Erkan Baş: Rakip değil yoldaşız

ANKARA - TİP Genel Başkanı Erkan Baş, Emek ve Özgürlük İttifakı’nın seçimlerin anahtar gücü olduğunu belirterek, “Biz birbirimizle rakip değiliz, yoldaşlarız. Bu mücadelenin birlikteliğine hiç kimsenin zarar verme ihtimali yok” dedi. 
 
Siyasi partilerin tarihi önem atfettiği 14 Mayıs Cumhurbaşkanlığı ve Genel Seçimlere 40 gün kaldı. Cumhurbaşkanlığı adaylarının kesinleşmesinin ardından siyasi partilerin genel seçimlerde izleyeceği strateji siyasetin temel gündemi haline geldi. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin belirleyicisi konumunda olan Emek ve Özgürlük İttifakı, genel seçimlerde izleyeceği stratejiyi ince eleyip sık dokuyor. 
 
Halkların Demokratik Partisi (HDP), Emek Partisi (EMEP), Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP), Emekçi Hareket Partisi (EHP) ve Sosyalist Meclisler Federasyonu’nun (SMF) listesinden gireceği Yeşil Sol Parti ile ittifak çatısı altında kendi logosuyla seçimlere girecek olan Türkiye İşçi Partisi (TİP) arasında “Daha çok kazanma” üzerine yürütülen seçim stratejisi şekilleniyor. Seçimlere tek listeyle girilmesi önerilerini özenle ele alan TİP, kendi logosuyla seçimlere girmeyi tercih etti ancak ittifakın zarar görmeyeceği stratejiyi formüle ediyor. İttifakın listesinden gireceği Yeşil Sol Parti’nin işaret ettiği kentlerde seçime girmeyecek olan TİP, birçok kentte ittifakın güçlendirilmesi için de çalışma yürütecek.
 
Tek liste önerileri ve eleştirilerine “Ne Türkiye İşçi Partisi ne de Emek ve Özgürlük İttifakı’nda herhangi bir müttefik gücümüz asla ve asla kendi çıkarlarını, ittifakın çıkarlarının önüne koymaz” yanıtını veren TİP Genel Başkanı Erkan Baş, “Rakip değiliz yoldaşız” diyerek, Emek ve Özgürlük İttifakı’nın güçlendirilmesi ve en iyi sonucu alması için yoğun bir çalışma içerisinde olduklarını söyledi. 
 
TİP Genel Başkanı Baş, seçim stratejileri, tek liste eleştiri ve önerilerine dair sorularımızı yanıtladı. 
 
 
 Seçimlerde anahtar rol oynayan Emek ve Özgürlük İttifakı’nın seçim stratejisi temel gündem. Eleştiriler var, öneriler var. Bu eleştirilere yönelik yaklaşımınız ve tutumunuz nedir? 
 
Emek ve Özgürlük İttifakı’nın tüm toplumsal tabanı son derece politik, duyarlı, dikkatli, özenli bir topluluk. Dolayısıyla siyaseti de çok yakından takip ediyor, siyasete aktif olarak katılıyor. Bunlar bizim açımızdan kıymetli. Eleştiriler de doğal olarak en iyiyi, en güzeli, en doğruyu bulma kaygısıyla yapılıyor. Bu kapsamda iyi niyetli olarak başarıyı arayan her tür eleştiriyi çok kıymetli bulduğumuzu, dikkatle izlediğimizi, değerlendirdiğimizi herkesin bilmesini isterim. Bu arada kötü niyetli diye tarif edebileceğimiz, esas olarak Türk ve Kürt halklarının mücadele birliğini zedeleyemeye, bu birlikteliği bozmaya dönük yapılan girişimleri de bu kapsamda değerlendirmiyoruz. Onları ciddiye almıyoruz. Devletin de iktidarın da HDP nezdinde Kürt halkını yalnızlaştırma stratejisinin bir uzantısı olarak görüyoruz. Biz Kürt ve Türk halklarının mücadele birliğini en güçlü biçimde hayata geçirmek üzere tartışıyoruz. 
 
Tekrar iyi niyetli olanlara dönecek olursak, burada kaygılar esas olarak seçim sisteminde yapılan değişikliklerle ilgilidir. AKP-MHP iktidarı, kaybeden iktidar olarak seçim sistemini değiştirdi. Zaten derdi, ittifakları birbirine düşürmekti. İttifaktaki partilerin birbirleriyle çelişkilerini derinleştirmek istiyordu. Bizim hep beraber yapmaya çalıştığımız şey, AKP’nin bu oyununu bozmak. Onlar bir oyun oynadılar, biz bu oyunu daha fazla kenetlenerek, daha fazla düşünerek, nasıl başarıya dönüştürürüz üzerine tartışıyoruz. Bunu hep birlikte başaracağımıza olan inancımız çok güçlü. Hiç kimsenin bir tereddüdü olmasın, halklarımızın hiçbir tereddüdü olmasın. Biz hep beraber bütün bu tartışmalar ve değerlendirmeler ışığında en doğru yolu yine hep birlikte bulacağız. Hiç kimsenin bunda kendi doğrusuna takılıp, diğer değerlendirmeleri gündem dışında tutma şansı yok. Hep birlikte en doğruyu bulacağımıza inanıyorum. 
 
 Herkes gibi sizler de seçimlere tarihsel önem atfediyorsunuz. Aynı zamanda Cumhuriyetin ikinci yüzyılını belirleyecek bir seçim. Bu konuda “parti çıkarları mı toplumsal çıkarlar mı?” tartışmaları da var. Emek ve Özgürlük İttifakı, seçmenlerinin “seçime tek listeyle girilmesi” beklentilerini karşılar mı? 
 
 
 Ne Türkiye İşçi Partisi ne de Emek ve Özgürlük İttifakı’nda herhangi bir müttefik gücümüz asla ve asla kendi çıkarlarını, ittifakın çıkarlarının önüne koymaz.
 
Bir kere ne Türkiye İşçi Partisi ne de Emek ve Özgürlük İttifakı’nda herhangi bir müttefik gücümüz asla ve asla kendi çıkarlarını, ittifakın çıkarlarının önüne koymaz. Sizin yaptığınız bugün çok kıymetli. Bu seçim aslında ikinci yüzyıla ilk adım seçimi ve bizim tartışmamız şu; Türkiye ikinci yüzyıla iki düzlem siyasetinin preslendiği, iki düzlem siyasetinin arasına sıkışmış bir ülke olarak mı girecek? Ya da Emek ve Özgürlük İttifakı eliyle Üçüncü Yol’u, Türkiye’de üçüncü bir seçeneği, halktan, emekten, demokrasiden, özgürlükten, barıştan yana bir seçeneği en güçlü biçimde nasıl taşıyacağız? Temel tartışma budur ve bakın bu seçimin en önemli sorunu budur. Türkiye ilk yüzyılda olduğu gibi mi devam edecek? Yoksa bu sefer biz halklar olarak, emekçiler, kadınlar, gençler olarak yeni bir inisiyatif geliştirebilecek miyiz, yeni bir irade şekillendirebilecek miyiz? Temel kaygımız budur. Tek liste meselesinde de esas olarak odaklandığımız nokta bu. Farklı kaynaklarda gelişen mücadeleleri nasıl Emek ve Özgürlük İttifakı’nın bir parçası haline getirebiliriz? Nasıl Emek ve Özgürlük İttifakı’nı büyütebiliriz. Bu konuda tabi ki yeni bir süreç. Dolayısıyla tartışmalar oluyor.
 
Ama unutmayın, hep birlikte çok deneyimli bir gelenekten geliyoruz. Kürt özgürlük hareketine baktığımız zaman, 90’lardan bu yana önce Emek, Barış ve Özgürlük Bloğu ile başlayan yoğun bir mücadele süreci vardı. Bunun çeşitli aşamaları oldu. Ne yaptılar? Bugünkü tartışmaları biraz benzetiyorum. HDP bağımsız adaylarla elde ettiği mevziiyi büyütmek, geliştirmek ve kalıcılaştırmak üzere parti olarak seçimlere girme kararı verdiğinde de aynı tartışmaları yaşamıştık. O zaman da “barajı aşamazsak, elde ettiğimiz bütün kazanımları kaybetme riskiyle karşı karşıyayız” dediler. Bu özel olarak Türkiye İşçi Partisi’nin tercihi değil. Hep beraber Emek ve Özgürlük İttifakı’nı nasıl daha güçlü hale getiririz konusundaki tartışmayı yürütüyoruz. Önümüzdeki günlerde bu tartışmayı tümüyle bitireceğiz. 
 
Biraz da şöyle oluyor, kamuoyu önünde tartışmanın bir şehveti var. Herkes kamuoyu önünde tartışmayı çok seviyor. Ama biz partinin yetkili kurulları, ittifak güçlerimiz, hep birlikte sağduyulu, soğukkanlı, bütünlüklü, uzun vadeli bir tartışmayı tercih etmek durumunda kaldık. Çünkü gerçekten sürecin hassasiyetinin farkındayız. Bu süreçte basın önünde yapılacak herhangi bir konuşma, herhangi bir tartışma, başka yerlere çekilebiliyor, manipüle edilebiliyor. O yüzden yurttaşlarımız, halklarımız şunu bilsinler, biz birlikte bir değerlendirme süreci içerisindeyiz. Bizim siyaset tarzımız açısından da zaten halktan gizli, halka sorulmadan, tartışılmadan, müzakere edilmeden bir karar almak söz konusu değildir. Herkes kurullarını ve mekanizmalarını bu kapsamda işletiyor. Biz, hep birlikte “cumhuriyetin ikinci yüzyılına halkları en güçlü şekilde nasıl taşıyacağız?”, “bu ilk yüzyılda yaşadığımız acıların bir daha tekrar etmemesinin güvencesini nasıl sağlayacağız” tartışmalarını yürütüyoruz. Şunu paylaşayım, bizim esas hedefimiz, AKP-MHP iktidarına karşı, Cumhur İttifakı denilen faşist bloka karşı 20 yıldır hep birlikte sürdürdüğümüz o mücadeleyi şimdi zafere taşımak. Tamamen buna kilitlenmiş durumdayız. Bunun da en doğrusunu bulacağımızı düşünüyorum. 
 
 Emek ve Özgürlük İttifakı’nın oy kaybı ve milletvekili kaybına dair endişeleri var. Nitekim araştırma şirketleri risk olduğuna işaret ediyor. Sizde örceti gün yaptığınız açıklamada ittifakın büyütülmesi ve güçlendirilmesi için güçlü mücadele yürüteceğinizi söylediniz. Henüz zaman var, kararınız değişir mi? 
 
 
 Türkiye İşçi Partisi’nin parti olarak seçime gireceği yerler, Emek ve Özgürlük İttifakı’nın herhangi bir bileşeninin, özellikle HDP’nin kazanımına zarar vermeyecek titizlikte planlanmaktadır.
 
Şimdi şunun görülmesi lazım. Sesimizin ulaştığı herkese şunu söyleyelim: Mesele en güçlü olmanın yolunu aramaksa, bunun tüm Türkiye’de, 87 seçim bölgesinin hepsinde tek bir taktik geliştirmek zorunda değiliz. Yeni bir şey deniyoruz, yeni bir arayış içerisindeyiz. Bakın emin olsun herkes, hem bugün HDP yönetimi hem ittifaktaki diğer güçler hem Türkiye İşçi Partisi yönetimi yapılan araştırmaları, saha araştırmaları, örgütlerimizden gelen verileri, halkla kurduğumuz temasları hep birer veri olarak önümüze koymuş durumdayız. Ve oturmuş il il çalışma yapıyoruz. Bir örnek olsun diye söylüyorum. Kocaeli, bizim açımızdan son derece önemli bir ildir ama Kocaeli’nde HDP’nin geçen seçimde kazandığı bir milletvekilliği var. Bunu büyütmek mümkün. Ama örneğin Kocaeli’nde Türkiye İşçi Partisi’nin seçime girdiğinde, bakın “kaybedilir” demiyorum, riske girme olasılığı bile olduğunda burada yeni bir düzenleme yapıyoruz. Kocaeli’nde hep beraber gideceğiz, Yeşil Sol Parti’ye oy isteyeceğiz. Türkiye İşçi Partisi’nin parti olarak seçime gireceği yerler, Emek ve Özgürlük İttifakı’nın herhangi bir bileşeninin, özellikle HDP’nin kazanımına zarar vermeyecek titizlikte planlanmaktadır. İki; diyelim ki her iki partinin seçime gireceği yerlerde de şuna bakıyoruz, orada HDP’nin elde ettiği kazanımın geri düşme riski var mıdır? Hemen burada Türkiye İşçi Partisi adına biz o ilde, o seçim çevresinde girmeyeceğimizi söylüyoruz. 
 
Ama nerelerde seçime giriyoruz, HDP’nin kazanımlarını koruyacağımız, onları güvence altına alacağımız ama bunun üstüne Türkiye İşçi Partisi aracılığıyla yeni birtakım kazanımlar ekleyebileceğimiz illeri ve seçim bölgelerini tayin etmeye çalışıyoruz. Şunu görelim, bence önemli olan noktası burası. Her seçim döneminde AKP-MHP seçim sistemini değiştirerek, aslında insanların kafasını karıştırmaya, bir karmaşa yaratmaya çalışıyor. Biz bu oyunu bozmalıyız. O yüzden sağda solda konuşulanlardan ziyade, partimizin yetkili kurullarının yaptığı açıklamalara, partimizin değerlendirmelerine biraz daha dikkatle göz atmak, biraz daha dikkate dinlemek ve yorumlamaya çalışmak gereklidir. Biz halkımızın, halklarımızın nasıl bedeller ödediğini biliyoruz. Bu bedellerin sonucunda elde edilmiş kazanımları göz bebeğimiz gibi korumak konusunda da kararlıyız. Daha ileriye taşımanın arayışı içerisindeyiz. Bunun bilinmesini isterim. Daha ileriye taşımak mümkündür, biz bunu hep birlikte yapabileceğimizi düşünüyoruz. Bunu tartışıyoruz. En sonunda da bütün bu değerlendirmeler ışında en doğru kararları alıp, yolumuza devam edeceğiz. Herkesin gönlü ferah olsun demiştim. Herkesin gönlü ferah olsun. 
 
Biz birbirimizle rakip değiliz, bir dost, müttefik güçleriz, yoldaşlarız, biz uzun yıllardır birlikte mücadele ediyoruz. Bundan sonra da bu mücadelenin birlikteliğine hiç kimsenin zarar verme ihtimali yok, kimse buna zarar veremez. 
 
 
 “Tek sosyalist parti biziz” açıklamanıza da eleştiriler geldi. Oysa HDP ve Kürt hareketi de kendisini sosyalist bir hareket olarak tanımlıyor. Emek ve Özgürlük İttifakı’nda yer alan diğer partiler de sosyalizmi savunuyorlar. 1980 darbesinde ve AKP’nin son 7 yıllık politikalarının siyasal bedellerini bugün tutuklu olarak ödeyen sosyalist bir kadın olan Gültan Kışanak’ın da eleştirileri oldu. Bu açıklamanız Emek ve Özgürlük İttifakı’na zarar vermez mi? 
 
 
 Bu topraklarda Mustafa Suphilerden bu yana devam eden o köklü geleneğin tümünü kendi değerimiz, kendi mücadelemizin bir parçası olarak görüyor ve onlara layık olmaya çalışıyoruz.
 
Dün (Önceki gün) açıklamamda da söyledim, bizim siyasal kültürümüzde basın üzerinden yoldaşlarımızla tartışmak yoktur. İkincisi tümüyle haksız, hukuksuz bir biçimde cezaevinde olan çok kıymetli bir yoldaşımızın yaptığı bir değerlendirmeye benim basın üzerinden cevap vermem söz konusu olamaz. Bizim orada bir tek sorumluluğumuz var. Arkadaşlarımızın yeniden özgürlüklerini sağlamaktır. Bunu yapana kadar o arkadaşlarımızla, Gültan hanımla, Selahattin Demirtaş’la, onların nezdinde siyasi tutsakların tümünü kast ediyorum, biz tartışma yapmayacağız. Bizim onlara karşı bir sorumluluğumuz var. En kısa sürede arkadaşlarımızın haksız, hukuksuz tutuklamalarını bitirilmesini sağlamamız gerekiyor. Şimdi o açıklamalar kamuoyunda, bizle kamuoyunda belki de çok açık ayrıntılı bir biçimde bilgileri paylaşmadığımız için, birtakım kaygıların, birtakım merakların doğmasına neden oldu. Ben yaptığım açıklamalarda esas olarak buna ilişkin yaklaşımımızı paylaşmaya çalıştım. Arkadaşlarımıza cevap olarak değil, kamuoyunda oluşan algıyı kendi cephemizden değerlendirmeye çalıştım. 
 
‘Tek sosyalist biziz’ ya da benzeri açıklamalar için… Şimdi şöyle bir şey olabilir mi? Sosyalistler herhangi bir şeyin özel mülkiyetine karşılar. Dolayısıyla bu ülkedeki, bu coğrafyadaki sosyalistleri sadece Türkiye İşçi Partisi temsil ediyor gibi bir yaklaşım olamaz. Bu belki canlı yayın sırasında söylenmiş bir laftır. Asla kendimiz dışındaki sosyalistleri görmeme, kabul etmeme gibi bir yaklaşım olamaz. Ama gündelik siyaset içerisinde zaman zaman dilimiz, üslubumuz, tarzımız, belki yanlış yerlere çekilebilecek açıklamalar olur ancak kastımız asla böyle bir şey olamaz. Türkiye’de hem bugün HDP içerisinde mücadele eden hem ittifak güçlerimiz arasında olan, hatta “keşke ittifakımızda olsalar ama değiller” dediğimiz başka sosyalist güçler de elbette var. Bunların mücadelesine dönük de bir saygısızlığımız olamaz. Bu mücadelelerin hepsi bizim mücadelemiz. Bu topraklarda Mustafa Suphilerden bu yana devam eden o köklü geleneğin tümünü kendi değerimiz, kendi mücadelemizin bir parçası olarak görüyor ve onlara layık olmaya çalışıyoruz. Öyle tekçi bir anlayış içerisinde değiliz. Bunu doğru bulmadığımı da paylaşmış olayım. 
 
 Bütün bu konulara ilişkin ilgili partilerle, ittifakınızla görüşmeleriniz sürüyor bildiğim kadarıyla. Nasıl bir sonuç beklemeliyiz? 
 
 
 Seçimlerden sonra yepyeni bir dönemin, esas anahtar rolümüzü oynayacağımız dönemin başlayacağı kanaatiyle hareket ediyoruz. Türkiye’de artık barışın konuşulduğu günlerin doğmasını istiyoruz.
 
Biz bu seçimlerle beraber Türkiye’nin bu Cumhur İttifakı’ndan, saray rejiminden kurtulmasına odaklanmış durumdayız. Önceliğimiz budur. Bunun hemen yanına yazılan şey, Emek ve Özgürlük İttifakı’nın en güçlü şekilde bu seçimlerden çıkmasıdır. Bütün ittifak güçlerimiz, bütün müttefiklerimiz buna kilitlenmiş durumda. Kamuoyunda birtakım tartışmalar yapılıyor, ittifak içerisinde böyle yoğun bir tartışma, karşıtlık anlamında bir tartışma yok. Yoğun bir tartışma var ama “en iyi nasıl yapabiliriz” diye bir tartışma var. İnanıyoruz, toplumda gördüğümüz karşılık da budur. Emek ve Özgürlük İttifakı bir bütün olarak bu seçimlerin gerçekten an itibariyle herkesin kabul ettiği anahtar gücüdür. Ama daha önemlisi Emek ve Özgürlük İttifakı bu sürecin sürpriz güçlerinden biri olacaktır. Beklenmedik bir başarı elde edecektir. Bizim alandan aldığımız veriler budur, artık bu görevimizi seçime kadar hiç ihmal etmeden, seçimlerden en büyük başarıyı elde etmeye odaklanacağız. En küçük bir gevşeme olmayacak. Son gün, son saate kadar bu ülkede yaşayan herkesi Emek ve Özgürlük İttifakı’nın parçası haline getirmeye, bu mücadeleye dahil etmeye çalışacağız. 
 
Esas önemli görevimizin seçimlerden sonra başladığını da biliyoruz. Seçimlerden sonra yepyeni bir dönemin, esas anahtar rolümüzü oynayacağımız dönemin başlayacağı kanaatiyle hareket ediyoruz. Türkiye’de artık barışın konuşulduğu günlerin doğmasını istiyoruz. Cezaevlerindeki binlerce arkadaşımızın tutsaklığına son verildiği günleri görmek, yaşamak istiyoruz. Emekçilerin, kadınların, gençlerin uğradıkları baskıları, Kürt halkının yok sayılmasını, Alevi yurttaşlarımızın yok sayılmasının son bulduğu bir sürecin ilk adımlarının atılacağı heyecanıyla bu sürece hazırlanıyoruz. Hepimize düşen çok büyük görevler ve sorumluluklar var. 
 
Çok net söyleyeyim, bizim düşmanlarımız var, siyasi düşmanlarımız var. Büyük kararlılıkla mücadele edeceğiz. Rakiplerimiz var, Millet İttifakı’nı kast ediyorum. Rakiplerimize karşı daha büyük başarılar elde etmeye çalışacağız. Esas olan bizim dostlarımız, yoldaşlarımız var. Hep birlikte zafer kazanmaya odaklanacağız. Bakış açımız budur. Bunu geliştirmeye çalışacağız. Son derece önemli, bakın 90’lı yıllardan bu yana gittikçe gelişen bir mücadele birliğinin şu anda ulaştığı en ileri aşamadayız. Bunu geliştirerek, güçlendirerek, kalıcılaştırarak geleceğe taşımak istiyoruz. Bu seçimler bunun için bir sıçrama tahtası görevi görecektir. 
 
MA / Özgür Paksoy
 

Diğer başlıklar

13:18 Katledilenler unutulmadı: Anıları mücadelemizi aydınlatıyor
12:47 Yeni Yaşam'a engel
12:41 Vali tacizi görmedi
12:41 Şirnex’li şoförler Zaxo’daki kazada öldü
12:15 Partiler uzlaştı: Kadın cinayetleri için komisyon kurulacak
12:10 Çocuğa tacizde bulunan fail tutuklandı
12:09 3 genç gözaltına alındı
12:02 Antalya Cezaevi’nde ayakta sayım ve pişmanlık dayatması
11:52 Wan’da sanat atölyesi düzenlendi
11:38 Amed Barosu'ndan Kürt sorununa çözüm raporu
11:34 İnşaat İşçilerinin direnişi kazanımla sonuçlandı
11:33 Avukatlardan Abdullah Öcalan ile görüşme başvurusu
11:29 Qileban'da orman kıyımı
11:27 Kocaeli'nde halk otobüsünde bir kişi öldürüldü
11:15 Gar Katliamı'na giden süreç kimler tarafından nasıl örüldü?
11:14 Gazeteci Ertaş'a 1 yıl 3 ay ceza
10:56 TÜİK: Genç işsizlik arttı
10:54 'Özgürlük' kampanyası 1 yılını doldurdu
10:40 Hezex’te Kur'an kursunda kalan 2 çocuk 3 gündür kayıp
10:30 Îdir’dan tepki: Baskılar karşısında geri adım atmayacağız
10:18 DEM Parti'den Îdir tepkisi: Diz çöktüremeyeceksiniz
10:15 Kadınlar 'özgürlük' mitingi için çalmadık kapı bırakmıyor
10:05 Gar Katliamı 9'ncu yılında: Unutmayacağız, unutturmayacağız
10:01 Belediyeden kadınlara kanser taraması desteği
09:40 DEM Parti: Halk egemenliği Kürtler özelinde ihlal edildi
09:37 Yoğun bakımdaki tutsağın annesi: 2 gün kelepçeyle tutuldu
09:26 Polisten gazete dağıtımcısına taciz, okuyucularına tehdit
09:11 Uluslararası Delegasyon üyeleri: Kürtler kimlikleri nedeniyle cezaevinde
09:10 Tarım ve orman arazilerine 2 yeni JES
09:09 İsmi olmayan örgüt toplatma kararına gerekçe yapıldı
09:08 Büyükbeşe: Hakikat yolunda inatla yürümeye devam edeceğiz
Kesanbilici: Tecrit ancak cesaretli tutumla kırılabilir
09:07 Qileban'da yaşam maden tehdidi altında
09:06 Sarıkaya: Abdullah Öcalan küresel mücadelenin temellerini ördü
09:00 10 EKİM 2024 GÜNDEMİ
08:47 Îdir'de DEM Parti binasına polis baskını: Eşbaşkan gözaltına alındı
08:26 Yargıtay Mızraklı'ya verilen hapis cezasını onadı
08:10 Çocuklar komisyonu kararı Resmi Gazete'de
09/10/2024
23:30 Semsûrlu kadınlar: Mücadelemizi büyüteceğiz
23:25 Öğretmenlik Meslek Kanunu Teklifi'nin 6 maddesi daha kabul edildi
23:18 Düzce'de iş cinayeti
22:59 Gever’de gençlerden 9 Ekim protestosu
22:53 Silêmanîye’de ziyaretlerini tamamlayan gazetecilerden açıklama
21:29 İluh Hastanesi için sağlıkçılardan uyarı
21:04 MSB: Bir asker hayatını kaybetti
20:28 KHK eylemi 300'üncü haftasında
20:20 İstanbul’dan mitinge çağrı: Tecrit topyekun karşı çıkışla kırılabilir
19:55 Meclis’te AKP dönemindeki kadın katliamlarını saydı
19:45 Koçyiğit’ten ‘sıfır tolerans’ sözlerine tepki: Yaşayamıyoruz, nefes alamıyoruz
19:36 Gar Katliamı paneli: Hakikati ortaya çıkaralım adalet yerini bulsun
19:24 Riha’da kapı kapı ‘özgürlük mitingi’ çalışması
19:15 18 yıldır faaliyet yürüten Tarlabaşı Toplum Merkezi mühürlendi
19:04 Mêrdîn’de kadınlar polis barikatını aştı: Yaşamdan vazgeçmeyeceğiz
18:55 Olof Palme Vakfı’ndan DEM Parti’ye enternasyonel dayanışma
18:07 Katliam faili Gülel’e ikinci kez ‘iyi hal’ indirimi
17:56 Koçyiğit’ten Meclis’e çağrı: Barışın koşulları var, görev al
17:39 DBP’li Yorulmaz serbest bırakıldı
17:30 Keskin Bayındır: Komploya karşı direneceğiz
17:13 Özgürlük Mitingi’ne çağrı: Önceliğimiz barış
16:42 Otizmli çocuğa tecavüz davasında 30 yıl ceza
16:28 Riha'da 10 Ekim anması: Anılarına bağlı kalacağız
16:15 DEM Parti’den Meclis’e ‘kadına dönük şiddet’ için araştırma önergesi
16:07 Özerk Yönetim’den Serêkaniyê ve Girê Spî için açıklama
15:33 2024 Nobel Kimya Ödülü sahipleri açıklandı
15:29 ‘Katliamlara karşı sesimizi yükseltmekte kararlıyız’
15:26 Komplo protestolarında 'Abdullah Öcalan'a özgürlük' vurgusu
15:15 Kadın mücadele deneyimleri tartışıldı
15:14 Hakları gasp edilen inşaat işçilerinden eylem
15:14 Mêrdîn'de sağlıkta şiddete tepki
15:00 Gözaltındaki sanatçılar yarın adliyeye sevk edilecek
14:56 Savunma Bakanlığı 'mayın' sorularını yanıtsız bıraktı
14:54 Misirc Belediye Eşbaşkanı Aktin serbest bırakıldı
14:53 Van Valisi'nden 13 gün sonra Kabaiş açıklaması
14:36 CHP'li başkana 'rüşvet verme' davası
14:35 Hesekê ve Qamişlo'da onbinlerden komplo protestosu
14:26 CHP’den DEM Parti’ye ziyaret: Ortak mücadele vurgusu
14:09 Sağlıkçılardan ‘Vergide adalet’ talebi
14:08 Ermeni Soykırımı ifadesine beraat
13:53 İmam Hatip Lisesi'nde öğrenciye cinsel taciz
13:15 Erdoğan, Bahçeli'nin açıklamalarını 'takdirle' karşıladı
13:09 Posta çalışanlarının talepleri
13:08 Avukatlardan kadın katliamları protestosu
12:34 Birçok kentte 'Abdullah Öcalan'a özgürlük' grafitisi
12:29 Fabrika patlamasında yaralanan işçi yaşamını yitirdi
12:23 İzmir’de sinagoglara boyalı saldırı
12:13 CHP'den DEM Parti'ye ziyaret
12:00 CHP'nin Gar Katliamı anıtı açılışına aileler ve heykeltıraş katılmadı
11:42 Mêrdîn'de gözaltına alınanlar serbest bırakıldı
11:31 DEM Parti: Demokratikleşmenin yolu tecridi kırmaktan geçiyor
11:26 Kuzey ve Doğu Suriye'de komplo protestoları
10:18 DEM Parti’den tarımın desteklenmesi için kanun teklifi
10:16 DBP'den 9 Ekim açıklaması: Bize düşen çözümü örgütlemektir
09:44 Misircê Belediye Eşbaşkanı gözaltına alındı
09:30 İstasyon Meydanı’na çağrı: Amed’den çözüm yolu sunuyoruz
09:18 Kadınlardan yetkililere: İzleme, konuşma, şiddeti önle
09:17 Giyadîn'de ekoloji tahribatına karşı eylem planı
09:16 Xerîb Hiso: Serêkaniyê ve Girê Spî işgali komplonun devamıydı
09:15 Av. Şahin: ‘Umut hakkı’ için bir saniye dahi beklenmemeli
09:14 Hasta tutsak Gemicioğlu için AYM'ye 'infaz durdurma' başvurusu
09:14 Yönetmen Öz: Kürt sineması ‘sınır ötesi sansüre’ maruz kalıyor
09:13 Êzidîler 9 Ekim Anlaşması'na geçit vermedi
09:12 Ünsal: Barış konuşulacaksa İmralı kapıları açılmalı
09:11 İki kadın sessiz bir gözle coğrafyalarını tanıtıyor
09:10 Şitilay'ın tahliyesi 4’üncü kez ertelendi
09:09 Mehmet Öcalan: Hukuksuzluk komplocuların onayıyla sürüyor
09:09 Bayındır: Ortadoğu Rojavalaşmalı
09:04 Yüzlerce bağcıdan geriye 3'ü kaldı
09:03 Barış Heyeti'nden Padel: Öcalan çatışmalardan çıkış yolu bulandır
09:00 09 EKİM 2024 GÜNDEMİ
08:05 Aileler Gar Katliamı Anıtı'nın açılışına katılmayacak
00:27 Meclis'te çocuklar için komisyon kurulması kabul edildi
00:13 'Hatırlatmak bir daha yaşanmasını önleme mücadelesidir'
08/10/2024
22:48 İsrail'den Şam'da İran Büyükelçiliği yakınına saldırı
21:57 Mêrdîn'de kadın doktora darp ve tehdit
21:48 ANHA: Türkiye saldırısında bir genç katledildi
21:31 Kadın katliamlarına öfke büyüyor
20:32 'Abdullah Öcalan'a özgürlük' talebi gündemde
19:45 Ev ev, kapı kapı 'özgürlük' mitingi çalışması
19:37 İzmir ve Antalya'da 'Kobanê' eylemi
19:18 Kapalı oturum sonrası açıklama: Bilmediğimiz bir şey söylemediler
18:57 Özgürlük İçin Sanat İnisiyatifi’nin sonuç bildirgesi
18:45 Mêrdîn'de tecrit protestosu: Öcalan onurlu barışı sağlar
18:34 Semsûr'da İsrail saldırıları kınandı
18:06 Bahçelievler Katliamı'nda hayatını kaybedenler anıldı
17:45 TEV-ÇAND'dan gözaltı tepkisi: Hedef alınan Kürt sanatıdır
17:21 Colemêrg'de 'özgürlük' mitingi çalışmalarına start verildi
16:17 Amed’de 13 Ekim seferberliği: İstasyon Meydanı’nda buluşalım
16:08 Artvin'de aşırı yağış heyelana neden oldu
16:02 AKP-MHP geri adım attı: Çocuklar için komisyon kurulacak
15:59 DFG’nin ‘kriz haberciliği’ atölyelerinin 4’üncüsü başlıyor
15:50 Meclis kapalı oturumu başladı
15:23 İsrail Konsolosluğu önünde BM'ye çağrı: Soykırımı durdur
14:55 Mezardaki kemikler Cem Garipoğlu'na ait çıktı
14:39 Korgan’da maden aramanın yürütmesi durduruldu
14:39 Adana’da 13 Ekim hazırlıkları: Barışın anahtarı İmralı’da
14:21 ‘Cezaevlerindeki kötü muamele ve ihlaller endişe verici boyutlara ulaştı’
14:14 Hatimoğulları'ndan Bahçeli'ye: Atılacak adımları izleyeceğiz
14:09 İşkence merkezi Diyarbakır Cezaevi’nde yıkım başladı
13:46 Kireç fabrikasından yayılan toz tepki çekti
13:43 Öğrenciler kadın katliamlarını protesto etti
13:22 Özgür Gündem davasında ceza talebi
12:49 'Konuş sen nerelisin?' davasının ilk duruşması görüldü
12:39 Hatimoğulları: Çözümün yolu İmralı tecridinin kaldırılmasından geçer
12:08 Besê Hozat'tan Bahçeli'ye: Buyur, İmralı orada
11:50 Bahçeli'den 'tokalaşma' açıklaması
11:15 Hasret Tutal Davası’na çağrı: Tüm kadınları bekliyoruz
11:02 Mêrdîn ve Şirnex'te ev baskınları
10:20 Erkek şiddeti: Darp, tehdit ve cinsel saldırı
09:59 Manisa'da kayboldu Uşak'ta cenazesi bulundu
09:52 Erdoğan ‘hedef Türkiye’ dedi: Meclis İsrail gündemiyle toplanıyor
09:37 AYM'den 'yaşam hakkı ihlali' kararı