu kez Recep Tayyip Erdoğan Millet Bahçesi’nde kurulan çadır kentte ayrımcılığa uğruyor. İlçe merkezine uzak bir noktada bulunan, ulaşımı zor oldukça zor olan Millet Bahçesi’ni farklı günler ve saatlerde birçok kez ziyaret ederek, mülteci depremzedelere yönelik ayrımcılığı yerinde gözlemledik.
SURİYELİ MİSİN?
Çadır kentte binden fazla çadır bulunuyor. Her çadırda en az 4 kişi kalıyor. Bu denli kalabalık çadır kentte ise 5 kabinden oluşan iki erkek, iki kadın tuvaleti bulunuyor. Banyoların sayısı ise sınırlı. Bu kısıtlı imkanlarda ortaya çıkan öfke de mültecilere yönlendiriliyor.
Öyle ki, çocuklar için kurulan stantlardan şeker almak isteyen çocuklara öncelikle “Suriyeli misin? “diye sorulup, alınan yanıta göre muamele ediliyor.
GÜVENLİK ÖNLEMİ YOK
Çadır kentin etrafında hiçbir önlemi alınmamış. Çadır kentte, erkekler tarafından şiddet görmüş ve uzaklaştırma kararı aldıran birçok kadın var. Ancak bu karalar sadece kağıt üstünde geçerli. Çadır kentin etrafında ne bir tel örgü var, ne de girişte görevliler tarafından kontrol sağlanıyor. Çadır kente giriş ve çıkışta sorun yaşanmazken, Suriyeli ailelerin çadırlarının bulunduğu alanı ziyaret etmek istediğimiz de ise polis, jandarma ve koordinasyondan sorumlu ekipler bize zorluk çıkarıyor.
YEMEK SIRASINDA AYRIMCILIK
Çadır kentte görüştüğümüz birçok Suriyeli, ayrımcılığa uğradığını belirtiyor. Mülteciler I.A., K.A., ve N.Z., aileleri için yemek almaya gittiklerinde kendilerine 3 veya 5 kişilik yemek verilmediğini aktarırken, Suriyeli olmayan depremzedelere 3 veya 5 kişilik yemek verildiğini söyledi.
Söz konusu ayrımcılığı yerinde görmek için yemek sırasına girerek, ailelere ne kadar yemek verildiğini gözlemledik. Suriyeli olmayan aileler 5 kişilik yemek istediklerinde yanlarında getirdikleri kaplara ya da tabldotlarına 5 kişilik yemek doldurulurken, Suriyeli mültecilerin ise bu talebi, “Tek kişilik yemek veriyoruz” veya “Yemeği isteyen kendi gelip almalı” yanıtı ile reddediliyor.
HAKARET VE KÖTÜ MUAMELE
Çadır kentte kalan N.Z. isimli kadın 5 çocuğuyla birlikte tüm olumsuzluklara rağmen yaşam mücadelesi veriyor. N.Z. çadır kente yerleştirildiği günden bu yana sadece bir kez giysi yardımı aldığına dikkat çekerken, bu esnada da kendisine kötü muamele yapılığını aktardı. N.Z., “Çocuk gidiyor ekmek istiyor, sadece 1 tane veriyor. Çocuk ‘anneme istiyorum’ diyor, hakarete maruz kalıyor. Odun istiyorum, büyük odun veriyorlar. Kim kesecek bunları diyorum, ‘sen keseceksin’ diyorlar” dedi.
'3 GÜN YEMEK YEMEDİLER'
Çadıra yerleştirildiği günden beri ekmeğe bile erişmekte zorlandığını söyleyen N.Z., erişebildiği ekmeğin de komşuları tarafından verildiğini ifade etti. N.Z. iyi beslenemediği için sütünün kesildiğini ve bebeğini emziremediğini belirterek şunları kaydetti: “Çocuklar 3 gün yemek yemedi. Komşudan bir somun ekmek aldım. Sadece 1 tane noodle verdiler, 2 tane isteyince vermiyorlar.”
HIRSIZLIKLA SUÇLANIYOR
N.Z., arkadaşları aracılığıyla edindiği bir şarjlı feneri şarj etmek için çamaşırhaneye götürdüğünde elinden alındığını belirterek, “Polisler bana kötü davranıyor, bağırıyorlar. Bana ‘hırsız’ deyip hakaret ettiler. Fenerimi Antep’ten 200 liraya almıştım. Geri vermediler” diye belirtti. Tuvalete gittiğinde “temizlik yapılacak” diye çıkarıldığını aktaran N.Z. sürekli çadır kentten çıkarılmakla tehdit edildiklerini belirterek, “Su vermiyorlar. 10 gündür banyo yok. Çocuklar için meyve suyu ya da bisküvi alamıyorum” şeklinde konuştu.
MA / Yüsra Batıhan