Yeşil Sol Parti Kadın Beyannamesi: Direnişten isyana, isyandan inşaya

img
ANKARA - Yeşil Sol Parti Kadın Meclisi’nin Seçim Beyannamesi’nde, kadınların baskılara karşı seçeneksiz olmadığı vurgulanarak, “Direnişten isyana, isyandan inşaya; kadın dayanışması ile değiştirmeye geliyoruz” mesajı verildi. 
 
Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) Kadın Meclisi, 14 Mayıs'ta gerçekleştirilecek seçimlere dair Kadın Beyannamesi’ni, Ankara’da bulunan bir otelde gerçekleştirdiği renkli etkinlikle açıkladı. Kürtçe “Dîsa jin, dîsa jiyan”, Türkçe ise “Buradayız kadınlarla değiştireceğiz” sloganıyla seçim kampanyasının startını veren Yeşil Sol Partili kadınlar, Seçim Beyannamesi’ni de Kürtçe ve Türkçe hazırladı. 
 
İki dilli Kadın Seçim Beyannamesi, mor kapaklı kitapçık olarak iki dilli basıldı. Önsözünde, “Birleşerek dayanışmamızı büyütüyor, 14 Mayıs’ta tek adam rejiminin felaket iktidarını gönderiyoruz. Öfkemizle hesap sormaya, yeni yaşamı kurmaya, kadınlarla değiştirmeye geliyoruz. Cumhuriyet’in ikinci yüzyılını kadınlarla değiştireceğiz!” ifadelerine yer verilen beyannamede, Cumhuriyetin kuruluşundan bugüne demokrasi ve özgürlükler krizinin bitmediği, bunun AKP iktidarında derinleştirdiği belirtilerek, kadınların Cumhuriyeti demokratikleştirmeye geldiği vurgulandı. 
 
‘BASKILARA KARŞI HER YERDEYİZ’
 
Cumhuriyet tarihi boyunca yaşanan demokrasi ve özgürlükler kriziyle kadın kimliğinin, kültürünün, cinsiyetinin, emeğinin, iradesinin dışlandığına işaret edilen beyannamede, “Katliamlar, darbeler, sıkıyönetimler, OHAL’ler, KHK’ler, anayasalar... Baskı altına alınmaya çalışılan hep bizlerdik. Erkek egemen iktidarlar bin yıllardır biz kadınları görmezden geldi. Evlere hapsetmeye çalıştı, emeğimizi değersiz gördü, şiddet uyguladı, kadın kimliğimizi yok saydı. 22 yıllık ‘tek adam’ rejimi, en fazla kadın cinayetinin yaşandığı dönem olarak tarihe geçti. Kadın katillerine cezai indirim sağladı. Kadın işsizliğini ve yoksulluğunu arttırdı. Kadınları evde bakım işlerine ve erkeklere mahkûm etmek istedi. İlmek ilmek ördüğümüz kazanımlarımızı gasp etmeye çalıştı. İstanbul Sözleşmesi’ni yürürlükten kaldırdı. Kadın mücadelesini yok etmek için bizi yasaklar, gözaltılar, işkenceler ve cezaevleri ile susturmaya, hayatlarımızı dar etmeye çalıştı. Doğamızı katletti! Doğal afeti toplumun felaketine dönüştüren bu iktidar on binlerce kişinin yaşamını yitirdiği depremi ‘asrın felaketi’ yaptı. Savaş politikalarıyla toplumsal krizi derinleştirdi. Özel savaş politikalarıyla irademizi yok saymak istedi. Kadınların direnişleri, erkek devletin cinsel şiddet politikalarıyla sindirilmeye çalışıldı” şeklinde saldırılara dikkat çekildi. 
 
Kadınların tüm baskı ve saldırılara karşı her yerde olduğu vurgulanan beyannamede, “Baskılarla bizi kuşatma altına almaya, nefessiz ve savunmasız bırakmaya çalışanlara karşı her yerdeyiz! Her yeri özgürleştirmek için bu tekçi düzeni kadınlarla değiştiriyoruz. Cumhuriyet’i bizler için; kadınlar, halklar, emekçiler, bütün öteki ve ezilenler için demokratikleştirmeye geliyoruz” denildi. 
 
‘YENİ YAŞAMI İNŞA ETMEYE GELİYORUZ’
 
Kadınların erkek ittifakına karşı yeni yaşamı inşa edeceği belirtilen beyannamede, “Bizler her türlü ezilmeye, sömürülmeye karşı eşitlikte ve özgürlükte ısrarlıyız, kadınlarla birlikte değiştirmekte kararlıyız. Çünkü biliyoruz ki bizlere yalnızca ölüm ve zulüm vadeden erkek egemen bu düzeni ancak kadınlarla birlikte değiştirebiliriz” diye belirtildi. 
 
‘KADINLAR SEÇENEKSİZ DEĞİL’
 
Kadınların seçeneksiz olmadığının altı çizilen beyannamede, “Seçeneksiz değiliz; birlikte, Üçüncü Yol’da, Demokratik Cumhuriyet’e! Biz kadınlar ne demokrasiyi ortadan kaldıran Cumhur İttifakı’na ne de vesayetçi geçmişi özleyen eski anlayışlara mecburuz. Büyük seçenek önümüzde; partimizin Üçüncü Yol’u kadınların özgürlük yürüyüşünün yoludur. Hayatın içinden, özgürlükçü ve demokratik bir cumhuriyet için biz hazırız!” diye kaydedildi.  
 
DAHA ÇOK KADIN, DAHA ÇOK YAŞAM 
 
Eşit ve özgür bir toplum için “daha çok kadın, daha çok yaşam” başlığına yer verilen beyannamede, “Bizi yok sayan, karar mekanizmalarından dışlayan, evlere kapatan, yaşamımıza müdahale eden, bedenimizi ve emeğimizi sömüren gaspçılara ‘artık yeter’ demek için ayağa kalkıyoruz. Söz, ifade, örgütlenme ve barışçıl eylem yapma özgürlüğünün önündeki bütün engelleri kaldıracağız. Sözümüzü, düşüncelerimizi, kararlarımızı, eylemlerimizi yargı şiddetiyle bastırmak isteyenlere karşı mücadele ediyoruz. Çağrımız rantçı, tekçi ve cinsiyetçi siyasetlere karşı toplumumuzu kadın özgürlükçü ve eşitlikçi partimizin rengârenk yapraklarıyla yeniden örmeye. Kadınların dayanışmasından ve mücadelesinden öğrendiklerimizle eşit ve özgür bir toplumu hep birlikte inşa edeceğiz. Gücümüz, inancımız, umuduz var! Hayatlarımız hakkında kendimiz karar almak için kadınlarla değiştiremeye geliyoruz!” denildi. 
 
GÜÇLÜ DEMOKRASİ ÇOĞULCULUKLA MÜMKÜN
 
Güçlü demokrasinin kadın özgürlüğü ve çoğulculuğun temsiliyle mümkün olduğuna işaret edilen beyannamede, “Biz kadınlar güçlü bir demokrasi için eşitliğin, katılımcılığın, çoğulculuğun ve yerelin esas alınması gerektiğini biliyoruz. Yürüyüşümüz demokrasi ve eşitliğe doğrudur! Partimiz ile meclis; kadınların, emekçilerin, halkların, gençlerin, LGBTİ+’ların, engellilerin, çocukların, kültürlerin, inançların, tüm ezilenlerin meclisi olacak. Meclisi herkesin kendini kendi kimliği, dili ile ifade edebildiği çoğulcu bir yapıya kavuşturmaya geliyoruz!” vurgusu yapıldı.
 
KADINLAR DEMOKRATİK CUMHURİYET İÇİN GELİYOR 
 
Yerel demokrasi güçlenmeden gerçek demokrasinin güçlenemeyeceği belirtilen beyannamede, şunlar kaydedildi: “Tekçi ve merkeziyetçi iktidarlar yönetiminde toplumun maruz kaldığı baskıya karşı yerelin öz gücüyle birlikte yürüyoruz. Yerel demokrasiyi büyütmeyi ve kadın meclislerinin, inisiyatiflerin, sendikaların, meslek örgütlerinin, sivil toplum örgütlenmelerinin kent yönetimlerinde, söz ve karar mekanizmalarında yer almasını savunuyoruz. Belediyeleri, kenti ve tüm yaşam alanlarını betona gömen politikalara karşı kentlerimizi ekolojik, yaşanılabilir alanlar haline getirmeyi hedefliyoruz. Kadınlar olmadan yerel demokrasi olmaz, yerel demokrasi olmadan da demokratik bir cumhuriyet olmaz! Biz kadınlar Demokratik Cumhuriyeti için geliyoruz!”
 
‘KADIN DÜŞMANI KAYYIMLAR GİDECEK’
 
Belediyelere atandıktan sonra ilk icraatı kadın kurumlarını kayyımlara karşı “Kadın düşmanı kayyımlar gidecek!” mesajı verilen beyannamede, “Yerellerin geçmiş deneyimlerini, emeğini ve öz gücünü yok sayarak toplumu savunmasız bırakan kayyımlar, önce kadın çalışmalarımızı hedef aldı, kadın kurumlarımızı kapattı. Oysa kadınların, çocukların, yaşlıların, engellilerin, kısacası tüm toplumun ihtiyaçlarını sokaklarda, mahallelerde, yaşamın içinde olan biz kadınlar en iyi biliriz. Bu yüzden kayyım siyasetini reddediyoruz. Kadınların aktif katıldıkları ve örgütlendikleri yerel demokrasiyi adım adım inşa ediyoruz. 6 Şubat depreminin ilk üç gününde bölgeye bir vinç dahi gönderemeyen AKP-MHP iktidarına karşı yerel demokrasiyi tesis etmek ve kayyımlara son vermek için geliyoruz!” ifadelerine yer verildi. 
 
‘EŞBAŞKANLIK MOR ÇİZGİMİZDİR’
 
Eşbaşkanlık sisteminin kadınların mor çizgisi olduğunun altını çizilen beyannamede, “Yaşasın birlikte eşit yönetim!” sloganına yer verildi. Devamında ise, “Nasıl ki yaşarken birlikteyiz, yönetirken de birlikte olacağız! Tarihsel büyük kazanımımız olan eş başkanlığı savunmaya devam ediyoruz! Eşit temsiliyet ve katılım için eş başkanlığı siyasetin ve yönetimlerin bütün kademelerinde uygulayacağız. Kadınları bir yönetim ve karar verme iradesi olarak gören partimiz ile eşitliğe doğru yürümek için geliyoruz!” diye belirtildi. 
 
MECLİS’TE KADINLARIN ZAMANI 
 
Meclis’te erkek siyaset değil, demokratik siyaset için kadınların zamanı olduğu vurgulanan beyannamede, şunlar belirtildi: “Erkek-devlet-sermayenin yarattığı krizler siyasetin kurucu öznesi olan kadınlar olmadan çözülemez. Siyasetin toplumsallaşması için özgürlükçü bir mücadele yürütüyoruz. Kadınların siyasette ve bütün karar mekanizmalarında daha çok olmasını sağlayacağız. Talan ve yolsuzluk siyasetine karşı demokratik siyasetin her alanda yaşam bulması için Meclisi de siyaseti de değiştireceğiz. Kadınlarla ilgili tüm sorunlara doğrudan kadınların ve kadın örgütlerinin çözüm geliştirdiği Kadın Bakanlığını kurmaya geliyoruz!”
 
KADINLARIN OLMADIĞI ANAYASA’YA HAYIR!
 
Kadınların ve kadınların belirleyiciliğinin olmadığı Anayasa’ya “hayır” diyerek, “Bütün kimliklerin, dillerin, inançların tanındığı ve güvence altına alındığı demokratik anayasa için birlikte çalışacağız. Eşit yurttaşlık temelinde özgür bir şekilde yaşamak için demokratik bir anayasayı kadınlarla birlikte, kadınların hayatları, talepleri, hayalleri ile hazırlamak için geliyoruz!” vurgusunda bulunan Yeşil Sol Partili kadınlar, beyannamenin “Erkek adalet değil, gerçek adalet!” başlığında ise şu ifadelere yer verdi: “Mahkeme salonları şiddet faillerini ve katil erkekleri yargılayan yerler değil, kadınları yeniden şiddete maruz bırakan yerler haline geldi. Kadınları katleden erkeklere tahrik ve iyi hal indirimleri veriliyor. Kadın katilleri ellerini kollarını sallayarak sokaklarda gezerken kadın özgürlüğü için mücadele eden kadınlar hapsediliyor. Kadınların ihtiyaçlarını ve hakikatlerini esas alan yeni bir adalet anlayışı için gerekli tüm adımları atacağız. Gerekli düzenlemeler yapılarak, KHK’li emekçilerin, Barış Akademisyenlerinin işlerine iadesini, siyasi tutsak kadınların serbest bırakılmasını, siyasallaşmış yargı şiddetiyle yurt dışında yaşamak zorunda bırakılanların geri dönmesini sağlayacağız. Kadınların ve tüm toplumun haklarının korunması için tarafsız ve bağımsız yargı ve gerçek adalet için geliyoruz.”
 
BARIŞ İÇİN KADINLARIN BÜYÜK YÜRÜYÜŞÜ 
 
Onurlu barışın kadınların büyük yürüyüşüyle geleceği belirtilen beyannamede, şunlar belirtildi: “Yüzyıllardır bu topraklarda inkâr edilen, asimilasyon politikalarıyla dili ve kültürü yok sayılan, bin bir emek ve bedelle bugünlere gelen Kürt halkının özgürlük mücadelesi var. Savaş ve şiddet politikaları Kürt halkının mücadelesine engel olamadığı gibi Kürt sorununa çözüm de olmuyor. Savaş yaşamlarımızı, sevdiklerimizi, doğamızı çalıyor. On yıllardır devam eden bu savaşın hem mağduru hem direnenleri olarak biz kadınlar barışın ne olması gerektiğini en çok bilenleriz. Kürt sorununun çözümünün ancak masada, muhatapları ile yapılan müzakerelerle çözüleceğini söylemeye devam ediyoruz. Haklarımızın tanındığı, yasal güvenceye altına alındığı bir demokratik çözüm masasında biz kadınlar kurucu özne olarak yer almaya, bu ülkeye onurlu barışı kadınların büyük yürüyüşüyle sağlamaya geliyoruz!”
 
DIŞ POLİTİKADA BARIŞ SİYASETİ 
 
Dış politikada barış siyasetini savunan kadınlar, “Kadın mücadelemizi halkların birlikte yaşamı üzerine kuruyoruz. Dış politikada militarizme, kutuplaştırmaya, savaş ve işgal politikalarına karşı çıkıyor, sorunların müzakere ile çözülmesini savunuyoruz. Erkek egemen iktidarlar tarafından kışkırtılan savaşlara dur demeye ve tüm halklarla her türlü dostane ilişkinin kurulmasını sağlamaya geliyoruz!” mesajı verildi.
 
CİNSİYET EŞİTLİĞİ TEMELİNDE BÜTÇE
 
Bütçenin cinsiyet eşitliği temelinde yapılacağı belirtilen beyannamede, “Türkiye halkları her geçen gün yoksullaşırken, iktidar saraylar yaptırmaya, kendini ve yandaşlarını zenginleştirmeye devam ediyor. Yoksulluk ve yoksunluk ise en çok kadınların hayatını vuruyor! En çok işsiz kalanlar, hayatlarından fedakârlık yapanlar bizleriz. Artık yeter! Bir avuç erkeğin bizlerin emeğini sömürerek zenginleşmesine izin vermeyeceğiz. Eşit, özgür bir şekilde, bu günümüzü ve geleceğimizi güvence altında yaşamak için değiştireceğiz. Savaşlara değil, yaşama bütçe diyoruz. Kadınların ihtiyaçlarını, taleplerini esas alan toplumsal cinsiyet eşitlikçi bütçeler yapmak için geliyoruz!” vaatlerine yer verildi.
 
GENÇ KADINLARLA ÖZGÜR YAŞAMA
 
Beyannamenin “Genç kadınlarla birlikte; umutlu, eşit ve özgür yaşama!” başlığında, Yeşil Sol Parti’nin bugünün ve özgür yarınların kurucu gücü olan genç kadınların partisi olduğu belirtildi. Beyannamenin gençlik başlığında şunlar yer aldı: “Demokratik bir toplumda genç kadınların özgür, eşit, adaletli ve güvenceli yaşam hakkını güvenceye kavuşturacak koşulları oluşturacağız. Her türlü şiddetten uzak hayatta kalma endişesi duymadığı bir toplumsal yaşam için gerekli adımları atacağız. Genç kadınların özgürlükleri ve nitelikli eğitim, sağlık, barınma ve ulaşım hakkı için yürüyüşlerinin gücü ve dinamizmiyle geliyoruz!”
 
YAŞAM VE DOĞA İÇİN MÜCADELE
 
Beyannamenin “Ekolojik bir toplum için geliyoruz!” başlığında, erkek egemen kapitalist sistemin rant ve kar için doğaya karşı savaş içinde olduğu belirtilerek, yaşam ve doğanın savunulmasının önemine değinildi. Kadınların yaşam ve doğa için mücadele ettiği vurgulanan beyannamede, “Erkek egemen kapitalizm, rant ve kâr için doğaya karşı adeta bir savaş içinde. Yaşamlarımızı ve doğamızı savunmak bugün her zamankinden daha çok önem taşıyor. Cudi’de devletin bekası için ormanları yok edenlerin, rant için gözünü Hevsel’e dikenlerin, Ege’de madencilik için zeytinlikleri yok edenlerin, Munzur’un gözelerine kepçeyle girenlerin, Trakya’da sanayii atıkları ile ırmakları kirletenlerin, Karadeniz’de HES’lerle dereleri kurutanların karşısında biz kadınlar yaşam alanlarımızı savunmak için en önde mücadele ediyoruz. Ekoloji eksenli bir toplumu savunmaya ve Demokratik Cumhuriyet’i bu ilkeyle inşa etmeye geliyoruz!” denildi. 
 
‘ASRIN FELAKET İKTİDARINI DEĞİŞTİRECEĞİZ’
 
Kadınların; erkek-devlet şiddeti, kadın yoksulluğu, özel savaş politikaları, nefret suçlarına son vereceği, özgürlükçü laiklik, engelsiz bir yaşam ve sosyal hakların sağlanması için “Asrın felaket iktidarı” olarak tanımladıkları AKP iktidarını değiştireceği vurgulanan beyannamede, doğa düşmanı politikalara son verileceği, özgürlükçü laik bir eğitim sisteminin hayata geçirileceği, eşit, ayrımsız ve ayrıcalıksız sağlık hakkının sağlanacağı, savaşsız ve sınırsız bir yaşamın inşa edileceği belirtildi. 
 
DAYANIŞMA AĞLARINI ÖRGÜTLEME
 
Kadınların yalnız olmadığı, birlikte değiştireceği belirtilen beyannamenin sonuç bölümünde, “Direnişten isyana, isyandan inşaya; kadın dayanışması ile değiştirmeye geliyoruz” başlığı altında şu ifadeler yer aldı: “Erkek egemenliğine, kapitalizme, erkek-devlet şiddetine, emek sömürüsüne, yoksulluğun kadınlaşmasına, yaşam alanlarımızı yok eden ekolojik kırıma karşı biz kadınlar dünyanın her yerinde kendi geleceğimizi inşa ediyoruz. Dayanışma ağlarını örgütleyerek; ülkelerden ülkelere, köylerden ilçelere, beldelerden kentlere dayanışma köprüleri kurarak güçleniyoruz. Depremi felakete dönüştüren AKP-MHP iktidarına karşı kadınlar olarak ülkenin her yerinden ‘Yalnız değil, birlikteyiz!’ diyerek, yaşamı birlikte örmek için yollara düştük. Öldüren merkeziyetçi iktidara karşı yaşamın her alanında güçlü bir toplumsal dayanışma ile felaketlerin üstesinden gelmek için hep birlikte çalışıyoruz. 
 
ŞİMDİ ‘JIN JIYAN AZADÎ’ ZAMANI 
 
Seslerimizle, renklerimizle, çoğulluğumuzla ve farklılıklarımızla savaşa, şiddete, kadın kırımına, ekolojik felaketlere karşı özgür bir dünyayı kurmak için buradayız. Yaşadığımız coğrafyada ve dünyanın her yerindeki kadın mücadelesine ve kazanımlarımıza sahip çıkıyor, deneyimlerimizi paylaşıyoruz. Sokaklarda, meydanlarda, işyerlerinde, evde, emek verdiğimiz tüm yaşam alanlarında güçlenen özgürlük mücadelemiz ile erkek egemen ve otoriter rejimlere son vereceğiz! Sınırları aşıyoruz ve daha çok kadınla, enternasyonal kadın dayanışma ağları inşa ederek geliyoruz! Şimdi, kadın mücadelesini büyütme; özgürlüğü, eşitliği ve kendi kaderimize kendimizin karar verdiği yeni yaşamı savunma zamanı! Şimdi dayanışma zamanı! Şimdi yaşamı birlikte özgürleştirme zamanı! Şimdi jin jiyan azadî zamanı! Buradayız! 2023 baharında Demokratik Cumhuriyet’e kadınlarla birlikte yürüyoruz! Sözümüzle, zılgıtımızla, umudumuzla, gülüşümüzle Hep birlikte değiştirmeye geliyoruz! Buradayız kadınlarla değiştireceğiz.”
 
MA / Özgür Paksoy

Diğer başlıklar

13:49 Barış İçin Toplumsal Girişim: 'umut hakkı'nın uygulanması talep edilmeli
11:56 Qamışlo'da ‘Abdullah Öcalan’a özgürlük’ yürüyüşü
11:02 Temelli: Komisyon özel yasa hazırlanması için rapor hazırlayacak
10:58 Çöpte buldukları para ve ziynet eşyalarını sahibine teslim ettiler
10:20 Dêrsimli yurttaşlar: Doğa talanına izin vermeyeceğiz
09:34 Şiyar Be Platformu Sözcüsü: Sadece bizimle sonuç alınmaz, tüm dinamiklerin sözü olmalı
09:30 ‘Komisyon Abdullah Öcalan’la görüşmeli’
09:22 Kerboran'da bir genç öldürüldü
09:19 ‘Topyekun mücadele erkeklerin dönüşümünü zorunlu kılar’
09:11 Hareket Yönetimi: Zap güçlerimizi uygun sahalara çektik
09:10 Wan Baro Başkanı Özaraz: Entegrasyon yasaları düzenlenmeli
09:02 Foza Yûsif: Dünyada kadın perspektifiyle örgütlenmeli
09:00 17 KASIM 2025 GÜNDEMİ
08:47 Trump’tan, ‘Epstein dosyaları’ çağrısı
08:45 Birçok kentte kuvvetli kar yağışı ve sağanak bekleniyor
16/11/2025
23:15 Riha Barosu: İki çocuğun öldüğü iş cinayeti denetimsizliği göstermiştir
22:44 Tuncer Bakırhan, Barış Akademisyenleri ile bir araya geldi
22:34 BMGK, Gazze’ye ‘çokuluslu güç konuşlandırılmasını' yarın oylayacak
22:19 Gazeteci Alican Uludağ'ın Akand paylaşımına soruşturma açıldı
21:29 Ahmet Kaya’nın 1996’daki sözleri yayınladı
20:44 Bakanlıktan Şule Çet'in faillerinden Berk Akand hakkında açıklama
19:47 Annesi kızı Rojbin Sönmez’i ağıtlarla andı
18:54 Ekoloji Kervanı 2'nci gününde: Talana karşı sesimizi yükseltiyoruz
18:50 Reqa'da 2 Kürt genci kaçırıldı
18:46 İHD’nin yeni Eş Genel Başkanları belli oldu
18:36 Devrimci Parti kuruluşunun 10'uncu yılını kutlandı
18:29 Riha'da iş cinayeti: 2 çocuk yaşamını yitirdi
17:54 Kayyımın kapattığı Şamiran Kadın Yaşam Merkezi yeniden açıldı
17:36 TJA, 25 Kasım startını Kadifekale'de verdi
17:24 Kadınlar barış için buluştu: Öcalan'ın özgürlüğünü istiyoruz
17:15 Colemêrg-Wan Karayolunda kaza
17:12 Qamişlo'da Abdullah Öcalan için yürüyüş düzenlenecek
16:48 Çiğdem Kılıçgün Uçar: Kadının özgür olmadığı bir toplum demokratik olamaz
16:37 Mûş'ta kar yağışı: 14 köy yolu ulaşıma kapandı
16:34 Sırrı Süreyya Önder Barış Futbol Turnuvası başladı
16:10 Yaşamını yitiren 5 HPG’li için anma
15:48 Kadınlardan fuhuş ve uyuşturucuya karşı mücadele çağrısı
15:30 YPG'li Yıldız'ın taziyesine kitlesel ziyaret
14:47 Beton dökümü sırasında inşaat çöktü: 2 işçi yaşamını yitirdi
14:24 TJA’dan Dîlok’ta ‘şiddetle mücadele’ atölyesi
14:16 Silêmanî’de 25 Kasım’ın startı verildi
14:08 Wan'da Rojin Kabaiş Ormanı oluşturuldu
14:00 Tülay Hatimoğulları: Ey iktidar Dêrsim'den elini çek
13:57 Dêrsim’de miting öncesi kitlesel yürüyüş
13:39 Demirtaş: Eşit ve adil geleceği birlikte kuracağız
13:24 15 yaşındaki çocuktan 3 gündür haber alınamıyor
13:23 11’inci Yargı Paketi’nin bu hafta Meclis’e sunulması bekleniyor
12:47 Şule Çet'in faillerinden Berk Akand tahliye edildi
12:43 Saadet Partisi Grup Başkanı Kaya: Süreçten umutluyuz ama AKP yeteri katkı sunmuyor
12:17 OECD'nin sağlık raporunda Türkiye sonuncu
11:20 Jin dergi 'Dêrsim Katliamı'nı kapağına taşıdı
11:07 Riha’da işkence edilen çocuk ağır yaralandı
09:42 İki başarı hikayesi
09:35 25 Kasım Kadın Platformu: Taksim'e isyana çağırıyoruz
09:26 AKP’nin 23 yıllık 'suç' kaydı: En az 8 bin 33 kadın katledildi
09:23 Tutsak yakını: Devletin maskesi zindanlarda düşüyor
09:18 'Komisyon İmralı'ya gitmeli, kapılar ardına kadar açılmalı'
09:17 Engelli raporuna rağmen bir bırakıp bir tutukluyorlar
09:15 Wanlı yurttaşlar: Asgari ücret 50 bin TL olmalı
09:05 Metro inşaatındaki göçükte 1 işçi yaşamını yitirdi
09:04 Elektriğe gizli zam: 900 TL gelen fatura bin 900 TL olacak
09:00 16 KASIM 2025 GÜNDEMİ
08:09 Meteoroloji’den Colemêrg, Şirnex ve Wan için sarı kodlu uyarı
15/11/2025
22:11 Ege Denizi'nde deprem
22:05 Kabataş'ta metro inşaatında iskele çöktü
21:45 Zehirlenip yaşamını yitiren ailenin kaldığı otel boşaltıldı
21:39 Tiktok’tan Seyîd Rıza anmasına sansür
21:18 Tuncer Bakırhan: Komisyon derhal İmralı’ya gitmeli
20:59 Hayvansever kadın şüpheli şekilde yaşamını yitirdi
20:54 Rojin Kabaiş eylemine ‘uyarı’ cezası
20:19 Brezilya’da binler iklim adaleti için yürüdü
20:07 Seyid Rıza ağıtlarla anıldı
19:55 MAF-DAD kongresinde süreç tartışıldı
19:17 Erzirom ve Xana Axpar’da kadın buluşması
19:07 Anne ve iki çocuğunun ölümüne dair gözaltı sayısı arttı
18:02 Dîlok’ta iş cinayetleri protesto edildi
17:58 Adalet Nöbeti'nde taciz failinin duruşmasına çağrı
17:46 EGEÇEP’ten ortak mücadele çağrısı
17:45 EHP: Asgari ücret 65 bin TL olmalı
17:40 Yazar-ressam Hüseyin Özsoy, Wan’da okurlarıyla buluştu
17:35 Mêrdîn’de taziye evine saldırı
17:33 Seyîd Riza ve arkadaşları için klip: Cigêram
17:30 DADER konferansı: Devlet adım atsın
17:24 ‘Barış ve özgürlükte ısrar ediyoruz’ buluşmasına çağrı
17:23 Barış gazeteciliği paneli: Militarist habercilik dili toplumda düşmanlık yaratır
17:18 Gazeteci Aykol'un tedavisi devam ediyor
17:13 Gülistan Kılıç Koçyiğit: Demokratikleşme olmadan barış olmaz
17:11 Êlih’te taziyelere kitlesel ziyaret
17:02 Kadınlar alanlarda: Şiddetsiz yaşamı birlikte kuracağız
17:01 'Zindandaki Kadınların Öyküleri' okurlarla buluştu
16:49 57 bin ağacın kesileceği rant projesi yargıya taşındı
16:35 Dêrsim’deki doğa mitingine katılım çağrısı: Sesimize ses verin
16:14 Demokratik Birlik İnisiyatifi: Sürecin öncüsü olacağız
16:07 Seyîd Rıza ve yol arkadaşları birçok kentte anıldı
15:55 İzmir Bağımlılıkla Mücadele Platformu kuruluşunu ilan etti
15:51 Takas Pazarı’na yoğun ilgi
15:17 ‘Muhlise Karagüzel ve Kavak’ı derhal serbest bırakın’
14:33 Koğuş değiştirmek isteyen tutsak darp edildi
14:28 COP 30 tepkisi: Ekolojik yıkım derinleşiyor
14:04 Mêrdîn kısa süreli yağışta göle döndü
13:56 İHD 22'nci Genel Kurulu başladı: Devletin Kürt meselesindeki güvenlikçi politikası değişmedi
13:51 Kayıplar için beş kentte adalet talebi
12:56 Cumartesi Anneleri Nazım Gülmez için adalet istedi
12:28 Dêrsim’de Seyit Rıza anması: Mezar yerlerini açıklayın
12:18 Sındırgı’da art arda depremler
10:37 CHP Milletvekili Akgün Alp: Devlet, Abdullah Öcalan ile görüşüyorsa Komisyon neden görüşmesin?
10:28 İşçi servisi devrildi: 14 yaralı
10:14 Nizamettin Kabaiş: Tehditlere rağmen mücadelemiz sürecek
09:24 Dilovası’nda yaşamını yitiren işçi sayısı 7'ye yükseldi
09:23 HDP binalarına saldırı dosyası 10 yıldır neden kapalı tutuluyor?
09:22 Dêrsim'de yüzlerce toplu mezar var: Yüzleşme çağrısı
09:11 Ruhsatsız fabrika yangından sonra mühürlendi!
09:08 Dilan Mızrak: Devlet sürecin hukuki zeminini bir an önce oluşturmalı
09:07 Kültürel hafıza yok oluyor, Ermeni evleri bir bir çöküyor
09:06 Bataklığa sürüklenenler anlatıyor: Ayağım tekerlek olmuş, tamir etmeye çalışıyordum
09:05 Çöken bina, patlayan depo: İhmalin getirdiği ölümlere karşı mücadele edeceğiz
09:04 Selamet Yeşilmen’in failleri 10 yıldır bulunmadı: Adalet bekliyoruz
09:03 Soğuk havalar cep yakıyor
09:03 'Halk ve inançlar arasında problem yok; sorun kanun ve yasalardır'
09:02 'Barışa katkı için Seyîd Rıza ve arkadaşlarının mezar yerleri açıklansın'
09:01 Devlet merkezli uygarlık sistemin yok edici düzeni: Kastik katil
09:00 15 KASIM 2025 GÜNDEMİ
08:59 Amed'de yollar göle döndü
08:22 Kürdistan kentleri için kuvvetli yağış uyarısı
14/11/2025
23:56 Yeni kurulan TELE2’nin haberine erişim engeli
23:42 Licê'nin Qelesi mezrasında ev baskını
23:19 Şam'da art arda patlamalar meydana geldi
22:50 Gençlerden Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü için meşaleli yürüyüş
22:43 DEM Parti eski il eşbaşkanına 13 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası
22:36 Mêrdîn'de fırtınada motosikleti devrilen kurye yaralandı
22:10 Rahman A. boşanma aşamasında olduğu kadını katletti
21:36 Kürdistan kentlerine ayrılan kültür ve turizm bütçesi yüzde 5'in altında
21:23 Şêxmeqsûd ve Eşrefiyê girişlerindeki kontrol noktaları kaldırıldı
21:20 Sabahat Tuncel: Barış bizim için bir tercih değil zorunluluktur
20:46 İstanbul'da Rojin Kabaiş için eylem
20:35 Êlih'te iş cinayeti
19:46 Gülhan'ı katleden faile ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası
19:19 ‘Aç kalalım ama kültürsüz kalmayalım’
18:37 İşçiler 107 gündür eylemde: Taleplerimiz karşılansın
18:24 CHP'den İBB iddianamesine ilişkin HSK'ye başvuru
18:18 DEM Partili Oluç: Eli kulağındadır, kayyım rejiminin sonuna geliniyor
18:08 Riha’da toz taşınımı etkili oldu
18:02 HPG’li İş, kitlesel bir şekilde toprağa verildi
17:32 25 Kasım eylemleri: Dayanışmayla karanlığı yeneceğiz
17:06 Çetin'in taziyesine 'şehit namirin' sloganıyla ziyaret
17:01 Vince çıkan işçilerin eylemi kazanımla sonuçlandı
16:42 DEM Parti Kadın Meclisi direnişteki kadınları ziyaret etti
16:41 DEM Parti Turizm Bakanlığından Kürtçe ve diğer dilleri teşvik edilmesini istedi
15:52 Dilek İmamoğlu: Adalet yara alırsa umut yeşermez
15:19 İHD: 6 bin 94 kişinin yaşam hakkı ihlal edildi